DÜNYA
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN ; “TÜRKİYE’DE EVLERİNE DÖNMEYİ BEKLEYEN 3,6 MİLYON SURİYELİ SIĞINMACI BULUNUYOR”

Haber Burada
4 sene önceTarih
İsim
Genç Gazeteciler


Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, “Suriye’de diğer tüm gelişmelere gözlerini kapayıp sadece Türkiye’yi eleştirmeyi alışkanlık hâline getirenleri akla, vicdana, ahlaka davet ediyoruz. Suriye topraklarındaki gerçek işgalcilere ses edemeyenlerin, Türkiye’nin meşru haklarını koruma konusundaki adımlarına karşı çıkması, en basitinden bir acziyet, bir teslimiyet ifadesidir. Onlar aciz olabilir ama Türkiye öyle değildir, hakkını gerektiğinde kendi gücüyle almasını bilir” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’na katıldı. AK Parti Genel Merkezi’nde gerçekleşen toplantıda Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir konuşma yaptı.
“TÜRKİYE, BİNLERCE YILLIK MEDENİYET BİRİKİMİ OLAN BİR ÜLKEDİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen hafta Kızılcahamam’da AK Parti 29. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nın gerçekleştirildiğini anımsatarak, “Türkiye’nin güvenliğinden ekonomisine kadar her alanda kritik bir dönemden geçtiği şu günlerde, yaptığımız istişarelerin, toplantılarımızda ortaya konan görüşlerin gerçekten kıymetli olduğuna inanıyorum” dedi.
İstişarenin önemine değinerek her fırsatta ve her düzeyde istişare mekanizmalarını çalıştırmaya özen gösterdiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti’nin varlık sebebi olan millete hizmet davasını ileriye taşımak için her fırsatı değerlendirdiklerini, 7. Olağan Kongre sürecini de bunun için bir imkân olarak gördüklerini söyledi.
“Değişim hayatın bir gerçeğidir” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz bu hakikati, AK Parti içinde bayrak yarışında bir görev değişimi şeklinde hayata geçiriyoruz. Buradan, milletimizin her bir ferdini, AK Parti kadrolarında görev almak üzere partimiz saflarına katılmaya davet ediyorum. AK Parti içinde, çalışan, gayret gösteren, kendisini geliştiren herkese tüm kapılar sonuna kadar açıktır” diye konuştu.
“Türkiye, binlerce yıllık medeniyet birikimi ve devlet geleneği olan bir ülkedir” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Balkan Savaşı’ndan Çanakkale’ye, İstiklal Harbi’nden Cumhuriyetin kurulduğu ilk yıllara, tek parti döneminden darbeler dönemine kadar Türkiye’nin içi kavgalarla, çekişmelerle, farklılıklarla meşgul edildiğini anlattı.
“TÜRKİYE DEMOKRASİDE GÖSTERDİĞİ BÜYÜK ATILIMLA DÜNYADA ETKİLİ BİR ÜLKE KONUMUNA YÜKSELDİ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Önce rahmetli Menderes, ardından rahmetli Özal ve son olarak AK Parti iktidarları döneminde, Türkiye bu kısırdöngüyü kıracak adımlar atabildi. Hiç şüphesiz, bu hamlelerin en büyüğü ve en etkilisi AK Parti döneminde gerçekleşti. Türkiye demokraside ve ekonomide gösterdiği büyük atılımla, bölgesinde ve dünyada etkili bir ülke konumuna yükseldi” sözlerine yer verdi.
Attıkları her adımda tuzaklarla, engellerle karşılaştıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, vesayet planlarından Gezi olaylarıyla, 17-25 Aralık emniyet-yargı girişiminden çukur eylemlerine ve 15 Temmuz hain darbe teşebbüsüne kadar her saldırıyı bertaraf ettiklerini vurguladı.
Terör örgütleri DEAŞ, PKK ve FETÖ ile Türkiye’ye diz çöktüreceklerini sananların başarılı olmadıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sadece son dört yılda sınırlarımız içinde 7 bin 500, sınırlarımız dışında 8 bin 500 olmak üzere toplam 16 bin teröristi etkisiz hâle getirdik. Terör örgütünün merkezi yapılanmasını, ülkemize yönelik saldırıları için kullandığı Kuzey Irak topraklarında âdeta hapsettik” dedi.
“BARIŞ PINARI HAREKÂTI’NIN AMACI, SURİYE’NİN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ VE SİYASİ BİRLİĞİNE KATKIDA BULUNMAKTIR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Barış Pınarı Harekâtı”na ilişkin değerlendirmelerde de bulunarak, “Türkiye’nin yaptığı diğer operasyonlar gibi, Barış Pınarının da amacı, Suriye’nin toprak bütünlüğüne ve siyasi birliğine katkıda bulunmaktır” vurgusunu yaptı.
Suriye topraklarının dörtte biri PKK-YPG terör örgütünün işgali altında iken, bu ülkenin toprak bütünlüğünden ve siyasi birliğinden söz edilemeyeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “DEAŞ’a karşı bizim verdiğimiz mücadeleyi bu konuşanların hangisi verdi? Bunlar sadece kendi ülkelerinden Suriye’ye DEAŞ’ı ihraç ettiler. Fransa’dan DEAŞ Suriye’ye geldi, Almanya’dan DEAŞ Suriye’ye geldi, Hollanda’dan DEAŞ Suriye’ye geldi. Biz 5 bin 500 DEAŞ’lıyı geldikleri yere gönderdik. Bunlar dürüst değil, bunlar sadece laf üretiyorlar, biz ise iş üretiyoruz, farkımız bu” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye’de Anayasa Komitesi’nin ilk toplantısını 30 Ekim’de yapacağı bir dönemde başlatılan harekâtın Suriye’nin geleceğinin daha sağlıklı bir şekilde planlanmasını temin edeceğini belirterek, “Suriye topraklarında üzerinde onlarca yabancı gücün âdeta cirit attığı bir dönemde, Türkiye’nin terör yapılanmasını engellemek için başlattığı bu harekâta yönelik eleştirileri asla kabul etmiyoruz. Türkiye, belki de bu ülkenin topraklarındaki tek meşru güç olarak varlık gösteriyor” değerlendirmesinde bulundu.
“TÜRKİYE’DE EVLERİNE DÖNMEYİ BEKLEYEN 3,6 MİLYON SURİYELİ SIĞINMACI BULUNUYOR”
Bazı ülkelerin isimlerini zikrederek bu ülkeleri dürüst olmaya davet eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Önce Suudi Arabistan’dan başlayacağım. Suudi Arabistan aynaya baksın. Yemen’i bu hâle kimler getirdi? Yemen şu anda ne durumda? On binlerce insan Yemen’de ölmedi mi? Suudi Arabistan siz önce bunun hesabını verin. Şu anda Yemen zaruret içerisinde, her tarafını yerle yeksan ettiniz, bunun hesabını verin. Kalkıp da bizim Suriye’nin birliği, beraberliği için attığımız terör örgütlerine karşı verdiğimiz mücadelede siz bize laf edemezsiniz, konuşamazsınız. Mısır sen hiç konuşamazsın. Zira sen ülkende demokrasi katili olan bir kişisin. Yüzde 52 oyla seçilmiş olan bir Mursi’nin mahkemede çırpınarak ölmesine sen neden oldun, belki de operasyon yaptın. Ailesini bile defnetmesine müsaade etmedin, sen böyle bir katilsin. Sisi birileriyle toplantı yapmış, bu operasyonu kınamış, kınasan en yazar, kınamasan ne yazar.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin sınırlarının tehdit altında olduğuna ve Türkiye’de evlerine dönmeyi bekleyen 3,6 milyon Suriyeli sığınmacının bulunduğuna dikkati çekerek şunları kaydetti: “Avrupa Birliği kendinize gelin. Yine söylüyorum; bizim şu anda operasyonumuzu bir işgal hareketi diye nitelendirmeye çalışırsanız işimiz kolay, kapıyı açarız 3,6 milyon mülteciyi sizlere göndeririz. Şimdi kalkmışlar para hesabı yapıyorlar. Neymiş 2. taksit olan 3 milyar Avro’yu göndermeyeceklermiş. Siz verdiğiniz sözü bu zamana kadar yerine getirdiniz mi? 40 milyar doları biz harcadık, Allah’ın izniyle bir o kadar daha harcar yolumuza devam ederiz ama kapıları da açarız. Bunu bilmeniz lazım.”
