Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, “Kooperatif Akıllı Ulaşım Sistemlerine Yönelik Merkezi Yazılım Platformu Geliştirilmesi Projesi’nin KGM, TÜRKSAT ve Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Araştırmaları Merkezi ile yapılan bir AR-GE projesi olduğunu belirterek pilot projenin Karayolları Genel Müdürlüğü, İstanbul ve Antalya Bölge Müdürlüklerinde gerçekleştirileceğini bildirdi. Bakan Uraloğlu, “İstanbul Bölge Müdürlüğündeki Hasdal-İstanbul Havalimanı arasında 30 kilometrelik kesimde Kooperatif Akıllı Ulaşım Sistemleri Test ve Uygulama Koridoru tesis edilecektir. Antalya Bölge Müdürlüğü’nde de yaklaşık 30 kilometrelik koridorda da değişken mesaj ve trafik işaretleri ve kamera sistemleri gibi akıllı ulaşım sistemleri tesis ederek tüm bu sistemler fiber optik kablo üzerinden Bölge Müdürlüğümüze ve genel müdürlüğümüze bağlanacak. Ayrıca GLOSA yani yeşil ışık optimum hız tavsiyesi servisini Antalya-Sandıklı hattında seçilen bazı sinyalize kavşaklarda da uygulayacağız.” dedi. Uraloğlu, Akıllı Ulaşım Sistemlerinin ve Kooperatif Akıllı Ulaşım Sistemlerini tek bir merkezi IoT yazılım çatısı altında toplayarak AUS standardizasyonunu sağlayacaklarını bildirerek, “Proje hizmete alındığında akıllı ulaşım sistemi mimarisi, Türksat uyduları ile desteklenerek kesintisiz hale gelecek.” diye konuştu. Proje yazılım altyapısının tamamlanmasını ve saha kurulumunu 23 Kasım 2025 tarihinde bitirmeyi planladıklarını belirten Uraloğlu, “12 aylık bakım süresinin ardında da projemizi 23 Kasım 2026 tarihinde tamamlamayı hedefliyoruz.” dedi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Bakanlığa bağlı Karayolları Genel Müdürlüğü, TÜRKSAT ve Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Araştırmaları Merkezi’nin ortak çalışmasıyla hayata geçirilen; “Kooperatif Akıllı Ulaşım Sistemlerine Yönelik Merkezi Yazılım Platformu Geliştirilmesi Projesi”nin imza törenine katıldı. Bakan Uraloğlu burada yaptığı açıklamada, Akıllı Ulaşım Sistemleri’nin ulaşımın daha güvenli, konforlu, enerji verimliliği sağlayan, ulaşım ağlarını etkin bir şekilde yöneten, bilgi ve haberleşme teknolojilerine dayanan sistemler bütünü olduğunun altını çizdi.
Bakan Uraloğlu, Akıllı Ulaşım Sistemleri’nin ulaşım altyapısının optimizasyonuna, kullanıcılar için ulaşım hizmetlerinin kalitesinin iyileştirilmesine, seyahat güvenliğinin artmasına ve çevre dostu ulaşım seçenekleri sunulmasına katkı sağladığını vurgulayarak, “Bu noktada Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak tüm ulaşım modlarında olduğu gibi Karayolları ağımızda da; seyahat sürelerini azaltmak, trafik güvenliğini arttırmak, mevcut yol kapasitelerini etkin kullanmak ve enerji verimliliği sağlayarak ülke ekonomisine katkı sağlamak için akıllı ulaşım sistemlerini yaygınlaştırmaya devam ediyoruz. Karayolu altyapımızı akıllı ve otonom teknolojilerle donatarak, hızlı ve emniyetli yollar tesis etme çalışmalarımızı sürdürüyoruz.” dedi.
Uraloğlu, “Kooperatif Akıllı Ulaşım Sistemlerine Yönelik Merkezi Yazılım Platformu Geliştirilmesi Projesi”nin önemine işaret ederek, “Özellikle yüksek teknoloji kullanan sistemlerin yazılımlarının yerli ve milli olması ülkemizin menfaati açısından çok önemlidir.” ifadelerini kullandı.
