Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Adım adım işgal altındaki şehirlerini ve Karabağ’ı özgürlüğüne kavuşturan Azerbaycanlı kardeşlerimizin sevinci bizim de sevincimizdir”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Kocaeli 7. Olağan İl Kongresi’nde yaptığı konuşmada, “Ermenistan’ın saldırganlığı ile başlayan çatışmaların ardından adım adım işgal altındaki şehirlerini ve Karabağ’ı özgürlüğüne kavuşturan Azerbaycanlı kardeşlerimizin sevinci bizim de sevincimizdir. Şuşa’nın kurtuluşu, işgal altındaki toprakların kalan kısmının özgürlüğüne kavuşmasının yakın olduğunun da işaretidir” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Uluslararası Fuar Merkezi’nde düzenlenen AK Parti Kocaeli 7. Olağan İl Kongresi’ne katılarak, partililere hitap etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ermenistan tarafından işgal edilen yedi şehrini ve Dağlık Karabağ’ı kurtarmak için mücadele eden Azerbaycanlı kardeşlerimizin Şuşa zaferini tebrik ederek başlamak istiyorum” diyerek konuşmasına başladı.
“ŞUŞA’NIN KURTULUŞU, İŞGAL ALTINDAKİ TOPRAKLARIN KALAN KISMININ ÖZGÜRLÜĞÜNE KAVUŞMASININ YAKIN OLDUĞUNUN DA İŞARETİ”
Türkiye’nin en başından beri Azeri Türk kardeşlerinin yanında olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ermenistan’ın saldırganlığı ile başlayan çatışmaların ardından adım adım işgal altındaki şehirlerini ve Karabağ’ı özgürlüğüne kavuşturan Azerbaycanlı kardeşlerimizin sevinci, bizim de sevincimizdir. Şuşa’nın kurtuluşu, işgal altındaki toprakların kalan kısmının özgürlüğüne kavuşmasının yakın olduğunun da işaretidir. Bir kez daha kardeşim İlham Aliyev başta olmak üzere tüm Azerbaycanlı kardeşlerimizi şahsım ailem ve milletim adına tebrik ediyorum” ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kocaeli’nin, 19 yıldır Türkiye’yi kalkındırma, geliştirme, üretimi, ihracatı, istihdamı artırma mücadelelerinde hep yanlarında olduğunu belirterek, Türkiye’nin yeni bir yol ayrımında olduğu bir dönemde Kocaeli’nden yine en büyük desteği beklediklerini kaydetti.
AK Parti’nin milletin partisi olduğunu yineleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her kim ki milletten koparsa, halkla arasına duvarlar örerse, kendini ulaşılmaz, erişilmez bir yere koyarsa, hele hele kibir ve fitne belasına bulaşırsa artık bu partide yeri kalmamış demektir. Hiçbir sıfat, hiçbir yoğunluk, hiçbir meşgale milletin gönlünü kırmanın, milleti hor görmenin, millete uzak durmanın bahanesi olamaz” diye konuştu.
“AK Parti Türkiye’yi siyasi, ekonomik, askerî, beşeri olarak güçlendirdikçe, dostlarımızın yüreklerindeki umut, gözlerindeki ışık kuvvetlenir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisinin de yarım asırdır her şeyini kutlu davasına adadığını, bundan da şeref duyduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, iktidarları döneminde Türkiye’yi batısından doğusuna, kuzeyinden güneyine hizmetlerle donattıklarına dikkati çekerek, Kocaeli’ne son 18 yılda 30 milyar lira tutarında yatırım yaptıklarını, hiçbir siyasi partinin geçmişinde böyle bir şey bulunmadığını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kocaeli’ne eğitim, yükseköğretim, spor, altyapı, sosyal donatı, sosyal yardım, sağlık, TOKİ, ulaştırma, sanayi, raylı sistemler, tarım, sulama ve deniz taşımacılığı alanlarında yapılanlar hakkında özet bilgiler sundu.
Kocaeli’nin 1999 depreminden dolayı yaşadığı yıkımı ve acıları en iyi bilenlerin başında geldiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İzmir depreminde hayatını kaybeden 114 vatandaşımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Yaralanan 1035 vatandaşımızdan 3’ü ağır olmak üzere 24’ü hâlen hastanede tedavi görüyor, diğerleri taburcu edildi” bilgisini paylaştı.