“TÜRKİYE, HAKKINI GEREKTİĞİNDE KENDİ GÜCÜYLE ALMASINI BİLİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Suriye’de diğer tüm gelişmelere gözlerini kapayıp sadece Türkiye’yi eleştirmeyi alışkanlık hâline getirenleri akla, vicdana, ahlaka davet ediyoruz. Suriye topraklarındaki gerçek işgalcilere ses edemeyenlerin, Türkiye’nin meşru haklarını koruma konusundaki adımlarına karşı çıkması, en basitinden bir acziyet, bir teslimiyet ifadesidir. Onlar aciz olabilir ama Türkiye öyle değildir, hakkını gerektiğinde kendi gücüyle almasını bilir” diye konuştu.
Suriye krizinin başından beri sorunun demokratik yöntemlerle çözümü için çaba harcadıklarını, bizzat Beşşar Esed’e bu doğrultuda defalarca telkinde bulunduğunu hatırlatarak, maalesef rejimin tercihinin demokratik yöntemlerden yana değil zor kullanmaktan yana olduğunu söyledi.
“Bizi eleştiren bazı Arap ve Avrupa ülkeleri acaba kaç tane Suriyeliye kucak açtılar?” diye soran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu soruların cevabını bekliyoruz. Rejim bölgesine olduğu gibi, bölücü terör örgütünün kontrolü altındaki yerlere de kimse dönmüyor, dönmek istemiyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, başta ABD olmak üzere tüm NATO ülkelerine seslendiğinin altını çizerek, “Biz Türkiye’yiz, biz bir NATO üyesi ülkeyiz. 5. maddeyi gayet iyi biliyoruz. Bu terör örgütleri NATO üyesi Türkiye’ye saldırırken, siz buna sessiz kalamazsınız eğer NATO üyesiyseniz. Siz Türkiye’yi birkaç tane zibidi terör örgütüne tercih etmeyeceksiniz öyle mi? Buna eyvallah edemeyiz, bunun da gereğini yapmaya mecburuz, kim olursa olsun” uyarısında bulundu.
“TERÖR ÖRGÜTÜ, SINIR ÖTESİNDEN YAPTIĞI SALDIRILARLA SİVİL VATANDAŞLARIMIZIN YARALANMASINA YOL AÇTI”
Barış Pınarı Harekâtı kapsamında dün saat 16.00 itibariyle Türk Hava Kuvvetleri’nin önceden belirlenen hedefleri vurmaya başladığını, ardından top atışlarıyla yine önceden belirlenen hedeflerin imha edildiğini, son olarak da saat 22.30 civarında kara birliklerinin devreye girdiğini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şu anda harekâtımız, tüm unsurlarımızın katılımıyla Telabyad ve Resulayn bölgesinde devam ediyor. Harekât başladığından şu ana kadar 109 terörist öldürüldü. Tabi 109’un dışında yaralılar var, ayrıca teslim olanlar var” bilgisini paylaştı.
Terör örgütü ve yandaşlarının Türkiye’yi karalamak, harekâta gölge düşürmek için yalan ve yanlış haberleri yaymaya başladığına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hatta henüz operasyona başladığımız bir yerde Hristiyan Suriye vatandaşlarının yaşadığı bir bölgeye önce roket atıp, ardından Türkiye sivilleri bombalıyor diye ortalığı ayağa kaldırmaya kalktılar. Bombayı atan sizsiniz, bombayı atan sizsiniz, füzeleri atan sizsiniz. Bu kara propaganda makinasına karşı gerekli tedbirleri derhal aldık, doğruları tüm dünya kamuoyu ile paylaştık, paylaşıyoruz. Hatta onların liderleri, oradaki Hristiyan vatandaşların liderleri kendileri açıklama yaptı, bize olan güvenlerin ifade ettiler. Hâlbuki terör örgütü sınır ötesinden yaptığı saldırılarla, çeşitli ilçelerimizde evleri tahrip etti, sivil vatandaşlarımızın yaralanmasına yol açtı” dedi.
“BİZİM PLANIMIZ, HERKESİN KENDİ EVİNE DÖNEBİLMESİDİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk askerinin karşısına çıkacak yüreği olmayanların, sivillere saldırarak gerçek yüzlerini ortaya koyduklarına dikkati çekerek, “Bunlar öyle terbiyesiz ki kendi yayın organlarından çocukları gösteriyorlar, çocuk katili sizsiniz, kadınlara saldıran onların katili sizsiniz. Biz öyle bir milletiz ki savunma imkânı olmayan kadına, çocuğa asla elimiz kalkmaz. İnşallah bu yılanların hepsinin de başını en kısa sürede ezeceğiz. Suriyeli kardeşlerimizin huzuru, bölgede yaşayan Kürt kardeşlerimizin huzuru için bunu başaracağız. Henüz harekâta başladığımız diğer bölgelerle ilgili çalışmalarımız sürüyor, vakti saati geldiğinde oralarda da Türkiye’nin gücünü göstereceğiz. Daha önceki harekâtlarımızda ne yaptıysak, burada da onu yapacağız; yani gittiğimiz yerlere barışı, huzuru, güvenliği, esenliği getireceğiz” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Barış Pınarı Harekâtı’na destek veren MHP, İyi Parti, CHP başta olmak üzere tüm siyasi parti liderlerine, tüm siyaset ve devlet insanlarına, sivil toplum kuruluşu temsilcilerine, sanatçılara, gazetecilere, sporculara ve her kesimden vatandaşa teşekkür etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Terör örgütünün desteği ile Parlamentoya girmiş olan söze siyasi partiye sesleniyorum; benim ordumu işgal gücü olarak gösteremez. Bu ahlaksızlığın daniskasıdır, edepsizliğin daniskasıdır. Eğer işgal varsa o sizin maharetinizdir. Siz bulunduğunuz yerde sadece işgalle kalmadınız. Bulunduğunuz yerlerde işgal kuvvetleri olarak binaları kendi içinden tünellerle açmak suretiyle oralarda adeta sorgulama hücreleri kuracak kadar alçaksınız” diye ekledi.
Barış Pınarı Harekâtı ile bölgeyi güvenli hâle getirdikten sonra buralarda yaşayan herkesin kendi evine, kendi şehrine dönmesinin sağlanacağını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim planımız, herkesin yeniden kendi evine dönebilmesidir. Daha açık anlatmak gerekirse; Araplar kendi evlerine, Kürtler kendi evlerine, Türkmenler kendi evlerine, Süryaniler, Asuriler, diğer etnik ve dini gruplar kendi evlerine döneceklerdir, biz bunun teminine çalışıyoruz. Böylece bölgeyi bozulmaya çalışılan demografik zenginliğine yeniden kavuşturacağız” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE’NİN HİÇ KİMSENİN TOPRAĞINDA GÖZÜ YOKTUR”
Bölgede dönecek evi kalmamış olanlar içinde 1 milyon kişilik yeni yerleşim yerleri inşa etmeyi planladıklarını, bu yerleşim yerlerini de uluslararası toplumun finansmanıyla inşa etmeyi planladıklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin hiç kimsenin toprağında, malında, mülkünde gözü yoktur. Aynı şekilde Türkiye’yle birlikte hareket eden Suriye Millî Ordusu’nun da asla böyle bir niyeti yoktur. Türkiye olarak bölge halkına bu konuda en küçük bir taşkınlığa müsaade edilmeyeceğinin garantisini şimdiden veriyoruz. YPG saflarına katılmaya zorlanmış Suriyeli kardeşlerimize bir çağrıda bulunmak istiyorum. İster Arap, ister Kürt, ister bir başka kesimden olsun hemen şimdi PYD saflarını terk edip kendi evlerini, köylerini, şehirlerini, kendi namuslarını korumak için harekete geçecek herkese kucağımız açıktır” dedi.