“Artık Hepimiz İçin En Önemli Şey Zaman; Hiçbir Yerde Beklemek İstemiyoruz”
Türkiye’nin Akıllı Ulaşım Sistemleriyle tanışmasının ilk defa elektronik ücret ödeme sistemleriyle başladığını hatırlatan Uraloğlu, “Türkiye karayolu ağında, otoyol ve köprülerde ilk olarak 1999 yılında OGS uygulanmaya başladı. Daha sonra ise sürücülerin yanlarında taşıyabilecekleri elektronik kartlar ile ödeme yapılması sağlanan Kartlı Geçiş Sistemi devreye alındı.1 Şubat 2013 tarihinden itibaren ise KGS tamamen kaldırılarak HGS yeni Hızlı Geçiş Sistemi uygulaması başladı. Artık hepimiz için en önemli şey zaman; hiçbir yerde beklemek istemiyoruz.” şeklinde konuştu.
Otoyollardaki gişe alanlarındaki kulvarların trafikle ilgili bir risk alanı olduğunu söyleyen Uraloğlu, bu sebeple serbest geçiş sistemini geliştirdiklerini ve ülke genelinde yaygınlaştıracaklarını ifade ederek, “Ama bu alandaki en önemli adımlar Karayolları Genel Müdürlüğümüzün bünyesinde Akıllı Ulaşım Sistemleri Merkezlerinin kurulmasıyla atıldı. Bu merkezleri kısaca; belli noktalara yerleştirilen meteorolojik algılayıcılar, değişken mesaj işaretleri ve kamera gibi cihazlar eliyle tüm verilerin toplandığı ve yol kullanıcılarının anlık olarak bilgilendirilmesinin sağlandığı merkezler olarak düşünülebiliriz.” dedi.
“Van’da Bulunan Merkezin Ses, Görüntüleme ve Otomasyon Sistemi Tesisi Çalışmalarını Da Bu Yıl Bitirmeyi Hedefliyoruz”
Uraloğlu, ilk olarak Karayolları Genel Müdürlüğünün her bölge müdürlüğünde 1 adet Akıllı Ulaşım Sistemleri Merkezi olmak üzere toplam 17 merkez ve bu merkezlerin bağlanacağı Ana Merkezin de Genel Müdürlük yerleşkesinde kurulmasını planladıklarını aktararak, “Ana Akıllı Ulaşım Sistemleri Merkezi’nin ses görüntüleme ve Otomasyon Sistemin 2020 yılında, Antalya’da bulunan Karayolları 13. Bölge Müdürlüğündeki merkezin sistemlerini ise 2022 yılında tamamladık. Van’da bulunan Karayolları 11. Bölge Müdürlüğü yerleşkesindeki merkezin ses, görüntüleme ve otomasyon sistemi tesisi çalışmalarını da bu yıl bitirmeyi hedefliyoruz. İstanbul, İzmir, Konya, Ankara, Mersin, Kayseri, Samsun, Diyarbakır, Trabzon, Erzurum, Bursa, Kastamonu, Sivas ve Kars Bölge Müdürlüklerindeki merkezlerin proje hazırlama çalışmaları sürüyor. Elazığ’daki 8. Bölge Müdürlüğü’nün de AUS Merkezi proje çalışmaları da devam ediyor.” diye konuştu.
Uraloğlu, Ana Akıllı Ulaşım Sistemleri Merkezinde görüntü entegrasyon çalışmaları kapsamında; İstanbul-İzmir Otoyolu, Kuzey Marmara Otoyolu, Menemen-Aliağa-Çandarlı Otoyolu, Ankara-Niğde Otoyolu, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osmangazi Köprüsü ve 1915 Çanakkale Köprüsü’ne ait kamera görüntüleri ile kurum ağına bağlı Karla Mücadele, Karayolları Denetim İstasyonları ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü ile 15 Temmuz Şehitler Köprüsü görüntüleri Ana Akıllı Ulaşım Sistemleri Merkezindeki ekranlar üzerinden izlenebildiğini kaydetti.