“İZMİR’DE, BİR YIL İÇİNDE DEPREMZEDELERE KONUTLARI TESLİM EDİLECEK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmir depreminin ardından devletin tüm bakanlıklar ve kurumlarıyla İzmir halkının yardımına koştuğunu yineleyerek, bir yıl içinde oradaki çalışmaların tamamlanarak, depremzedelere konutlarının teslim edileceğini açıkladı.
Türkiye’nin dört bir yanından ihtiyaç duyulan tüm ekip ve malzemelerin süratle İzmir’e ulaştırıldığını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Ayrıca, Kızılay başta olmak üzere pek çok yardım teşkilatı ve sivil toplum kuruluşumuz da hemen depremzedelere el uzattı. Hem sarsıntıda evleri ve iş yerleri yıkılan veya hasar gören, hem denizin taşması sebebiyle evleri, iş yerleri, tekneleri zarar gören vatandaşlarımıza her türlü destek sağlandı. Yıkılan veya yıkılacak durumda olan binalardan eşyalarını alamayan vatandaşlarımıza 30’ar bin lira nakdi yardımda bulunuyoruz. Taşınan ev sahiplerine 13 bin lira, kiracılara 5 bin lira nakdi yardım yapılıyor. Orta hasarlı binalarda da ev sahiplerine 5 bin, kiracılara 2 bin 500 lira yardım veriliyor. Esnaflarımıza da 2 bin 500 lira kira yardımı yapılıyor. Ayrıca, iş yeri yıkılan veya ağır hasar gören, deniz taşması sebebiyle sular altında kalan esnaflarımıza 50 bin liraya kadar hibe desteği veriliyor. Depremden zarar gören esnaf ve sanatkârların Halkbank kredi ödemeleri de faizsiz olarak bir yıl erteleniyor. Çadırdan battaniyeye, sıcak yemekten kumanyaya, giyecekten temizlik malzemesine kadar depremzedelerin tüm ihtiyaçları karşılanıyor. Bugüne kadar şehirde 520 bin öğün yemek hizmeti verildi, 200 bin adede yakın ikram malzemesiyle 300 bin adede yakın içecek ve su dağıtımı yapıldı.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmir’de psikososyal destek kapsamında 32 bin çocuk ve yetişkinle görüşme gerçekleştirildiğini de belirterek, şehirde çadır eksiği ya da kalacak yer sıkıntısı bulunmadığını, ihtiyaca göre artırılmak üzere şimdilik toplam bin 312 adetlik iki konteyner kent kurulmasıyla ilgili çalışmaların sürdüğünü, bu konteyner kentlerin iki hafta içinde kullanıma hazır hâle geleceğini açıkladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemizin önde gelen mobilya üreticisi firmalar da evlerini kullanamaz hâle gelen bin aileye hane başı 25 bin liradan 25 milyon liralık eşya yardımı yapıyor” dedi.
İzmir’de 3 bin 488 az hasarlı, 377 orta hasarlı, 318 yıkık, acil yıkılacak veya ağır hasarlı bina tespit edildiği bilgini veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, yıkık, acil yıkılacak veya ağır hasarlı binalardaki toplam bağımsız bölüm sayısının da 4 bin 262 olduğunu söyledi.
“Hasar tespit çalışmalarını Salı gününe kadar bitiriyoruz, hasarsız ve az hasarlı olarak tespit edilen binalarda oturan vatandaşlarımızın evlerine girmelerinde herhangi bir sakınca görülmüyor” açıklamasında bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, TOKİ’nin yeni konutlar için hemen çalışmaya başladığını, amaçlarının az katlı, sağlam, konforlu ve içinde huzurla yaşanacak binalar inşa ederek depremin yıldönümüne kalmadan İzmirlilere hizmet sunmak olduğunun altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Afetlere karşı güvenli bir binada oturmanın bedeli hiçbir yer hesabı ve maddi karşılıkla mukayese edilemez. İnşallah proje ve yer tespit çalışmaları bitmek üzere olan deprem konutlarının inşasına birkaç hafta içinde başlıyoruz. İlk etapta 5 bin konut inşa edilecek, konutların 2 bini yerinde, 3 bini ise İzmir Şehir Hastanesi’nin yanındaki 1 milyon 380 bin metrekarelik rezerv alanına yapılacak. Maliyetlerinden yüzde 40 ila 50 arasında indirim yapılacak konutlar 2 yılı ödemesiz, 18 yıl vadeyle ve faizsiz olarak hak sahiplerine verilecektir” açıklamasında bulundu.
