Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Üzerinde yaşadığımız topraklar, bereketli Anadolu, sanat üretimi için büyük bir klasör gibidir”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Üzerinde yaşadığımız şu topraklar, şu bereketli Anadolu, sanat üretimi için büyük bir klasör gibidir. Bu, dosya dosya istiflenmiş kültürler ve medeniyetler içeren bir klasördür. Göbeklitepe’den, Eti’den, Lidya’dan, Frigya’dan, Roma’dan, Bizans’tan, Selçuklu’dan, Osmanlı’dan bugüne, katman katman kültür, tabaka tabaka medeniyet ve yığın yığın sanat barındıran zamanın ruhu, bu topraklarda iftiharla yaşamaktadır” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde düzenlenen Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri Töreni’ne katılarak bir konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin ilim, sanat ve kültür hayatına yön veren, eserleriyle aydınlatan isimleriyle buluşmanın mutluluğunu yaşadığını dile getirerek, 2020 yılı Cumhurbaşkanlığı Kültür-Sanat Büyük Ödüllerinin hayırlara vesile olmasını diledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ödülleri takdim edilecek ilim, kültür ve sanat erbabını tebrik etti.
Gönlüne yansıyan ilhamları cömertçe paylaşan sanatçılar, kültür ve fikir erbabı için bir arada olduklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Onlar ki, sonsuzluğun güzelliklerini satırlara dizmek için sözü kelam derecesinde, kelamı şiir katmanında, şiiri mecazın kanatlarında kalemleriyle satırlara geçirirler. Bu şekilde, ilim ilim ilerek kitapları, harf harf heceleyerek ciltleri, fasıl fasıl haşiye düşüp rafları doldururlar. Hayata, hakikatin anlamını aramak için geldiklerini bilirler ve hayatımıza zarafet katmak üzere gelmeye devam ederler. Onları siz de tanırsınız. Bazılarını ben de tanıdım. Uzun tarih sayfalarında, bazen renklerle, bazen desenlerle, bazen taşlarla, bazen de seslerle medeniyetler inşa ediyor, çağları çağlara bağlıyorlardı. Marifetleri iltifat gördükçe sanatın adını resim koyuyor, şiir koyuyor, beste koyuyor, kemerler ve kubbelerle güzellikler yükseltiyorlardı. Kadim zamanlarda, o gönül eri gönlünden her ne üretirse caizeyle himaye görüyor, sanat yüceliyor, marifet iltifatla itibara eriyordu. Bugün caize yerine telif hakları geldi. Hükümdarların sanatçılara verdiği kaftanlar eskimiş, caizeler tarih olmuştur ama sanatçıların onlara verdikleri eserler hâlâ yaşıyor.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Üzerinde yaşadığımız şu topraklar, şu bereketli Anadolu, sanat üretimi için büyük bir klasör gibidir. Bu, dosya dosya istiflenmiş kültürler ve medeniyetler içeren bir klasördür. Göbeklitepe’den, Eti’den, Lidya’dan, Frigya’dan, Roma’dan, Bizans’tan, Selçuklu’dan, Osmanlı’dan bugüne, katman katman kültür, tabaka tabaka medeniyet ve yığın yığın sanat barındıran zamanın ruhu, bu topraklarda iftiharla yaşamaktadır” diye konuştu.
Bu coğrafyaya ait olduğu hâlde bugün dünya müzelerini dolduran, tarih yahut kimlik hırsızlığının işareti olan eserlere bakılmasını isteyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sadece bu bile, 100’üncü yılına yaklaşan Cumhuriyetimizin aslında ne kadar engin ve derin bir sanat mirasına, o mirasın yeniden üreterek dünyaya parmak ısırtacak eserler ortaya koyma potansiyeline sahip olduğunu göstermeye yeter” dedi.
Sanatçıların öncelikle kendi geçmişine, kültürüne, medeniyetine ait olanı özümseyip benimsemesi gerektiğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sanatçıların bununla da yetinmeyip evrensel olanı kucaklayan, dünyadaki gelişmeleri takipten asla geri durmayan bir anlayışla hareket etmesi gerektiğini söyledi.
