“Ağızdan çıkan söz bil ki, yaydan fırlayan ok gibidir. Ok gittiği yerden
geri dönmez, seli baştan bağlamak gerekir.” demiştir. Mevlana.
Etkin ve de etkili Geri Bildirim
vermek bir sanattır, şirketler için ise etkin ve de etkili geri bildirim almak ve vermek bir kültürdür.
Geri Bildirim Kültürü’nün
oluşturulması konusunda yapmış olduğum anketler sonucunda ortaya çıkan konular;
📌 Geri Bildirim Mekanizmalarının
Etkinliği,
📌 Pozitif Geri
Bildirim,
📌 En kritik kararlarda
bile işi yönetenlerin değil yapanların dahil edildiği bir Liderlik modeli
Pandemi ile birlikte,
hayatımıza yeni geri bildirim mekanizmaları yeni yöntemler eklememiz kaçınılmaz
oldu. Tam görüşme yapacağımız çalışanımızla, yaşadığımız bağlantı problemlerini
hesaba katmayı unutmayalım.
Geri Bildirim kültürünün oluşması,
şirketlerin gelişmesi için olmazsa olmazlarıdır. Bir lider olarak geri bildirim
işimizin bir parçasıdır, insanların çalışmalarını yakından görebildiğinizde
bile çok da kolay olmadığını pandemi öncesi çalışmalardan bilirsiniz.
Liderlerin en çok zorlandığı konuların da başında gelir. Hatta en çok kaçınılan
şeylerden biridir. Peki yan yanayken bile zor icra ettiğimiz yöneticilik ve
geri bildirim konularından neler yapabiliriz? Uzaktan online yöneticilik, liderlik veya geri
bildirim nasıl verebiliriz? İşte bu soru bu dönemde bütün yöneticilerin en çok
sorduğu soru olarak karşımıza çıkmaktadır.
Uzaktaki çalışanlarımıza daha etkili
bir şekilde yönetmek ve geribildirim vermek konusunun çok kritik olduğunu
düşünüyorum.
İlk olarak, iyi bir ön hazırlık
yapalım mı birlikte? Ne dersiniz?
Aslında nerede çalıştığınızdan bağımsız normalde de bu görüşmelerin
öncesinde iyi bir ön hazırlık yapmak çok önemlidir. Somut, davranışa dayalı
gözlemlerimiz neler, sistem destekli kullanabileceğiniz sonuçlar neler?
Elimizdeki yönetim araçları neler? Elimizde bu görüşmeyi anlamlı, değerli
kılacak ne var? Uzakta olunca kritik olan tarafı ise şu oluyor. Somut davranışa
dayalı gözlemleri nasıl edineceğiz? Neleri hangi kaynakla takip edeceğiz?
Çalışanı yazılı, sözlü iletişim, görev takibi, katılım, takım içi ilişkiler,
diğerleri ile ilişkiler, özel yaşamı…vb. konusunda nasıl haberdar olacak?
Nasıl destek verebileceğiz? İletişim kanallarını doğru belirlemek, açık tutmak,
etkin takım çalışmaları ve bireysel anlar oluşturmak, net görev paylaşımı ve
sistematik takip ve izleme ile çalışanlarımızla
nasıl bir iletişim içine girmeliyiz? Nasıl bir geri bildirim kültürü
oluşturup, yöneteceğiz?
İyi planlanmış bir geri bildirim
çalışanlarınıza sunabileceğiniz çok değerli bir hediyedir. Hatta çok az
hediyenin yapabileceğini yapmaya muktedir olan bir hediye; farkındalık
sağlayan, teşvik eden, ilham veren, düşündüren ve geliştiren değer katan bir
hediye.
Geri bildirim; en geniş manası ile,
yapmış olduğumuz herhangi bir eylem karşılığında aldığımız sözlü veya bedensel
tepkilerdir. Okuldan aldığımız karnelerimiz en temel geri bildirim örneğidir
mesela ve çalışma hayatına başladığımızda da okul karneleri performans
karnesine dönüşürler. Tam da bu noktada esaslı bir değişim gerekmektedir. Çünkü
günümüzde çalışanlar artık sadece performans döneminde notlu bir karne almayı
etkili bulmuyor. Geri bildirimde esas amaç notlandırma değil de kişinin yapmış
olduğu eylemler üzerine gerçekçi ve geliştirici bir görüşme olmalı. İşte bu
odak da geri bildirimi, ileriye yönelik besleme haline getiriyor.
