Cumhurbaşkanı Erdoğan, 60 bin Konutluk Büyük İstanbul Dönüşümü Esenler İlk Etap Teslim Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Kentsel dönüşüm projeleriyle şehirlerimizi âdeta yeni baştan inşa ederken hiçbir vatandaşımızı da mağdur etmedik” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Esenler Dörtyol Meydanı’nda 60 bin Konutluk Büyük İstanbul Dönüşümü Esenler İlk Etap Teslim Töreni’ne katılarak bir konuşma yaptı.
Törene katılanları selamlayarak konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’u her köşesiyle ayrı sevdiğini dile getirdi.
Geçen hafta Üsküdar’daki Ayazma Camii’ni ibadete, Medeniyet Üniversitesi Kütüphanesi’ni ise hizmete açtıklarını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Temmuz’da İbn Haldun Üniversitesi’nin mezuniyet törenine katıldıklarını dile getirdi.
Dünyanın dört gözle beklediği Ukrayna tahılının İstanbul Boğazı üzerinden taşınması törenine şahitlik ettiklerine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yine geçtiğimiz ay Eyüpsultan Belediyemizin toplu açılış törenini yaptık. İstanbul’da yenilenen Arkeoloji Müzelerimizi hizmete açtık. Ülkemizin yakın tarihindeki en büyük ihanet olan 15 Temmuz darbe girişiminin yıl dönümü vesilesiyle şehit ve gazilerimizi Saraçhane’de andık. İstanbul’un fethinin 569. yıl dönümünün coşkusunu da millet bahçesi olarak düzenlemeye başladığımız Atatürk Havalimanı alanında hep beraber yaşamıştık” ifadelerini kullandı.
Eğitimden kültür-sanata, uluslararası etkinliklerden millî bayramlara kadar ülkeye ve şehre değer katan her anda İstanbul’la birlikte olduklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, törene 60-70 bin kişinin katıldığı bilgisini paylaştı.
İki gün önce, 18 bin kişinin hayatını kaybettiği 17 Ağustos 1999 depreminin yıl dönümü olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremin üzerinden 23 yıl geçtiğini ancak acısının yüreklerde hâlen ilk günkü gibi taze olduğunu ifade etti.
“BÜTÜN YIKILAN YERLERİ AYAĞA KALDIRDIK”
“Rabbimden bizleri her türlü afetten ve felaketten muhafaza eylemesini diliyorum” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kardeşlerim, o felaketin olduğu dönemde bu ülkenin iktidarında kim vardı? Şu anda tabii rahmetli olmuş Ecevit vardı değil mi? Peki o deprem afetinde acaba iktidar ne yaptı? Tamamen bittiler, tükendiler. Fakat biz iktidara geldik, bütün bu yıkılan yerleri ayağa kaldırdık. Bingöl depremini hatırlayın, Van depremini hatırlayın, Simav’ı hatırlayın, Kütahya’yı hatırlayın. Bütün bu depremlerde, Gölcük depremini hatırlayın, Sakarya’yı hatırlayın, Kocaeli’nin genelini hatırlayın, hepsinde anında, Malatya’da, Elazığ’da bütün bu şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırdık. Çünkü biz söz verdik mi yaparız ve yaptık” diye konuştu.
“BUGÜNE KADAR 3 MİLYON KONUTUN DÖNÜŞÜMÜNÜ TAMAMLADIK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, afetleri engellemenin beşeri olarak kendi ellerinde olmadığını ama afetlerin yıkıcı etkilerine karşı tedbir almanın kendi ellerinde, sorumluluklarında olduğunu ifade etti.
Bunun için hükûmete gelir gelmez Türkiye’nin 81 ilini kapsayacak şekilde büyük bir kentsel dönüşüm çalışması başlattıklarına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, amaçlarının, ülkenin hiçbir yerinde afetlere karşı dayanıksız, sağlıksız, metruk, çirkin yapı bırakmamak olduğunu söyledi.
Kentsel dönüşüm projeleriyle şehirleri âdeta yeni baştan inşa ederken, hiçbir vatandaşı da mağdur etmediklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yapı denetim sistemini, teknolojik imkânları da kullanarak, geliştirerek yapı inşasında eski, kötü alışkanlıkların önünü tamamen kestiklerini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugüne kadar 3 milyon konutun dönüşümünü tamamladık. Bu evlerde oturan 12 milyon vatandaşımız artık güvenli binalarıyla, sosyal donatılarıyla, yeşil alanlarıyla huzur içinde hayatlarını sürdürebilecekleri yuvalarına kavuştular” dedi.
Özellikle sosyal konut inşası alanında dünyaya örnek olacak bir modeli uygulamaya geçirdiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “TOKİ kanalıyla inşa ettiğimiz 1 milyon 170 bin konut sayesinde 5 milyon vatandaşımızın güvenli evlerde huzurla oturmasını sağladık. Netice itibarıyla tüm bu çalışmalarla ülkemizdeki yapıların yüzde 60’ını yani 50 milyon vatandaşımızı afetlere karşı koruma altına aldık. İnşallah hedefimiz, yeni başlatacağımız hamlelerle önümüzdeki beş yıl içinde 85 milyonun tamamını bu güvenli şemsiye altına almaktır. Depremin, sel baskınlarının, heyelanların bu ülkenin gerçeği olduğunu asla unutmadan, insan aklının ve teknolojinin el verdiği her tedbiri alarak Rabbimize teslim olacağız” diye konuştu.