“ZENGİNLİKLERİMİZİ SANATA DÖNÜŞTÜRÜP ÇAĞIN İDRAKİNE YENİ BİR KİMLİKLE SUNACAK OLAN SANATÇILARIMIZDIR”
“Millî olmayan milletlerarası olamaz, yerli olmayan evrensel içinde kendine yer bulamaz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Zenginliklerimizi sanata dönüştürüp çağın idrakine yeniden ve yeni bir kimlikle sunacak olan sanatçılarımızdır. Bu bakış açısı, körü körüne taklitle, yabancı olana öykünüp durmakla değil, gönüle yansıyacak yerli ilhamlarla hayat bulacaktır” değerlendirmesinde bulundu.
Sanat teorilerinin çöktüğü, sanat tanımlarının başkalaştığı, sanat ortamının değişime uğradığı, sanat hırsızlıklarının yüzlere vurulduğu bir çağda yaşandığını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “İşte bu çağda ülkemiz, dünyaya yalnızca yeni eserler sunmakla kalmayacak, geleceğin sanat kuramlarının payandalarını da temellendirecektir. Sanatçılarımız bu anlayışla hareket ettikçe, şairin ‘O mahiler ki derya içredir deryayı bilmezler’ hükmü geçerliliğini yitirecektir. Biz işte o sanatçıyı bekliyoruz. Beklediğimiz o sanatçı, kimliğiyle birlikte deryasını bilecektir, önce kendisi olacaktır, davasını sanatıyla ifade edecektir. Beklediğimiz o sanatçı, vaktini ve enerjisini dünyanın iyiliği adına ürettiği eserleriyle gösterecek, sanatını icra ederken dünyadaki akranlarını geride bırakacaktır. Beklediğimiz o sanatçı, zulme ve adaletsizliğe karşı bir çığlık olarak yaptığı şarkısıyla dünya müzik listelerini sallayacak, müzikteki evrensel anlayışları değiştirecektir. Beklediğimiz o sanatçı, slogan atarak kendini göstermeye çalışmayacak, başarılarıyla dünyanın en muhteşem salonlarında ayakta alkışlanacaktır. Beklediğimiz o sanatçı, ortaya koyduğu bir sanat üslubuyla veya icat ettiği bir sanat formuyla adını sanat tarihine yazdıracaktır. Beklediğimiz o sanatçı, ürettiklerinden dolayı parmakla gösterilecek, üslubuyla herkesi peşinden sürükleyecektir. Beklediğimiz o sanatçı, gündemin peşinden savrulmak yerine dünyaya gündem verecek, performansıyla rekorlar kitabına girecek, tarzıyla sanat modası oluşturacaktır. Beklediğimiz o sanatçı, ait olduğu milleti hor görüp sürekli şikâyet etmek yerine kendi sanatını üretecektir. Beklediğimiz o sanatçı, muhalefetini sosyal medya hesabından savurduğu siyasi polemiklerle değil, kanatlanıp uçurduğu sanatıyla gösterecektir.”
Tarif ettiği sanatçıyı kendisi kadar milletin de beklediğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her neredeyseniz, siz ey gönül eri sanatçılar bilin ki bu millet estetik manada küllerinden dirilmek ve yitik hazinesine yeniden kavuşmak için sizi bekliyor. Gelin ve geç kalmışlığımızı medeniyete, kabalıklarımızı zarafete, gönüllerimizi barışa, huzura ve sevgiye yöneltin. Gelin Türkiye’nin gücüne birlikte güç katalım” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kültür ve Sanat Büyük Ödüllerini Türkiye’de kültürün ve sanatın yücelmesinde emeği geçen, katkısı olan değerlere şükranlarını ifade etmek üzere verdiklerini vurgulayarak ödül verilecek isimlerin bu anlayışla belirlendiğini söyledi.
KÜLTÜR VE SANAT BÜYÜK ÖDÜLÜ SAHİPLERİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eğer bu topraklarda bir Doğu-Batı sentezi mümkünse bunu kişiliğinde gerçekleştirebilmiş nadir insanlardan biri çok çok sevdiğim, saygı duyduğum Sadettin Ökten hocamızdır. Öyle ki onu dervişçe murakabelere dalarken de üniversite kürsüsünde en son teknolojik gelişmeleri anlatırken de görmek şaşırtıcı değildir” ifadelerini kullandı.