Harekâtın adının Barış Pınarı olarak belirlenmesinin rastgele bir tercih olmadığına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Biz terör örgütünü bölgeden kazıyarak Suriye’de gerçek anlamda barışı tesis etmek üzere bu adımları atıyoruz. Bizim sınır Suriye tarafında hep pınarlarla doludur, işte o pınarlardan hareketle biz bunun adını Barış Pınarı koyduk. Harekâtımızı tek başımıza değil, Suriyeli kardeşlerimizle birlikte yapıyoruz. Daha harekâtımız başlar başlamaz Suriye halkını temsil eden pek çok sivil toplum kuruluşu temsilcisi, kanaat önderi, aşiret lideri ülkemize destek açıklaması yaptı. Bölgedeki pek çok yerde terör örgütüne karşı tavır alındığının haberleri geliyor. İnşallah çok kısa bir sürede Münbiç’ten Irak sınırına kadar tüm bölgeyi güvenliğe, huzura kavuşturup Suriye halkının üzerinde sekiz yıldır dolaşan karabulutları dağıtacağız. Stratejik müttefikimiz ne yazık ki, Münbiç’ten 90 günde çıkılacağının sözünü bize vermiş olmalarına rağmen çıkmadılar. Yüzde 90’ı Arap olan Münbiç’i maalesef terör örgütlerine bıraktılar bunları da biz gayet iyi biliyoruz, önce bunları yerine getirmeleri lazım. Suriye’de tüm kesimlerin katılımıyla tesis edilecek meşru yönetimin ülkenin toprak bütünlüğünü ve siyasi birliği çerçevesinde atacağı adımlara desteğimizi şimdiden ifade ediyoruz. O gün gelene kadar Suriye halkının yanında yer almaya, kardeşlerimizin her türlü sıkıntısını gidermeye devam edeceğiz.”
“KONTROLÜMÜZE GEÇECEK BÖLGELERDEKİ DEAŞ’LILARA NE YAPILMASI GEREKİYORSA ONU YAPACAĞIZ”
Bugün DEAŞ tehdidi lafını ağızlarından düşürmeyenlerin düne kadar bu örgüte gizli, açık destekler verdiğini çok iyi bildiklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin bugüne kadar DEAŞ’la bağlantılı olabileceğini düşündüğü ve çok büyük bir bölümü de Türk vatandaşı olmayan 17 bin kişiyi gözaltına aldığını, bunlardan yarısı yabancı uyruklu 5 bin 500’e yakınının hâlen Türkiye’de cezaevlerinde tutuklu ve hükümlü olduğunu açıkladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, DEAŞ’la mücadele çerçevesinde 151 ayrı ülkeden 77 bine yakın şahsa Türkiye’ye giriş yasağı koyulduğunu, Türkiye’ye kadar gelebilen 102 ayrı ülkeden 7 bin 600 kişiyi sınır dışı ettiklerini ve hâlen geri gönderme merkezlerinde sınır dışı edilmek üzere bekleyen 851 kişinin bulunduğu bilgisini paylaştı.
Fırat Kalkanı Harekâtı’nda 3 binin üzerinde DEAŞ’lının, Zeytin Dalı Harekâtı’nda ise 4 bin 600’ün üzerinde teröristin etkisiz hâle getirildiğini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “DEAŞ’ın bir daha kendi başımıza bela olmasını istemediğimiz gibi, Avrupa ülkeleri başta olmak üzere dünyanın da böyle bir musibete duçar olmasını arzu etmeyiz. Dolayısıyla kontrolümüze geçecek bölgelerdeki DEAŞ’lılara ne yapılması gerekiyorsa onu yapacağız. Cezaevinde tutulması gerekenler cezaevinde tutacak, uyruğu olduğu ülkelere gidebilecekleri de kabul edilmeleri hâlinde oraya göndereceğiz. Geride kalan kadın ve çocukları da bir ıslah programı çerçevesinde yeniden kendi toplumlarına kazandırmanın gayreti içinde olacağız” şeklinde konuştu.
“TÜRK MİLLETİ, HİÇBİR ZAMAN HERHANGİ BİR ETNİK VEYA DİNÎ AZINLIĞI SİSTEMATİK AYRIMCILIĞA TABİ TUTMADI”
Türk milletinin bulunduğu coğrafyada hiçbir zaman herhangi bir etnik veya dinî azınlığı sistematik ayrımcılığa tabi tutmadığını, şayet böyle yapsaydı Anadolu’nun demografik yapısının bin yılda bin defa değişeceğini sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ama tüm kadim halklar, tüm kadim inançlar, tüm kadim kültürler bölgemizde yaşamaya devam ediyor. İşte alın şöyle Malazgirt’ten gelin batıya doğru, buralarda Kürt’ü vardı, Arap’ı vardı, Zaza’sı vardı, Türk’ü vardı, öyle mi? Peki bunlar şimdi dağıldı mı? Evet, dağıldı” vurgusunda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Diyarbakır’da evlatları terör örgütü tarafından kaçırılan ailelerin, terör örgütünün güdümündeki siyasi partinin il başkanlığı önünde nöbet tuttuğunu hatırlatarak, “O annelerin yavrularını Kandil’e kaçıranlar bunun hesabını nasıl verecek veya çok daha farklı yerlere kaçıranlar bunun hesabını nasıl verecek? Ya siz önce bunun hesabını verin” diye ekledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tarihî hakikatler şunu gösteriyor: Bizim birbirimizden başka dostumuz, birbirimizden başka sırtımızı yaslayacak hiç kimsemiz yoktur. Son dönemde Suriye’de, Irak’ta, Filistin’de, Kuzey Afrika’da, daha önce Balkanlar’da, Kafkaslar’da yaşananlar bu hakikatin birer örneğidir. İşte bunun için her fırsatta tüm kardeşlerimize, dostlarımıza, tüm mazlumlara birlik ve beraberlik çağrısında bulunuyorum. İşte bunun için ‘one minute’ diyoruz. İşte bunun için Kudüs kırmızıçizgimizdir diyoruz. İşte bunun için dünya beşten büyüktür diyoruz. İşte bunun için herkes için adalet, herkes için refah, herkes için huzur diyoruz. İşte bunun için hiçbir ayrım yapmadan 4 milyon Suriyeli muhaciri yıllardır topraklarımızda misafir ediyoruz. İşte bunun için Suriyeli kardeşlerimizin huzurla evlerine dönebilmeleri için bizzat sahaya iniyoruz. İşte bunun için kendi güvenliğimiz, kendi huzurumuz kadar çevremizdeki ülkelerin de esenliğini istiyor, gözetiyor, çaba gösteriyoruz. Çünkü biz Türkiye’yiz. Çünkü biz sadece yaşatmak için, sadece barış ve huzur götürmek için gideriz. Bizim inancımız, bizim medeniyetimiz, bizim kültürümüz bunu emrediyor. Şanlı tarihimiz bu duruşun örnekleriyle doludur. İnşallah Barış Pınarı Harekâtıyla şanlı tarihimize yeni bir altın sayfa ekleyeceğiz.”
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, Barış Pınarı Harekâtı’nın başlamasıyla tüm camilerde sabah namazında Fetih suresini okuttuğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Allah yar ve yardımcımız olsun. İnşallah en kısa zamanda bu fetih müyesser olur ve böylece Suriye’ye refah, huzur gelir. Bölgemize aynı şekilde refah, huzur gelir ve bizler de emin adımlarla yolumuza devam ederiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kürtlere AK Parti’de yer yok” iddialarına da “Şu anda Parlamento içinde AK Parti grubunda değerli kardeşlerim, 291 milletvekilimizin 50 tanesi Kürt kökenlidir. En sonunda bize bunu söyletmeye mecbur bıraktılar. Çünkü bizim için önemli olan kökenler falan olmaktan öte insan olmak” ifadesiyle cevap verdi.



