Dünya Çölleşme ve Kuraklıkla Mücadele Günü programında konuşan Bakan Pakdemirli, bozkırın yeşil olması gerektiğini belirterek, “Bizim davamız bozkırla yeşilin davası ve bu davada son 20 yılda Cumhurbaşkanı’mızın desteğiyle çok mesafe aldık.” dedi.
Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli, Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü Konferans Salonu’nda, 17 Haziran Dünya Çölleşme ve Kuraklıkla Mücadele Günü kapsamında düzenlenen programa katıldı.
Toprağın tarımdan sanayiye, inşaattan turizme kadar birçok sektörün temel faktörü ve ana kaynağı olduğuna işaret eden Pakdemirli, toprağın gıda ihtiyacının yüzde 95’ini karşılayan, suya ev sahipliği yapan, içinde milyonlarca hayatı barındıran canlı bir kaynak olduğunu söyledi.
Pakdemirli, 1,5 yıldır tüm dünyayı etkileyen yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sonrası dünyada, verimli arazilere, sağlıklı ekosistemlere her zamankinden çok daha fazla ihtiyaç olduğunun net bir şekilde görüldüğüne dikkati çekerek, bu nedenle toprağın ve suyun daha güçlü şekilde korunması gerektiğini dile getirdi.
SAVAŞLARDAN SONRA EN BÜYÜK GÖÇ NEDENİ ÇÖLLEŞME VE KURAKLIK
Dünyadaki arazilerin ve doğal ekosistemlerin yüzde 70’inden fazlasının dönüştürüldüğünü ifade eden Pakdemirli, çölleşme, kuraklık ve arazi tahribatının savaşlardan sonra en büyük göç nedeni haline geldiğini bildirdi. Pakdemirli, iklim değişikliğinin de etkisiyle kurak alanlarda verimin 2050’de yüzde 40 civarında azalacağının tahmin edildiği bilgisini verdi.
Türkiye’nin yüz ölçümünün yaklaşık dörtte birinin yüksek çölleşme hassasiyetine sahip olduğunu vurgulayan Pakdemirli, “İçinde bulunduğumuz Akdeniz Havzası, kurak ve iklim değişikliğinden en çok etkilenecek bölgeler arasında. Türkiye’de uzun yıllar sıcaklık ortalaması 13,5 derece iken geçen yıl sıcaklık değeri 1,4 derece gibi önemli bir artışla 14,9 dereceye yükseldi. Yağış miktarımız da maalesef her geçen yıl azalıyor.” diye konuştu.
2019’da gerçekleştirilen 3’üncü Tarım Orman Şurası’nda çölleşmeyle mücadele, kuraklık, toprağın korunması, su ve orman konularını detaylı bir şekilde ele aldıklarını anımsatan Pakdemirli, bu yıl da Su Şurası’nı başlattıklarını kaydetti. Pakdemirli, “Bu cennet vatanımızın her bir karış toprağını korumak, çölleşme ve erozyonu önleyerek üretim kapasitesini güçlendirmek için yoğun bir gayret içindeyiz.” ifadelerini kullandı.
Pakdemirli, Türkiye’nin yaklaşık yüzde 80’inin tarım ve orman alanı olduğunu belirterek, arazi tahribatının önlenmesi ve çölleşmeyle mücadelede konusunda kapsamlı projeler yürüttüklerini anlattı.
“AĞAÇLANDIRMADA AVRUPA’DA BİRİNCİ SIRADAYIZ”
Çölleşme ve erozyonla mücadelede ağaçlandırmanın çok önemli olduğuna işaret eden Pakdemirli, şu değerlendirmede bulundu:
“Bugünlerimizin yeşili, yarınlarımızın geleceği diyerek son 19 yılda 5,4 milyon hektar alanda 5,3 milyar fidanı toprakla buluşturduk. Ağaçlandırmada, Avrupa’da birinci, dünyada ise 4’üncü sıradayız. Orman varlığımızı 2,1 milyon hektar artırarak, 22,9 milyon hektara çıkardık. Dünya orman varlığı sıralamasında 2015 yılında 46’ncı sırada olan ülkemizi, 2020 yılında 27’nci sıraya yükselttik. 2023 yılı hedefimiz, orman varlığımızı ülke yüz ölçümünün yüzde 30’una çıkarmak.”
Pakdemirli, 11 Kasım’ın Milli Ağaçlandırma Günü ilan edildiğini anımsatarak, ağaçlandırma seferberliğinin artarak devam edeceğini söyledi.