Görünen o ki görüşmenin öznesi
çalışanınız olsa da en büyük iş liderlere düşüyor.
Bu dönemde Liderler olarak görevimiz;
çalışanlarımızın görüşmelerini iyi planlamak.
Uzakta olduğumuzda bize gelen
mesajlar, diğer birimlerden gelen geri bildirimler, ne olduğu, ne amaca hizmet ettiğini bilmemiz
daha önemli oluyor. Önemli bir konu için beklenmedik bir zamanda bir görüşme
planlayacaksanız çalışanınızı arayıp, ortak zaman belirleyip görüşme takvimi
atmak önemlidir. Bundan daha önemli olan ise mümkünse son dakikada bu iletişimi
kurmamaktır.
Liderlik veya geri bildirime temel
olan konu her ne ise mümkünse açıkça yazılmalı veya konuyu kapsayıcı bir içerik
belirlenmeli. Kendinizi lütfen çalışanınızın yerine koyun. Empati yapın,
sempati yapın. Geri bildirim için o kadar hazırlıklı ve pozitif olun ki,
çalışanınız aksiyonları tamamlamamış olmasa bile bir sonraki görüşmede sizin
yol haritanızı dikkate alarak daha iyi sonuçlar verecektir.
Geri bildirim görüşmeleri ile çalışanı
ileri beslemek için şu hususlara dikkat edilmeli;
Geri bildirim sadece performans dönemlerinde yapılmamalı.
Performans sistemleri her kurum yapısında ayrı işlemek ile beraber mümkünse
sadece terfi, ücret veya prim artışını etkilemeli.
Geri bildirim ise her çalışan için aynı incelikte ve eşit
prosedürle işletilip; çalışanın bilgi, yetkinlik, mesleki ve kariyer
hayatına yönelik olmalı. Kişiliğine yönelik olmamalı,
Anlık geri bildirimler çoğaltılmalı. Çalışana herhangi bir
gündeki etkin veya etkin olmayan davranışı ile ilgili bildirim yapılmalı,
Geri bildirim verildikten sonra çalışana gelişim önerisi
sunulmalı ve takip edilmeli,
Görüşmede karşı tarafa da söz verilmeli, görüşme karşılıklı
ilerlemeli,
Aksiyon planı oluştururken şimdi neredeyiz? Nerede olmak
istiyoruz? Olmak istediğimiz yere nasıl ulaşacağız? Şeklinde açık uçlu sorular
ile çalışanlarımızın fikirlerini almak çok değerlidir.
Geri bildirimde ifadeler spesifik olmalı ve yorumlar somut
davranış örneklerini içermeli,
Davranış örnekleri açıklanırken yargılayıcı değil, tanımlayıcı
olmalı,
Profesyonel ve çalışanı önemser bir tarz benimsenmeli,
Geri bildirimler için
iş planı yapılıp atlanmaması gerekir,
Görüşmelerde anlık bildirimler
20 dk, planlanmış bir seans ise 40-60 dk sürmeli,
Görüşmenin amacı her
zaman çalışanı geliştirmek olmalı,
Gençlerimiz 21.yy becerilerini kazanmayı hedefliyor ve çalışanlarımızın sürekliliğini, şirkete aidiyet duygusunun geliştirmek, verimli iş yerleri için şirketlerde geri bildirim kültürünü pozitif ve değer yaratacak mekanizmalar kurmak en önemli işimiz olmalı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Aydın-Denizli Otoyolu Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Siyasette bizim tek bir gayemiz vardır. O da işte bugün burada olduğu gibi, ülkemizi ve şehirlerimizi hak ettiği yatırımlarla buluşturmaktır. Ulaştırma alanında, bugüne kadar tarihimizin en büyük atılımlarını gerçekleştirdik” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Aydın-Denizli Otoyolu Açılış Töreni’ne katılarak bir konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, törende yaptığı konuşmasında, hem Aydın’ı hem de bölgeyi büyütmeye, kalkındırmaya, her alanda daha ileri noktalara taşımaya devam ettiklerini söyledi.
İller arasındaki kara yolu bağlantılarının çeşitlendirilmesi ve yolculuk sürelerinin azaltılmasının önceliklerinin ilk sıralarında yer aldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, ticari ve turistik trafiğin ana güzergâhlarından biri olan bölgenin ulaşım altyapısını daha önce hizmete açtıkları İstanbul-İzmir Otoyolu ve İzmir-Aydın Otoyolu ile önemli ölçüde güçlendirdiklerini anlattı.
