Türk İş Dünyası - 2008

DÜNYA

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, TÜGİAD 18. Olağan Genel Kurul Toplantısında konuştu

Genç Gazeteciler

Haber Burada

Tarih

TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop, Conrad İstanbul Bosphorus’ta gerçekleştirilen Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) 18. Olağan Genel Kurul Toplantısında yaptığı konuşmada, TÜGİAD’ın Türkiye’deki ilk ulusal ve tek uluslararası genç iş insanları derneği olduğunu belirtti.

Toplantıda gerçekleştirdiği konuşmada, Türkiye genelinde 850 üyesi ve 60’tan fazla sektör temsilcisiyle dünya üzerinde 100’den fazla ülkeye ihracat yapan TÜGİAD mensuplarının, iş, güç, imkan ve kabiliyetlerinin çok daha fazla artmasını ve bereketlenmesini temenni eden Şentop, genç müteşebbislerin ülkenin aydınlık geleceğinin teminatı olduğunu söyledi.

Şentop, 1970’lerden bu yana değişik kategorilerde sürekli kullanılan “küreselleşme” kavramının bugün içinde yaşanılan dünyayı belki de en iyi tanımlayan kelime olduğunu dile getirerek, şöyle konuştu:

“Gelişen ulaşım araçları sayesinde, ülkelerarası en uzun mesafeye hava yoluyla 17 saatte ulaştığımızı düşünürsek ‘küresel dünya’, sınırları olmayan kocaman bir köye dönüştü. Eskiden ilçemizin, ilimizin, nihayet ülkemizin sınırları içinde kalan bir dünya ile hemhal iken, şimdi bütün dünyanın meseleleri, olayları, tartışmaları gözümüzün önünde. Çocukluk yıllarımızda, 1980’lerde gazetelere merakım vardı, her gün birkaç gazete okurdum. O zamanın gazetelerindeki haber ve yorumların çok az bir kısmı Türkiye dışından haberlerdi. Dünyanın bir yerinde çok büyük bir olay, bir deprem, büyük bir kaza gibi fevkalade bir olay varsa gazetelerde yer alırdı. Şimdi ise basılı ve görsel yayınlarda haber ve yorumların büyük çoğunluğu yurt dışında gerçekleşen olaylarla alakalı.”

Artık yeryüzünde gerçekleşen hemen hemen her olayın, dünyadaki bütün ülkeleri etkiler hale geldiğine dikkati çeken Şentop, para, ticaret, ekonomi, sistem, kural ve işleyişlerin küreselleştiğini anlattı.

Şentop, hastalıklar ve virüslerin de küreselleştiğini ifade ederek, şöyle devam etti:

“Dünyanın bir ucunda ortaya çıkan bir virüs, yaklaşık iki ay gibi kısa bir sürede dünyanın bütün ülkelerine yayıldı. Virüsün etkisiyle bütün ülkeler gibi, ülkemiz de önce adeta kendi kabuğuna çekildi. Birdenbire kendimizi belki de yüzyılda bir şahit olunabilecek dünya çapında bir salgının ve kaos ortamının içinde bulduk. Salgının başladığı ilk günlerde Çin’de sokak ortasında ölmekte olan insanları, Avrupa ülkelerinde yatak kalmadığı için hekimlerin hasta seçmek zorunda kaldığı hastaneleri, çalışanları kaçtığı için toplu ölümlerin yaşandığı yaşlı bakımevlerini, dijitalleşme sayesinde sosyal medya platformlarından yanı başımızdaymış gibi izledik.”

İstikrarın ve güven duygusunun azaldığı durumlarda en başta ekonomik dengelerin bozulduğuna vurgu yapan Şentop, salgın sebebiyle dünyadaki bütün ülkelerin, güven duygusunun zedelendiğini, geleceği görememenin oluşturduğu bilinmezlik ve karışıklık yaşadığını ifade etti.

Dünyanın yaşadığı bu travmalarla içine kapandıkça kapandığını, her gün yaklaşık 20 bin uçuşun yapıldığı dünya üzerinden uçakların geçmez olduğunu aktaran Şentop, “Dev havayolu şirketlerinin, dev firmaların iflaslarına şahit olduk. Bugün taşımacılık faaliyetleri, her türlü tedbire rağmen eskiye göre yüzde altmış daha az kapasiteyle yapılıyor. O renkli, ışıklı, hareketli, parlak dünyamız, birdenbire karardı. Artık ülkeler arası seyahatler değil, komşular arası trafik bile durdu. Evlerimizde, büyüklerimize, çocuklarımıza, sevdiklerimize sarılmak bir yana, belli bir mesafe uzaklıktan bakmak mecburiyetinde kaldık.” diye konuştu.

Hiç öngörülmeyen ve tahmin edilmeyen tablo karşısında bir çok ülkenin ve toplumun ne yapacağını şaşırdığına değinen Şentop, “O planlanmış, belli bir düzen ve kurallar içinde sorunsuz bir şekilde işleyen hayat, arızalar çıkarmaya başladı. Devletlerin, toplumların gerçek karakterleri, gerçek yüzleri ortaya çıktı. Salgının ilk zamanlarında kaygıdan ne yapacağını bilemeyen, medenilikte burnundan kıl aldırmayan gelişmiş ülkelerde marketlerin yağmalanmasına, maske, ilaç ve tıbbi malzeme kavgalarına şahit olduk. Bir ülkenin parasını verip satın aldığı sağlık malzemelerine el koyan ülkeler… İhtiyaç fazlası sağlık malzemelerinin bile başka ülkelere parası mukabilinde satılıp gönderilmesini engelleyen ülkeler… Devlet ve toplum bazlı bencilliklere hep birlikte şahit olduk.” değerlendirmesinde bulundu.

TBMM Başkanı Şentop, şimdilerde de aşı üzerinden, adeta aşı savaşlarına tanıklık ederek benzer karakter arızalarının tezahürlerini gördüklerini anlatarak, Türkiye’nin ise kadim devlet geleneğimizin “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” düsturunu, daha da genişleterek, “insanı yaşat ki dünya yaşasın” anlayışıyla, vicdani ve insani sorumlulukla 157 ülkeye yaptığı yardımlarla ihtiyaç sahiplerinin, mağdur ve mazlumun yanında olduğunu gösterdiğini ifade etti.

Çeşitli vesilelerle, telefonla, video konferans yoluyla veya yüz yüze görüştükleri başka devletlerin yetkililerinin, konuşmalarına Türkiye’ye teşekkür ederek başladığına vurgu yapan Şentop, bu olağanüstü süreçte, hatırlamak ve hatırlanmanın çok kıymetli olduğunu söyledi.

