Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı Devlet Başkanları 9. Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, “Türk Yatırım Fonu’nun mümkün olan en kısa sürede hayata geçmesi yararlı olacaktır. Fonun sağlayacağı mali imkânların, iş birliğimizi kuvvetlendirip faaliyetlerimize ivme kazandıracağına inanıyorum” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ebedi Şehir Kongre Merkezi’nde, “Türk Medeniyeti için Yeni Dönem: Ortak Kalkınma ve Refaha Doğru” temasıyla düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Devlet Başkanları 9. Zirvesi’nde bir konuşma gerçekleştirdi.
Konuşmasına salondakileri selamlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ortak medeniyetimizin şahikalarından Semerkant’ta sizlerle bir araya gelmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. Bu sene bağımsızlıklarının 30. yıl dönümünü idrak eden tüm dost ve kardeş ülkeleri yürekten kutluyorum” ifadesini kullandı.
“ÜLKELERİMİZ AÇISINDAN FIRSATLARLA BERABER RİSKLERİ DE OLAN HASSAS BİR DÖNEMDEN GEÇİYORUZ”
Dönem Başkanlığını devredecekleri Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev’e başarılar dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Ülkelerimiz açısından fırsatlarla beraber riskleri de olan hassas bir dönemden geçiyoruz. Bu dönemde aramızdaki işbirliği, dayanışma ve ahengi tüm alanlarda güçlendirmemizin çok daha kritik hâle geldiğini görüyoruz. Ukrayna’da 9 aydır devam eden çatışmaların adil bir barışla sona ermesi için her türlü gayreti sürdürüyoruz. Bunu yaparken, gıda krizinin önüne geçmek için de gerekli müdahalelerde bulunuyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Güney Kafkasya’daki barış süreci, can Azerbaycan’ın tüm girişimlerine rağmen hâlen kırılganlığını koruyor. 8 Kasım’da kutladığımız şanlı Karabağ Zaferi’nin ikinci yıl dönümünde aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize sağlık ve afiyet diliyorum. İlham kardeşimizin şahsında Azerbaycan halkını tekrar tebrik ediyorum. Haklı mücadelesinde olduğu gibi barış arayışlarında da Azerbaycan’ın yanındayız” açıklamasında bulundu.
“DÜZENSİZ GÖÇÜN İDARESİ KONUSUNDA İŞ BİRLİĞİMİZİ ARTIRMAMIZDA FAYDA GÖRÜYORUZ”
Türkiye olarak terör örgütleri PKK/PYD/YPG, FETÖ, DEAŞ ve El Kaide ile mücadelenin sürdürüldüğünü kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemize yönelik terör tehdidi tamamen yok edilene kadar durmayacak, teröristlerin inlerini başlarına geçirmeye devam edeceğiz. Bir cinayet ve casusluk şebekesi olan FETÖ’yle mücadelemizde siz kardeşlerimizin desteğine güveniyoruz. FETÖ’nün bertaraf edilmesi noktasında sizlerle her türlü iş birliğine hazır olduğumuzu tekrar ifade etmek istiyorum” sözlerini sarf etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin 2014’ten bu yana dünyanın en çok sığınmacıya ev sahipliği yapan ülkesi olduğunu vurgulayarak, “3,6 milyonu Suriye’den gelenler olmak üzere yaklaşık 5 milyon mazlumu misafir ediyoruz. Düzensiz göçün engellenmesi ve idaresi konusunda iş birliğimizi artırmamızda fayda görüyoruz. Bu kapsamda ortak güvenlik konsepti geliştirmemiz ve güvenlik konseyi sekreterleri toplantılarını sürdürmemiz isabetli olacaktır” değerlendirmesinde bulundu.
“TEŞKİLATIMIZIN ULUSLARARASI MECRADA GÖRÜNÜRLÜĞÜNÜ ARTTIRMAMIZ ÖNEM ARZ EDİYOR”
Su ve çevre sorunlarına ilaveten iklim değişikliğiyle mücadelede de birlikte hareket edilmesinin teşkilatın ortak yararına olacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sıfır Atık Projesi’ni, küresel düzeye taşımak üzere Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’na sunduğumuz karar tasarısına desteğinizi özellikle bekliyorum. Teşkilatımızın uluslararası mecrada görünürlüğünü arttırmamız önem arz ediyor. İslam İşbirliği Teşkilatı, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı, Asya’da İşbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı ile Birleşmiş Milletler gibi uluslararası kuruluşlarda dayanışmamızı güçlendirmeliyiz. Teşkilatımızın bu kuruluşlarla gözlemci üye olması için çabalarımızı yoğunlaştırmalıyız” görüşünü paylaştı.