“ÜLKEMİZİ KRİZLERE SOKANLARIN YOL AÇTIĞI MALİYETLERİN YÜKÜNÜ HİÇ UNUTMADIK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremi kullanarak şahsına, devlete ve hükûmete saldıranlara da cevap vermek istediğini belirterek, şöyle devam etti: “Milletimiz önce tek parti zulmünü, sonra koalisyonlu yılların sıkıntılarını çok iyi bilmektedir. Deprem başta olmak üzere yaşadığımız afetlerin ardından yıllarca çekilen perişanlıkları unutmadık. Erzincan depreminden büyük Marmara depremine kadar her felaketin ardından ortaya çıkan acı görüntüleri ve büyüklerimizden dinledik ya da bizzat yaşadık. Dünyada işler yolunda giderken ülkemizi sürekli krizlere sokanların yol açtığı maliyetlerin yükünü de hiç unutmadık.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan her yerde yatay mimarı çağrısında bulunduğunu hatırlatarak, “Ama siz dikey mimariyi savundunuz. Kentsel dönüşüm başta olmak üzere hükûmetin bu konuda her attığı adımı engellemeye çalışanlar bunlar. Millet deprem yıkıntılarının altında inlerken onlara el uzatmak yere ellerinde arkalarında boş boş dolaşan onlar” ifadesini kullandı.
“RİSKLİ BÖLGELERDE 1,5 MİLYON KONUTU YENİDEN İNŞA EDEREK, TARİHÎ BİR REKORA İMZA ATACAĞIZ”
Türkiye’de artık hem afet öncesi hazırlık, hem afet sonrası yardım ve destek çalışmaları konusunda yapılacakları gece-gündüz düşünen, proje üreten, inşa eden, gayret gösteren bir hükümet bulunduğuna vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: “Bingöl’de deprem oldu, gece yarısı biz oradayız. Simav’da deprem oldu, gece yarısı odayız. Van depreminde gece yarısı biz oradayız. Malatya’da, Erzincan’da, Elazığ’da deprem oldu, biz oradayız. Şimdi aynı şekilde yine deprem oldu, biz oradayız ve anında, 10 günü bulmadan enkaz kaldırma çalışmalarını hamdolsun bitirdik. Acısına derman olamadığınız milletle dalga geçmek size bir şey kazandırmaz, sadece insanları kendinizden daha çok nefret ettirir. Biz bugüne kadar şehirlerimizin önemli bir kısmını adeta baştan inşa ederek ülkemizin depreme hazırlık çalışmalarında önemli bir yere zaten geldik. Depremin bizi beklemeyeceğini, zamanın dar olduğu, bundan sonra çok daha hızlı hareket etmemiz gerektiğini de biliyoruz. İnşallah önümüzdeki beş yıl içinde riskli bölgelerde acilen dönüştürülmesi gereken 1,5 milyon konutu yeniden inşa ederek bu hususta da tarihî bir rekora imza atacağız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kocaeli İl Kongresi’nin hayırlara vesile olmasını dileyerek, görev üstlenecek kişilere başarılar diledi.
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, 2024’ün 9 ayında ihracatın geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 3,2 artışla 193 milyar dolara ulaştığını belirterek, “Böylece ilk 9 ayda mal ihracatında net 5,9 milyar dolar artış sağlandı.” dedi.
Bakan Bolat, Ticaret Bakanlığı Konferans Salonu’nda, eylül ayı dış ticaret rakamlarını açıkladı.
Orta Vadeli Program’ın en önemli omurgalarından birinin dış ticarette sürdürülebilir bir dengeyi sağlamak, dış ticaret ve cari açığı düşürmek olduğunu dile getiren Bolat, bu çabalarla büyümede ihracatın payını artırarak enflasyonla mücadele programına katkı vermenin amaçlandığına dikkati çekti.
Bolat, Türkiye ekonomisinin geçen yıl yüzde 5,1 büyüdüğünü anımsatarak, bu eğilimin 2024’te de devam ettiğini söyledi.