Şimdi aşı savaşlarını, aşı ayrımcılığına dair tartışmaları gördükçe üzüntülerinin arttığını aktaran Şentop, “Böyle büyük bir felaketten bile tam manasıyla ders çıkartmakta bu kadar geç kalınması üzüntü verici. Ama ümitliyiz. Belalar, imtihandır, sınamadır… Dünya bu sınamadan da çok şeyler öğrenerek çıkacak. Türkiye’nin asaletli duruşu, vicdani ve insani yaklaşımı, şüphesiz, her zaman saygı ile hatırlanacak.” diye konuştu.

Şentop, dünyayı bütün insanlığın ortak evi olarak kabul ettiklerini dile getirerek, “Küreselleşen dünyada, bir insan tekinin hayat, huzur ve asgari insani standartlarda yaşayabilme hakkı sağlanmadıkça, hiç kimsenin barış, huzur ve güven içinde olamayacağına inanıyoruz. Bunu her platformda dile getiriyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, 2020 yılında başlayan ve halen devam eden salgında, bütün ekonomiler daralırken Türkiye’nin dünyadaki müstesna birkaç ülkeden biri olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

“Türkiye’nin 2020 yılını yüzde 1,8 büyüme ile kapatmasında sizler gibi genç, dinamik, cesur, fedakar işadamları ve girişimcilere sahip olmamızın büyük etkisi ve katkısı olduğunu ifade etmek isterim. Milletimizin hızlı hareket etme kabiliyeti sayesinde en büyük tekstilcilerimizden, küçücük meslek liselerimize kadar hemen her yerde cerrahi maske ürettik. En çok ihtiyaç duyulan solunum cihazlarını hızla üretmeye ve ihraç etmeye başladık. Hedefimiz birçok alanda ülkemizi en iyiler arasında en öne taşımaktır. Bu hususta iddialıyız ve gayretliyiz.”

Avrupa, Asya ve Afrika’nın kesişme noktasında olan Türkiye’nin en büyük avantajlarından birinin yetişmiş, nitelikli, özgüvenli insan gücü olduğunu dile getiren Şentop, “Buna en somut örnek de sizler gibi büyük hedeflere odaklanmış genç, birikimli, çalışkan, girişimci iş insanlarımızın olmasıdır. Son 18 yılda, ihracatımız 36 milyar dolardan 170 milyar dolar bandına kadar çıktı. Burada yıllık 50 milyar dolarlık ticaret hacmine sahip TÜGİAD’ın dinamizmini takdir etmemiz gerekir.” dedi.

Şentop, 2020’nin tüm belirsizliklerine rağmen TÜGİAD ailesinin, yılın belirli dönemlerinde ihracat ve büyümede önemli başarılar yakalayarak üretimden ve ihracattan hiç vazgeçmediğini belirtti.

Her gün artan üye sayısıyla salgın sonrası ticareti de hızla geliştirecek hamleleri hayata geçirme vizyonuna sahip olan TÜGİAD’ın, kaybedilen gelirlerin telafi edilmesi adına girişimciliğin süreceği sinyallerini şimdiden verdiğini kaydetti.

Şentop, 2021 yılında aşı çalışmalarıyla artan güven ortamının verdiği olumlu yansımalarla çok daha fazla üreten ve gayret gösteren bir rota izleyeceğinize inandığını söyledi.

Senelerdir Türkiye’nin jeopolitik konumunun önemiyle ilgili vurgu yapıldığını ancak sömürge aydını refleksiyle hareket eden bazılarının ise bu durumun çok abartılı olduğunu söylediğini aktaran Şentop, “Ancak bu salgın dönemi Türkiye’nin abartıldığı düşünülen bu coğrafi konumunu, nerdeyse dünyanın kalbi olduğunu bir kez daha herkese gösterdi. Şu an gözünüzde bir dünya haritası canlandırıp, pergelin bir ayağını Türkiye’mizin üstüne koyup çevirdiğinizi hayal etmenizi istiyorum. Sadece üç saatlik uçuşla Avrupa, Afrika, Ortadoğu ve Kafkaslar bölgesine ulaşabiliyoruz.” diye konuştu.

Şentop, dünya ülkelerinin, salgında, tüm tedarik zincirlerinin kırıldığını görünce bu durumun onlarda bir sarsıntı yarattığını anlatarak, “Küresel çapta faaliyet gösteren ülkeler, kendi ürünleri ya da yan sanayi ürünleri için en fazla iki-üç saatte ulaşılabilecek konumlara ihtiyaç olduğunu fark ettiler. Salgın süreci Türkiye’nin bu anlamda önemini daha da arttırdı.” dedi.

Şentop, bu dönemde ortaya çıkan yeni fırsatları, Türkiye adına çok iyi değerlendirmeleri ve ülkenin ekonomik hacmini artırmaları gerektiğini belirtti.

Türkiye’deki şirketlerin ürettiği ürünlerin kalite ve fiyat parametreleriyle uluslararası pazarlarda rekabet edebilir nitelikte olduğunun su götürmez bir gerçek olduğuna işaret eden Şentop, “Sanayimiz bu konuda rüştünü çoktan ispatlamıştır. Ancak üretilen ürünlerin pazarlara arzı ve marka yaratma becerimiz konusunda, kat etmemiz gereken yollar bulunuyor.” diye konuştu.

Şentop, tam bu noktada e-ticarette dijital teknolojiyi daha etkin biçimde reklam ve pazarlama gibi alanlarda daha fazla ve etkin olarak kullanabilmek için daha çok yatırım yapmak gerektiğini vurguladı.

Endüstri 5.0’ın konuşulduğu dünyada, teknolojinin, ekonomi için hayati önem taşıdığını dile getiren Şentop, şunları kaydetti:

“Geleceğin dünyasında yer almak istiyorsak özellikle gençlerimizi bu alanlara yönlendirmeli, daha fazla teşvik etmeli, onlar için daha fazla zemin oluşturmalıyız. Dijital dönüşüm ve yapay zeka temelli bütün teknolojilerin menşeinde var olan ‘yazılım ve kodlama’ erbabına yakın gelecekte daha çok ihtiyacımız olacağının farkındayız. Bugün ortaokul seviyesinde kodlama öğrenen çocuklarımızın varlığı bizleri ziyadesiyle memnun ediyor. Gençlerimizin bu alanlarda öncü çalışmalar yapacaklarına dair güvenimin sonsuz olduğunu bu vesileyle bir kez daha ifade etmek isterim.”