Akıllı Ulaşım Sistemleri bileşenleri olan meteorolojik bilgi istasyonları, kameralar ve olay algılama uygulamalarımız sayesinde hava olayları, çevre şartları ve olası kazalar gibi değişkenlerin etkilerini anında tespit ettiklerini belirten Uraloğlu, “Sinyalizasyon sistemleri, değişken mesaj işaretleri, radyo yayınları ve mobil bilgi uygulamaları ile tüm sürücülerimizi yol durumlarına dair anlık bilgilendirebiliyoruz. Bu kapsamda ülke genelindeki otoyol, devlet ve il yolları üzerinde; 2 bin 990 adet sinyalizasyon, 5 bin 152 adet kamera, 149 adet Meteoroloji İstasyonu, 710 adet Değişken Mesaj İşareti, bin 120 adet Değişken Trafik İşareti, 209 adet hız tespit ve uyarı radarı ve bin 723 adet ışıklı uyarı ve güvenlik cihazı bulunmaktadır. Bu cihazların aktif ve verimli kullanılması için internet alt yapısı da çok önemlidir.” dedi.
“Karayollarında Bulunan Fiber Optik Kablo Haberleşme Altyapısı Uzunluğu 7 Bin 629 Kilometreye Ulaştı”
Uraloğlu, bugün itibarıyla devlet ve il yollarında haberleşme altyapısı tesisi tamamlanan toplam 3 bin kilometre yol ve otoyol ağında mevcut 4 bin 629 kilometrelik haberleşme altyapısı olduğunu belirterek, “Ülkemizdeki karayollarında bulunan fiber optik kablo haberleşme altyapısı uzunluğu 7 bin 629 kilometreye ulaşmıştır. Bu kapsamda yollarımıza toplam 15 bin kilometre karayolu ağına fiber kablo tesis edilmesi planlanmakta ve çalışmalarda aşama aşama devam etmektedir.” ifadelerini kullandı.
“AUS Vasıtasıyla Yollardaki Güvenliği Maksimum Düzeye Çıkarken Gereksiz Zaman ve Maddi Kayıpları Da Önleyeceğiz”
Sinyalizasyon, kamera, değişken mesaj ve trafik işaretleri gibi akıllı ulaşım sistemi cihazları insani olarak geldiği anlama da değinen Uraloğlu, “Bakın; yolda aniden meydana gelen bir kaza, herhangi bir nedenle durmak zorunda olan bir araç, gizli buzlanma, yola düşen bir nesne gibi planlanmamış durumlarda sürücüler bazen bu ani gelişmeleri fark edemeyebiliyor. Maalesef hiç istemediğimiz sonuçlarla yüzleşebiliyoruz. İşte bahsettiğim bu cihazlar sayesinde yol kullanıcılarına anlık bilgilendirme sağladığımızda bu tür istenmeyen sonuçları minimize edeceğiz. Akıllı ulaşım sistemleri vasıtasıyla yollardaki güvenliği maksimum düzeye çıkarken gereksiz zaman ve maddi kayıpları da önleyeceğiz.” dedi.
Büyük Şehirlerdeki Trafik Sıkışıklığının Sosyal Yaşama Olumsuz Etkisi En Aza İnecek
Büyük şehirlerdeki trafik sıkışıklığının sosyal yaşama olumsuz etkisi en aza ineceğini, insanların stresten uzak, huzurlu bir şekilde yolculuk etmelerini sağlayacaklarını söyleyerek, “Ehliyetini yeni almış acemi sürücülerimizi düşünün…Hepimiz yola ilk çıktığımızda bu acemilik sürecini yaşıyor ve az önce bahsettiğim durumlarla karşılaşabiliyoruz. Ya da araç kullanan hanımefendilerin bir anda ortaya çıkan bu tür durumlarda ya da sıkışık bir gişe geçişinde yaşadığı tedirginliği düşünün. İşte Akıllı Ulaşım Sistemleri yaygınlaştıkça yollarda stresten ve tedirginlikten uzak çok daha güvenli ve konforlu bir seyahat imkanına kavuşacağız ve artık bunu yerli yazılımlarımızla sağlayacağız.” şeklinde konuştu.