“KESİNTİSİZ BİR OTOYOL AĞINI HAYATA GEÇİRMENİN GURURUNU YAŞIYORUZ”
Resmî açılışını yaptıkları Aydın-Denizli Otoyolu’yla Ege, Akdeniz ve İç Anadolu bölgeleri arasındaki kara yolu ağını biraz daha genişlettiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “3 gidiş, 3 geliş olmak üzere 6 şeritli 140 kilometre ana yol ve 2 gidiş, 2 geliş olmak üzere 4 şeritli 23 kilometre bağlantı yolundan oluşan Aydın-Denizli Otoyolumuz toplam 163 kilometre uzunluğa sahip. Otoyol bünyesinde uzunluğu 5 bin 712 metreye ulaşan 61 köprü, 19 köprülü kavşak, toplam 11 bin 622 metre uzunluğunda 18 viyadük, 30 üst geçit, 80 alt geçit ve 5 otoyol hizmet tesisi yer alıyor” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, otoyolun Kuyucak Kavşağı ile Kocabaş Kavşağı arasındaki 93 kilometrelik kesimini 3 Kasım 2023’te açtıklarını anımsatarak, “Aydın çevreyolundan başlayıp Kuyucak Kavşağı’nda son bulan 70 kilometrelik bölümünü ise 17 Ekim 2024’te hizmete vermiştik. Otoyol güzergâhının 3 Kasım 2023’te trafiğe açılan ilk etabı Kocabaş’tan başlayıp Pamukkale, Kumkısık, Sarayköy ve Buharkent’ten geçerek Kuyucak’a ulaşmıştı. 17 Ekim’de açılan ikinci etabı ise Kuyucak’tan başlayıp Nazilli, Yenipazar ve Köşk ilçelerini geçerek Aydın’da sonlanmıştı” dedi.
Otoyolun tüm kesimlerini resmî olarak Aydın’la birlikte tüm Ege Bölgesi’nin istifadesine sunduklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “D-320 devlet yolu üzerinden 11 ilçe geçilerek 2 saati bulan yolculuk süresi, otoyolumuzun hizmete girmesiyle birlikte 1 saatin altına iniyor. Denizli-Batı Çevreyolu Kavşağı ile İzmir merkezi-Liman Kavşağı arasındaki 220 kilometrelik otoyol geçiş süresi 1 saat 40 dakikaya inmiş oluyor. Devlet yolu üzerinden Aydın’dan Denizli’ye ulaşım ile İzmir’den Denizli’ye ulaşım süresi ise birbirine eşit hâle geliyor. Böylelikle zamandan 6,4 milyar lira, akaryakıttan 1 milyar lira olmak üzere yıllık toplam 7,4 milyar lira tasarruf edeceğiz. Karbon emisyonunu 61 ton azaltmış olacağız. Projenin tamamlanmasıyla Kapıkule’den başlayıp İstanbul üzerinden Marmara ve Ege bölgelerini katederek Akdeniz’e ulaşan kesintisiz bir otoyol ağını hayata geçirmenin gururunu yaşıyoruz.”
“YOL DEMEK, BÖLGESEL VE KÜRESEL EKONOMİYLE ENTEGRASYON DEMEKTİR”
Her fırsatta “yol medeniyettir” gerçeğini hatırlattıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Yol demek ulaşım demektir, sanayi, üretim, turizm, kültür, emniyet, kalkınma demektir. Yol demek, bölgesel ve küresel ekonomiyle entegrasyon demektir. Yol olmadan bunların hiçbiri olmaz. Aynı durum Aydın-Denizli Otoyolu için de geçerlidir. Aydın-Denizli Otoyolu’nun hizmete sunulmasıyla birlikte sanayi ve tarım ürünlerimiz, Denizli üzerinden bölgenin en önemli ihracat merkezi olan İzmir ve Aliağa Limanı’na çok daha kısa sürede nakledilecek. Bilhassa yaz aylarında yoğunluğun arttığı Pamukkale, Efes, Didim, Kuşadası gibi turizm merkezlerimize ulaşım daha az sürede ve konforlu bir şekilde sağlanacaktır.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yerli ve yabancı ziyaretçilerin turistik beldelerde daha fazla zaman geçirmelerine ve farklı yerleri keşfetmelerine imkân verecek bu durumun, turizm gelirlerini de artıracağını belirterek, “Aydın-Denizli Otoyolumuz, turizm sektöründe bölgeye yapılan yatırımları arttıracak, yeni turizm tesislerinin açılmasına öncülük edecek ve böylelikle yeni istihdam imkânları oluşturarak bölge ekonomisini kalkındıracaktır. Kısacası ticaret, turizm, taşımacılık, sanayi açısından gerçekten tarihî bir projenin açılışını bugün burada gerçekleştiriyoruz” ifadelerini kullandı.