TOPRAKLARIN KORUNMASI İÇİN YAPILAN ÇALIŞMALAR
Ormancılık faaliyetlerinin yanında, mera, yaylak ve kışlakların ıslah edilerek otlatma kapasitelerinin artırılması ve erozyonun önlenmesi amacıyla mera ıslah ve amenajman projelerine büyük önem verdiklerini vurgulayan Pakdemirli, şöyle konuştu:
“3 milyon dekarı son 3 yılda olmak üzere, son 19 yılda toplam 13 milyon dekar alanda mera ıslah ve amenajman projesi uyguladık. Yine toprak analizinden organik gübre kullanımına, iyi tarımdan organik tarıma kadar birçok kalemde çiftçilerimize destek veriyoruz. Bu kapsamda son 3 yılda toplam 146 milyon lira desteği ödeyerek, hem üretime hem de çevrenin korunmasına önemli katkı sağladık. Sulama alanında 19 yılda yapmış olduğumuz 276 milyar liralık yatırımla aralarında 600 baraj, 423 gölet ve 1457 sulama tesisinin de bulunduğu birçok sulama yatırımını hizmete aldık. Bu yatırımlar neticesinde 1,9 milyon hektar araziyi sulamaya açtık ve 4,3 milyon hektar alanda toplulaştırma çalışmalarını tamamladık.”
Pakdemirli, bireysel tarla içi modern sulama sistemlerine yüzde 50 hibe desteği sağladıklarını, bu kapsamda 2007’den bugüne kadar yaklaşık 3 milyon dekar arazinin modern sistemlerle sulandığını belirterek, çiftçilere yaklaşık 1 milyar liralık hibe desteği verdiklerini aktardı.
Erozyon veya yanlış kullanımlar gibi çeşitli nedenlerle toprak kaybı ve arazi bozulmalarının hızlı geliştiği ovaları koruma altına aldıklarına dikkati çeken Pakdemirli, bugüne kadar 65 ilde toplam alanı 9 milyon hektarı aşan 376 ovayı koruma altına aldıklarını ifade etti. Pakdemirli, “2002 öncesi tarım dışına çıkarılan arazi miktarı 120 bin hektar iken, bu rakamı hükümetlerimiz döneminde 60 bin hektara indirdik.” dedi.
Pakdemirli, yapılan bu çalışmalar sonucu, taşınan toprak miktarını 140 milyon tona düşürdükleri bilgisini vererek, erozyonla kaybolan toprak miktarını 2023 yılı sonuna kadar 130 milyon tona düşürmeyi hedeflediklerini bildirdi.
Meteorolojik kuraklığın bu yıl tarımsal kuraklığa dönüştüğüne dikkati çeken Pakdemirli, şunları kaydetti:
“Tarımsal üretim kayıplarımızın minimumda olması ve üreticimizin hasarlarının karşılanmasıyla ilgili birçok tedbir aldık, almaya da devam edeceğiz. Bu bozkırın yeşil olması gerekiyor. Bizim davamız bozkırla yeşilin davası ve bu davada son 20 yılda Cumhurbaşkanı’mızın desteğiyle çok mesafe aldık. Bu bozkırın yeşil olması gerekiyor. Her düşen yağmur damlasını topraklarımızda tutmak için projelerimize devam edeceğiz. 2023 yılına kadar 150 yer altı barajı bitireceğiz. Türkiye’de belirli zaman içinde depolamanın yüzde 10’unu yer altında yapabilirsek hem tarımsal kuraklık hem de içme suyu açısından çok iyi bir noktada olabileceğimizi düşünüyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, UEFA İstanbul Temsilciliği Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Türkiye olarak olimpiyatlar dahil her türlü uluslararası spor etkinliğinin altından kalkacak kapasiteye ziyadesiyle sahibiz. Spor yatırımları noktasında Türkiye’yi çok farklı bir lige taşıdık” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Futbol Federasyonları Birliği (UEFA) İstanbul Temsilciliği Açılış Töreni’ne katılarak bir konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, UEFA İstanbul temsilciliğin Türk futbolu için hayırlara vesile olmasını temenni ettiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm misafirlere, medeniyetlerin, barışın, hoşgörünün, tarihin, kültürün ve bütün bunlarla birlikte bir spor ile futbol şehri olan güzel İstanbul’a gelmelerinden dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Farklı inançları asırlardır bağrında misafir eden İstanbul’un, bugünkü açılışla birlikte çok kültürlü kimliğini daha da güçlendireceğine inandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, UEFA Başkanı Aleksander Ceferin’in şahsında tüm UEFA yönetimine, Türkiye Futbol Federasyonu’na (TFF) ve Gençlik ve Spor Bakanlığı’na emekleri, destekleri, gayretleri için teşekkür ettiğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TFF’nin 1962 yılından beri UEFA’ya tam üye olduğunu anımsatarak, “Tam 63 yıldır UEFA’yla yakın koordinasyon içinde beraberce çalışıyoruz. Sadece 20 senede, 2005 ve 2023 yıllarında UEFA Şampiyonlar Ligi finallerine, 2009’da UEFA Kupası Finali’ne, 2013 yılında FİFA U20 Dünya Kupası’na, 2019’da ise UEFA Süper Kupa Finali’ne başarıyla ev sahipliği yaptık” diye konuştu.