“MİLLETİMİZE NE SÖZ VERMİŞSEK ONU HARFİYEN YERİNE GETİRİYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının devamında muhalefeti eleştirerek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ana muhalefet, ya Antalya’da yangın oldu, Muğla’da yangın oldu. Büyükşehir belediyesi onlarda. Ne yaptınız? Oralarda herhangi bir şey yaptılar mı? Yine biz yaptık, biz. İzmir depremini hatırlayın. İzmir Büyükşehir Belediyesi kimde? CHP’de. Ne yaptılar? Hiçbir şey. Orada bütün o deprem konutlarını ayağa kaldıran kim oldu? Yine biz olduk. Niye? Yani büyükşehir belediyesi CHP’de diye biz bakıp seyredemezdik. Muğla’da büyükşehir belediyesi CHP’de diye biz seyredemezdik. Antalya Büyükşehir Belediyesi CHP’de diye biz seyredemezdik. Öyleyse elleri, kolları sıvadık ve devlet olarak buralara yardım elimizi uzattık. Kardeşlerim, bu işler lafla olmaz, yalanla olmaz, çarpıtmayla olmaz. Eğer böyle yaparsanız bir felaket gelir, hepsini de siler süpürür. Bunun için biz milletimize ne söz vermişsek onu harfiyen yerine getiriyoruz. Yapılamayacak hiçbir sözün yükünün altına da girmiyoruz.”
Her zaman “Ne aldanan olacağız, ne aldatan” dediğini, ilkelerinin bu olduğunu aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Elbette her konuda bu ilkeyi hayata geçerli kılacağız. Ama depreme ve diğer afetlere hazırlık konusunda bu ilkeye kesinlikle tavizsiz bir şekilde bağlıyız. Sizlerden, bu tür hassas meselelerde bizim projelerimiz gibi aklın ve bilimin ışığında yapılan işler dışında esip gürleyenlere itibar etmemenizi istiyorum. Bay Kemal’in akşam söylediği başka, sabah söylediği başka. İnanmak mümkün mü?” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçmişte yaşadıkları acıları ve önlerindeki potansiyel tehditlerin büyüklüğünü göz önüne alıp, İstanbul’u kentsel dönüşüm projelerinin merkezi ilan ettiklerini belirterek şunları kaydetti: “Bugüne kadar İstanbul’da 300 bin konutu dönüştürerek gerçekten zor bir işi gerçekleştirdik. Tarihî bir başarıya imza attık. Hâlihazırda sahada 140 bin konut ve iş yerinin dönüşümü devam ediyor. Fikirtepe gibi eskiden beri süregelen sorunlar sebebiyle âdeta kangrene dönüşmüş bir yerde bile 15 bin konutun dönüşümünü sağlıyoruz. Güngören, Tozkoparan, Zeytinburnu, Gaziosmanpaşa gibi yerlerde çalışmalar hızla sürüyor. Çamlıca Camimizin eteklerindeki Kirazlıtepe’de 5 bin konutluk bir dönüşüm gerçekleşiyor. Kartal’da, Şerifali’de, Beyoğlu’nda, Kağıthane’de, Okmeydanı’nda, Eyüpsultan’da, Beykoz’da, Silivri’de, Çatalca’da, Fatih’te, Pendik’te velhasıl İstanbul’un 39 ilçesinin tamamında dönüşüm projelerini tamamlamak için on binlerce işçimiz, mühendisimiz arı gibi çalışıyor.”
“60 BİN KONUTLUK DEV BİR DÖNÜŞÜM PROJESİNİ BURADA YÜKSELTİYORUZ”
Fatih Sultan Mehmet’in emaneti İstanbul’u binlerce yıldır olduğu gibi yine dünyanın en gözde şehri hâline getirene kadar durmayacaklarını, hep daha çok çalışarak hedeflerine ulaşacaklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Buna var mıyız?” sorusunu yönelttiği vatandaşlardan “Evet” cevabını aldı.
“23 Haziran’ı, bir defa 14 Haziran’ı şimdiden unutmayalım, 2023’ü hiç unutmayalım” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kapı kapı dolaşmaya var mıyız?” sorularını yönelttiği ana kademe, kadın kolları ve gençlerden de “Evet” cevabını aldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Esenler’deki dönüşüm projesine ilişkin şu bilgileri verdi: “İşte bu büyük dönüşüm projelerinden en çok nasiplenen ilçelerimizin başında neresi geliyor? Esenler geliyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız ile Esenler Belediyemizin iş birliğiyle yürütülen çalışmalar sayesinde 60 bin konutluk dev bir dönüşüm projesini burada yükseltiyoruz. Temelini Ekim 2020’de attığımız bu proje, yeşille bütünleşmiş, geleneksel mahalle anlayışına uygun şekilde dört katı geçmeyen, yatay mimariye sahip ve elbette depreme dayanıklı konutlardan oluşuyor. Esenler şimdi daha bir başka güzel oluyor. Unutmayın daha bir başka güzel. Proje alanının yüzde 68’i yeşil ve sosyal donatı alanı olarak ayrılmıştır. Öyle ki bu projeyle Esenler’de kişi başına düşen yeşil alan miktarı 15 metrekare artıyor. Esenler’de inşa edilen 2+1 ve 3+1 evler 80 ile 125 metrekare arasındaki büyüklükleri, her daireye ait kapalı otoparkı ve diğer özellikleriyle çevre ilçelerin de çehresini değiştirecek daha büyük bir dönüşümün tetikleyicisi olmuştur. ‘Bu projenin içinde yok yok’ desek yeridir. Projede, çocuklarımızın en yüksek standartlarda eğitim almalarını sağlayacak bin 924 derslikli 63 okul var.”