TBMM Başkanı Şentop, 2020 yılının Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılışının 100. yılı olduğunu hatırlatarak, bu yılın da İstiklalin ilanı, manifestosu olan İstiklal Marşı’nın kabulünün 100. yılı olduğunu belirterek, “Bu büyük olayların 100. yıldönümünde, geçmişimizi, yaşadığımız zorlukları ama bu zorluklar karşısında yılmamayı, geri adım atmamayı, bitmeyen bir azim ve gayretle, canımız ve kanımız pahasına vatanımızı ve bağımsızlığımızı korumayı yeniden ve yeniden anlamak ve idrak etmek mecburiyetindeyiz. 100. yıl buna vesile olmalıdır.” ifadelerini kullandı.

Şentop, bu büyük tarihi, devletin kudretini, ordunun gücünü, milletin kararlılığını tam ve doğru olarak anlamakta zorlananların olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:

“Güncel tartışmalarda, maalesef her konuyu kendi tezlerine malzeme etmekten, kullanmaktan kaçınmayan bir anlayışı görmekten, devletimizin kuruluş ruhuna dair temel hususları bile günlük tartışmaların içine katmaktan çekinmeyen politik söylemleri işitmekten büyük üzüntü duyuyorum. Basit siyasi amaçlar için bu kadar ucuz yaklaşımlar içinde olanları, her şeyi kullanabilecek suiistimal edebilecek bir tıyneti görmek çok üzücü. Tabii esas mesele şudur; Devletin askeri sivil üst düzey bürokratik makamlarında görev yapmış bazı kişilerin, Türkiye’nin mukadderatını sadece bazı kelimelere cümlelere, imzalanmış metinlere bağlı addetmesini hayretle takip ediyoruz.”

Şentop, Türkiye’nin tüm dünyayı kendisine hayran bırakarak, o günün güçlü devletlerini mağlup edip destansı bir savaş verdiğini anlatarak, kanla yazılan bir zaferin neticesinde dönemin yenilmez devletlerini masaya oturmaya mecbur ettiğini söyledi.

Antlaşmaların birer sonuç olduğunu ifade eden Şentop, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Canla kanla yazılmış zaferin neticesinde imzalanmış metinlerdir. Bir anlaşmanın sadece kağıt üstünde yazanlarla sadece atılan imzalarla teminat altına alındığını zannedenler ne kadar zavallıdır. Sevr projesini yırtıp atan milletimizin canı ve kanı pahasına verdiği mücadeledir. İşte bu mücadele Lozan’ı daha sonra Montrö’yü imzalanır hale getirmiştir.

Bakınız, Montrö Antlaşması 20 Temmuz 1936’da imzalanmıştır. Antlaşmanın görüşüldüğü, 31 Temmuz 1936 tarihli birleşimde, Balıkesir Milletvekili Ahmet Süreyya Bey ne diyor: ‘… Hepimiz biliyoruz. … En kara günlerde, en sıkışık vaziyetler içinde tahammül edilmez ve altından kalkılmaz zannedilen emri vakileri bertaraf eden Türk milleti, Montreux mukavelenamesinin bugün bize verdiği imkanı istediği gün, askeri kabiliyetine dayanarak elde edebilirdi. Fakat bunu yapmadı. Türk milletinin bu husustaki kudret ve kuvvetine karşı hiçbir zaman en küçük bir tereddüdü ve şüphesi yoktu. Montreux muahedesi ile tarih önünde beliren şanlı, şerefli hakikat, Türk milletinin öz askeri kudretiyle herhangi bir zaman yapabileceği bir şeyi, kullanabileceği bir hakkı insanlığın muhtaç olduğu sulh ve müsalemet içinde diplomasi yoluyla elde etmeği tercih etmesi ve edilebileceğini aleme göstermekte örnek olmasındadır…’

Hak ve hukukumuzu antlaşmalar korumaz. Antlaşmaları, hak ve hukukumuzu koruma kudretimiz ve kararlığımız var eder. Vatanımızın teminatı, kara ve denizlerdeki egemenlik haklarımızın teminatı, kelimeler, cümleler değil, bizzat devletimizin kudreti, ordumuzun gücü ve milletimizin istiklal sevdası ve bu yoldaki kararlılığıdır. Bunu görmeyen, bunun farkında olmayan bir anlayış, günlük siyasetin köşe kapmaca tartışmalarında temel mutabakatlarımızı malzeme olarak kullanmaktan çekinmemektedir. Ne büyük şuursuzluk…”

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, TÜGİAD’ın 18. Genel Kurulu’nda çok önemli bir gelişme yaşandığını ve kuruluştan bu yana 35 yıl sonra ilk defa, bir kadının genel başkan seçileceğine dikkati çekerek, “Nilüfer Çevikel ile bu büyük gelişmeye imza atılacak inşallah. Nilüfer Hanım iş hayatındaki başarıları, büyük tecrübeleri ve birikimi, sivil toplum kuruluşlarındaki liderlikleri ile ekibiyle birlikte TÜGİAD’ı çok daha ilerilere başarı ile taşıyacaktır.” dedi.

Bu arada TUGİAD’ın açılımında da bir şeyler yapmak gerektiğini belirten Şentop, artık “iş adamları” yerine “iş insanları”nın kullanıldığına vurgu yaparak, “Belki kısaltma muhafaza edilse de açık isim daha doğru ve daha kapsayıcı şekle dönüştürülmelidir, diye düşünüyorum.” dedi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Özlem Zengin de, derneğin başkanlığına bir kadının seçilmiş olmasının önemli olduğunu belirterek, kongrenin hayırlı olmasını diledi.

AK Parti İstanbul Milletvekili Halis Dalkılıç ve AK Parti Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu Ban ile TÜGİAD Başkanı Nilüfer Çevikel de programda birer konuşma yaptı.

DÜNYA

Ticaret Bakanı Ömer Bolat “Türkiye İhracat Seferberliği Zirvesi”nde Konuştu

Türkiye İhracat Seferberliği Zirvesi

Genç Gazeteciler

Haber Burada

Tarih

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, İsrail’le ticaretin durdurulması kararına ilişkin, “İsrail, Türkiye’nin bu kararından sonra, gerek enflasyon artışı, gerekse hızlı şekilde mal bulamama gibi ciddi sıkıntılar çekti.” dedi.
Bakan Bolat, Turkuvaz Medya Merkezi’nde düzenlenen Türkiye İhracat Seferberliği Zirvesi’ndeki konuşmasında son dönemde ihracatta gerçekleştirilen rakamlar hakkında bilgi verdi.