Ökten’in kendisini “Bitik olmayan fakat yitik olan bir medeniyetin çocuğu” olarak tanımladığını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, eserleriyle Türkiye düşünce hazinesine büyük katkılar sağlayan Sadettin Ökten adına bu yılkı Kültür Tarih Ödülü’nün Celile Ökten’e takdim edileceğini kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ödüle layık görülen Özdemir Erdoğan’ın da yarım asrı aşkın bir zamandır sanat icra eden bir müzisyen olduğunu ifade ederek, “Milletimizin maruz kaldığı kültürel saldırılara gücünü sanatından alan direniş ruhuyla karşı koyan Özdemir Erdoğan, toplumun bütün kesimlerine de aynı heyecanı aktarmaya çalışmıştır. Dillerden düşmeyen eserleriyle gönüllerde taht kuran Özdemir Erdoğan’a müzik alanındaki ödülümüzü takdim edeceğiz” dedi.
İsmail Kara’nın da İslami ilimlerde tarih ve felsefe alanlarında derin vukufiyeti ve özgün çalışmalarıyla adından söz ettirdiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sırat-ı Mustakim ve Sebilurreşad’ın bütün sayılarını satır satır okuyarak ve notlar çıkararak bir doktora tezi hazırlamış olması, dostları tarafından sebat, disiplin ve titizlik örneği olarak hâlâ zikredilir. Ufkumuzu aydınlatan kitapları, makaleleri ve birbirinden kıymetli talebeleriyle vazifesine devam eden İsmail Kara’ya bu yılki Sosyal Bilimler Ödülümüzü takdim edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Sinema alanındaki ödülün de Derviş Zaim’e takdim edileceğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, Zaim’in 100 yılı aşkın bir maziye sahip olan Türk sinemasının millî bir kimlikle varlığını sürdürebilmesi ve insani hassasiyetlerini muhafaza edebilmesi için büyük mücadeleler veren bir sanatçı olduğunu dile getirdi.
Edebiyatın duygu, düşünce ve hayalleri güzel ve etkili bir şekilde yazıya dökme sanatı olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yıl edebiyat alanındaki ödülün de İbrahim Tenekeci’ye verileceğini söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bin yıllık Anadolu tarihimizde halk edebiyatımızda olsun, divan şiirimizde olsun nice şaheserin altına imzamızı attık. Bugün de aynı kaynaktan ilham alan ediplerimiz, şairlerimiz var ve onlar barışın, aşkın, kardeşliğin şiirini yazmaya devam ediyor. İbrahim Tenekeci de o değerlerimizden biridir” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bilgiyi hikmetle taçlandıran ecdadımız, mimariden musikiye, görsel sanatlardan edebiyata kadar kültürün her alanında çok önemli eserler ortaya koymuştur. Zevkiselim sahibi her insanda hayranlık uyandıran bu eserler bizim coğrafyamızda neşet etmiş ve zamanla dünyanın dört bir tarafına dağılmıştır. Onları farklı coğrafyalardan taşıyarak bir araya getiren tutkulu sanatseverler sayesinde bizler sahip olduğumuz zenginlikleri bir kez daha fark etmenin gururunu ve mutluluğunu yaşarız” değerlendirmesinde bulundu.
Hilye-i Şerif ve Tesbih Müzesi ile İstanbul Resimleri Müzesi’nin kurulmasına öncülük eden Mehmet Çebi’nin de tutkulu sanatseverlerin ilk akla gelenlerinden olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, koleksiyon alanındaki ödülün de Mehmet Çebi’ye takdim edileceğini bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, merhum Necmeddin Okyay’ın da Vefa Ödülü’ne layık görüldüğünü açıklayarak, “Merhum Necmeddin Okyay, 20’nci asrın hezarfenlerindendir. Osmanlı zevk, estetik ve inceliğini şahsında mecz etmiş müstesna bir şahsiyet olan merhum, çocukluk döneminden itibaren kendisini hat sanatına adamıştır. Son dönemin tüm büyük üstatlarından aldığı derslerin hakkını veren, bununla kalmayıp talebeler yetiştiren hocamız, ebruda kendi geliştirdiği yöntemle ‘Necmeddin Ebrusu’ denilen bir tarzın da sahibidir” bilgisini paylaştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ödül takdim edecek ilim, kültür ve sanat insanlarını tebrik ederek sanata yaptıkları katkılardan dolayı şükranlarını sundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından, Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü’nü alanlara ödüllerini takdim etti.