“ESENLER KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİ İSTANBUL’A YAKIŞIR BİR ESERDİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, projede toplamda 35 bin cemaat kapasiteli 22 cami, yatak kapasitesi 500’ü bulan sağlık tesisleri, 166 bin metrekarelik sosyal ve kültürel tesisler ile insan merkezli bir anlayışın ürünü olan 40 kilometre uzunluğundaki bisiklet ve yaya yolları olduğunu aktardı.
Projede akıllı şehir altyapısı sayesinde insanlara yük getiren değil yük alan, 400 metrelik bir mesafede sosyal ihtiyaçlara erişim sağlayan huzurlu ve güvenli şehir özelliklerinin bulunduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 35 bin kişinin istihdam edileceği 128 bin metrekareyi aşkın büyüklükte teknoloji geliştirme bölgesinin de projede yer aldığını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ikinci etabı tamamlandığında projede 2,5 milyon metrekareyi bulacak İstanbul’un en büyük millet bahçelerinden birinin de olacağını belirterek, “Görüldüğü gibi Esenler kentsel dönüşüm projesi hakikaten İstanbul’a ve sizlere yakışır bir eserdir” dedi.
Esenler’deki 60 bin konutluk bu projeyle inşa edilecek yerleşimin, Türkiye’nin pek çok ilinin merkezinden çok daha büyük bir şehircilik atılımı olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, tamamen şeffaf bir süreçle gönüllülük esasına göre başlatılan çalışmaların yüzde 99 uzlaşmayla sonuçlanarak yürümesinden duyduğu memnuniyeti ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada inşa edilecek konutların yaklaşık yarısının Esenler’deki riskli yapıların dönüşümünde, diğer yarısının da çevre ilçelerdeki dönüşüm projelerinde kullanılacağını bildirerek, “Riskli olarak belirlenip boşaltılan yerlerdeki sosyal altyapıyı koruyarak kalan kısımları şehre nefes aldıracak alanlar hâline getireceğiz. Bugün projenin ilk etabını oluşturan yaklaşık 2 bin 100 konutumuzun anahtarlarını hak sahiplerine veriyoruz. Yıl sonuna kadar bu sayıyı inşallah 4 bin 941’e çıkarıyoruz. Anahtarlarını teslim alacak vatandaşlarımıza evlerinin hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu.
Gelecek yıl bir asrı devirecek Cumhuriyet tarihine millet için çalışanlar ile milleti hakir görenler arasındaki farkın en iyi mukayese edilebileceği hususlardan birinin de depreme hazırlık çalışmaları olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemiz doğusundan batısına deprem kuşağında yer alan yerleşim yerleriyle bezeli olduğu hâlde uzunca bir süre bu gerçeğe sırt dönülmüş, kayda değer hiçbir adım atılmamıştır” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, alandaki vatandaşlara yönelttiği “Şu İstanbul’da, Büyükşehir Belediyesi kimde?” sorusuna, “CHP’de” cevabının verilmesi üzerine şunları söyledi: “Öyle mi? Peki CHP, şu görevi aldı alalı neredeyse üç yıl oldu, acaba depreme yönelik konut inşasına yönelik herhangi bir şey gördünüz mü, duydunuz mu? Bu İstanbul’da ben de Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptım. Ve şu KİPTAŞ konutlarını yapan bu kardeşiniz oldu. Aşkınan koşan yorulmaz. Bu iş aşk işi aşk. Dertli olacaksın dertli. Böyle yok Bodrum’muş, yok bilmem şurasıymış, burasıymış. Sel afeti oluyor, nerede beyefendi? Yangın var nerede? Yine aynı yerde, değişen bir şey yok. Öyleyse şimdi ben diyorum ki İstanbullu gereken dersi Allah’ın izniyle 2023 Haziran’da verecek mi? Vermeye hazır mıyız? Ben size inanıyorum. Size güveniyorum. Aşkla yürüyeceğiz, gereğini yapacağız. Ama durmak yok, o kadar.”
“PROJEDEN MALZEME KALİTESİNE, ALTYAPIDAN ACİL DURUM MÜDAHALE PLANLARINA KADAR HER ŞEYİ YENİ BAŞTAN KURDUK”
Marmara Depremi’ne işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Deprem öncesi vatandaşın canı, malı hiçe sayıldığı gibi depremin ardından yürütülen kurtarma ve enkaz kaldırma çalışmaları dahi gereken hız ve etkinlikte gerçekleştirilmemiştir. Marmara Depremi’nin ardından yaşananlar hâlâ tüm çıplaklığıyla gözlerimizin önündedir. Evet, bireysel olarak herkes gayret göstermiştir ama bu samimi çabayı destekleyecek bir sistem ve mekanizma maalesef yoktur” değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, diğer alanlarda nasıl ülkeye 20 yılda asırlık eser ve hizmetler kazandırdılarsa depreme hazırlık hususunda da benzer bir zihniyet ve uygulama değişikliğini gerçekleştirdiklerini belirterek, “Bakanlıklarımızı ve kurumlarımızı bu doğrultuda yapılandırdık. Projeden malzeme kalitesine, altyapıdan acil durum müdahale planlarına kadar her şeyi yeni baştan kurduk. Test ettik, işler hâle getirdik. Van’dan İzmir’e kadar… Son dönemde yaşanan depremlerde sel baskınlarında, yangınlarda ve afetlerde bu kurumsal kapasiteyi kullanarak kısa sürede istediğimiz neticelere ulaştık” diye konuştu.
