Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Türkiye’nin uluslararası patent başvurularının 2019’da yüzde 47 arttığını belirterek, “Bu artış, ülkemizdeki makine, ilaç, kimya, bilgisayar ve elektrik-elektronik gibi yüksek teknoloji alanlarındaki yeni buluşlardan kaynaklandı. Böylece ilk defa dünyada 13’üncü sıraya yükseldik. Hindistan, İsrail, Avustralya ve Finlandiya gibi ülkeleri geride bıraktık.” dedi.
Bakan Varank, Türk Patent ve Marka Kurumu (TÜRKPATENT) tarafından düzenlenen “Patentle Türkiye-2. Ulusal Üniversiteler Patent Yarışması”nın ödül töreninde yaptığı konuşmada, etkinliği yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında kısıtlı katılımla gerçekleştirdiklerini söyledi.
Yarışmaya katılan öğrencileri ve hocalarını tebrik eden Varank, patentin stratejik önemine dikkati çekti.
Varank, TÜRKPATENT’in yenilik üretme potansiyelini patentleyip, koruma altına almak, fikri ürün portföyünü genişletmek ve bu fikirleri ticari değere dönüştürmek hedefleriyle çalışmalarını sürdürdüğünü bildirdi.
Bu gibi yarışmaların da patent konusunda farkındalığı artırdığını vurgulayan Varank, “Bir buluş patentlendiği zaman 20 yıl süreyle koruma altına alınıyor. Her bir patent başvurusu, en az 20 yıllık bir hedefe ve vizyona sahip. Patentli bir buluşunuz varsa 20 yıl boyunca değer üreten bir ürüne sahip olmanın yanında, koruma süresi dolduktan sonra da topluma mal olabilecek bir ürünü geliştirmenin gururunu yaşıyorsunuz.” diye konuştu.
“Marka başvurularında Avrupa’da birinciyiz”
Türkiye’nin 18 yılda sınai mülkiyet alanında önemli başarılara imza attığını hatırlatan Varank, şu bilgileri verdi:
“Bu sürede, yıllık patent başvuru sayısı 20 kat, yerli patent tescil sayısı da 27 kat arttı. Marka başvurularında 2011 yılından beri Avrupa’da birinci sıradayız. Salgın sürecine rağmen bu yılın 8 ayında patent, marka ve tasarım başvuruları geçen senenin üzerinde.”
Varank, Türkiye’nin uluslararası patent başvurularının da 2019’da yüzde 47 arttığını belirterek, “Bu artış, ülkemizdeki makine, ilaç, kimya, bilgisayar ve elektrik-elektronik gibi yüksek teknoloji alanlarındaki yeni buluşlardan kaynaklandı. Böylece ilk defa dünyada 13’üncü sıraya yükseldik. Hindistan, İsrail, Avustralya ve Finlandiya gibi ülkeleri geride bıraktık.” değerlendirmesinde bulundu.
“Sınai mülkiyetin bütün alanlarında ilk 10’da olmayı hedefliyoruz”
Uluslararası patent korumasının, hedef pazarlarda önemli bir rekabet avantajı sağladığını belirten Varank, şu ifadeleri kullandı:
“Ne kadar çok ürüne koruma alırsanız, piyasanın da o denli hakimi olabiliyorsunuz. Küresel patent başvurularında üst basamaklara çıktığınızda, patentin devler ligine girmiş oluyorsunuz, ülkenizde uluslararası standartlarda inovasyon yapma kabiliyetinin ne denli geliştiğini tüm dünyaya göstermiş oluyorsunuz.”
Sınai mülkiyetin bütün alanlarında, ilk 10 ülke içinde yer almayı hedeflediklerini dile getiren Varank, “Son yıllarda gösterdiğimiz başarılar, yerli ve milli teknolojilerin geliştirilmesinde ne denli iddialı olduğumuzu ortaya koyuyor. Milli Teknoloji Hamlesi vizyonuyla bu iddiamızı daha da güçlendireceğiz.” dedi.
“Gençlerimizin erken yaşta patent farkındalığı olmasını istiyoruz”
Patentle Türkiye Yarışması kapsamında, 98 üniversiteden 584 patent başvurusu alındığını ifade eden Varank, başvuruların temelde elektrik-elektronik, makine, otomotiv, biyomedikal, kimya ve inşaat alanlarında olduğunu ve tamamının Türkiye’nin “Patent Sicili”ne girdiğini söyledi.