Bu yılın ilk çeyreğinde ülkenin yüzde 5,3 büyüdüğünü kaydeden Bolat, “Bu büyümenin 2,5 puan katkısı net ihracattan gelmektedir. İkinci çeyrekte yüzde 2,5 büyüdük. Onun da 1,3 puanı net ihracatın katkısından gelmektedir. Bu sağlıklı ve istikrarlı bir büyümenin formülüdür.” diye konuştu.
“Son 14 ayında içinde 9 ay, aylık ihracat rekorları kırdık”
Bolat, eylül ayında dış ticarette dengelenmenin devam ettiğini, 2024 Ocak-Eylül verilerinin de olumlu ilerleyişi gösterdiğini ifade ederek, şu bilgileri paylaştı:
“Eylül ayında ihracatımız 22 milyar 7 milyon dolar oldu. Bu rakam geçen yılın rakamına göre yüzde 1,8’lik küçük bir azalışı ifade etmekle beraber, bunun en önemli sebebi takvim etkisi olmaktadır. Altın ihracatında yüzde 66’lık bir gerilememiz söz konusu. Altın ve enerjiyi çıkardığımızda ihracatımızdaki artış eylülde yüzde 3,3, 20,8 milyar dolara ulaşmış oldu. Son 14 ayında içinde 9 ay, aylık ihracat rekorları kırdık.”
Bolat, ithalatta da eylül ayında azalma trendini görmekten memnuniyet duyduklarının altını çizerek, şöyle devam etti:
“İhracattaki 1,8’lik küçük artışın yanında ithalatımızda da eylül ayında yüzde 1,4’lük bir azalış söz konusu oldu. Yani her kesimde de yaklaşık 400 milyon dolar civarında bir azalış söz konusu oldu. Çeyreklik trend burada çok önemli. 2024 yılı 3’üncü çeyreğinde geçen yılın aynı çeyreğine göre ihracatta yüzde 4,4’lük artışımız var, bu 3 milyar dolarlık artışa tekabül ediyor. İthalatta da söz konusu dönemde yaklaşık 6 milyar dolarlık azalma söz konusu. Bu da yüzde 6,8’lik bir azalışa tekabül ediyor.”
“Eylülde dış ticaret açığı 5,1 milyar dolar olarak gerçekleşti”
Bakan Bolat, eylülde, dış ticaret açığının 5,1 milyar dolar olarak gerçekleştiğini belirterek, “Geçen yılın aynı döneminde de 5 milyar 95 milyon dolar dış ticaret açığı kaydedilmişti. Her 2 yılı kıyasladığımızda dış ticaret açığımızda çok sınırlı bir artış gerçekleşmiş.” dedi.
Dış ticaret açığının son 14 ayın 11’inde azaldığına dikkati çeken Bolat, açığın üçüncü çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre 17,4 milyar dolara gerilediğini, ihracatın ithalatı karşılama oranının ise 8,5 yüzde puan artışla yüzde 79,2 seviyesine yükseldiğini bildirdi.
Bolat, eylül ayında ihracatın ithalatı karşılama oranının yüzde 81,1 olarak kaydedildiğini anlatarak, şu değerlendirmede bulundu:
“2024’ün 9 ayında ihracat, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 3,2 artışla 193 milyar dolar oldu. Böylece ilk 9 ayda mal ihracatında net 5,9 milyar dolar artış sağlandı. Bu dönemde ithalatta ise yaklaşık yüzde 8’lik azalışla 252,9 milyar dolara geriledi. Böylece ithalatımızda da net 21,6 milyar dolarlık azalış var.”
“Dış ticaret açığı 9 ayda yüzde 31,5 azaldı”
Dış ticaret açığındaki gelişmelere de değinen Bolat, “Dış ticaret açığı yılın 9 ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 31,5 azalışla 87,7 milyar dolardan 60,1 milyar dolara geriledi.” ifadesini kullandı. Bolat, böylece 9 ayda dış ticaret açığının 27,6 milyar dolar azaldığını söyledi.