Mayıs ayı ihracatının iyi geleceğine işaret eden Bolat, Cumhuriyet tarihinin en yüksek aylık rakamını yakalama amacında olduklarını, bunun da işaretlerinin bulunduğunu dile getirdi. Bolat, mayıs ayı ihracatında geçen yılın aynı ayının üzerinde bir rakama ulaşılacağının altını çizerek, ihracat rakamlarının mayısta yüksek olacağını anlattı.

Küresel ölçekte yaşanan ekonomik gelişmelere ve ihracat rakamlarına vurgu yaparak dış ticaret dengesini sağlamak için çalıştıklarını belirten Bolat, şunları kaydetti:

“OVP’de dış ticaret açığı için 106 milyar dolar hedefi vardı ama bizim kendi hedefimiz bunu 80 milyar dolar ve altına indirebilmek. İlk 4 ayda bunun işaretlerini görüyoruz. İthalatımızda yüzde 9’a yakın bir küçülme var ve dış ticaret açığımızda da yüzde 30’luk bir azalma var. İlk 4 ayda 13,2 milyar dolar azalttık, 2023 Mayıs ayından 2024 Mart ayına dek 10 ay içinde dış ticaret açığımızda yaklaşık 29, cari işlemler açığımızda da 26 milyar dolar gerileme söz konusu oldu. Bu da makro ekonomide dengeleme sürecinin başarıyla ilerlemesine yardım ediyor. Bakanlık olarak 38 milyar TL’lik bütçemiz var, bunun yüzde 60’ını ihracatçılarımıza destek olarak harcıyoruz.”

Bolat, Bakanlık bünyesinde bulunan destek modülleri ve ihracatçılar için yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi vererek, çok sayıda kalemde verdikleri desteklerle ihracatçının yanında olduklarını ve olmaya devam edeceklerini anlattı.

  • “Son 4 senede Türkiye’nin ABD’ye ihracatı yüzde 46, karşılıklı toplam ticaret yüzde 41 arttı”

Türkiye’nin 220 ülkeye 12 bin kalem ürün ihracatı yaptığına dikkati çeken Bolat, “Bazen Türkiye ekonomisini veya iktidarı kötülemek için ‘ekonomik krizde’, ‘sanayi bitti’ falan tezviratlar yapılıyor. Bunlar külliyen yalan, yanlış demeyeceğim, yalan.” ifadesini kullandı.

Bakan Bolat, kısa süre önce yaptığı ABD seyahatine atıfta bulunarak şu değerlendirmelerde bulundu:

“Son 4 senede Türkiye’nin ABD’ye ihracatı yüzde 46, karşılıklı toplam ticaret yüzde 41 oranında arttı. Geçen hafta ABD’deydik, bazılarını korku sarmıştı. Türkiye’yle İsrail arasındaki ilişkilerin gergin olması nedeniyle ve ticaretteki uyguladığımız ‘ticaretin durdurulması’ kararı üzerine işte ‘mahvolduk’ gibi şeyler söylenmişti. Tam tersine ABD’de biz çok sıcak karşılandık. Mesela iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin yürütüldüğü bir komite var; Ticaret ve Yatırım Komitesi. 7 yıl aradan sonra üç hafta önce bu konuda Ankara’da toplantısını yaptık. Geçen hafta perşembe günü Türk-ABD Kongresi, Türk Amerikan iş alemini bir araya getiren yıllık toplantı 5 yıl aradan sonra yine Washington DC’de yapıldı. Türkiye’yle iş yapmak konusunda hem ABD hükümetinde iştah var hem ABD’li iş ve yatırım çevrelerinde o konuda istek var.”

  • “2 Mayıs itibarıyla Türkiye’den İsrail’e ihracat ve ithalat anlamında herhangi bir ticaret yapılmamaktadır”

Bakan Bolat, İsrail’le ticaretin durdurulması kararına ilişkin de değerlendirmelerde bulundu.

İsrail’in bölgede vahşice tutumunu, Gazze’deki masum halka yönelik saldırılarını, taş üstünde taş bırakmadığını herkesin gördüğüne dikkati çeken Bolat, şunları söyledi:

“Biz Türkiye olarak bu konuda son derece tutarlı bir politika izledik. Hadisenin başlangıcından itibaren Cumhurbaşkanımız, Dışişleri Bakanımız çatışmaları engellemek, bu katliam düzeyindeki saldırıların engellenmesi için diplomasi, siyasi temas, ikili düzeyde, uluslararası düzeyde her türlü zorlamaları yaptılar. İsrail’in yeni bir katliam boyutuna geldiğini fark ettiğimiz andan itibaren ve Türkiye’den giden yardımları engellemeye başladıklarını ve bunu devam ettirdiklerini görünce Türkiye Cumhuriyeti hükümeti olarak bu konuda değerlendirmeleri yaptık. 2 Mayıs itibarıyla Türkiye’den İsrail’e ihracat ve ithalat anlamında herhangi bir ticaret yapılmamaktadır. Filistin’le ticaretimiz açıktır. İsrail, Türkiye’nin bu kararından sonra, gerek enflasyon artışı, gerekse hızlı şekilde mal bulamama gibi ciddi sıkıntılar çekti. Türkiye’den geçmişte malını 1 günde ekonomik olarak alabiliyordu. Türkiye’nin ciddiyetini ve kararlılığını görmüş oldular. Orada bir insanlık dramı, katliam ve vahşet var. Her zaman olduğu gibi Filistinli kardeşlerimizin yanındayız.”

  • “267 milyar dolar mal ihracatı, 110 milyar dolar hizmet ihracatı hedefimiz geçerliliğini korumakta”

Hedef pazarlar konusunda değerlendirmeler yapan Bolat, “Yılın ikinci yarısına AB pazarlarında talepte bir artış bekliyoruz. Körfez ülkelerine olan ihracatımızda iyi bir artış var. Bizim için her pazar önemli ama iki stratejimiz öncelikli; Uzak Ülkeler Stratejisi ve İslam Ülkelerinde Ticareti Geliştirme Stratejisi. Körfez ülkelerine yönelik ciddi bir ihracat atağımız var, ABD’ye, İngiltere’ye, Romanya’ya, Mısır’a, Türki Cumhuriyetlere yönelik ihracatımızda artış var. 267 milyar dolar mal ihracatı, 110 milyar dolar hizmet ihracatı hedefimiz geçerliliğini korumaktadır, hedeflerimizde revizyon yapmadık.” şeklinde konuştu.