Eğitimde yapılanların ortada olduğunu, 76 olan üniversite sayısını 208’e çıkardıklarını ve üniversitesi olmayan ilin kalmadığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hatırlayın, biz ilkokula gittiğimizde bizim sınıflarımız 75-100 kişilikti ama şimdi 36. Böyle ilkokullarımız var, bu hâle geldik. 81 vilayetimizin tamamında bu üniversiteler ve şimdi profesörler, doçentler nereye gidiyor? Öğrencilerimizin olduğu yere gidiyor. Ey Bay Kemal, bunlar öyle lafla, boş lafla olmuyor” ifadelerini kullandı.
ŞEHİR HASTANELERİ
Sağlık alanında şehir hastanelerini kurduklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’da Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi ile Atatürk Havalimanında Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesini ve Anadolu Yakası’nda bir hastaneyi açtıklarını hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara’da da şehir hastaneleri inşa ettiklerini, eğitimdeki duruşlarının da kararlı bir şekilde devam ettiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ulaşımda, geldiğimizde 6 bin 100 kilometreydi. Şimdi 28 bin kilometreyi aşkın yollarımız var. Bütün bunlarla beraber tabii ki otobanlar, otoyollar, tüneller ve bütün bunların yanında Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nü düşünün. Osmangazi Köprüsü’nü düşünün. Yine Boğaz’ın altından Marmaray’ımızı biliyorsunuz. Öyle mi? Avrasya Tüneli’ni biliyorsun. Nasıl memnun musunuz? Acaba Bay Kemal oralardan geçti mi? Geçemez değil mi? Ya ben istiyorum ki o da geçsin ya, o da nasiplensin, bazı şeyleri de öğrensin. Bu bakımdan önemli. Ve fakat olur ki oraları da yıkma kararı da alabilirler. Çünkü onlar yapmaya değil, yıkmaya geleceklerini söylüyorlar. Osmangazi Köprüsü aynı şekilde. Nissibi Köprüsü, Şanlıurfa-Adıyaman arasında. Bunları yaptık ve bütün bunlarla beraber durmadık, devam ediyoruz, daha devam edeceğiz. Bu ülkeye yapacak çok şeyimiz var. Hele hele Çanakkale Boğazı’nın üzerinde yaklaşık 2,5 milyar avroya mal olmuş 18 Mart Çanakkale Köprüsü, o bir başka abide, bir başka güzel. Bütün bunlara, onların hayalleri bile ulaşamaz bizim icraatlarımıza. Ve bu süreç böyle devam ediyor, devam edecek.”
Kentsel dönüşüm çalışmalarının büyüklüğünün yapılan işin çapını ortaya koymaya yeterli olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Söylemesi kolay. 3 milyon konutun dönüşümünden, 1 milyon 200 bine yakın toplu konut inşa etmekten, diğer başlıklarla birlikte yapıların yüzde 60’ını afetlere karşı koruma altına almaktan bahsediyoruz. Bu, Türkiye için başlı başına bir devrimdir. Şimdi bu adımlarımızı biraz daha ileri taşıyoruz. İnşallah önümüzdeki ayın ortasına doğru hem konut ve kira fiyatlarındaki dengesiz yükselişin önüne geçecek hem depreme hazırlık çalışmalarına katkı sağlayacak yeni bir hamleyi milletimizle paylaşacağız. Şimdilik müjdeyi vereceğimiz güne bırakıyorum” diye konuştu.
Alandaki vatandaşlara, “Tarım Kredi Kooperatifindeki alımlarınızı yapıyor musunuz, fiyatlardan memnun musunuz?” diye soran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnşallah Tarım Kredi Kooperatifinde artık koyun, kuzu, bunların fiyatı biliyorsunuz ciddi manada düşürüldü. Şimdi büyükbaş hayvanlara da inşallah geçiyoruz. Diğer ürünlerde de yüzde 25, yüzde 30, yüzde 35 gibi inşallah indirimler yapmak suretiyle size uygun, ucuz fiyatla ürünlerimizi ulaştıracağız. Derdimiz ne? Derdimiz, vatandaşımıza karşı ucuz fiyatla ürün vermek” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Abdülhamit Han sondaj gemisinin şu anda sondaj yaptığını aktararak, sözlerini şöyle tamamladı: “Unutmayın, Abdülhamit Han yalnız değil. Abdülhamit Han’a saldıranlar yalnız. Ama Abdülhamid Han bir tarih, bir abide ve o abide oluşuyla yaşıyor. Allah razı olsun. Rabbim yar, yardımcımız olsun. Bu duygularla Esenler’deki 60 bin konutluk dönüşüm projemizin ilk etabında anahtarlarını teslim ettiğimiz konutların sahiplerine bir kez daha yeni yuvalarının hayırlı olmasını diliyorum. Rabbim vatandaşlarımıza ağız tadıyla, gönül huzuruyla, sağlıkla, esenlikle bu evlerde oturmayı nasip etsin. Sizleri bir kez daha sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Kalın sağlıcakla.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından projenin yapımı biten ilk etabının hak sahiplerinden temsili olarak 10 aileye anahtarlarını teslim etti.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN, PROJEDEKİ ÖRNEK DAİREYİ GEZDİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, törenin ardından projedeki örnek daireyi gezerek incelemelerde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, proje kapsamında evi teslim edilen bir ailenin daveti üzerine evlerine misafir oldu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Arnavutluk’un başkenti Tiran’da düzenlenen Avrupa Siyasi Topluluğu 6. Zirvesi’ne katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, zirvenin yapıldığı İskender Bey Meydanı’nın girişinde Arnavutluk Başbakanı Edi Rama tarafından karşılandı. Arnavutluk Başbakanı Rama, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a zirvenin oturumlarının yapılacağı Opera Binası’na kadar eşlik etti.