Bakan Uraloğlu, “Kooperatif Akıllı Ulaşım Sistemlerine Yönelik Merkezi Yazılım Platformu Geliştirilmesi Projesi” KGM, TÜRKSAT ve Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Araştırmaları Merkezi ile yapılan 3’lü protokol eliyle geliştirilen bir AR-GE projesi olduğunu vurgulayarak, “Proje; saha ve merkez donanımları ile merkezi yazılım platformu olmak üzere 3 ana başlıktan oluşmaktadır. Pilot proje; Karayolları Genel Müdürlüğü, 1. İstanbul Bölge Müdürlüğü ve 13. Antalya Bölge Müdürlüğünde gerçekleştirilecektir. Proje kapsamında oluşturulacak Merkezi Yazılım tamamlandıktan sonra tüm Bölge Müdürlüklerinde kullanılacaktır.” dedi.
Hasdal-İstanbul Havalimanı Arasına Kooperatif Akıllı Ulaşım Sistemleri Test ve Uygulama Koridoru Tesis Edilecek
Proje çalışmaları kapsamında pilot bölgelerden biri olan Karayolları İstanbul Bölge Müdürlüğündeki Hasdal-İstanbul Havalimanı arasındaki 30 kilometrelik kesimde Kooperatif Akıllı Ulaşım Sistemleri (K-AUS) Test ve Uygulama Koridoru tesis edileceğini bildirerek, “AUS Sistemlerinden elde edilen veriler araç içi ünitelere iletilecek, araç-araç, araç-altyapı haberleşmesi sağlanarak trafiğin etkin ve verimli kullanılması, kazaların azaltılması sağlanacak. Yol durumu hakkında elde edilen güncel bilgiler ile Akıllı Ulaşım Sistemleri Merkezleri üzerinden sürücülerin anlık olarak uyarılması ve bilgilendirilmesi sağlanacak. Ayrıca gelişen teknolojilerle birlikte 5G gibi yeni haberleşme altyapılarının da testlerinin bu koridorda yapılmasını öngörüyoruz.” diye konuştu.
“Yeşil Işık Optimum Hız Tavsiyesi Servisini Antalya-Sandıklı Hattında Seçilen Bazı Sinyalize Kavşaklarda Uygulayacağız”
Uraloğlu, araç algılayıcı sistemleri, katılım kontrol sistemleri, hız tespiti için plaka tanıma sistemleri, kamera sistemleri, değişken mesaj işaretleri, fiber optik kablo haberleşme altyapısı bileşenleri, meteoroloji istasyonları gibi sistemleri temin ve tesis edeceklerinin de altını çizerek, “İkinci pilot bölge olan Karayolları Antalya Bölge Müdürlüğü’nde de yaklaşık 30 kilometrelik koridorda da değişken mesaj ve trafik işaretleri ve kamera sistemleri gibi akıllı ulaşım sistemleri tesis ederek tüm bu sistemler fiber optik kablo üzerinden Bölge Müdürlüğümüze ve genel müdürlüğümüze bağlanacaktır. Ayrıca GLOSA yani yeşil ışık optimum hız tavsiyesi servisini Antalya-Sandıklı hattında seçilen bazı sinyalize kavşaklarda da uygulayacağız.” dedi.
Uraloğlu, buradaki Ana AUS Merkezinde ise sahadaki tüm sistemlerin ortak bir çatı yazılımla kontrol ve yönetimi sağlanacağını belirterek, “Bu çatı yazılım kapsamında mobil uygulama da hazırlanarak hizmete sunulacaktır. Merkezi Yazılım Platformunun hizmet vereceği bilgi işlem tabanlı donanımlar Genel Müdürlüğümüzde yer alan sistem odasında konuşlandırılacaktır.” dedi.
“Kooperatif Akıllı Ulaşım Sistemlerini Tek Bir Merkezi IoT Yazılım Çatısı Altında Toplayarak AUS Standardizasyonunu Sağlayacağız”
Uraloğlu, bir ulusal AUS mimarisi ve yazılımı geliştirdiklerini belirterek, “Akıllı Ulaşım Sistemlerinin ve Kooperatif Akıllı Ulaşım Sistemlerini tek bir merkezi IoT yazılım çatısı altında toplayarak AUS standardizasyonunu sağlayacağız. Proje hizmete alındığında akıllı ulaşım sistemi mimarisi, Türksat uyduları ile desteklenerek kesintisiz hale gelecek. Bu sayede sistemler arası bütünlük ve birlikte çalışabilirliği tesis ederek operasyonel kabiliyetin arttırılmasını hedefliyoruz. Ayrıca proje kapsamında K-AUS ve AUS Sistemlerin kurulacağı Antalya ile İstanbul’da Fiber ve Enerji altyapı kurulumlarını da gerçekleştireceğiz.” dedi.