İngiltere ile başlayan serbest ticaret anlaşması (STA) görüşmeleri konusuna değinen Bolat, İngiliz hükümeti ile serbest ticaret anlaşmasını hizmetler sektörüne de genişletmek, yatırımları dahil etmek için görüşmeleri resmen başlattıklarını duyurdu.

Bolat, “10 Haziran’da ilk müzakere heyetimiz Londra’da görüşmelere gidecekler. İngiltere tabii bu yıl seçim sürecinde, mali seçimlerini yeni geride bıraktı, önümüzde genel seçimleri var. Bu ortamda müzakereleri uzun sürecek tabii ama İngilizlerle bu konuda müzakerelerimiz devam edecek. İki taraf anlaşırsa serbest ticaret anlaşmasını genişletmiş olacağız. ” dedi.

  • “Stokçuluk, fahiş fiyatla ilgili düzenlemelerle cezalarda ciddi artışlar meydana geliyor”

Bakan Bolat, piyasadaki fiyatlar ve enflasyonla mücadelede yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi. Konut ve otomotiv piyasasında fiyatları düşürmek için yapılan çalışmalara dikkati çeken Bolat, ilgili Bakanlıkların ve kurumlar başta olmak üzere enflasyonla mücadelenin devam ettiğini söyledi.

Bolat, bunun yanında fahiş fiyat, stokçuluk, karaborsacılıkla mücadele gibi alanlarda da Ticaret Bakanlığı olarak ellerinden geleni yaptıklarını dile getirerek şöyle konuştu:

“Elimizdeki kanunlar, yönetmelikler çerçevesinde denetim ekiplerimizle bu mücadeleyi sürdürüyoruz. Görüşme ve ikna yoluyla yapılan çalışmaların yanında denetim yoluyla yapılan çalışmalarımız yoğun geçti. 81 bin işletme ve 580 bin ürün denetlemeleri yapıldı. Geçen yıl İç Ticaret Genel Müdürlüğü üzerinden karaborsa, stokçuluk, fahiş fiyat, haksız fiyat denetlemelerine yaklaşık 850 milyon TL, tüketici korunmasında da zararlı ürünler, aldatıcı reklamlar, sağlığa aykırılık denetimleriyle de 1,2 milyar TL’lik cezamız oldu. Rekabet Kurumu da geçen yıl 2,6 milyar TL ceza kesti. Şimdi Türkiye Büyük Millet Meclisinde, Rekabetin Korunması, Tüketicinin Korunması Kanunu gibi çok önemli bazı kanunlarda değişiklik yapılıyor. Stokçuluk, fahiş fiyatla ilgili düzenlemelerle cezalarda ciddi artışlar meydana geliyor. Amaç caydırıcılık. Türkiye Büyük Millet Meclisinde bugün yarın inşallah bu değişiklikler tamamlanmış olur.”

Tavuk üreticileri ile alakalı bir soruşturmanın tamamlanmak üzere olduğunu bildiren Bolat, firmaların uzlaşma sürecine girmek istediğini aktardı.

Bolat, “Şu anda TBMM’deki değişiklikler kanunlaştığı takdirde, soruşturma süreleri 4-6 ay arasına kadar geriletilecek, hızlandırılacak. Böylece yanlışa sapanlar daha hızlı bir şekilde bu yanlışın bedelini ödeyecekler.” değerlendirmesinde bulundu.

OKUMAYA DEVAM ET

DÜNYA

TÜRKİYE’YE YATIRIMLAR HIZLANACAK

Genç Gazeteciler

Haber Burada

Tarih

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye’nin makro ekonomik göstergelerindeki iyileşmeyi girişim sermayesi fon yöneticileri ile konuştuğunu belirterek, “Türkiye’nin kredi risk priminin hızla düşüyor olması Türk ekonomisinin doğru yolda olduğunun önemli göstergelerinden biri. Bunun sonucunda önümüzdeki dönemde Türkiye’ye yatırımların çok hızlanacağını öngörüyoruz. Türkiye’nin yeni dönemdeki bu sermaye akımlarını hızlı çekmesi, bu kaynağın büyük ölçekte katma değerli üretime, teknolojik dönüşüme ve teknolojik girişimciliğine kazandırılması için çabalarımızı artıracağız. Türkiye yepyeni başarı hikayelerini hayata geçirecek ve bu defa öncekilerden de daha güçlü şekilde, katma değerli, rekabetçi, verimli üretim ve yüksek teknoloji girişimleri hikayede başrol oynayacak.” dedi.

Bakan Kacır, bir dizi programa katılmak için bulunduğu İngiltere’nin başkenti Londra’da girişim sermayesi fonları yöneticileriyle görüşmesinin ardından, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Türkiye’de özellikle girişimcilik ve teknoloji ekosisteminin son 20 yılda muazzam bir mesafe kaydettiğini dile getiren Kacır, teknoloji girişimlerinin ölçeği büyürken sayısının da arttığını söyledi. 10 binden fazla Türk teknoloji şirketinin 100’ün üzerinde teknoparkta inovasyon ve AR-GE odaklı çalışmalarını sürdürdüğünü aktaran Kacır şunları kaydetti:

HEDEFİMİZ: Teknoloji girişimleri, bütün dünyada çoğunlukla girişim sermayesi yatırım fonlarından aldıkları yatırımlarla büyüyor. Biz de Türkiye’de girişim sermayesi yatırım fonlarını büyütmeye gayret ediyoruz. Türkiye’de yeni girişim sermayesi yatırım fonlarının oluşturulması bizim önemli bir hedefimiz. Ayrıca, küresel yatırım fonlarının Türkiye’de teknolojik girişimlerine yatırım yapması da amacımız. Bunun için son yıllarda pek çok adım attık. Kamu kaynaklarının fonların fonu olarak girişim sermayesi fonlarına yatırım yapmasını sağlayan, böylelikle bir kaldıraç oluşturmayı mümkün kılan programlar başlattık.

TURCORNLARI HIZLANDIRDI: 2010-2020 arası Türkiye’de teknoloji şirketlerine ve startuplara yatırım ölçeği yıllık 100 milyon dolar tutarındaydı. Türk teknoloji girişimleri, 2020-2023 döneminde ise 4 milyar dolar yatırım aldı. Bu tabii Türkiye’nin milyar dolar değeri aşan unicornların, yani Turcornların da çıkmasını hızlandırdı.