Kültür Tarihi alanında Sadettin Ökten adına Celile Eren Ökten, Müzik alanında Özdemir Erdoğan, Sosyal Bilimler alanında İsmail Kara, Sinema alanında Derviş Zaim adına Emre Oskay, Edebiyat alanında İbrahim Tenekeci, Koleksiyon alanında Mehmet Çebi’ye ödül verildi. Kültür ve Sanat Politikaları Vefa Ödülü ise merhum Necmeddin Okyay adına Ali Mecdi Okyay’a takdim edildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tören öncesinde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödüllerini alanları kabul etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Arnavutluk Başbakanı Rama düzenlediği ortak basın toplantısında yaptığı açıklamada, “Ticaret ve yatırım alanlarındaki girişimlerimizi halklarımızın refahını artıracak adımlar olarak görüyoruz. Bu çerçevede, ticaret hacmimizi ilk aşamada 2 milyar dolar düzeyine çıkarmak için müşterek çabalarımızı sürdürüyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Arnavutluk Başbakanı Edi Rama ile baş başa görüşmesi ve Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi ikinci toplantısının ardından, ortak basın toplantısı düzenleyerek açıklamalarda bulundu.
Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi İkinci Toplantısı için geldikleri dost ve kardeş ülke Arnavutluk’ta bulunmanın bahtiyarlığını yaşadığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bildiğiniz üzere geçtiğimiz sene, Arnavutluk’ta diplomatik ilişkilerimizin tesisinin 100’üncü yıl dönümünü idrak ettik. Tarihî bağlar ve kültürel yakınlıktan güç aldığımız Arnavutluk’la dostane ilişkilerimiz esasen bir asrın çok daha ötesine uzanıyor” ifadelerini kullandı.
Bu tarihî, beşeri ve kültürel temel üzerine 2021’de inşa edilen stratejik ortaklığı bugünkü istişarelerle daha da derinleştirdiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şubat 2023’te Ankara’da düzenlenen ilk konsey toplantısında belirlenen iş birliği alanları üzerinde ayrıntılı görüş alışverişinde bulunduklarını aktardı.
“GÖRÜŞMELERİMİZDE KARŞILIKLI YATIRIMLARIMIZI ÇEŞİTLENDİRME KONUSUNDA MUTABIK KALDIK”
İmzalanan ortak bildiri ile konseyin çeşitli alanlarda geliştirilmesi ve derinleştirilmesi yönündeki kararlılığı vurguladıklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Tarım, yükseköğretim ile halkla ilişkiler ve iletişim alanlarında az önce imzaladığımız üç anlaşmayla iş birliğimizi ilerletme irademizi teyit etmiş olduk. Ticaret ve yatırım alanlarındaki girişimlerimizi, halklarımızın refahını artıracak adımlar olarak görüyoruz. Bu çerçevede, ticaret hacmimizi ilk aşamada 2 milyar dolar düzeyine çıkarmak için müşterek çabalarımızı sürdürüyoruz. Görüşmelerimizde karşılıklı yatırımlarımızı günümüz koşullarında avantaj sağlayacak yenilikçi sektörleri içerecek şekilde çeşitlendirme konusunda mutabık kaldık. Sağlık alanındaki güçlü iş birliğimizi de 2021’de rekor sürede inşa ettiğimiz Fier Dostluk Hastanesi’nin ortak işletmesiyle sürdüreceğiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu açıklamalarda bulundu: “Stratejik ortağımız ve NATO müttefikimiz Arnavutluk’un silahlı kuvvetlerinin askerî teçhizat ve eğitim alanlarındaki ihtiyaçlarının karşılanması noktasında da gereken desteği vereceğiz. Değerli dostum Başbakan Sayın Rama’yla FETÖ başta olmak üzere terör örgütleriyle ortak mücadele konusunu da ele aldık. İnşallah bugün aldığımız kararlar suretiyle terör örgütleriyle mücadelemize etkin şekilde devam edeceğiz. Sayın Başbakan ile küresel ve bölgesel meseleler hakkında da fikir teatisinde bulunduk. Arnavutluk’un gerek bölgemizde gerek uluslararası alanda barış ve istikrarın tesisine yönelik çabalarını takdirle takip ediyoruz. Gazze başta olmak üzere işgal edilmiş Filistin topraklarındaki ve Lübnan’daki İsrail mezalimi görüşmemizin öncelikli gündem maddeleri arasında yer aldı.”