“SPOR YATIRIMLARI NOKTASINDA TÜRKİYE’Yİ ÇOK FARKLI BİR LİGE TAŞIDIK”
Türk takımlarının UEFA’nın organizasyonlarında her sene boy gösterdiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “A Millî Futbol Takımımız 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası’nda çeyrek final oynarken, oynadığı futbolla futbolseverlerin gönüllerini fethetti. 2025 yılında A Millî Futbol Takımı tarihinde ilk kez Uluslar ligi A Ligi’nde yer alma hakkını elde etti. 2026 UEFA Avrupa Ligi ve 2027 UEFA Avrupa Konferans Ligi finallerine inşallah ev sahipliği yapacağız. 2032 Avrupa Futbol Şampiyonası’nı ise İtalya’yla birlikte ülkemizde düzenleyeceğiz” ifadesini kulandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Şunu bugün bir kez daha çok net söylemek isterim. Türkiye olarak olimpiyatlar dahil her türlü uluslararası spor etkinliğinin altından kalkacak kapasiteye ziyadesiyle sahibiz. Böylesine iddialı konuşmamızın arkasında hamaset değil ülkemize son 23 yılda kazandırdığımız eserler ve projeler vardır. Spor yatırımları noktasında Türkiye’yi çok farklı bir lige taşıdık. İllerimizin ihtiyaçlarına göre yeni spor tesislerini hizmete açtık. Toplam spor tesisi sayısını 1575’ten 4470’e yükselttik.”
Sentetik futbol, basketbol ve voleybol sahalarını mahallelere kadar yaydıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Futbol sahası sayımız 595’ten, iki kattan fazla artışla 1365’e çıktı. Türkiye’nin her köşesine stadyumlar, yüzme havuzları, futbol sahaları, gençlik merkezleri, spor salonları, atletizm pistleri inşa ettik” bilgisini paylaştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, spor salonlarının sayısını 372’den 904’e ulaştırdıklarını, futbolda çoğu ömrünü tamamlamış olan stadyumları yıkıp yerlerine uluslararası standartlara sahip yüksek kapasiteli yeni tesisler inşa ettiklerini, ülke genelinde yaptıkları stadyumlardan 38’inin hizmete girdiğini, 4 tanesinin yapımının, 4 tanesinin de proje ve ihale çalışmalarının devam ettiğini aktardı.
Levent’teki UEFA İstanbul Temsilciliğinin açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sporu etkileyen altyapı eksikliklerini önemli ölçüde tamamladıklarını ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, özellikle hızlı tren, havalimanları, otoyolları, bölünmüş yollar, köprüler ve diğer projelerle ulaştırma altyapısını tahkim ettiklerini, 26 olan havalimanı sayısının Çukurova Uluslararası Havalimanı’nın da hizmete alınmasıyla 58’e çıktığını söyledi.
“İSTANBUL’UN ÇEHRESİNİ DEĞİŞTİRDİK”
Türkiye’nin lokomotif şehri İstanbul’da da çok önemli projelere imza attıklarına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Asrın projesi Marmaray’dan Avrasya Tüneli’ne, Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nden dün önemi daha iyi anlaşılan Kuzey Marmara Otoyolu’na, üç pistin aynı anda kullanıldığı İstanbul Havalimanı’ndan toplam uzunluğu 362 kilometreyi bulan raylı sistem projelerine ve daha burada saymaya kalksak akşamı yapacağımız nice eser, yatırım ve hizmetle İstanbul’un çehresini değiştirdik” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin sporda hak ettiği seviyeye gelmesi ve bu alandaki altyapısının dünya standartlarına kavuşması için 23 yıl boyunca seferberlik ruhuyla çalıştıklarını ifade ederek, “Şimdi bütün bu çabaları UEFA İstanbul Temsilciliğinin açılmasıyla birlikte bir üst aşamaya taşımış oluyoruz. UEFA Londra ve Brüksel’den sonra ilk kez Türkiye’de temsilcilik açıyor. Bu temsilcilik vasıtasıyla Türk futbolumuzun gelişimi adına UEFA’yla daha fazla temas kuracak ve birlikte ortak projelere imza atacağız. Temsilcilik aynı zamanda UEFA’nın bölge federasyonlarıyla daha hızlı iletişim ve koordinasyon sağlamasını kolaylaştıracaktır. Temsilciliğin bilhassa önümüzdeki yıllarda düzenleyeceğimiz çeşitli futbol organizasyonlarında da önemli roller üstleneceğine inanıyorum” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul İl Afet ve Acil Durum (AFAD) Müdürlüğünde kurulan kriz merkezinde, Marmara Denizi Silivri açıklarında meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki deprem ve sonrasında yürütülen çalışmalara ilişkin brifing aldı.
Hasdal’daki İstanbul İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğünde bulunan kriz merkezini ziyaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, ilgili bakanlar ve yetkililer tarafından kapsamlı brifing verildi.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.