Kardeşlik hukukunun gereğini yerine getirerek, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin teşkilata gözlemci üye olmasının kabul edildiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türk dünyasının ayrılmaz bir parçası olan Kıbrıslı kardeşlerimizin yalnız olmadığını göstererek, çözüm sürecine de katkı sağladık. Bu dayanışma iradesini sergilediğiniz için siz kıymetli kardeşlerime ayrı ayrı teşekkür ediyorum” dedi.
“İSTANBUL’DA KABUL ETTİĞİMİZ 2040 TÜRK DÜNYASI VİZYON BELGESİ, İŞ BİRLİĞİMİZİN ÇERÇEVESİNİ OLUŞTURUYOR”
İstanbul’da 2021’de gerçekleştirilen zirvenin, Türk dünyasındaki kurumsal birlikteliğin güçlenmesi sürecinde bir kilometre taşı olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Konseyimizi teşkilata dönüştürürken, aynı zamanda özgün ve etkin bir yapının temelini de attık. İstanbul’da kabul ettiğimiz 2040 Türk Dünyası Vizyon Belgesi, iş birliğimizin çerçevesini oluşturuyor. Siyaset, güvenlik, ticaret, gümrük, ulaştırma, enerji, sağlık, bilişim, eğitim, gençlik ve spor gibi alanlarda iş birliğimizi pekiştirelim istiyoruz. Bugün kabul ettiğimiz strateji belgesi de bizlere bir yol haritası sunuyor. Strateji belgemizdeki unsurların birer birer hayata geçirilmesinin hep birlikte takipçisi olalım.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Türk Yatırım Fonu’nun da mümkün olan en kısa sürede hayata geçmesi yararlı olacaktır. Fonun sağlayacağı mali imkânların, iş birliğimizi kuvvetlendirip faaliyetlerimize ivme kazandıracağına inanıyorum. Ticaret, ulaştırma ve enerji başlıklarında aramızdaki bağların derinleştirilmesine önem veriyoruz. Türkiye-Özbekistan-Azerbaycan ve Türkiye-Kazakistan-Azerbaycan dışişleri, ulaştırma ve ticaret, ekonomi bakanları toplantıları vaktinde attığımız kritik adımlardır. Benzer mekanizmaları çoğaltmamızın ve kapsamını genişletmemizin hepimizin faydasına olacağına inanıyorum.”
“ORTAK COĞRAFYAMIZ, STRATEJİK ENERJİ KORİDORLARININ KAVŞAĞINDA YER ALIYOR”
Bölgede yaşanan son gelişmelerin Orta Koridor güzergâhının daha da etkin hâle getirilmesi için fırsatlar sunduğunu bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bakü-Tiflis-Kars Demir Yolu’nun Ekim 2017’de faaliyete geçmesiyle Orta Koridor’un önemli bir ayağının tamamlandığını hatırlattı.
Türkiye olarak aynı amaca hizmet amacıyla Marmaray, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Avrasya Geçişi, İstanbul Havalimanı, Osmangazi Köprüsü, 1915 Çanakkale Köprüsü gibi büyük projeleri hizmete aldıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Ülkelerimizin toplam ticaret hacmi 700 milyar dolara ulaşmakla birlikte bu rakamın sadece yüzde beş buçuğu teşkilat ülkeleri arasındaki ticaret kaynaklıdır. Bu oranı daha yukarıya çekmek temel önceliğimiz olmalıdır. Hazar Geçişli Doğu-Batı Orta Koridorun katettiği güzergâhtaki gümrük ücretlerinin kaldırılması veya azaltılması, transit yük taşımacılığının kolaylaştırılması, ticaret hacmimizi arttıracaktır. Uluslararası Kombine Yük Taşımacılığı Anlaşması’nın imzalanması, bu bakımdan memnuniyet vericidir.”