Varank, üniversitelerin Türkiye’nin toplam patent portföyü içindeki oranının yüzde 15 olduğuna dikkati çekerek şöyle konuştu:
“Ülke olarak bu oranı daha yukarılara taşımak mecburiyetindeyiz. Buradan hareketle, üniversitelerimiz tarafından yapılan patent başvurularının araştırma ve inceleme raporları ücretlerinde yüzde 50 teşvik indirimi uyguluyoruz. Üniversitelerin 1 yıl içinde yapacakları 100 başvuruya kadar bu ücretler sadece 350 lira. Üniversitelerimizdeki sınai mülkiyet kapasitesinin artırılmasında üniversite yönetimlerine kritik görev ve sorumluluklar düşüyor.”
Patentle Türkiye Yarışması’nın bundan sonra lise öğrencilerini de kapsayacağını bildiren Varank, şunları ifade etti:
“Bu kapsamda Milli Eğitim Bakanlığımızla iş birliği yapıyoruz. Ayrıca yarışmaya faydalı model bileşenini de ekliyoruz. Böylece öğrencilerimiz, yenilik içeren küçük buluşlarıyla da yarışmaya katılabilecek. 1 Kasım’da Patentle Türkiye’nin üniversite ve lise öğrencileri için yeni başvurularını almaya başlayacağız. Çocuklarımızın ve gençlerimizin çok erken yaşlarda patent farkındalığına sahip olmasını istiyoruz.”
Varank, Milli Eğitim Bakanlığının bu alanda son dönemde yürüttüğü çalışmalara değinerek, 2019-2020 eğitim öğretim yılının temasının “patent, faydalı model ve tasarım” olarak belirlendiğini dile getirdi.
Bu yıl Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullar tarafından şu ana kadar 151 patent ve faydalı model, 209 marka ve 94 tasarım başvurusu yapıldığı bilgisini veren Varank, Patentle Türkiye Yarışması ile bu başvuru sayılarında belirgin bir artış beklediklerini söyledi.
“İcat çıkarmaktan vazgeçmeyin”
Varank, yarışmada ödül kazanan gençlerin büyük bir işe imza attıklarını belirterek şu değerlendirmede bulundu:
“Çalıştıkları teknik alanlarda karşılaştıkları sorunlara yeni yöntemler geliştirdiler, bir inovasyonu gerçekleştirdiler. Patent tescilinin her üç aşamasını da yani yenilik, buluş ve sanayiye uygulanabilirlik kriterlerini başarıyla sağladılar. Ayrıca, patent başvurusu için gerekli olan tarifname ve istem gibi son derece özen gerektiren teknik dokümanları kusursuz bir şekilde tamamladılar.”
Yarışmanın para ödülünün ötesine geçen faydaları bulunduğunu vurgulayan Varank, patent başvurularının meslek hayatında önemli bir referans olarak kullanılabileceğini ifade etti.
Varank, desteklerle her zaman gençlerin yanında olmaya devam edeceklerini belirterek, buluşların TEKNOFEST bünyesinde gerçekleştirilen Uluslararası Buluş Fuarı’nda sergileneceğini ve gençlerin yabancı yatırımcılarla buluşmaları için fuarlara katılım desteği vereceklerini bildirdi.
Gençlere kendilerini sürekli geliştirmeleri tavsiyesinde bulunan Varank, şunları kaydetti:
“Ücretsiz erişim sağlayabileceğiniz veri tabanlarından patent araştırması yapın. Alanınızdaki güncel gelişmeleri çok yakından takip edin ve kendi özgün fikirlerinizi geliştirmeye odaklanın. İcat çıkarmaktan asla vazgeçmeyin. Sadece buluş geliştirmekle de yetinmeyin. Bunun bir adım ötesine geçip, buluşlarınızı üretebileceğiniz şirketler kurmaya, girişimler başlatmaya odaklanın. Patentlerinizle yatırımcıların ilgisini çekip, finansmana erişebilirsiniz. Bakın artık entelektüel sermaye, parasal sermayenin önüne geçmiş durumda. Yeniliğin peşinden koşan, basma kalıpların dışına çıkabilen, kimsenin aklına gelmeyen çözümleri üreten ve bunu da pazarlayabilenler bu çağın kazananları olacak. Her biriniz bu potansiyele fazlasıyla sahipsiniz.”