Açılış programının ardından liderler, aile fotoğrafının çekileceği alana geçti. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve diğer liderler daha sonra günün anısına Avrupa Siyasi Topluluğu’nun logosunun bulunduğu panoyu imzaladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TOBB Hizmet Şeref Belgesi ve Plaket Takdim Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Büyük bir sabırla, kararlılıkla ve samimiyetle yürüttüğümüz ‘Terörsüz Türkiye’ girişimimizle ülkemizin huzurunun, refahının, kalkınmasının ilerlemesinin önündeki bir engeli daha inşallah çekip alıyoruz. Şundan emin olunuz: ‘Terörsüz Türkiye’ en çok da Türkiye ekonomisini şaha kaldıracaktır” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) 2025 Yılı Hizmet Şeref Belgesi ve Plaket Takdim Töreni’ne katıldı.
Konuşmasına katılımcıları selamlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her yıl mayıs ayında gerçekleştirdiğimiz TOBB Hizmet Şeref Belgesi ve Plaket Takdim Töreni, aslında bu ülkenin büyümesinin, kalkınmasının gizli kahramanlarına bir vefa borcudur. Bu sene de 73’ü Genel Kurul Delegesi, 25’i Oda ve Borsa Genel Sekreteri olmak üzere 98 kardeşimize plaketlerini takdim ediyoruz” ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Delegesi olarak Birlik çatısı altında 10. 20. ve 30. yılını tamamlayan ve bundan dolayı da Şeref Belgesi almaya hak kazanan üyeleri tebrik ederek, “Bugün plaket alacak 98 kardeşimiz sadece TOBB’a hizmet etmedi, bu kardeşlerimiz bu ülkeye de gönül verdiler, vizyon kattılar. Bu milletin refahı, esenliği, huzuru için ter döktüler. Türk ekonomisinin güçlü potansiyeline inanmaktan hiç vazgeçmediler. Sadakatin yanı sıra gayretin, inancın yanı sıra fedakarlığın simgesi olan bu plaket ve belgelerin hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum. Birliğimizin üyelerinin her birine ülkemizin gelişmesine, kalkınmasına, büyümesine yaptıkları katkı için ayrı ayrı şükranlarımı iletiyorum” diye konuştu.
“YILDA 36 MİLYAR DOLAR İHRACAT YAPABİLEN ÜLKEYİ, 265 MİLYAR DOLAR İHRACAT YAPAN ÜLKE SINIFINA ÇIKARDIK”
TOBB camiasının Türkiye’nin son çeyrek asrına bizzat şahit olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Türk ekonomisinin nereden nereye geldiğini en iyi sizler biliyorsunuz. 2002 sonrasında perçinlenen siyasi istikrar, özel sektörümüzün becerisi ve dinamizmiyle birleşince bugün her alanda ileriye giden bir Türkiye ortaya çıktı. Şurası bir gerçek ki 23’üncü yılına giren bu yolculuk süresince daima sizlerle dayanışma içinde olduk. Koordinasyon içinde hareket ettik. İhracat başta olmak üzere Türkiye’nin ekonominin her alanında yazdığı başarı hikayesine birlikte imza attık. Yılda sadece 36 milyar dolar ihracat yapabilen bir ülkeyi 265 milyar dolar ihracat yapan ülke sınıfına biz çıkardık. Turizmde 13 milyon kişiden 61 milyon ziyaretçi sayısına beraber getirdik. İş dünyamızı, girişimcilerimizi, yatırımcılarımızı dünya pazarlarına sizlerle birlikte açtık. Yine bu dönemde ülkemizi, demokrasimizi ve ekonomimizi hedef alan nice saldırının, sıkıntının, badirenin üstesinden beraberce geldik. Yani 23 yılda ne yaptıysak birlikte yaptık, birlikte başardık. Bakın bugün TOBB’un 2 milyona yaklaşan üyesi var. Bu üyelerimiz, ülkemiz ihracatının yüzde 99’unu gerçekleştiriyor. Kayıtlı istihdamın yüzde 71’i sizlerin çatısı altında. Bu ülkede üretimi, yatırımı, ihracatı ve istihdamı sizler temsil ediyorsunuz. Biz de bu gerçekten hareketle Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin bütün genel kurullarında sizlerle bir araya gelmeye büyük önem verdik. Bakanlarımızla birlikte TOBB Türkiye Ekonomi Şuralarında yine sizlerle beraber olduk.”