“GAZZE’DE BİR YILDIR DEVAM EDEN SOYKIRIM TÜM İNSANLIĞIN ORTAK UTANCIDIR”
Netanyahu hükûmetinin, bölgesel kapsamının ötesinde artık küresel düzeni tehdit eder hâle gelen saldırganlıkları hakkındaki görüşlerini de paylaştığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gazze’de bir yıldır devam eden soykırım tüm insanlığın ortak utancıdır. Bu nedenle acilen kalıcı ateşkesin sağlanması, insani yardımların ulaştırılması ve İsrail üzerinde gerekli baskının oluşturulması için uluslararası toplum olarak elimizden gelen gayreti göstermemiz gerekiyor. Bu konuda Arnavutluk’un da üzerine düşeni yerine getireceğine samimiyetle inanıyorum” ifadelerini kullandı.
Arnavutluk Başbakanı Rama ile birlikte Diyanet İşleri Başkanlığı ve Diyanet Vakfının desteğiyle Türk halkının Arnavutluk’taki Müslüman kardeşlerine hediyesi olan Namazgâh Camii’nin açılışını gerçekleştireceklerini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, emeği geçenlere teşekkür etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Balkanlar’ın en büyük camisi olan bu güzide eser, İslam’ın yüce değerleri olan barış ve birlik duygusunun yeşereceği bir ibadethane olacaktır” dedi.
Arnavutluk Başbakanı Rama başta olmak üzere tüm Arnavut halkına samimi misafirperverlikleri için tekrar teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Değişik alanlarda, askerî, siyasi, ekonomik, ticari bütün bunların yanında turizme yönelik attığımız ve atacağımız adımlarla istişarelerimizin ve aldığımız kararların hayırlara vesile olmasını diliyorum” diye konuştu.
ARNAVUTLUK BAŞBAKANI RAMA: “GAZZE’DE YAŞANANLAR KÜRESEL ÇAPTA BİR TRAJEDİDİR”
Arnavutluk Başbakanı Rama da konuşmasında Tiran ziyareti için Cumhurbaşkanı Erdoğan’a teşekkürlerini ve en içten şükranlarını dile getirerek, “Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyinin ikinci toplantısını gerçekleştirdiğimiz için gerçekten çok mutluyum. Burada sadece bu iş birliğinin stratejik karakterini daha da güçlendirme kararlılığını teyit etmekle kalmıyoruz, aynı zamanda yapılan anlaşmaların somut uygulamasını ve bu ilişkinin olağanüstü potansiyelini de değerlendirebiliyoruz” dedi.
İki ülke arasında savunma alanında iş birliğini değerlendiren Arnavutluk Başbakanı Rama, “Arnavutluk Cumhuriyeti’nin askerî sanayisinin güçlendirilmesinde yeni bir aşamanın teyit edilmesinden ve Türkiye’nin dünya çapında çok büyük bir noktaya ulaştığının herkesçe bilindiği bu ilişkinin askerî açıdan güçlendirilmesinde yeni bir aşamanın teyit edilmesinden kesinlikle çok memnunuz” diye konuştu.
Arnavutluk Başbakanı Rama, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarıyla ilgili “Gazze’de her gün yaşananlar küresel çapta bir trajedidir. Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırganlığı ve Filistin halkının kendi devletinde özgür yaşama hakkının inkâr edilemez olduğu konusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’la aynı değerlere sahibiz” açıklamasında bulundu.
İKİ ÜLKE ARASINDA İMZALANAN ANLAŞMALAR
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Arnavutluk Başbakanı Rama huzurunda, ortak basın toplantısı öncesinde iki ülke arasında iş birliği, iletişim, eğitim ve tarım alanında dört anlaşma imzalandı.
Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Arnavutluk Cumhuriyeti Hükûmeti Arasında Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi Kurulmasıyla Tesis Edilen Stratejik Ortaklığın Derinleştirilmesi Konusunda Ortak Bildiri’ye Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Arnavutluk Başbakanı Rama imza attı.
Türkiye Cumhuriyeti Tarım ve Orman Bakanlığı ile Arnavutluk Cumhuriyeti Tarım ve Kırsal Kalkınma Bakanlığı Arasında Devlet Destekli Tarım Sigortaları Alanında İşbirliği Konusunda Niyet Beyanı’nı da Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ile Arnavutluk Tarım ve Kırsal Kalkınma Bakanı Anila Denaj imzaladı.
Türkiye ile Arnavutluk Arasında Halkla İlişkiler ve İletişim Alanında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı’nı Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Altun ve Arnavutluk Cumhuriyeti Medya ve Enformasyon Ajansı Genel Müdürü Alteo Hysi imza altına aldı.
Arnavutluk Cumhuriyeti Eğitim ve Spor Bakanlığı ile Türkiye Cumhuriyeti Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Arasında İstanbul Teknik Üniversitesi’nin Arnavutluk’ta Akademik Şube ve Programlar Açmasına İlişkin Protokol ise Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ve Arnavutluk Cumhuriyeti Eğitim ve Spor Bakanı Ogerta Manastirliu tarafından imzalandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra Tugaylar Sarayı’nda Arnavutluk Başbakanı Rama’nın onuruna verdiği yemeğe katıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Arnavutluk Başbakanı Edi Rama’nın eşi Linda Rama ile Ulusal Opera ve Bale Tiyatrosu’nu ve Tugaylar Sarayı’nı ziyaret etti.
Emine Erdoğan, Arnavutluk’un başkenti Tiran’da Linda Rama ile Ulusal Opera ve Bale Tiyatrosu’nu ziyaret ederek burada düzenlenen programı izledi.
Program, “Kutlama Günü” adlı halk dansları gösterisi ile başladı. Klarnet ve kemanla “Kaba” performansının sahnelendiği etkinlikte, Iso Polifonik Orkestrası eşliğinde solo şarkı performansı sunuldu, ayrıca “shqipe” dans ve çağdaş bale gösterileri de yer aldı.
Programda lider eşlerine, Ulusal Opera, Bale ve Folklorik Ansambl Müdürü Abigeila Voshtina, Ekonomi, Kültür ve İnovasyon Bakanlığı Sözcüsü Kristjan Koroveshi ve Bakanlık yetkilisi Kamela Banushi eşlik etti.
EMİNE ERDOĞAN, TUGAYLAR SARAYI’NI GEZDİ
Daha sonra Emine Erdoğan, Linda Rama ile Tugaylar Sarayı’na geçti. Sarayda, Kuzey Arnavutluk’un dağlık bölgelerinde kadınlar tarafından giyilen, dalgalı bel kesimiyle tanınan el işi bir giysi olan “xhubleta” ile geleneksel Arnavut kıyafetlerinin sergilendiği koridoru gezen Emine Erdoğan, kıyafetlere ilişkin bilgi aldı.
Sarayın diğer bölümlerini de gezen Emine Erdoğan, Linda Rama’nın kendisinin onuruna verdiği Arnavut mutfağından lezzetlerin ikram edildiği öğle yemeğine katıldı.
Emine Erdoğan, ziyaretlere ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, şunları kaydetti: “Arnavut Halk Dansları Topluluğu’nun, ülkenin zengin kültürel mirasını yansıtan özel gösterisini izlemekten memnuniyet duydum. Ardından Tiran’ın sembol yapılarından Tugaylar Sarayı’nda, Arnavut kültürünün zamansız güzelliğini yansıtan geleneksel kıyafetler sergisini gezdik. Her biri ayrı bir hikâye anlatan giysiler, Arnavut halkının değerlerini günümüze taşıyor.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Arnavutluk‘un başkenti Tiran’da resmî temasları kapsamında Arnavutluk Başbakanı Edi Rama ile bir araya geldi.
Başbakanlık Ofisi’ne gelişinde Arnavutluk Başbakanı Rama tarafından karşılanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, fotoğraf çekiminin ardından Arnavutluk Başbakanı Rama ile baş başa görüşmeye geçti.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.