“Zirvemiz vesilesiyle ticaretin kolaylaştırılması, strateji belgesinin, eşya hariç mal ve hizmetin serbest dolaşımı için hizmet ve yatırım alanında serbest ticaret anlaşmasının imzalanması da önemlidir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ortak coğrafyamız, stratejik enerji koridorlarının kavşağında yer alıyor. Türkiye, esasen kendisinin ve bölgesinin enerji arz güvenliğine destek sağlayacak hamleleri uzun süredir kesintisiz şekilde hayata geçiriyor. Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı küresel düzeyde en başarılı enerji projeleri arasındadır. Güney Gaz Koridoru ise Avrupa’ya gaz taşıyacak dördüncü arter olarak tasarlanmıştır. Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı’nın bel kemiğini oluşturduğu bu koridor, ilave gaz tedarikiyle daha da geliştirilebilir. Hazar Havzası bunun için akla ilk gelen kaynaktır.”
Enerji alanında teşkilat bünyesinde ve ikili düzeyde iş birliği süreçlerine, ortak projelere bu nedenle büyük önem atfettiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, genç neslin ortak dil, tarih, coğrafya ve kültürünü daha iyi tanıması amacıyla bilimsel çalışmalara hız verilmesi gerektiğini söyledi.
Eylülde İznik’te gerçekleştirilen 4. Dünya Göçebe Oyunları’nın beşincisinin 2024’te Kazakistan’da düzenleneceğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları paylaştı: “Bu kapsamda teşkilatımız çatısı altında Dünya Göçebe Oyunları Daimi Komitesi kurulmasına yönelik önerimize, desteğinize güveniyorum. Teşkilatımızın sekreteryasında önemli bir nöbet değişikliği gerçekleşiyor, 3 yıldır başarı ve özveriyle genel sekreterlik görevini yürüten Sayın Amreyev’e, teşkilatımıza yaptığı tüm katkılar için teşekkür ediyorum. Yeni Genel Sekreterimiz Sayın Ömüraliyev’in de bu görevi bihakkın ifa edeceğine güvenim tamdır. Başta ev sahibimiz Özbekistan olmak üzere zirvenin düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Dönem başkanlığı süresince Özbekistan’a başarılar diliyorum. Toplantılarımızın, ülkelerimiz ve bölgemiz için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Anayasa Mahkemesinin (AYM) 62. kuruluş yıl dönümü ve Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilen Prof. Dr. Ömer Çınar’ın yemin töreni vesilesiyle düzenlenen programa katıldı.
Anayasa Mahkemesi Yüce Divan Salonu’nda gerçekleştirilen törene gelişinde Anayasa Mahkemesi Başkanı Kadir Özkaya tarafından karşılanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra törenin düzenlendiği salona geçti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, törende Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilen Çınar’ın üyelik yeminini ve kisvesinin giydirilmesi töreni ile Anayasa Mahkemesi Başkanı Özkaya’nın konuşmasını takip etti.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “2021-2027 yıllarını kapsayan Ufuk Avrupa Programı’nda, 2021 yılından bu yana 1107 Türk yürütücünün dahil olduğu 486 proje aracılığıyla 243 milyon avro hibe desteğini Türkiye’ye kazandırdık.” dedi.
Bakan Kacır ve Avrupa Birliği (AB) Komisyonu’nun Yenilik, Araştırma, Kültür, Eğitim ve Gençlikten Sorumlu Üyesi Iliana Ivanova, Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde basına kapalı düzenlenen Türkiye-Avrupa Birliği, Bilim, Araştırma, Teknoloji ve Yenilik Yüksek Düzeyli Diyalog 2. Toplantısı’na katıldı. Toplantının ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Kacır, Yüksek Düzeyli Diyalog Toplantısı’nın, ikili ilişkileri daha odaklı bir şekilde, en üst mercilerden ele almayı amaçlayan bir mekanizma olduğuna işaret ederek, toplantı çerçevesinde AB ile ikili ilişkileri en üst seviyede ele alarak önemli ve kapsamlı bir gündem etrafında verimli görüşmeler gerçekleştirdiklerini söyledi.