Ülkemizin kalkınmasına haber çizgimizle destek olma azmindeyiz Her Şey 'Güçlü Türkiye' İçin

SİZİN İÇİN SEÇTİKLERİMİZ
-
“Türkiye, ülkenin ve toplumun önünü açan, ufkunu genişleten bir anayasayı hak ediyor”
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Yasama Yılı Açılış Toplantısı’na katıldı
-
Ticaret Bakanı Bolat, Afrika Ülkelerinin Ankara’daki Büyükelçileriyle Bir Araya Geldi
-
“Türkiye’yi savunma sanayii başta olmak üzere, her alanda başarıdan başarıya koşturduk”
-
İZMİR’DE TEKNOFEST COŞKUSU
-
TCDD’NİN 167’NCİ KURULUŞ YILDÖNÜMÜ.
DÜNYA
“Türkiye, ülkenin ve toplumun önünü açan, ufkunu genişleten bir anayasayı hak ediyor”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM 28. Dönem 2. Yasama Yılı açılışında yaptığı konuşmada

Haber Burada
9 saat önceTarih
Ekim 1, 2023İsim
Genç Gazeteciler




Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM 28. Dönem 2. Yasama Yılı açılışında yaptığı konuşmada, “Türkiye, ülkenin ve toplumun gerisinde kalan değil, önünü açan, aydınlatan, ufkunu genişleten bir anayasayı hak ediyor. 15 Temmuz gecesi darbecilerin ölüm kusan silahlarına meydan okuyan bu necip millet, demokrasi mücadelesini sivil anayasayla taçlandırmayı fazlasıyla hak ediyor” dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) 28. Dönem 2. Yasama Yılı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın genel kurulda yaptığı konuşma ile başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında şunları kaydetti:
“Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 28. Dönem 2. Yasama Yılı’nın, milletvekillerimizle birlikte ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Sözlerimin hemen başında 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerinde iradelerini sandığa özgürce yansıtarak demokrasimizin gücüne güç katan tüm vatandaşlarıma tekrar teşekkür ediyorum. Bu vesileyle, millî iradenin temsilcisi olarak Meclis’teki yerlerini alan 28. Dönem Milletvekillerimizi bir kez daha tebrik ediyorum.
Meclisimizin faaliyete geçtiği 23 Nisan 1920’den günümüze kadar, bu yüce çatı altında ülkemize hizmet eden milletvekillerimizin her birine ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum. Meclisimizde görev yapmış milletvekillerimizden vefat edenlere Mevla’dan rahmet niyaz ediyorum.
Büyük Millet Meclisimizin ilk Başkanı, millî iradenin özellikle ilk kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü rahmetle anıyorum. Hangi ünvanla olursa olsun, Türkiye’nin gelişmesi, büyümesi, güçlenmesi için emek veren, ter döken herkese, milletim adına teşekkür ediyorum.
Vatan topraklarının müdafaası, milletimizin birliği, ülkemizin bütünlüğü, devletimizin bekası uğrunda bin yıldır canları pahasına mücadele eden şehitlerimizi ve gazilerimizi tazimle yâd ediyorum. Rabbim tüm şehitlerimizin ruhlarını şad, mekânlarını cennet eylesin.
“MECLİSİMİZİN HER AÇILIŞINDA, 103 YIL ÖNCEKİ HEYECANI TEKRAR YAŞIYORUZ”
Meclisimizin her açılışında, 103 yıl önceki heyecanı tekrar yaşıyoruz. Yeni yasama yılında; teklifleriyle, muvafık-muhalif görüşleriyle, temsilcisi oldukları milletle olan yakın irtibatlarıyla, millî iradenin üstünlüğü ilkesine bağlılıklarıyla bu çatı altında ülkemize, milletimize, şehirlerimize hizmet edecek, katkı verecek tüm milletvekillerimize başarılar diliyorum. Sizlerden millî ülkümüz olan Türkiye Yüzyılı vizyonuna yakışır fikri ve fiili eserler bekliyoruz.
Maziden atiye kurduğumuz köprüyü ne kadar sağlam tutarsak, Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu hayata geçirme azmimiz de o kadar güçlü olacaktır. Bunun için, topyekûn millet ve onun temsilcileri olarak, farklılıklarımızı zenginlik hâline dönüştürerek, ortak hedeflerimize sıkı sıkıya sarılmalıyız.
“YENİ VE SİVİL BİR ANAYASAYA KAVUŞMALIYIZ”
Geçtiğimiz 21 yılda ülkemizin kalkınma ve demokrasi altyapısının eksiklerini tamamlayarak, bu doğrultuda atılacak daha büyük adımların zeminini hazırladık. Hamdolsun artık Meclis’in kapısına kilit vurulduğu, milletvekillerinin istiskale maruz bırakıldığı, Başbakanların ve bakanların idam sehpasına gönderildiği, vesayetin millî iradeyi hiçe saydığı dönemler geride kalmıştır. Meclisimiz ve milletimizle omuz omuza vererek hep birlikte yazdığımız 15 Temmuz Destanı, bu bakımdan bir dönüm noktasıdır.
İki asırlık yönetim sistemi arayışlarımızın zirvesi olan Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemine geçişin, tarihimizde ilk defa siyasetin, Meclis’in ve milletin ortak kararıyla gerçekleşmesi de aştığımız bir diğer önemli eşiktir.
Şimdi önümüzde yeni bir görev ve yeni bir fırsat var. Bu da ülkemizi, Cumhuriyetin ilk yıllarının ardından tekrar yeni ve sivil bir anayasaya kavuşturmaktır.