“TÜRKİYE OTOMOBİL YAPAMAZ DİYENLERE EN GÜZEL CEVABI YOLLARIMIZI SÜSLEYEN ON BİNLERCE TOGG İLE VERDİNİZ”
TOBB ve oda-borsalar aracılığı ile iş dünyasınca kendilerinden talep edilen pek çok konuyu hayata geçirdiklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Nasıl biz sizlerin yanında olduysak, TOBB ailesi olarak siz de ülkemize ve milletimize hizmet mücadelemizde bizi asla yalnız bırakmadınız” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2017 TOBB Genel Kurulunda yaptığı çağrıya karşılık verildiğini anımsatarak, “Türkiye’nin otomobili, TOGG’un hayata geçmesini sağladınız. ‘Türkiye otomobil yapamaz’ diyenlere, ‘arabayı burada üretmiyorlar, yurt dışından getiriyorlar’ diyenlere, ‘hani bunun fabrikası’ diyen kifayetsizlere en güzel cevabı yollarımızı süsleyen on binlerce TOGG ile verdiniz. 60 sene önce Devrim Otomobili Projemiz, eften püften sebeplerle sabote edilmişti ama devrin otomobilini hayata geçirmeyi biz başardık” ifadesini kullandı.
TOGG’un şu an yüzde 30 pazar payı ile yurt içinde lider konumunda olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “SUV’dan sonra sedan modeli de çıkarılıyor. İnşallah seneye yurt dışına ihracata başlayacak. Artık dünyanın farklı ülkelerindeki yollarda, köklü otomobil markalarıyla yan yana millî markamız TOGG’u da göreceğiz. Savunma sanayinde özellikle insansız hava araçlarında, biliyorsunuz küresel ölçekte ilk üçteyiz. Bir dönem olmadık bahaneler öne sürülerek ülkemize verilmeyen İHA, SİHA teknolojisinde şimdi dünyada parmakla gösterilen konuma geldik. Ürün almak için başkalarının kapısını çalan ülkeyken, hamdolsun artık kapısı çalınan bir ülke olduk. Aynı başarı hikayesini eğitim uçağımız Hürjet’le yakalamak istiyoruz. Dün İspanya’da Hürjet projemiz için önemli bir mutabakat imzaladık. Dikkat edin, İspanya diyorum, Çatladıkapı değil. Mutabakat neticesinde Airbus ve TUSAŞ, Hürjet’in İspanya Hava Kuvvetleri Komutanlığı envanterine girmesi için ortak çalışma yapacak. Savunma sanayi alanında yakaladığımız ihracat başarısını, TOGG’da da elde etmemiz pekâlâ mümkündür. Yeter ki biz kendimize güvenelim, özgüven sahibi olalım. Allah’ın izniyle gerisi zamanla gelecektir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TOBB’un dünyanın en iyi ve en çok hizmet üreten ilk 3 oda sisteminden biri hâline gelmesinden iftihar ettiğini söyledi.
“DEPREM BÖLGESİNİN İHYASI EN ÖNCELİKLİ GÜNDEMİMİZ OLMAYA DEVAM EDECEK”
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremleri sonrasında TOBB’un bu milletin bir kurumu olduğunu bir kez daha göstermesinin ayrıca takdire şayan olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremzedeleri tekrar yuvalarına kavuşturmak için başlatılan konut kampanyasına özel sektörün en büyük desteğinin TOBB tarafından geldiğini ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, deprem bölgesinin yeniden imar ve ihyasına verdikleri destek için TOBB’a teşekkür ederek, “Ülkemiz ekonomisine 104 milyar doların üzerinde maliyeti olan bu büyük felaketin altından yüz akıyla kalkıyoruz. Afetin ikinci yıl dönümünde 201 bin konutun anahtarlarını teslim ettik” dedi.
Dünyanın en büyük şantiyesine çevrilen deprem bölgesinde inşaat çalışmalarının 7 gün 24 saat esasına göre yürüdüğünü ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yıl sonuna kadar kalan 252 bin konutu da tamamlayarak sene başında 453 bin konutun anahtarlarını hak sahiplerine teslim etmiş olacağız. Depremzede kardeşlerimiz güvenli, huzurlu ve modern evlerine girmeden hiçbirimiz rahata eremeyiz. Deprem bölgesinin ihyası en öncelikli gündemimiz olmaya devam edecek” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 23 yıl boyunca çok çalışarak 2023 yılı hedeflerine birlikte ulaştıklarını, şimdi ise gözlerini 2053’e diktiklerini belirterek, “Bunun için heyecanımızı her gün tazeliyor, yeniliyor, her zaman ileriye bakıyoruz. Her karış toprağı şehit kanlarıyla sulanan bu ülkeye eser kazandırmanın heyecanını, sevincini ve elbette haklı kıvancını kalbimizin derinliklerinde hissediyoruz” ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşması sırasında TOBB’un bir delegesi, “Sayın Cumhurbaşkanım 40 yıldır akan kardeş kanının durmasına vesile oldunuz. Allah sizden razı olsun. Tarih sizi yazacak” diyerek, Yüksekova’nın il olmasını istedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’de şu anda Yüksekovaların sayısı çok fazla. Hepsi il olmak için sıraya girdiler. Hepsi de ‘biz de il olmamız lazım’ diyorlar. Şu anda Yüksekova Havalimanı’na sahip ya” yanıtını verdi.