“Patentlerin ticarileşmesi için her türlü katkıyı yapmaya hazırız”
TÜRKPATENT Başkanı Prof. Dr. Habip Asan da 2017’de yürürlüğe giren, Yeni Sınai Mülkiyet Kanunu ile üniversitelere yönelik pek çok düzenleme getirildiğini belirterek, “Kamu kaynakları kullanılarak üniversitelerimizde üretilen fikri mülkiyet hak sahipliği onlara bırakıldı. Burada amacımız, fikri mülkiyetin ticarileşmesi için daha kurumsal kapasite geliştirmek. Aradan geçen 3 senede oldukça güzel örnekler gördük.” ifadelerini kullandı.
Asan, üniversitelere yönelik 10 yıldır etkin çalışma yürüttüklerini, bunlardan birinin de Türkiye Üniversitelerinde Sınai Mülkiyet Bilgisinin Yaygınlaştırılması Projesi olduğunu bildirdi.
Proje kapsamında pek çok etkinlik yapıldığını söyleyen Asan, şöyle dedi:
“Bugün ödül törenini gerçekleştirdiğimiz etkinlik de bununla ilgili. Bu etkinlik için nitelikli bir çalışma yapılarak finale kalan ve dereceye giren patentleri belirledik. Bunlar belirlenirken jürimiz 4 temel unsuru dikkate aldı. Bunlar, buluş, ticarileşme, ekonomik fayda ve toplumsal fayda potansiyeli olarak değerlendirildi. Ödül alan öğrencilerimizi bundan sonra da yalnız bırakmayacağız. Bu patentlerin ticarileşmesi için her türlü bilgi, katkı ve danışmanlığı yapmaya hazırız. Bu konuyla ilgili kendileriyle temasımız devam edecek.”
Asan ayrıca, TÜRKPATENT’in 120 uzman alımı için mülakat aşamasını tamamladığı bilgisini vererek, “Kurumumuz 120 uzman alımını yakın zaman bitirecek. Bu alımlarla uzman kapasitemiz yüzde 50’den fazla artacak. 2021’in ilk yarısında özellikle patentlerde artış sebebiyle yaşanan gecikmeleri azaltmayı planlıyoruz.” diye konuştu.
Konuşmaların ardından yarışmada dereceye girenlere ödülleri verildi.
Ödül Alanlar
1-DENİZ YANIK
Orta Doğu Teknik Üniversitesi
Nörolojik Duyma (İşitsel İşleme Bozukluğu APD) Bozuklukları Olan 5-7 Yaş Arası Çocuklar İçin İşitsel Terapilerini Oyunlaştırarak Sunan Terapi Cihaz Seti (30.000 TL)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilen Metin Kıratlı’nın yemin törenine katıldı.
Anayasa Mahkemesi (AYM) Yüce Divan Salonu’nda gerçekleştirilen törene gelişinde Anayasa Mahkemesi Başkanı Kadir Özkaya tarafından karşılanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra törenin düzenlendiği salona geçti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, törende Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilen Kıratlı’nın üyelik yeminini ve kisvesinin giydirilmesi töreni ile Anayasa Mahkemesi Başkanı Özkaya’nın konuşmasını takip etti.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Yerel Kalkınma Hamlesi ile de şehirlerin yerel potansiyelinin tamamını harekete geçirerek ülke sathına yaydıklarını belirterek, “Yakın dönemde kamuoyuyla detaylarını paylaşacağımız Yerel Kalkınma Hamlesi Programımızla şehirlerimizin potansiyelini, yetkinliklerini ve ihtiyaçlarını dikkate alan yatırım projelerini destekleyeceğiz.” dedi.