Bolat, 9 ayda hem enflasyon hem de dış ticaret açığında yaşanan düşüşün Türkiye’deki makroekonomik istikrar sürecine büyük katkılar yaptığını vurgulayarak, şunları kaydetti:
“2024’ün eylülünde yıllıklandırılmış ihracatımız yüzde 3,4 artış ile 261,6 milyar dolara ulaşmıştır. Mal ihracatında son 1 yılda 8,6 milyar dolar net artış sağlandı. İthalat düşüşündeki ana eğilim, bu yıl da devam etti. Yıllıklandırılmış ithalatımız geçen yıl 367 milyar dolar iken bu yıl 340,3 milyar dolara geriledi.” Geçen ay yıllıklandırılmış dış ticaret açığının 78,7 milyar dolara gerilediğine işaret eden Bolat, yıl sonunda bu açığın daha da düşeceğini söyledi.
Bolat, ihracatın ithalatı karşılama oranının da eylülde yüzde 76,8 olduğunu aktardı.
Hizmet ihracatının geçen yılı sonunda 106 milyar dolar olduğunu belirten Bolat, Bakanlık olarak 9 ayda hizmetler ihracatını 84 milyar dolar olarak hesapladıklarını söyledi.
Bolat, cari işlemler açığının temmuz itibarıyla 19,1 milyar dolara gerilediğine işaret ederek, “Cari açıkta yıl sonu Orta Vadeli Program tahmini 34,5 milyar dolar. Kesin olarak 20 milyar doların altında cari işlemler açığıyla yılı kapatacağız.” diye konuştu.
Sektörel bazda ihracat rakamları hakkında da bilgi veren Bolat, 9 ayda ihracatın otomotiv sektöründe yüzde 6,7, kimya sektöründe yüzde 5,7, çelik sektöründe yüzde 10,5, tekstil sektöründe yüzde 12 ve mücevher sektöründe yüzde 7,6 arttığını kaydetti.
Bolat, Avrupa Birliğine 9 ayda 80,5 milyar dolar ihracat yapıldığını belirterek, Almanya’da büyük durgunluk yaşandığını ve bu nedenle söz konusu ülkeye yapılan ihracattın 607 milyon dolar azaldığını ifade etti. Bu dönemde İngiltere, ABD, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Hollanda’nın, ihracatın en çok arttığı ülkeler olduğunu aktaran Bolat, ihracatın en fazla azaldığı ülkenin yaklaşık 6 aydır ticaret yapılmayan İsrail olduğunu, bu ülkeyi Rusya, Almaya, Fransa ve İsviçre’nin takip ettiğini söyledi.
“Mal ve hizmet ihracatını ne pahasına olursa olsun artırma hedefimiz var”
Hükümet olarak “Türkiye Yüzyılı”nı ticaret yüzyılı yapma hedefiyle yola çıktıklarını aktaran Bolat, “Mal ve hizmet ihracatını ne pahasına olursa olsun artırma hedefimiz var. Ama takdir edersiniz ki kuzeyimizde büyük bir sıcak savaş, güneyimizde bir soy kırım ve genişlemekte olan sıcak savaş var. Özelliklede Avrupa’da yaşanan büyük bir ekonomik durgunluk söz konusu. Bu olumsuzluklara rağmen ihracat için koşturan ihracatçılarımızı kutluyoruz.” diye konuştu.
Bolat, ihracatçılara yardımcı olmak üzere Eximbank kaynakları artırdıklarına dikkati çekerek, “Hazine ve Maliye Bakanlığımız ve Merkez Bankamız ile çalışıyoruz, bir kaç güne kadar Eximbank ve reeskont kredileriyle ilgili Hazine ve Maliye Bakanlığımız yeni açıklamalar yapacak. Gerek miktar artırımı gerekse de maliyet düşürme noktasında çalışmalar nihayete ermek üzere.” değerlendirmesinde bulundu.
Geçmiş yıllarda yüzde 80 seviyelerinde uygulanan ihracat bedellerinin Merkez Bankasına satış yükümlülüğünün yüzde 30’a indirildiğini anımsatan Bolat, “Ayrıca, kurumlar vergisi oranı ihracatçılarımız için 5 puan aşağı çekilerek yüzde 20 seviyesine getirildi. Ayrıca, hizmet ihracatçısı şirketlerin yabancılara sundukları hizmetlerden elde ettikleri kazançlarını Türkiye’ye getirmeleri durumunda, söz konusu kazançların yüzde 80’ini vergi matrahından düşürmeleri mümkün hale getirildi.” dedi.