Genel Kurul salonumuzdaki Başkanlık kürsüsünün hemen arkasında yazan ‘Hâkimiyet Kayıtsız Şartsız Milletindir’ ilkesinin hakkını, ancak bu şekilde verebiliriz. Türkiye’yi, 12 Eylül darbe yönetiminin 41 yıl önce milletimizin sırtına sardığı mevcut anayasa kamburundan kurtarmak, hepimizin en öncelikli sorumluluğudur.
41 yıllık tarihinde uğradığı irili ufaklı 20’den fazla değişiklikle adeta yamalı bohçaya dönen bu anayasanın 2023’ün Türkiye’sini taşıyamadığı açıktır. Bu gerçeğe ekonomiden diplomasiye, adaletten hak ve özgürlüklere çok geniş bir yelpazede farklı vesilelerle şahit oluyoruz.
“SÖZÜ VE TEKLİFİ OLAN HERKESİ YENİ ANAYASA ÇAĞRIMIZA KATILMAYA DAVET EDİYORUZ”
Her anayasanın ayrı bir hikâyesi vardır. Türkiye; 1921, 1924, 1961 ve 1982 anayasalarıyla, dönemlerinin olağanüstü şartları içinde tanıştı. Bugün ülkemizin şartlarının, ilk defa demokratik sistemin kendi tabii işleyişi içinde bir anayasayı hazırlamaya ve milletin takdirine sunmaya uygun olduğuna inanıyoruz. Türk demokrasisinin ulaştığı olgunluk seviyesi, anayasa meselesinde, 27 Mayıs 1960 darbesiyle başlayan kötü geleneği tamamen sona erdirmeye fazlasıyla yeterlidir.
Elbette anayasanın başarısı, her siyasi partinin, her toplumsal kesimin, her bireyin kendini içinde bulacağı ve ‘benim’ diyerek sahipleneceği kapsayıcı bir metin olmasıyla orantılıdır.
Devletin ve milletin ortak geçmişini ve ortak geleceğini kuşatmayan bir anayasa ülkeye fayda getirmez.
Cumhurbaşkanı olarak şahsım ve Cumhur İttifakı partileri olarak; grubu olsun olmasın tüm partileri, tüm milletvekillerini, tüm toplumsal kesimleri, bu konuda sözü ve teklifi olan herkesi, yapıcı bir anlayışla yeni anayasa çağırımıza katılmaya davet ediyoruz. Darbecilerin direktifi olarak değil, gerçekten millî, yerli, sivil, vizyoner bir anayasa isteyen herkes bu çağrının muhatabıdır.
Anayasa metninin kısa veya uzun olacağı, hangi konuları içerip hangilerini alt düzenlemelere bırakacağı, milletin her bir ferdinin ortak manifestosu niteliğini nasıl taşıyacağı, bütün bunların tamamını hep birlikte konuşup, tartışıp, kararlaştırabiliriz.
“CUMHURİYETİMİZİN 100. YILINI YENİ ANAYASAYLA TAÇLANDIRALIM”
Yeter ki meseleye, ülkenin ve milletin temel değerlerine, kırmızı çizgilerine, Türkiye Yüzyılı hedefimize uygun şekilde hüsnü niyetle ve uzlaşmaya açık şekilde yaklaşabilelim. Bunu başardığımızda diğer tüm konuların üstesinden geleceğimizden asla şüphe duymuyorum.
Türkiye, milletimizin hayali olan böyle bir anayasayı hak ediyor. Türkiye, ülkenin ve toplumun gerisinde kalan değil, önünü açan, aydınlatan, ufkunu genişleten bir anayasayı hak ediyor. 15 Temmuz gecesi darbecilerin ölüm kusan silahlarına meydan okuyan bu necip millet, demokrasi mücadelesini sivil anayasayla taçlandırmayı fazlasıyla hak ediyor. Biz de diyoruz ki, bu özlemi daha fazla geciktirmeyelim. Cumhuriyetimizin 100. yılını yeni anayasayla taçlandıralım.
“YAKINDA İNŞASI TAMAMLANAN DEPREM KONUTLARININ HAK SAHİPLERİNE TESLİMİNE BAŞLIYORUZ”
Toplumlar, sadece ortak zaferlerle değil, ortak acılarla da yoğrularak millet olur, devlet olur. Türkiye, 6 Şubat’ta işte böyle bir ortak acıyla güne uyandı. Ülkemizin 11 şehrindeki 14 milyon insanı etkileyen, 50 binin üzerinde can kaybına ve 850 bin bağımsız birimin kullanılamaz hâle gelmesine yol açan bu deprem, yakın tarihimizin en büyük felaketlerinden biridir.
Dünyada böylesine büyük bir alanda, bu kadar çok insanı etkileyen bir afet karşısında, bu derece hızlı toparlanıp önce arama kurtarma, ardından acil yardım ve barınma hizmeti sağlayabilen başka devlet örneği yoktur. Buna rağmen elbette kimi aksaklıklar, eksiklikler, gecikmeler olmuştur, belki hâlâ da vardır. Ancak milletimizin bu felaket karşısında gösterdiği birlik, beraberlik ve dayanışma asırlar boyunca hayırla yâd edilecek, tüm insanlığa örnek gösterilecektir. Devlet olarak imkânlarımızın tamamını bölgenin en hızlı şekilde ihyasına hasretmiş durumdayız.
Yakında inşası tamamlanan deprem konutlarının hak sahiplerine teslimine başlıyoruz. Bu yılki ek bütçeyle bölgeye 762 milyar lira tahsis etmiştik, 2024’te bu rakam 1 trilyon lirayı geçecek.
Eylül’ün ilk haftası açıkladığımız Orta Vadeli Program’daki önceliklerimizin başında da deprem bölgesindeki yaraların sarılması yer alıyor. Depremin ülkemize toplam maliyetinin 105 milyar doları bulacağı hesaplanıyor. Böyle bir meblağ, gelişmiş ülkeler dâhil tüm ekonomiler için çok büyük bir yüktür.
“MİLLETİMİZİN CANINI YAKAN HAYAT PAHALILIĞINI ORTADAN KALDIRMAK İÇİN NE GEREKİYORSA YAPMAKTA KARARLIYIZ”