Bakan Kacır, Isparta Süleyman Demirel OSB’deki fabrikaların açılışını yaptı. Halı dokumacılığında marka şehrin mirasını dünyayla buluşturacak, mermer kaynaklarını katma değere dönüştürecek, yenilenebilir ve çevre dostu enerji üretim altyapısına güç kazandıracak, yatırım büyüklüğü 1,8 milyara yaklaşan ve 160 istihdam sağlayacak 3 tesisin Isparta’ya hayırlı olmasını dileyen Kacır, şunları söyledi:
AR-GE VE İNOVASYON: Millî Teknoloji Hamlesi vizyonumuz doğrultusunda; Türkiye’yi üretimde, yatırımda, Ar-Ge ve inovasyonda öncü ülkeler arasına dahil edebilmek için gayretlerimizi sürdürüyoruz. Sanayide ve teknolojide son 22 yılda büyük kazanımlar elde ettik. Ar-Ge harcamalarını 1,2 milyar dolardan, 12 milyar dolara, Ar-Ge personeli sayısını 29 binden 272 bine çıkardık.
OSB SAYISINDA ARTIŞ: Sanayide çalışan sayımız 3 milyon 900 binden, 6 milyon 700 bine yükseldi. Sayıları 191’den 360’a yükselen organize sanayi bölgeleri ve kurduğumuz 45 endüstri bölgesi, Türkiye’nin üretim üsleri hâline geldi. Otomotiv üretimimiz yıllık 357 binden, 1,5 milyona yükseldi. Türkiye, Avrupa’nın üçüncü büyük otomobil üreticisi oldu. Beyaz eşya üretimimiz 6,7 milyon adetten, 32,3 milyon adete yükseldi. Türkiye, Avrupa’nın en büyük, dünyanın ikinci büyük beyaz eşya üreticisi oldu. Demir-çelik üretimimiz 16 milyon tondan, 34 milyon tona çıktı.
MİLLİ TEKNOLOJİ HAMLESİ: Millî Teknoloji Hamlemizin işaret fişeğini yakan savunma sanayimizin millî ve özgün ürünleri bugün dünyada savaş paradigmasını değiştiren ve jeopolitik dengeleri belirleyen unsurlar hâline geldi. Uydu teknolojilerinde gerçekleştirdiğimiz yatırımlarla ülkemizi kendi haberleşme ve görüntüleme uydularını geliştirebilen, test edebilen, üretebilen az sayıda ülkeden biri kıldık.
GÜVEN VE İSTİKRAR: Milletimizin 60 yıllık yerli ve millî otomobil hayalini Togg ile gerçeğe dönüştürdük. Bölgesinde güvenin ve istikrarın adresi ülkemiz, küresel ve bölgesel sınamalara rağmen yatırım, istihdam, üretim, icat ve ihracat rotasında kalkınma yolculuğuna emin adımlarla ilerliyor. Sadece 22 yıla sığdırdığımız asra bedel kazanımlarla Türkiye Yüzyılı’nda yenilerini ekleyecek, Türk sanayisinin rekabetçiliği güçlendirecek destek enstrümanlarını adım adım devreye almaya devam edeceğiz.
KATMA DEĞER VE YÜKSEK TEKNOLOJİ: Katma değerli ve yüksek teknolojili üretimi önceleyerek, sanayimizin yeşil ve dijital dönüşümünü gerçekleştirecek, nitelikli insan kaynağımızı en üst düzeyde harekete geçirerek ülkemizin küresel üretim ve teknoloji geliştirme üssü rolünü perçinleyecek projeleri hayata geçirmeyi sürdüreceğiz.
YTAK PROGRAMI: Hızla hayata geçirdiğimiz Yatırım Taahhütlü Avans Kredisi (YTAK) programıyla; ekonomimizin yükselişine katkı verecek teknolojik ve stratejik yatırımların gerçekleştirilmesi için uzun vadeli ve uygun koşullarda finansmana erişim imkânı sunuyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın açıkladığı HIT-30 Yüksek Teknoloji Yatırım Programı ile Türkiye’yi yüksek teknoloji yatırımlarının odağı hâline getirecek tarihimizin en büyük ölçekli teşvik programını geçtiğimiz ay devreye aldık.