“İNSANLARIMIZ SEYAHATLERİNİ DAHA HIZLI, GÜVENLİ VE KONFORLU BİR ŞEKİLDE YAPABİLİYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Ulaştırma yatırımlarımızı eleştirenlere de iki çift lafım var. Sizinle bizim aramızda sadece vizyon ve ufuk farkı yok. Sizinle bizim aramızda niyet farkı, anlayış farkı, zihniyet farkı var. Biz ‘kule’ deyince para kulesi, ‘belediye’ deyince yeme aklına gelen bir kadro değiliz, hiçbir zaman da olmadık. Biz, 22 yıldır Türkiye’yi büyütmek ve kalkındırmak için çalışıyoruz. Siyasette bizim tek bir gayemiz vardır. O da işte bugün burada olduğu gibi ülkemizi ve şehirlerimizi hak ettiği yatırımlarla buluşturmaktır. Ulaştırma alanında bugüne kadar tarihimizin en büyük atılımlarını gerçekleştirdik.”
Bölünmüş yol uzunluğunu da artırdıklarına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bin 714 kilometre olan otoyol ağımızı 2 bin 82 kilometre artırarak 3 bin 796 kilometreye ulaştırdık. Yollarımızda ortalama hız 40 kilometreydi. Şimdi yaklaşık 90 kilometre. Yani artık insanlarımız seyahatlerini daha hızlı, daha güvenli ve konforlu bir şekilde yapabiliyor. İnşallah, çok daha iyi seviyelere geleceğiz” bilgilerini verdi.
Dua edilmesinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aydın-Denizli Otoyolu’nun bu hâle gelmesinde emeği geçen başta Karayolları Genel Müdürlüğümüz olmak üzere, Ulaştırma Bakanlığımız, yüklenici firma olarak FERNAS’a, işçisinden, mühendisine, mimarına kadar hepsine şahsım milletim adına teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
Ticaret Bakanlığı sosyal medya hesabından yapılan açıklamada Bakan Bolat’ın, ekonomi ve ticaret alanında faaliyet gösteren 16 oda ve STK yetkilileriyle Ticaret Bakanlığı’nda Suriye’ye ilişkin istişare toplantısı yaptığı bildirildi.
Görüşmede, kardeş ülke Suriye’nin yeniden yapılanması, imarı, ekonomi ve ticaretinin güçlendirilmesi için iş dünyası ve Türkiye’nin yapabileceklerine ilişkin görüş alışverişinde bulunulduğunun aktarıldığı açıklamada, “Toplantıda, Suriye’deki yeni dönemde en büyük önceliğimizin bu ülkede güven ve huzuru tesis eden, sürdürülebilir milli birliğin ve devlet yapılanmasının en yakın zamanda tesis edilmesi olduğunun altı çizildi.” ifadesi kullanıldı.
Açıklamada, Suriye’nin 13 yıllık zorlu bir süreçten geçtiğine de dikkat çekilerek, şunlar kaydedildi:
“Suriye halkının yanında olan ve yaklaşık 3,5 milyon Suriyelinin katliamdan kurtulması için ev sahipliği yapan ülkemizin, yeni dönemde de siyasi ve ekonomik istikrar ortamının oluşmasında güçlü işbirliği yapması gerektiği konusunda Bakanlığımız ile oda ve STK başkanlarımız mutabık kaldı. Toplantıda, iç savaşta Suriye’nin alt ve üstyapısının çok ciddi zarar gördüğü, bu çerçevede Suriye halkının içinden geçtiği zorlukların farkında olarak yeni dönemde ticaret, yatırım ve yeniden imar konularında kardeşlik hukuku ve insani yardım boyutuna da büyük önem verileceği vurgulandı.”
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.