Dünya genelinde enflasyon oranları son 60-70 yılın en yüksek seviyelerine ulaştı. Gıdadan enerjiye, ticaretten istihdama kadar her alanda ciddi sıkıntılar yaşanıyor. Gelişmiş ülkeler dâhil hemen hiç kimse önünü net bir şekilde göremiyor. Türkiye olarak biz de ister istemez bu olumsuzluklardan etkileniyoruz.
Seçimlerin ardından, hem mevcut küresel ekonomik görünümü, hem de önümüzdeki dönemde karşılaşabileceğimiz muhtemel tehditleri dikkate alan bir politikaya yöneldik. Amacımız, bu hassas dönemden ülkemizi en az kayıpla ve şayet arzu ettiğimiz neticeleri alabilirsek en büyük kazançla çıkarmaktır.
Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla ülkemizi büyütme stratejimiz, ekonomi politikamızın omurgası olmaya devam ediyor. Milletimizin canını yakan hayat pahalılığını ortadan kaldırmak, deprem başta olmak üzere ülkemizin acil meselelerini çözmek, ülkemizi büyütmeyi sürdürmek için ne gerekiyorsa yapmakta kararlıyız.
“SON TERÖRİST BERTARAF EDİLENE KADAR, MÜCADELEMİZİ KARARLILIKLA SÜRDÜRECEĞİZ”
Ülkemize 40 yıldır çok ağır insani ve ekonomik bedeller ödeten bölücü terör meselesini, sınırlarımız içinde büyük ölçüde çözdük. Terör örgütünün sınırlarımız dışındaki varlığını da ortadan kaldırarak, emperyalistlerin bölge halkının başına musallat ettiği bu belayı, ülkemiz için bir tehdit kaynağı olmaktan tamamen çıkartmak istiyoruz. Bu çerçevede son yıllarda elde ettiğimiz tarihî, siyasi ve askerî başarıları, yeni kazanımlarla daha da ileriye taşımak için hazırlıklarımızı yapıyoruz. İçeride veya dışarıda son terörist de bertaraf edilene kadar, mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz.
Terör örgütünün siyaseti yönlendirmesine ve ülkemizin kutlu yürüyüşünü engellemesine müsaade etmeyeceğiz. Bu sabah, emniyet birimlerimizin vakitli müdahalesi neticesinde iki caninin etkisiz hale getirildiği eylem, terörün son çırpınışlarıdır. Vatandaşın huzuruna ve güvenliğine kast eden alçaklar, emellerine ulaşamamıştır, asla da ulaşamayacaktır. Olaya müdahale esnasında yaralanan polislerimize Allah’tan acil şifalar diliyor, Ankaralı kardeşlerimize geçmiş olsun temennilerimi iletiyorum.
Güney sınırlarımızın tamamını en az 30 kilometre derinliğinde bir güvenlik şeridiyle koruma, onun ötesindeki faaliyetleri de mutlak denetim altında tutma stratejimiz bakidir. Atacağımız yeni adımlar sadece hazırlık, zaman ve ortam meselesidir. Bunun için, ‘bir gece ansızın gelebiliriz’ sözü, kulaklardan hiç eksik olmasın, diyoruz.
“BU ÜLKEDE BİR DAHA ASLA FETÖ YENİDEN DİRİLEMEYECEK”
FETÖ ihanet şebekesinin, bilhassa yurt dışında yuvalanan militanları vasıtasıyla yaymaya çalıştığı ‘yıkılmadık, ayaktayız’ havası, bir çeşit mezarlıkta ıslık çalma gayretidir. Açık ve net konuşuyorum… Bu ülkede bir daha asla FETÖ yeniden dirilemeyeceği gibi, benzer örgütlerin de yeni ihanetler sergileyebilmesi mümkün değildir. Ne devletimiz ne milletimiz ne de siyaset kurumu böyle bir durumun ortaya çıkmasına izin verecektir.
“TAM ÜYELİK SÜRECİMİZDE YENİ DAYATMALARA, YENİ ŞARTLARA TAHAMMÜLÜMÜZ KALMADI”
Biz Avrupa Birliği’ne verdiğimiz her sözü tuttuk, ama onlar bize verdikleri sözlerin neredeyse hiçbirini yerine getirmediler. Yönetimler değişse de, Avrupa Birliği’nin ülkemize yönelik adaletsiz ve ahde vefa ilkesiyle bağdaşmayan tarafgir tutumunda bir değişiklik olmadı. Kâğıt üzerinde ortaya koydukları ilkeleri, kuralları, süreçleri hiçe sayan bir yaklaşımla ülkemize haksızlık üzerine haksızlık yapıyorlar. Türkiye olarak, 60 yıldır kapısında bekletildiğimiz Avrupa Birliği’nden herhangi bir beklentimiz yok.
Şayet, bize karşı örtülü bir yaptırım gibi kullandıkları vize dayatması başta olmak üzere haksızlıklarından geri dönerlerse, kendi yanlışlarını düzeltmiş olurlar. Yapmazlarsa; siyasi, sosyal, ekonomik ve askerî olarak bizden herhangi bir beklentiye girme hakkını tümüyle kaybederler. Eğer, artık iyice lafta kalan tam üyelik sürecini sonlandırmak gibi bir niyetleri varsa, işin o tarafı da kendi bilecekleri bir iştir.
Biz, demokrasi, adalet ve özgürlükler noktasında Kopenhag Kriterleri’ni gerekirse Ankara Kriterleri yapar, yine yolumuza devam ederiz. Son 21 yılda hak ve özgürlükler konusunda hayata geçirdiğimiz, ‘sessiz devrim’ olarak nitelenen tüm reformları, birileri istediği için değil, milletimiz en iyisine, en ilerisine layık olduğu için yaptık. Avrupa Birliği’ne rağmen sabırla bugünlere getirdiğimiz tam üyelik sürecimizde yeni dayatmalara, yeni şartlara tahammülümüzün kalmadığını burada tekrar ifade etmek istiyorum.”
CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN’IN TBMM 28. DÖNEM 2. YASAMA YILI AÇIŞ KONUŞMASI
DÜNYA
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Yasama Yılı Açılış Toplantısı’na katıldı