BİLİM VE TEKNOLOJİ POLİTİKALARI
Kacır, bilim ve teknoloji politikaları, sanayinin yeşil ve dijital dönüşümü, Türkiye’nin AB fonlarından daha etkin yararlanması, bilim ve AR-GE ile ilgili AB yapılarına katılımının artmasının da aralarında yer aldığı konularda önemli istişarelerde bulunduklarını belirterek, “Ülkemizin Avrupa Araştırma Alanı’na entegrasyonunu artırabilmek amacıyla önerilerimizi ve iyi uygulama örneklerimizi karşılıklı olarak paylaştık. Bilim, teknoloji ve inovasyon politikalarımızdaki önceliklerimizi ortaya koyduk. Yeşil ve dijital dönüşüm alanında son dönemde kaydettiğimiz ilerlemeleri paylaştık. İkiz dönüşümde ortak hedeflerimizin gerçekleştirilmesi için ‘Ufuk Avrupa’ ve ‘Dijital Avrupa’ başta olmak üzere ‘Birlik’ programları ile ‘Katılım Öncesi Yardım Aracı’ arasındaki sinerjinin artırılması gerekliliğini ele aldık. Son olarak inovasyon eko-sistemlerimizin entegrasyonunu sağlamak amacıyla teknoloji transferi ve girişimcilik alanında iş birliği fırsatlarını değerlendirdik.” ifadelerini kullandı.
243 MİLYON AVRO HİBE DESTEĞİ
Araştırma ve inovasyon alanında, Avrupalı ortaklarımızla somut iş birliğinin örnekleri arasında dünyanın en büyük sivil AR-GE programı Ufuk Avrupa’da ülkemizin başarı grafiğinin yer aldığını belirten Kacır, “2021-2027 yıllarını kapsayan Ufuk Avrupa Programı’nda, 2021 yılından bu yana 1107 Türk yürütücünün dahil olduğu 486 proje aracılığıyla 243 milyon avro hibe desteğini Türkiye’ye kazandırdık. Buna ilave olarak, çok ortaklı projelerde koordinatör olarak yer alan kuruluş sayısını da 40’a yükselttik. 700 milyon avroyu aşan fon büyüklüğüyle yeşil ve dijital dönüşüm başta olmak üzere, AR-GE, teknoloji transferi ve ticarileştirme projelerini destekleyen Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA), AB-Türkiye arasındaki bilim, teknoloji ve inovasyon iş birliğini kuvvetlendirmede kilit rol üstlenmekte.” diye konuştu.
DİJİTAL VE YEŞİL DÖNÜŞÜM
Geçen yıl Türkiye’nin Dijital Avrupa programına katıldığını belirten Kacır, “AB’nin dijitalleşme ve inovasyon alanında inşa ettiği altyapılardan yararlanılmasına imkan tanıyacak, ülkedeki KOBİ’lerin dijital ve yeşil dönüşümüne katkı sunacak, beşeri sermayenin yeni dijital beceriler kazanmasını sağlayacak programda da Türkiye’nin aktif olarak yer alması için çalışmaları sürdürdüklerini anlattı.
YOL HARİTAMIZI HAZIRLADIK
“AB ile ihracatımızın yüzde 12,7’sine karşılık gelen, alüminyum, çelik, gübre ve çimento sektörlerinin sera gazı salımının azaltılması için Avrupa İmar ve Kalkınma Bankasının desteği ve ilgili paydaşlarımızla birlikte yol haritalarımızı hazırladık.” diyen Kacır, “TÜBİTAK tarafından tasarlanan ‘Sektörel Yeşil Büyüme Teknoloji Yol Haritaları’ ile ekonomimiz için hayati öneme sahip, birçok sektöre temel girdi sağlayan ve karbon emisyonu açısından öne çıkan demir-çelik, alüminyum, çimento, gübre, plastik ve kimya sektörlerindeki sanayi kuruluşlarımızın teknolojik ihtiyaçlarını tespit ettik.” şeklinde konuştu.
FİNANSMAN ALTYAPISI
Bakan Kacır, diğer yandan yeşil dönüşümü başarı ile gerçekleştirmelerine imkan sağlayacak finansman altyapısını da oluşturduklarını vurgulayarak, “Dünya Bankasıyla işbirliği içerisinde hayata geçirdiğimiz ‘Türkiye Organize Sanayi Bölgeleri Projesi’ ve ‘Türkiye Yeşil Sanayi Projesi’yle sanayimizin yeşil dönüşüm odaklı gerçekleştireceği yatırımlar ve teknoloji geliştirme çalışmaları için 750 milyon dolarlık bir finansmanı harekete geçirdik.” diye konuştu.