YEŞİL VE DİJİTAL DÖNÜŞÜM: Yeşil ve dijital dönüşüm destek programlarıyla işletmelerin ikiz dönüşümde kısa, orta ve uzun vadeli ihtiyaçlarına cevap verecek destek mekanizmalarını onlara sunuyoruz. Başlattığımız Yerel Kalkınma Hamlesi ile de şehirlerimizin yerel potansiyelinin tamamını harekete geçirerek ülke sathına yayıyoruz. “Halka hizmet Hakk’a hizmettir” anlayışıyla; yatırım teşvikleriyle, sanayi alanlarıyla, KOBİ’lerimize sağladığımız imkânlarla ve bölgesel kalkınma projelerimizle Isparta için, Ispartalılar için çalışmaya devam edeceğiz.
3 BİN 150 İLAVE İSTİHDAM: Son 22 yılda OSB’lerimiz için sağladığımız 550 milyon lira finansmanla 3 bin 150 ilave istihdamı Isparta’da oluşturduk. Şehrimize yapılacak yeni ya da ilave yatırımlar için verdiğimiz 850 yatırım teşvik belgesi düzenledik, 55 milyar lira sabit yatırımın ve 11 bin 500 nitelikli istihdamın önünü açtık.
205 PROJE, 791 MİLYONLUK DESTEK: Gülleri kadar güzel gönüllü insanlarıyla maruf Isparta’nın sahip olduğu potansiyeli kalkınma ajanslarımız ile de harekete geçiriyoruz. Batı Akdeniz Kalkınma Ajansımız eliyle şehrimizde; kamu kurumlarımızın, mahalli idarelerimizin, üniversitelerimizin, özel sektörümüzün ve sivil toplum kuruluşlarımızın 205 projesine 791 milyon lira destek olduk.
KOBİ’LERE DESTEK: Yerel kalkınmanın sac ayağı, başat aktörü olan KOBİ’lerimizi desteklemeyi sürdürüyoruz. 22 yıl öncesine kadar şehrimizde KOSGEB desteklerinden bir elin parmağı kadar KOBİ yararlanmışken son 22 yılda 10 bin 400’den fazla KOBİ’mize 1,2 milyar lira destek sağladık. Şehrimizin araştırma ve inovasyon altyapısını güçlendirecek teknoparkımızı ve Ar-Ge merkezimizi Isparta’ya kazandırdık. TÜBİTAK akademik, bilim insanı ve özel sektör Ar-Ge destek programları kapsamında 728 projeye ve 2 bin 300 bilim insanımıza 1,7 milyar liranın üzerinde destek olduk.
ÖNCÜ ŞEHİR: Şehrimizin bereketli topraklarıyla yoğurulmuş eşsiz lezzetleriyle beraber yerel ve geleneksel değerlerinin de yer aldığı 20 ürünü coğrafi işaretle tescilledik. Tarihinde nice medeniyetlere, beyliklere, imparatorluklara yoldaş olmuş Isparta’mızı Türkiye Yüzyılı’nın da öncü şehri yapmak için gayretimizi sürdüreceğiz. Toroslar’ın yiğidi bol şehri Isparta, yeni yatırımlarla beraber sadece turizmin, kültürün değil sanayinin de öncüsü olacak.
GÜCÜNE GÜÇ KATACAK: Şehirlerimizin gücüne güç katacak, üretime, kalkınmaya, istihdama, büyümeye katkı koyacak tüm yatırımcılarımızın her daim destekçisi olacağız. Önümüzdeki dönemde de ilgili tüm kurumlarımızla yakın iş birliği yürüterek 81 şehrimizde sanayimizin katma değer, yüksek teknoloji rekabet ve verimlilik odaklı dönüşümünü daha da hızlandıracağız.
YERELDEN GENELE: Yakın dönemde kamuoyuyla detaylarını paylaşacağımız Yerel Kalkınma Hamlesi Programımızla şehirlerimizin potansiyelini, yetkinliklerini ve ihtiyaçlarını dikkate alan yatırım projelerini destekleyeceğiz. Türkiye Yüzyılı’nda Isparta’mız Yerel Kalkınma Hamlemiz ile üreten, katma değerini artıran, daha da büyüyen güçlü şehirler için başlattığımız seferberlikten güçlü şekilde nasibini alacak. Isparta’mızı yeni yatırımlarla buluşturarak inşallah yerelden genele yükselen bir güç merkezi hâline getireceğiz. Isparta’ya ektiğimiz bu fideler meşhur gülleri gibi şehrimizin yarınlarına kök salacak, çiçek açacak.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.