Haber Burada
10 saat önceTarih
Ekim 1, 2023İsim
Genç Gazeteciler
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) 28. Dönem 2. Yasama Yılı Açılış Toplantısı’na katıldı.
TBMM’ye gelişinde, TBMM Başkanvekili Celal Adan tarafından resmî törenle karşılanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, tören kıtasını selamladıktan sonra Genel Kurul Salonu’na geçti.


DÜNYA
Türk Hava Yolları, Türkiye ve Japonya Arasındaki Kültürel İş Birliğini Güçlendiriyor
Türkiye’nin en değerli markası Türk Hava Yolları

Haber Burada
2 gün önceTarih
Eylül 29, 2023İsim
Genç Gazeteciler

Türkiye’nin en değerli markası Türk Hava Yolları, Prens Mikasa Vakfı ile birlikte Türkiye’de kültürel mirasın korunmasına yönelik yürütülen arkeolojik çalışmalara ve tanıtım projelerine destek veriyor.
Bayrak taşıyıcı, kültürel mirasın korunması ve Kırşehir Kaman’daki Kalehöyük’ün tanıtımının teşvik edilmesi amacıyla Prens Mikasa Vakfı ile bir ortaklık anlaşması imzaladı. Kültürel iş birliği anlaşması, Japonya’nın başkenti Tokyo’daki Türk Büyükelçiliği’nde Prenses Akiko, Prens Mikasa Vakfı Başkanı Sachihiro Omura ve Türk Hava Yolları Bağımsız Yönetim Kurulu Üyesi Fatmanur Altun’un katılımlarıyla düzenlenen törenle imzalandı. Bu iş birliği ile Türk Hava Yolları, Prens Mikasa’nın öncülüğünde tarihi İpek Yolu üzerinde bulunan Kırşehir Kaman’da 1986 yılında başlayan kazı çalışmalarına destek olacak.
Türk Hava Yolları Bağımsız Yönetim Kurulu Üyesi Fatmanur Altun ; ‘’ Ülkemizin bayrak taşıyıcısı olarak, dünyada en fazla uluslararası noktasına uçuyor ve ülkemizin tanıtımına katkı sağlayacak iş birliklerine imza atıyoruz. Japonya devleti ile yıllardır süregelen özel dostluğumuzu bu çalışmayla pekiştiriyoruz. Prens Mikasa Vakfı tarafından yürütülen bu projenin eserlerini görmek için herkesi Kırşehir Kaman’daki Kalehöyük Arkeoloji Müzesi’ne davet ediyoruz. ’’ dedi.
Prens Mikasa Vakfı, Tarihi İpekyolu üzerinde bulunan Kırşehir Kaman’da 38 yıldır arkeolojik kazı çalışmalar yürütüyor ve bugüne kadar 10 binden fazla eserin ortaya çıkarılmasını sağladı. Prens Mikasa Vakfı tarafından desteklenen Japon Anadolu Arkeoloji Enstitüsü, Türk arkeolojisi ve tarihi üzerine araştırmalar yapıyor, genç arkeologları yetiştiriyor ve kültürel mirasın korunması için çalışmalar geliştiriyor.
YENİ NESİL MEDYA | TÜRKİYE
TAKVİM
HER ŞEY GÜÇLÜ TÜRKİYE İÇİN
TOGG | Türkiye’nin Otomobili
TANAP Avrupa Bağlantısı Açılış Töreni #TANAPtamam
GENÇ GAZETECİLER BURADA
TÜRK AKIM PROJESİ AÇILIŞ TÖRENİ
TÜRKİYE YÜZYILI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çanakkale 1915 Köprüsü Kule Tamamlama Töreni
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fatih sondaj gemisini #MilliEnerjideYeniMüjde
ENERJİ PETROL MEDYA GRUP – YENİ NESİL MEDYA | TÜRKİYE

“Türkiye, ülkenin ve toplumun önünü açan, ufkunu genişleten bir anayasayı hak ediyor”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Yasama Yılı Açılış Toplantısı’na katıldı

Türk Hava Yolları, Türkiye ve Japonya Arasındaki Kültürel İş Birliğini Güçlendiriyor

Bakan Ersoy, ‘Atatürk Vizyonuyla Gelecek Yüzyıla Bakış Konferansı’nda konuştu

BAKAN ERSOY, BEYOĞLU KÜLTÜR YOLU FESTİVALİ’NİN TANITIMINI GERÇEKLEŞTİRDİ

Ticaret Bakanı Bolat, Afrika Ülkelerinin Ankara’daki Büyükelçileriyle Bir Araya Geldi

“Türkiye’yi savunma sanayii başta olmak üzere, her alanda başarıdan başarıya koşturduk”

Nejla AYKAÇ, Başarı Onu O BAŞARMAYI Seviyor

Turkish Airlines World Golf Cup Turnuvası’nın İstanbul Ayağının Kazananları Belli Oldu

WIDECT, E-Ticaret Ekosistemini Büyütmek için Yola Çıkıyor

SANAYİ VE TEKNOLOJİ İŞ BİRLİKLERİ GÖRÜŞÜLDÜ

İZMİR’DE TEKNOFEST COŞKUSU

TCDD’NİN 167’NCİ KURULUŞ YILDÖNÜMÜ.