BAŞARI HİKAYELERİNİ TANITACAĞIZ: 2030’a kadar Türkiye’nin teknoloji ekosistemini, girişimcilik ekosistemini büyütmeye devam edeceğiz. Türkiye’den 100 bin teknoloji girişiminin doğmasını ve aynı dönemde bunların 100’ünün milyar dolar değeri aşarak Turcorn olmasını sağlayacağız. Ama bunu yaparken mutlaka uluslararası iş birliklerimizi güçlendirmemiz, Türkiye’nin teknoloji girişimciliğindeki başarı hikayesini dünyaya çok daha güçlü şekilde anlatmamız, tanıtmamız lazım. Londra’da çok sayıda girişim sermayesi fonu yöneticisiyle çok kapsamlı görüşme gerçekleştirdim. Bazıları geçmiş dönemlerde Türkiye’de yatırım yapmış olmakla birlikte pek çoğu aslında Türkiye’nin yeni bir başarı hikayesinin eşiğinde olduğunu ifade etti ve Türkiye’ye gelme konusundaki istekliliklerini benimle paylaştı.

DÜNYADA ÖNCÜ: Londra özellikle girişim sermayesi fonları ve diğer varlık fonları alanında dünyada öncü merkezlerden biri. Burada 500’den fazla sermaye fonu bulunuyor ve her yıl bu fonlar çok büyük ölçekte kaynak temin etme imkanına sahipler ve bu kaynağı yıldan yıla artan bir ölçekte teknolojiye ve teknoloji girişimciliğine ayırıyor. İnşallah, önümüzdeki dönemde kendileriyle kurduğumuz ilişkileri ve iletişimi çok daha ileri seviyeye getireceğiz. Türkiye’de benzer etkinlikleri onlarla birlikte gerçekleştireceğiz ve Türkiye’nin teknolojik girişimlerinin büyümesini hızlandırmaya devam edeceğiz.

CESARETLENDİRİCİ: Yine yeşil dönüşümün önemli bir unsuru olan yeni nesil mobilite teknolojilerinde Türkiye’de startupların teknoloji girişimlerinin geldiği seviyeyi kendilerine çok detaylı olarak anlattım. Onlar da Türkiye’de daha fazla varlık göstermek arzusunu bizimle paylaştı. Türkiye’de kamunun, özellikle Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak biz ve ilgili kurumlarımızın bu ekosistemi ne kadar güçlü şekilde himaye ettiğimizi de görmeleri, onlar açısından cesaretlendirici oluyor.

ÖNEMLİ GÖSTERGE: Türkiye’nin makro ekonomik göstergelerindeki iyileşmeyi de çok kapsamlı olarak hem girişim sermayesi fon yöneticileriyle hem de dün yine görüştüğüm İngiltere Yatırım Bakanı ile konuştuk. Özellikle Türkiye’nin kredi risk priminin hızla düşüyor olması aslında Türk ekonomisinin doğru yolda olduğunun önemli göstergelerinden biri. Bunun sonucunda önümüzdeki dönemde Türkiye’ye yatırımların çok hızlanacağını öngörüyoruz. Muhataplarımız da aynı fikirdeler ve burada özellikle Türkiye’nin yeni dönemdeki bu sermaye akımlarını hızlı çekmesi, bu kaynağın büyük ölçekte katma değerli üretime, teknolojik dönüşüme ve teknolojik girişimciliğine kazandırılması için çabalarımızı artıracağız. Türkiye yepyeni başarı hikayelerini hayata geçirecek ve bu defa öncekilerden de daha güçlü şekilde, katma değerli, rekabetçi, verimli üretim ve yüksek teknoloji girişimleri bu hikayede başrol oynayacak.”

OKUMAYA DEVAM ET

DÜNYA

TOGG OTOMOTİV ENDÜSTRİSİNİN DÖNÜŞÜMÜNE ÖNCÜLÜK EDİYOR

TÜRK GİRİŞİM EKOSİSTEMİ AVRUPA TEKNOLOJİSİNİN YILDIZI

Genç Gazeteciler

Haber Burada

Tarih

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Togg’un Türkiye’nin en büyük ihracat sektörü olan otomotiv endüstrisinin dönüşümüne öncülük ettiğini ifade ederek, “Togg, halihazırda 30’dan fazla farklı startup ile çalışarak inovasyonu teşvik etme konusunda kararlılığını ortaya koyuyor. Teknolojideki değişikliklerin yenilik yapmamız ve başarılı olmamız için benzersiz fırsatlar yarattığının farkındayız. Bu nedenle güçlü bir startup ekosistemine sahip olmak Milli Teknoloji Hamlesi’nin önemli bir parçası.” dedi.

Bakan Kacır, İngiltere’nin başkenti Londra’da düzenlenen Tech.EU Zirvesi’nin açılışında yaptığı konuşmada, sosyal kalkınma, sürdürülebilir bir gelecek ve daha adil bir dünya için teknolojiye erişimin kritik önemde olduğunu dile getirdi. Güçlü bir startup ve inovasyon ekosistemine sahip olmanın Türkiye’nin Milli Teknoloji Hamlesi’nin merkezinde yer aldığını söyleyen Kacır, Türkiye ekonomisini daha yüksek teknolojili ve inovasyon odaklı bir yola sokmayı hedeflediklerini attıklarını anlattı.

Kacır, uluslararası teknoloji ve girişim şirketlerini Türkiye’de yatırım yapmaya davet ederek, kısa süre içinde “Techvisa” programıyla bu alanda uluslararası girişimleri ülkeye çekmeyi hedeflediklerini belirtti.

ETKİLEYİCİ GELİŞME TÜRKİYE’NİN DESTEK VE TEŞVİKLERİYLE OLDU

Kacır, son 22 yılda Türkiye’de teknoparkların sayısının 2’den 102’ye çıktığını kaydederek, Türkiye’nin teknoparklarında 10 binin üzerinde şirketin AR-GE ve inovasyona odaklandığını belirtti. Türk özel sektörünün 1600’den fazla AR-GE ve tasarım merkezine ev sahipliği yaptığını, 2000’li yıllarda 29 bin olan AR-GE personeli sayısının 272 bine ulaştığını söyleyen Kacır, “Bu etkileyici gelişme Türkiye’nin sağladığı destekler ve teşviklerle oldu.” dedi.