Türkiye ekonomisinin omurgasını temsil eden TOBB’u, Türkiye’nin en saygın kurumlarından biri olarak gördüklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ekonominin sağlıklı ve güvenli bir ortama kavuşmasında, giderek artan belirsizliklerin ortadan kaldırılmasında, iş dünyamızın tüm kesimlerinin önünü görebilmesinde, daha önemlisi Türk ekonomisinin hedeflerine ulaşmasında sizlerin yapıcı, yol gösterici politikalar üretmesi bizim için büyük önem taşıyor. Bilhassa, Terörsüz Türkiye çabalarımızın menziline kazasız belasız ulaşmasında sizlerin desteği, dayanışması, katkısı kritik öneme sahiptir” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin 1984 yılından bugüne 41 yıl boyunca bölücü terörün kanlı eylemlerine sahne olduğunu hatırlatarak, bu süre zarfında terörle mücadelede 10 binden fazla güvenlik görevlisinin şehit verildiğini, 41 yıl boyunca 50 binden fazla insanın hayatını kaybettiğini söyledi.
Terörün Türkiye’ye doğrudan ve dolaylı maliyetinin 2 trilyon doları bulduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün burada şu hususu özellikle vurgulamak istiyorum; terör sadece terör olarak kalmadı. Terör üzerinden maalesef değişik sektörler ortaya çıktı. Hani terör baronları diyoruz ya işte terörün varlığından, terör eylemlerinden örgüt kadar başkaları da şahsi rant elde ettiler” diye konuştu.
Silah tüccarları, zehir tacirleri, insan kaçakçıları, gençlerden beslenen illegal yapıların terörün bölgesinde ve gölgesinde işlerini büyüttüğüne dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları ifade etti: “Terör meselesi üzerinden siyasi istismar yapanlar oldu. Terör bataklığında kendi kirli fikirlerini, kirli emellerini yaymak isteyenler oldu. Türkiye dışarıdan şiddet eylemlerine maruz kalırken içeride bunu fırsata çevirmeye çalışan işte o terör baronlarının da istismarına maruz kaldı. Geçmişte bu meselenin çözümü için bilhassa merhum Özal döneminde çok cesur adımlar atıldı ama dışarıdan olduğu kadar içeriden yapılan sabotajlarla bu çözüm engellendi.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin gerçekten çok büyük bedeller ödediğini belirterek, binlerce annenin yüreğine kor bir ateşin düştüğünü, Türk-Kürt kardeşliğinin ağır yaralar aldığını söyledi.
Göreve geldikleri andan itibaren hem Türkiye’nin demokrasi açığını özellikle kapatmak hem de terör belasından Türkiye’yi ve Kürtleri kurtarmak için çok büyük emekler verdiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Hak ve özgürlük alanlarının genişletilmesinden vesayetle mücadeleye, adına ‘sessiz devrim’ dediğimiz tarihî nitelikte adımlar attık. Terör örgütünün beslenme alanlarını hamdolsun önemli ölçüde kuruttuk. Buradaki birçok kardeşim, ekranları başında bizi izleyen milyonlarca vatandaşımız bu uğurda gösterdiğimiz samimi gayretin en yakın şahididir. Biz bu süreçte şunu da gördük; terör örgütü kanlı eylemler yaparken dönem dönem içeride muhalefet, iktidarı yıpratmak için bu saldırıları acımasızca kullandı. Topluma korku salmak, milletin arasına nifak duvarları örmek, siyaseti terör sopasıyla hizaya sokmak için yıllarca bu eylemler istismar edildi. Terör belasından kurtulma umudu arttığında ise bunlar çözmesin de gerekirse terör devam etsin diyecek kadar vicdanını kaybedenler çıktı. Tıpkı yakın tarihte Edirne’yi düşmana karşı savunmak için yola çıkan merhum Enver Paşa’ya ‘Edirne’ye Enver gireceğine Bulgar girsin’ dedikleri gibi açık söylüyorum, bize de ‘terörü bu iktidar bitireceğine hiç bitmesin daha iyi’ diyenler çıktı. Bu tavra, 15 Temmuz gecesi 253 vatan evladını alçakça şehit eden FETÖ ile mücadelemizde de şahit olduk.”
“KANLA YAZILAN BİR İHANET SAYFASININ KAPANMASI NOKTASINDA ÖNEMLİ BİR FIRSAT PENCERESİ ARALANIYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendilerinin FETÖ’nün üzerine kararlılıkla gittikçe, ana muhalefet partisinin vekilleri, yetkilileri ve yöneticilerinin FETÖ’cülere kol kanat gerdiğini söyledi.
Şehitlerin naaşları dahi soğumadan 15 Temmuz’a “kontrollü darbe” iftirası atanları hiçbir zaman unutmayacaklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Maalesef bugün de aynı şebekenin hezeyanlarıyla karşılaşıyoruz. Bölücü örgüt çıkıyor kendini feshettiğini ve silah bırakacağını açıklıyor. Neredeyse yarım asırdır kanla yazılan bir ihanet sayfasının tamamen kapanması noktasında önemli bir fırsat penceresi aralanıyor” diye konuştu.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki vatandaşlar, “terör tehdidi altında yaşamaktan inşallah artık kurtuluyoruz” diyerek meydanlarda sevinç halayları çekerken, birilerinin adeta karalar bağladığı ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ellerindeki o kanlı sektörü, o istismar tezgahını kaybetmekten korkanlar neredeyse terör örgütüne yalvaracaklar, ‘ne olur bizi bırakıp gitme’ diye ağlayacaklar. İşte böyle derin bir hayal kırıklığı yaşıyorlar. ‘Cumhur İttifakı bitireceğine terör hiç bitmesin, devam etsin’ diye yas tutanlar, ağıt tutanlar, ağlaşanlar var” değerlendirmelerinde bulundu.