GÜMRÜK BİRLİĞİ
Bakan Kacır, “Gümrük Birliğinin mevcutta yaşanan sıkıntılar ve küresel ticarette yaşanan gelişmeler dikkate alınarak revizyonu, Türkiye ile AB arasında karşılıklı ticaretin ortak fayda temelinde daha ileriye taşınması için bir tercihten öte zorunluluk halini almıştır. Bu kapsamda Avrupalı ortaklarımızla karşılıklı somut girişimlerimiz ve çalışmalarımız devam edecektir. Türkiye’nin AB ile sürdürülebilir, güçlü, tam üyelik hedefiyle uyum içinde olan, bilimsel ve teknolojik iş birliğine dayalı taahhüdü, karşılıklı ilerleme ve ortak refah elde etmeye yönelik gösterdiği özverinin bir kanıtıdır.” şeklinde konuştu.
TÜRK ARAŞTIRMACILARA DESTEK
AB Komisyonu’nun Yenilik, Araştırma, Kültür, Eğitim ve Gençlikten Sorumlu Üyesi Iliana Ivanova da bugün özellikle yeşil dönüşümün desteklenmesinde eğitim, araştırma ve inovasyonun oynadığı önemli rolün altını çizmek üzere buluştuklarını dile getiren Ivanova, AB ile Türkiye arasında bilim araştırma, teknoloji ve inovasyon alanındaki işbirliklerine değindi. Ivanova, “Geçtiğimiz 20 yılda Türkiye’den araştırmacılar, bilim insanları ve inovasyoncular programlarımızdan 743 milyon avro kazandı. Türkiye’de bir Avrupa İnovasyon Konseyi ve Teknoloji Topluluğu Merkezi kuracağız.” dedi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “Bilim ve teknolojiye olan güçlü tutkumuz ve genç ve dinamik iş gücümüzle Türkiye, uzay teknolojilerinde önemli ilerlemeler kaydetmeye kararlıdır.” dedi.
Türkiye Uzay Ajansının (TUA) ev sahipliğinde düzenlenen Space Technology Conference (STC) 2024 Orta Avrasya Uzay Teknolojileri Konferansı Ankara JW Marriott Otel’de başladı. Bakan Kacır, açılış için gönderdiği video mesajda, etkinlik kapsamında uzay sektörünün büyüyüp geliştiği bir dönemde dünyanın dört bir yanındaki uzay topluluklarını bir araya getirmenin önemine işaret etti. Kacır, uzayın daha erişilebilir hale geldikçe ve uzay yarışına yeni katılımcılar dahil oldukça, küresel uzay sektörünün hızlı bir ilerleme kaydettiğini, bu büyümenin evreni kavrayış açısından önemli bir gelişmeye yol açtığını anlattı.
TÜRKİYE FIRSATLARDAN YARARLANMAYA HAZIR Bakan Kacır, uzay sektörünün artık her yerde insanların günlük yaşamlarını etkilediğini ve küresel ekonominin tüm sektörlerinde değer yaratma kapasitesine sahip olduğunu belirterek, “Uzay ekonomisinin 2035’e kadar 1,8 trilyon dolar büyüklüğünde bir pazara ulaşması ve önümüzdeki 12 yıl boyunca küresel ekonominin 2 katı büyüyeceği öngörülüyor. Türkiye, son 22 yılda geliştirdiği sağlam altyapı sayesinde uzayın sunduğu sınırsız fırsatlardan yararlanmaya fazlasıyla hazır. Uzaya dair yeteneklerimiz artık kendi uydularımızı geliştirmemize, test etmemize ve üretmemize olanak sağlıyor.” dedi.