Kacır, Türkiye’nin insansız hava aracı teknolojilerindeki liderliğinin bu alandaki yaklaşımının en iyi örneklerinden olduğunu vurgulayarak, “Savunma teknolojisindeki başarımız bize cesur vizyonları nasıl gerçeğe dönüştürebileceğimizi ve kayda değer atılımları nasıl başarabileceğimizi gösterdi. Şimdi odak noktamız bu başarı öyküsünü diğer sektörlerde de tekrarlamak.” ifadesini kullandı.

TOGG DÖNÜŞÜMÜN İŞARET FİŞEĞİ

Togg’un, elektrikli ve akıllı bir otomobilden çok daha fazlası olduğunu belirten Kacır, “Togg, bir Türk markası tarafından Türkiye’de üretildi ve Türkiye’nin en büyük ihracat sektörü olan otomotiv endüstrisinin dönüşümüne öncülük ediyor. Bu dönüşüm mobilite girişimleri için de bir destek olacak. Togg, halihazırda 30’dan fazla farklı startup ile çalışarak inovasyonu teşvik etme konusunda kararlılığını ortaya koyuyor. Teknolojideki değişikliklerin yenilik yapmamız ve başarılı olmamız için benzersiz fırsatlar yarattığının farkındayız. Bu nedenle güçlü bir startup ekosistemine sahip olmak Milli Teknoloji Hamlesi’nin önemli bir parçası.” diye konuştu.

TÜRK GİRİŞİM EKOSİSTEMİ AVRUPA TEKNOLOJİSİNİN YILDIZI

Türkiye’nin, unicorn şirket sayısını artırmak için çeşitli destekler sağladığını ve Turcorn100’ün bu kapsamdaki milli vizyon projesi olduğunu dile getiren Kacır, ülkenin genç insan kaynağının küresel alanda en önemli rekabet güçlerinden biri olduğunu ifade etti.

Türk girişim ekosisteminin “Avrupa teknolojisinin yıldızı” olarak tanımlandığına dikkati çeken Kacır, “Türkiye’de 2019 yılında unicorn bulunmuyordu. Şu an 7 Turcorn bulunuyor. Türkiye sadece startup şirketleri için değil, aynı zamanda ‘scale up’ şirketler için de önemli bir merkez haline geldi.” dedi.

YATIRIMCILARI TÜRKİYE’YE DAVET ETTİ

En büyük yatırımı insan kaynağına yapmaya devam edeceklerini belirten Kacır, “Sizleri Türkiye’de büyümeye, Türkiye’deki girişimlerle işbirliği yapmaya ve gelecek vadeden bu girişimlere yatırım yapmaya davet ediyorum.” diyerek yatırımcıları Türkiye’ye davet etti.

Kısa süre içinde “Techvisa” programını duyuracaklarını, böylece teknoloji alanındaki yetenekleri ve girişimleri ülkeye davet edeceklerini belirten Bakan Kacır, konuşmasının ardından, Türkiye’nin ve uluslararası teknoloji ve girişim şirketlerinin stantlarını ziyaret etti.

OKUMAYA DEVAM ET

YENİ NESİL MEDYA | TÜRKİYE

TAKVİM

Mart 2021
P S Ç P C C P
1234567
891011121314
15161718192021
22232425262728
293031  

HER ŞEY GÜÇLÜ TÜRKİYE İÇİN

TOGG | Türkiye’nin Otomobili

TANAP Avrupa Bağlantısı Açılış Töreni #TANAPtamam

GENÇ GAZETECİLER BURADA

GÜÇLÜ TÜRKİYE

TÜRK AKIM PROJESİ AÇILIŞ TÖRENİ

TÜRKİYE YÜZYILI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çanakkale 1915 Köprüsü Kule Tamamlama Töreni

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fatih sondaj gemisini #MilliEnerjideYeniMüjde

ENERJİ PETROL MEDYA GRUP – YENİ NESİL MEDYA | TÜRKİYE

DÜNYA7 saat önce

Ticaret Bakanı Ömer Bolat “Türkiye İhracat Seferberliği Zirvesi”nde Konuştu

DÜNYA8 saat önce

TÜRKİYE’YE YATIRIMLAR HIZLANACAK

DÜNYA8 saat önce

TOGG OTOMOTİV ENDÜSTRİSİNİN DÖNÜŞÜMÜNE ÖNCÜLÜK EDİYOR

DÜNYA11 saat önce

Emine Erdoğan’dan kanserle mücadele çağrısı

DÜNYA1 gün önce

TBMM BAŞKANI KURTULMUŞ, 81 İL, KKTC VE AZERBAYCAN’DAN GELEN GENÇLERİ MECLİS’TE AĞIRLADI

DÜNYA1 gün önce

“Türkiye’nin son 21 yılda başarı hikâyesi yazdığı alanların en başında tarım gelmektedir”

DÜNYA2 gün önce

“Gürcistan’ın Avrupa-Atlantik kurumlarıyla bütünleşme çabalarına olan desteğimiz sürecek”

DÜNYA2 gün önce

Gürcistan Başbakanı Kobakhidze Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

DÜNYA2 gün önce

Türk Hava Yolları, Taş Tepeler Projesi ‘nin Ana Sponsoru Oldu

DÜNYA2 gün önce

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, KKTC Maliye Bakanı Berova ile Bir Araya Geldi

DÜNYA2 gün önce

Emine Erdoğan, Sierra Leone Cumhurbaşkanı’nın eşi Fatima Maada Bio ile görüştü

DÜNYA3 gün önce

Türkiye Tekerlekli Ev Üreticisi | Setencioğlu

DÜNYA3 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, eski Yargıtay Başkanı Akarca’yı kabul etti

DÜNYA3 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TOBB Genel Kurulu’nda konuştu

DÜNYA3 gün önce

“İşimize, hedeflerimize kilitlenecek, milletimizin yüklediği emanetin hakkını vereceğiz”

DÜNYA3 gün önce

“Siyasette rotamızı bugüne kadar hep milletimiz çizdi”

DÜNYA3 gün önce

Ticaret Bakanı Bolat, “Trade Winds Europe/Eurasia” Forumunda Konuştu

DÜNYA4 gün önce

Yargıtay Başkanlığına Ömer Kerkez seçildi

DÜNYA4 gün önce

“Türkiye Yüzyılı’nı çiftçilerimizle omuz omuza inşa edeceğiz”

DÜNYA5 gün önce

“Yunanistan ile terörle mücadele konusunda anlayış birliğimiz giderek güçleniyor”