Proje yazılım altyapısının tamamlanmasını ve saha kurulumunu 23 Kasım 2025 tarihinde bitirmeyi planladıklarını belirten Uraloğlu, “12 aylık bakım süresinin ardında da projemizi 23 Kasım 2026 tarihinde tamamlamayı hedefliyoruz. Şimdiden hayırlı uğurlu olsun.” ifadelerini kullandı.
Bakan Uraloğlu sözlerine şu şekilde devam etti:
“Yollarımızı Ulaşımda Aklın Yolu dediğimiz akıllı ulaşım sistemleri ile donatmaya devam edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. Bu proje vesilesiyle Bakanlığımızın üç önemli kuruluşu arasında ulaşım sistemlerimizin gelişmesi adına oluşan diyalog ve işbirliğinin de örnek teşkil etmesini ve devamını diliyorum. Çalışmalarınızda her zaman yanınızda ve destekçiniz olduğumuzu yinelemek istiyorum. 2 yıllık sürede ulaşım noktasında birçok projeye imza attık, bize bu anlamda hedefleri gösteren Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür ediyorum. Bu düşüncelerle Karayolları Genel Müdürlüğü, TÜRKSAT ve Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Araştırmaları Merkezi kurumlarımız arasında imzalanan iş birliği protokolünün şimdiden başta tüm paydaşları olmak üzere Karayolları sektörümüze ve ülkemize hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Gayriresmî Zirvesi vesilesiyle bulunduğu Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de, Macaristan Başbakanı Viktor Orban ile bir araya geldi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı Gayriresmî Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, “Geçmişte Kıbrıs’ta, Karabağ’da, Bosna’da ve bugün de Gazze’de yaşanan trajediler bizlere sınırlarımızın ötesini de düşünmemiz gerektiğini hatırlatıyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Gayriresmî Zirvesi’nde bir konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında, zirve vesilesiyle derin dostluk ilişkilerine sahip olunan Macaristan’ı ziyaret etmekten memnuniyet duyduğunu söyledi.
Macaristan Başbakanı Victor Orban’a nazik ev sahipliğinden dolayı teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, TDT’nin dönem başkanlığını üstlenen Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov’a başarılarının devamını diledi.
TDT’nin ilk defa bir zirveyi gözlemci ülkede tertiplediğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu durumun Macaristan’a verilen önemin en açık göstergesi olduğuna değindi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Devletleri olarak tarihin ve medeniyetin kesişim noktasında Doğu’nun bilgeliği ile Batı’nın dinamizmini birleştiren köklü bir mirasın taşıyıcıları olduklarını vurgulayarak, şöyle devam etti: “Teşkilatımızın Doğu ile Batı’yı buluşturan bu stratejik bağlantının asli mimarlarından biri olacağına yürekten inanıyorum. Temsilcilik ofisiyle Kuraklık Önleme Enstitüsü’ne ev sahipliği yapan Macaristan’ın teşkilatımız ile Avrupa kuruluşları arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesine katkı sağlayan rolüne büyük önem atfediyoruz. Macaristan temsilcilik ofisimizin İcra İhraç Direktörlüğü’ne de Macaristan’ın İstanbul eski başkonsolosu Balazs Hendrich’in atanmasının ofisin etkinliğini artıracağı kanaatindeyiz. Bu vesileyle Macaristan’ın kültürel iş birliğimizin nişanesi TÜRKSOY’a gözlemci üye olarak katılımını teşvik ettiğimizi ifade etmek istiyorum. Teşkilat olarak nice zorluğun, ön yargının, engelin üstesinden geldik. Geriye doğru baktığımızda bugün parmakla gösterilen bir seviyedeyiz. Elbette önümüzde daha gidilecek çok mesafe var ama siz kardeşlerimle hedefe varacağımızdan hiçbir şüphe duymuyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, idare, personel ve bütçe başlıklarında sekretaryanın ilave imkânlarla donatılmasının teşkilatı çok daha etkin hâle getireceğine işaret ederek, ilk aşamada sekretaryanın bütçesinin iki katına çıkarılmasının faydalı ve gerekli olduğu kanaatini taşıdıklarını söyledi.