“İhracat için bütün imkanlarımızı seferber etmeye devam edeceğiz. İhracat için ‘asla durmak yok, çalışmaya devam’ sloganıyla hedeflerimizi gerçekleştirinceye kadar Bakanlık ve ihracatçılar ailesi olarak çalışacağız.”
“Filistin Devleti’nin tanınması büyük önem ifade ediyor”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb ile düzenledikleri ortak basın toplantısında yaptığı açıklamada, “Barışı ve güvenliği sağlamakla görevli uluslararası teşkilatların etkisiz kaldığı bu ortamda Filistin Devleti’nin tanınması, daha büyük anlam ve önem ifade ediyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Finlandiya Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Alexander Stubb, Cumhurbaşkanlığı Külliyesindeki baş başa ve heyetler arası görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün yaptıkları görüşmelerde Gazze ve Lübnan’a yönelik İsrail saldırganlığının da gündemlerinin odağında yer aldığını belirterek şunları söyledi: “İsrail’in katliamlarıyla ilgili tavrımızı hem Birleşmiş Milletlerde hem de bugün Meclisimizde açık yüreklilikle dile getirdim. İsrail’in hakka, hukuka aykırı işgal ve ilhak arayışına karşı tavrımız, tüm devletlerin ve uluslararası kuruluşların asli görevidir.”
“HÂLÂ BUNU YAPMAYAN ÜLKELERE FİLİSTİN DEVLETİ’Nİ TANIMA ÇAĞRIMIZI TEKRARLIYORUZ”
“Buradan bir kez daha Gazze’de acil kalıcı ateşkesin sağlanması ve insani yardımların ulaştırılması çağrımızı tekrarlıyorum” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu açıklamalarda bulundu: “Lübnan halkının ve hükûmetinin de bu süreçte yanında olmamız gerekiyor. Güvenlik Konseyi başta olmak üzere barışı ve güvenliği sağlamakla görevli uluslararası teşkilatların etkisiz kaldığı bu ortamda Filistin Devleti’nin tanınması, daha büyük anlam ve önem ifade ediyor. 7 Ekim’den bu yana dokuz ülke Filistin Devleti’ni tanımıştır. Hâlâ bunu yapmayan ülkelere Filistin Devleti’ni tanıma çağrımızı tekrarlıyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir gazetecinin, “Birleşmiş Milletler nezdinde Türkiye ve Finlandiya öncülüğünde oluşturulan Arabuluculuk Dostları Grubu, bölgedeki çatışmaların sonlandırılabilmesi adına bir inisiyatif başlatabilir mi?” şeklindeki sorusu üzerine Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb ile bunları da görüştüklerini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, müşterek atılabilecek adımlar konusunda, her iki ülkenin de ara buluculuk noktasında ne denli başarılı olabileceğini zamanın göstereceğini ifade etti.
İsrail’in ara buluculuğa yaklaşması veya kabulünün söz konusu olmadığının görüldüğünü aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Atılacak adımlarla, temennim odur ki, bakanlarımızın yapacağı ön çalışmalarla böyle bir netice alabilirsek bu netice üzerinden inşallah, bu ara buluculuk çalışmalarına devam ederiz” değerlendirmesini yaptı.
Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb da görüşmede Orta Doğu’da devam etmekte olan çatışmalar konusunun da ele alındığını belirterek, “İsrail’in kendisini savunma ve koruma hakkı olduğunu kabul ederken, kendi güvenliğini sağlama hakkı olduğunu kabul ederken, aynı zamanda İsrail’in uluslararası hukuka uyması gerektiğini de düşünüyoruz. Çünkü yaşanan insanlık trajedisi Gazze’de çok fazla. Şimdi de Lübnan’da aynı şeyi görmeye başladık. Dolayısıyla biz de Finlandiya olarak acil bir ateşkes çağrısında bulunduk Lübnan’da. Saldırıların durması çağrısında bulunduk. Biz de iki devletli bir çözümden yanayız. Bunu sağlayacak siyasi süreci destekliyoruz. Şu anda devam etmekte olan bu iki savaş yani hem Filistin’de hem Lübnan’da yaşananlar belki de barışla sonuçlanacak, barışçıl bir çözüme ulaşılacak ama henüz bu noktadan çok uzaktayız diyebilirim.”
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.