“DEVLETİMİZ HİÇBİR GÜCÜN KARŞISINDA DİZ ÇÖKMEZ”
“Bir defa şunu açık ve net tekrar söylemek isterim. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, büyük bir devlettir, kudretli bir devlettir. Devletimiz hiçbir gücün karşısında diz çökmez ve çökmemiştir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bakın 40 yıl boyunca ağır bedeller ödenmiştir fakat Türkiye, geldiğimiz noktada bu meseleyi artık bir hal yoluna koymuştur. Devletimizin toprak bütünlüğü, milletimizin birlik ve beraberliği, üniter yapımız, bayrağımız, resmî dilimiz asla tartışma konusu değildir. Ne yapılıyorsa ‘tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet’ diyerek sembolleştirdiğimiz ilkelerimiz çerçevesinde yapılmaktadır. Cumhuriyetimizin temel niteliklerine dokunulmasına bu işin yaygarasını koparanlardan önce biz karşı çıkarız, biz itiraz ederiz. Yapıcı eleştirilere, tenkitlere, tekliflere sonuna kadar açığız. Bakın bundan da büyük memnuniyet duyarız ama Terörsüz Türkiye çabalarının zorlaştırılmasına iyi niyetli bakmayız.”
“ÜLKEMİZİN HUZURUNUN ÖNÜNDEKİ BİR ENGELİ DAHA ÇEKİP ALIYORUZ”
Kimsenin kaygı, endişe ve korku duymasına gerek olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile birlikte ne yaptıklarını çok iyi bildiklerini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Devletimizin tüm kurumları, kadroları ne yaptıklarını çok iyi biliyorlar. Büyük bir sabırla, kararlılıkla ve samimiyetle yürüttüğümüz Terörsüz Türkiye girişimimizle ülkemizin huzurunun, refahının, kalkınmasının, ilerlemesinin önündeki bir engeli daha inşallah çekip alıyoruz. Şundan emin olunuz, Terörsüz Türkiye en çok da Türkiye ekonomisini şaha kaldıracaktır. Menzile vardığımızda bundan en fazla TOBB camiası istifade edecektir” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin artık yeni bir ligde top koşturmaya başlayacağını belirterek, “Onun için de Terörsüz Türkiye yürüyüşümüzde en çok da sizlere görev düşüyor. Bu salonda Anadolu var. Bu salonda Anadolu’nun emeği, alın teri, birikimi var. Sizler de omuz omuza verdiğinizde inşallah Türkiye bu meseleden çok daha hızlı çıkacaktır. Her birinize emekleriniz, gayretleriniz, fedakarlıklarınız, Türk ekonomisine kazandırdıklarınız için kalpten teşekkür ediyorum. Şeref belgesi ve plaket alacak tüm dostlarımı tebrik ediyorum” dedi.
Konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu tarafından minyatür sanatıyla yapılan bir tablo takdim edildi.
Marka & Patent çetesi | FETÖ’cüler İnsanlara kumpas kurarak adli sicil kayıtlarını kirletmek için her türlü yolsuzlukları yapıyorlar. FETÖ’cülere Kimler yardım ediyor
FETÖ’cüler Marka Patent İşlerini Çok Seviyorlar ? Bu cesareti kimlerden alıyorlar ? FETÖ’cülere Kimler yardım ediyor
Şeytanın bile aklına gelmeyecek yöntemle dolandırıcılık!
Bir FETÖ’cü nasıl anlaşılır?
Yalan söylemekte, Kumpas kurmakta, Dikizlemekte, Devlet imkanlarını örgüt için kullanmakta, Kamu ve insanların malına konmakta, adam öldürmekte uzmandır bunlar! merhamet ve vicdanları yoktur Makam mevki ve para için her şeyi yaparlar
Hak yediler Soru çaldılar, insanlara kumpas kurdular, özellerini teşhir ettiler, o görüntülerle tüm istediklerini aldılar.
İşyerlerine Kamu kurumlarına sitelere evlere kameralar kurdular hem insanları izlediler hem dinlediler insanların özel hayatlarına girdiler evlerine gizli kameralar kurdular bu yolla insanları ,şirketleri ,tehdit ettiler .her türlü yolsuzluğu yaptılar
Bunlar ne kadar insanlık suçu varsa işledi hala işlemeye devam ediyorlar
40 yıl boyunca sinsi sinsi örgütlendiler.
Suçsuz insanları kumpas kurup hapse attırdılar merhametsizler
Türkiye’nin ve şirketlerin sırlarını sattılar Casusluk yaptılar.
Devleti ele geçirmek için her şeyi yaptılar.
Kaç masum insanın yuvasını yıktılar kim bilir?
Nice esnafı iflas ettirdiler kurdukları kumpaslarla Mallarını ele geçirdiler
Paravan holding ler kurdular insanların Mallarına el kondular.
Karşı çıkanı da ölüme yolladılar…
Vicdandan yoksun, gaddar, zalim merhamet yoksunudur bunlar
Her türlü iftirayı atabilecek, her yalanı söyleyebilecek kadar zalimdirler.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.