BİLSAT, RASAT, GÖKTÜRK ve İMECE uydularıyla görüntüleme uydularının üretiminde önemli kabiliyetler kazandıklarının altını çizerek, yakında ilk milli haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A’yı fırlatarak, bu alanda yetkin 11 ülkeden biri olacaklarını belirten Kacır, “Uzaydaki varlığımızı sürdürmeyi ve onu barış içinde tüm insanlığın yararına kullanmayı hedefliyoruz. Kaynaklarımızı, yeteneklerimizi, insan sermayemizi ve altyapımızı istikrarlı bir şekilde geliştiriyoruz. Türkiye Milli Uzay Programı, keşif ve inovasyonun sınırlarını zorlama kararlılığımızı örnekleyen 10 yıllık cesur girişimleri, stratejileri ve hedefleri özetleyen vizyoner bir yol haritası belirliyor. Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğinde Milli Uzay Programı’mızın kilometre taşlarından biri de insanlı ilk uzay bilim misyonumuz oldu. Küresel uzay yarışında önemli bir oyuncu olarak ortaya çıktığımızı ve keşif, yenilik ve ilerlemeye olan sarsılmaz bağlılığımızı göstererek, bu tarihi görevi başarıyla tamamladık.” ifadesini kullandı.
“YERLİ VE MİLLİ HİBRİT ROKETLE AYA ULAŞACAĞIZ” Kacır, Türk Astronot ve Bilim Misyonu’nun, uzayda yeni yetenekler arayışlarında büyük önem taşıdığını belirterek şöyle devam etti: “Uluslararası Uzay İstasyonu’nda daha fazla bilimsel araştırma yapılması, uzay teknolojilerinde AR-GE ve üretim kapasitelerinin güçlendirilmesi için programlar başlatacağız. Yeni nesil uydu geliştirmede küresel bir oyuncu olmayı, bölgesel konumlandırma ve zamanlama sistemimizi geliştirmeyi ve uzay limanı kurarak uzaya erişimi güvence altına almayı hedefliyoruz. Yerli ve milli özgün hibrit roketle aya ulaşacağız.”
“UZAY TEKNOLOJİSİNDE İLERME KAYDETMEYE KARARLIYIZ” Kacır, her yaştan ve kesimden binlerce kişinin katılımıyla düzenlenen Gökyüzü Gözlem Şenlikleri’nin de uzay ile toplumu buluşturduğunu vurgulayarak, “Uzay bilimi ve teknolojisinde insan kaynağımızı güçlendirmeye yönelik adımlar atmaya devam edeceğiz. Bilim ve teknolojiye olan güçlü tutkumuz ve genç ve dinamik iş gücümüzle Türkiye, uzay teknolojilerinde önemli ilerlemeler kaydetmeye kararlıdır.” dedi.
TÜM KATILIMCILARI 2026 ULUSLARARASI UZAY KONGRESİ’NE DAVET ETTİ Milli Uzay Programı’nın başarısında uluslararası işbirliğinin kritik rolünün bilinciyle, uzay çalışmalarında Türk devletleri arasında işbirliği ve dayanışmayı artırmaya odaklandıklarını belirten Kacır, bu yıl Türk Devletleri Teşkilatı Bilim, Teknoloji, Yenilik ve Sanayi Bakanları Açılış Toplantısı’na İstanbul’da ev sahipliği yapmaktan onur duyduğunu söyledi. Kacır, bu tarihi buluşmanın sonuçlarının, ülkeler arasında bilim ve teknoloji alanında işbirliğinin geliştirilmesinde son derece faydalı olacağına inandığını belirterek, “Ortak hedeflerimizin birleşik ve stratejik ilerlemesini daha da sağlamak için Uzay Ajansı toplantısının tutanaklarını Bilim, Teknoloji, Sanayi ve Yenilik Bakanları Toplantısı tarafından sağlanan işbirlikçi çerçeveye entegre etmenin önemini kabul ediyoruz. Uluslararası işbirliğini destekleyen, birlikte iddialı projelere imza atma yeteneğimizi artıran girişimler geliştirmeye ve uygulamaya devam edeceğiz. Bu önemli etkinliğe ev sahipliği yapmak, kaynakları bu amaç için harekete geçirme kararlılığımızın bir kanıtıdır. Ayrıca, her birinizi Antalya’daki 2026 Uluslararası Uzay Kongresi’ne katılmaya içtenlikle davet ediyorum. Bu, uluslararası işbirliğini geliştirmek ve Türkiye’nin uzay teknolojisindeki ilerlemelerini küresel sahnede sergilemek için paha biçilmez bir fırsat olacak.” diye konuştu.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.