70’İ AŞKIN ASTRONOT BURSA’DA

“Nahçıvan, Azerbaycan’la ilişkilerimizde özel bir yere sahiptir”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti Yüksek Meclisi’nde resmî törenle karşılandı

Cumhurbaşkanı Erdoğan Nahçıvan’da

DÜNYACA ÜNLÜ ASTRONOTLAR TÜRKİYE’DE BULUŞUYOR

Türk Hava Yolları, Üçüncü Kez “World Class” Ödülüne Layık Görüldü

Emine Erdoğan, New York’ta “Dünyaya Yön Veren Kadınlar” etkinliğine katıldı

Emine Erdoğan, ABD Başkanı’nın eşi Jill Biden’ın ev sahipliğinde lider eşleri ile bir araya geldi

Emine Erdoğan: “Varisi olduğu köklü miras çerçevesinde devletimiz, bugün de dünyanın vicdanı olmayı sürdürmektedir”

“Amerika’yla ilişkilerimizi siyasi düzlemde ilerletirken, ekonomik alandaki iş birliğimizi de çeşitlendirmemiz gerekiyor”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malezya Başbakanı İbrahim ile bir araya geldi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Amerikan Yahudi Toplumu Çatı Kuruluşları Temsilcilerini kabul etti

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Güney Afrika Devlet Başkanı Ramaphosa ile bir araya geldi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile görüştü

Emine Erdoğan, Türkevi’ndeki sergide Anadolu tekstilini devlet başkanlarının eşlerine tanıttı

Emine Erdoğan, New York’ta “Şiddetin Önlenmesi ve İyileşme Günü”nü anma programına katıldı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail Başbakanı Netanyahu ile bir araya geldi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İtalya Başbakanı Meloni ile görüştü

Emine Erdoğan, BM Sıfır Atık Danışma Kurulu üyeleriyle bir araya geldi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Polonya Cumhurbaşkanı Duda ile görüştü

Emine Erdoğan, New York’ta Kolombiya Cumhurbaşkanı’nın eşi Garcia ile bir araya geldi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, NATO Genel Sekreteri Stoltenberg ile görüştü

Cumhurbaşkanı Erdoğan, New York’ta Ahıska Türkleri ile bir araya geldi

Emine Erdoğan, Katar Emiri Şeyh Al Sani’nin annesi Şeyha Moza’yla görüştü

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gürcistan Başbakanı Garibashvili ile görüştü

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Tesla ve SpaceX’in kurucusu Musk’ı kabul etti

Emine Erdoğan, New York’ta “Küresel Sıfır Atık Hareketine Doğru” programına katıldı

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti mesajı

Metin Aslım : İş ve Cemiyet Hayatının Sevilen Siması

İyi ki varsın Emel USLU ATİK ;

İyi ki varsın Aysu YAVUZ

İyi ki varsın ZEHRA KARAKAŞ BEGEN

İyi ki varsın Nurten ÖZTÜRK

İyi ki varsın Nuray ÖZÇELİK;

İyi ki varsın Hüseyin ÇEŞMECİOĞLU :

İyi ki varsın Beril ÇAVUŞOĞLU

Ankara-Yerköy-Kayseri Hızlı Tren Hattı temeli atıldı

İyi ki varsın Nalan Gazezoğlu

Sektöre Yön verenler ; Eda DEMİRHAN

Sektöre Yön Verenler Berfu GÜVEN

İyi ki varsın Gül ALCANSOY;

İyi ki varsın AYSUN ŞAHANOĞLU KABA ;

İyi ki varsın Prof. Dr. Başak SOLMAZ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AB Konseyi Başkanı Michel ile görüştü

İyi ki varsın Nazlıhan ALKAN

İyi ki varsın Semra Aman Akyürek

İyi ki varsın Yusuf Burak ASLANPINAR;

Tekfen Holding “Kadınlarla Güçlendirilmiş Yönetim Kurulu” ödülünü üçüncü kez aldı!

İyi ki varsın Hande ORTAY

TEKNE KİRALAMA | İZMİR ÇEŞME ALAÇATI

Başarımız, Başarınız olacak HANTEK KALIP

İyi ki varsın Doç. Dr. Esin Yalçınkaya

İyi ki varsın Semra İĞTAÇ

İyi ki varsın Hüseyin ÇALIŞKAN

Sektöre Yön Verenler Esra KANDEMİR

Türkiye’nin En Etkin 50 CFO’su belli oldu
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ile ortak basın toplantısı düzenledi

İyi ki varsın Özgür AKIN

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Turizm Yatırım Forumu’na katıldı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kyoto’da Ara Güler Fotoğraf Sergisi’ni açtı

İyi ki varsın Sadık KUTANOĞLU

İyi ki varsın Sibel Şeref KANCAOĞLU ;

MAN TÜRKİYE’den Ankara’ya dev yatırım

Sektöre yön verenler, Ahmet ÇALLI

İyi ki varsın Ebru Milat Sezgin

Yatlar Burada | Türkiye

İyi ki Varsın Mehmet Gültekin

“Türkiye, son 19 yılda, diğer pek çok alan gibi savunma sanayiinde de âdeta bir devrim gerçekleştirmiştir”

HATAY’ ın Güçlü Kadınları

ELMADAĞ MOBİLYACILAR İHTİSAS OSB’NİN TEMELİ ATILDI

Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye Genç İş Adamları heyetini kabulünde açıklamalarda bulundu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “OECD İstanbul Merkezi Açılış Töreni”ne Video Mesaj Gönderdi

Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülleri sahiplerini buldu

Dev yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan, ETİ Maden Lityum Üretim Tesisi Açılış Töreni’nde konuştu

Dev Yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sarıkamış-Karakurt-Horasan yolu açılış töreninde konuştu

Dev Yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan milli helikopter motoru teslim töreninde önemli açıklamalar

“EVLATLARIMIZA MİRAS KALACAK BİR GÖNÜL KÖPRÜSÜ KURDUĞUMUZA İNANIYORUM”

“G-20 platformu, küresel meselelerin çözümünde daha etkin ve güçlü bir mecra olmalı”

“TÜRKİYE VE JAPONYA’NIN DOSTLUĞU; KÖKLÜ, DERİN VE SAMİMİ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kyoto’da Ara Güler Fotoğraf Sergisi’ni açtı

“TÜRKİYE İLE JAPONYA ARASINDAKİ İŞ BİRLİĞİNİN DEĞERİ DAHA DA YÜKSELMİŞTİR”

“TÜRKİYE İLE JAPONYA ARASINDAKİ DOSTLUK VE YAKIN İŞ BİRLİĞİ TAKDİRLE KARŞILANIYOR”
www.teknetuccari.com
YENİ NESİL MEDYA | TÜRKİYE
GENÇ İŞ DÜNYASI
-
DÜNYA2 hafta önce
İyi ki Varsın Nejla AYKAÇ
-
DÜNYA3 gün önce
Nejla AYKAÇ, Başarı Onu O BAŞARMAYI Seviyor
-
DÜNYA2 hafta önce
Ticaret Bakanı Bolat: ” İpek Yolu Yüzyıllar Önce Vardı, Yine Var Olmaya Devam Edecek”
-
DÜNYA2 hafta önce
TÜRKİYE-BULGARİSTAN 4. TURİZM KARMA KOMİSYONU İSTANBUL’DA BAŞLADI
-
DÜNYA1 hafta önce
Türk Hava Yolları, Üçüncü Kez “World Class” Ödülüne Layık Görüldü
-
DÜNYA2 hafta önce
Türk devletlerinin ticaret ve ekonomiden sorumlu bakanları İstanbul’da buluştu
-
DÜNYA2 gün önce
Türk Hava Yolları, Türkiye ve Japonya Arasındaki Kültürel İş Birliğini Güçlendiriyor
-
DÜNYA2 hafta önce
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, TUSAŞ tesislerini ziyaret etti.