DÜNYA5 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan Başbakanı Miçotakis’i kabul etti

DÜNYA6 gün önce

“Gazze’ye en fazla insani yardım yapan ülkeyiz”

DÜNYA6 gün önce

 Tiny House | Setencioğlu

DÜNYA7 gün önce

Emine Erdoğan, Anneler Günü vesilesiyle Devlet Konukevi’nde anneleri ağırladı

DÜNYA1 hafta önce

Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan’ın babası son yolculuğuna uğurlandı

DÜNYA1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, MHP Genel Başkanı Bahçeli’yi kabul etti

DÜNYA1 hafta önce

Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer BOLAT Amerikalı Mevkidaşı Raimondo ile Görüştü

DÜNYA1 hafta önce

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, 39. Amerikan-Türk Konferansı’nda Konuştu

DÜNYA1 hafta önce

MÜSİAD TÜRKİYE’NİN GÜCÜ ÖDÜLLERİ SAHİPLERİNİ BULDU

DÜNYA1 hafta önce

“Güçlü, bağımsız, seri işleyen bir adalet sistemi evlatlarımıza bırakabileceğimiz en kıymetli mirastır”

DÜNYA1 hafta önce

TBMM VE KÜBA HALKIN GÜCÜ ULUSAL MECLİSİ ARASINDA MUTABAKAT ZAPTI İMZALANDI

DÜNYA1 hafta önce

SÜRÜCÜSÜZ ARAÇ TEKNOLOJİLERİ GÜÇLENİYOR

DÜNYA1 hafta önce

ABD’de Stratejik İmza

DÜNYA1 hafta önce

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç : “Hakim ve savcılarımız kürsüye daha donanımlı ve güçlü çıkacak.

DÜNYA1 hafta önce

Bakan Alparslan Bayraktar, Cezayirli Mevkidaşı Arkab ile Görüştü

DÜNYA1 hafta önce

HAVAYOLUNDA REKOR

DÜNYA1 hafta önce

GİRİŞİMCİLİKTE MARKA DEĞERİNİ YÜKSELTECEK

DÜNYA1 hafta önce

KAMUDA DİJİTAL DÖNÜŞÜM GÜÇLENDİRİLECEK

DÜNYA2 hafta önce

Kuveyt Emiri el Sabah’a Devlet Nişanı tevcih edildi

DÜNYA2 hafta önce

Kuveyt Emiri el Sabah Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

DÜNYA5 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti mesajı

DÜNYA4 yıl önce

İyi ki varsın Emel USLU ATİK ;

DÜNYA4 yıl önce

Metin Aslım : İş ve Cemiyet Hayatının Sevilen Siması

DÜNYA4 yıl önce

İyi ki varsın Aysu YAVUZ

İYİ Kİ VARSIN3 yıl önce

İyi ki varsın Nurten ÖZTÜRK

DÜNYA4 yıl önce

İyi ki varsın ZEHRA KARAKAŞ BEGEN

DÜNYA4 yıl önce

İyi ki varsın Beril ÇAVUŞOĞLU

DÜNYA4 yıl önce

İyi ki varsın Nuray ÖZÇELİK;

DÜNYA4 yıl önce

İyi ki varsın Hüseyin ÇEŞMECİOĞLU :

DÜNYA2 yıl önce

Ankara-Yerköy-Kayseri Hızlı Tren Hattı temeli atıldı

DÜNYA4 yıl önce

İyi ki varsın Nalan Gazezoğlu

DÜNYA4 yıl önce

Sektöre Yön verenler ; Eda DEMİRHAN

GÜNCEL3 yıl önce

Sektöre Yön Verenler Berfu GÜVEN

DÜNYA4 yıl önce

İyi ki varsın Gül ALCANSOY;

DÜNYA3 yıl önce

İyi ki varsın Prof. Dr. Başak SOLMAZ

DÜNYA4 yıl önce

İyi ki varsın AYSUN ŞAHANOĞLU KABA ;

DÜNYA4 yıl önce

İyi ki varsın Nazlıhan ALKAN

DÜNYA2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AB Konseyi Başkanı Michel ile görüştü

DÜNYA4 yıl önce

İyi ki varsın Hüseyin ÇALIŞKAN

DÜNYA3 yıl önce

İyi ki varsın Hande ORTAY

DÜNYA4 yıl önce

İyi ki varsın Yusuf Burak ASLANPINAR;

İYİ Kİ VARSIN3 yıl önce

İyi ki varsın Semra Aman Akyürek

ENERJİ3 yıl önce

İyi ki Varsın Mehmet Gültekin

ENERJİ3 yıl önce

Tekfen Holding “Kadınlarla Güçlendirilmiş Yönetim Kurulu” ödülünü üçüncü kez aldı!

DÜNYA4 yıl önce

İyi ki varsın Doç. Dr. Esin Yalçınkaya

DÜNYA1 yıl önce

İyi ki varsın, Haşim İzol

Enerji petrol Medya Ceo -Mehmet Ali Setencioğlu ,
MAVİ YOLCULUK5 yıl önce

TEKNE KİRALAMA | İZMİR ÇEŞME ALAÇATI

DÜNYA4 yıl önce

İyi ki varsın Semra İĞTAÇ

DÜNYA4 yıl önce

İyi ki varsın Sadık KUTANOĞLU

DÜNYA2 yıl önce

İyi ki varsın Özgür AKIN

GÜNCEL4 yıl önce

Başarımız, Başarınız olacak HANTEK KALIP

DÜNYA4 yıl önce

Sektöre Yön Verenler Esra KANDEMİR

DÜNYA2 yıl önce

İyi ki varsın Ebru Milat Sezgin

DÜNYA4 yıl önce

Türkiye’nin En Etkin 50 CFO’su belli oldu

DÜNYA5 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ile ortak basın toplantısı düzenledi

DÜNYA2 yıl önce

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Turizm Yatırım Forumu’na katıldı

DÜNYA4 yıl önce

İyi ki varsın Sibel Şeref KANCAOĞLU ;

DÜNYA5 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kyoto’da Ara Güler Fotoğraf Sergisi’ni açtı

DÜNYA3 yıl önce

Sektöre yön verenler, Ahmet ÇALLI

DÜNYA3 yıl önce

İyi ki varsın Vahide Ayşit

YENİ NESİL MEDYA | TÜRKİYE

GÜÇLÜ TÜRKİYE
GÜÇLÜ TÜRKİYE

GENÇ İŞ DÜNYASI

seers cmp badge