“21 MART’IN TDT NEVRUZ ANMA VE KUTLAMA GÜNÜ OLARAK İLAN EDİLMESİNDEN MEMNUNİYET DUYACAĞIZ”
Nevruz Bayramı’nın bin yılı aşan ortak kültür ve tarihin, kader ve gönül birliğinin en önemli kültürel mirası olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “21 Mart’ın bundan böyle Türk Devletleri Teşkilatı Nevruz Anma ve Kutlama Günü olarak ilan edilmesinden memnuniyet duyacağız. Keza Semerkant’ta bu yıl düzenlenecek olan UNESCO 43. Genel Konferansı’nda 15 Aralık Günü’nün Dünya Türk Dili Günü olarak ilan edilmesinin çok anlamlı olacağını düşünüyoruz. Bu doğrultuda yürütülen çalışmaların konferans tarihine kadar neticelenmesini temenni ediyorum. Özbek kardeşlerimize başarıyla icra edeceklerine samimiyetle inandığım genel konferansta şimdiden üstün muvaffakiyetler diliyorum. Bu vesileyle Özbekistan’ın Türk Kültür ve Miras Vakfına üye olarak kabul edilmesinden büyük memnuniyet duyuyoruz. Doğu ile Batı arasında güvenli ve kesintisiz ulaşım hakkını teşkil eden Orta Koridor stratejik bir güzergâh olarak öne çıkıyor. Orta Koridor’un başarısı için teşkilat bünyesinde iş birliğine büyük önem veriyor, üye devletlerin desteğini bekliyoruz. Geçmişte Kıbrıs’ta, Karabağ’da, Bosna’da ve bugün de Gazze’de yaşanan trajediler bizlere sınırlarımızın ötesini de düşünmemiz gerektiğini hatırlatıyor. Sesimizi duyuracağımız her vesile insanlığın ihtiyaç duyduğu adil düzen, hakça paylaşım ve hukuk temelli sistem arayışlarına cevap verecektir. Kardeşlik hukukumuzun gereği olarak birbirimizi kollarken, aramızdaki dayanışmayı çok daha görünür kılmamız gerekiyor.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, aile meclisinin, Türk dünyasının ayrılmaz parçası olan Kıbrıs Türk halkıyla dayanışmayı artırmasının önemine değindi.
Türk dünyasının doğru bildiği yoldan şaşmadan, gönülden bağlı olduğu Kıbrıs Türkleri’nin hak, özgürlük ve adalet mücadelesine çok daha fazla omuz vermesini beklediklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu minvalde Aksakallar Konseyi’mizin mayıs ayı başında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde gerçekleştirdiği toplantıyı çok anlamlı bulduğumu ifade etmek istiyorum. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bulunmadığı bir Türk dünyası aile fotoğrafının her zaman eksik kalacağını düşünüyoruz. Bu nedenle bugün zirvemizde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Türk Akademisi’ne gözlemci üyeliğine ilişkin aldığımız kararı çok önemli bir ilave adım olarak görüyoruz. İnşallah uzak olmayan bir gelecekte Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni teşkilatımıza tam üye olarak kabul edeceğimiz günleri hep birlikte görmeyi ümit ediyorum” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk dünyası için stratejik öneme haiz Kafkaslar’da yaşanan gelişmeleri yakından takip ettiklerini vurgulayarak, “Can Azerbaycan’ın Ermenistan ile barış anlaşması üzerinde mutabık kalmasından memnunuz. İki ülke arasında kalıcı barış tesis edilebildiği takdirde bu durum şüphesiz Türk dünyamız için birçok fırsatı da beraberinde getirecektir. Bu noktada muzaffer Cumhurbaşkanı, aziz kardeşim Aliyev’in bölgeye barışı getirecek lider olarak tarihe geçeceğinden eminim” diye konuştu.
“Modern zamanların en şiddetli insani felaketinin yaşandığı Gazze’de sivil halk adeta cehennemi yaşıyor” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler’in dün yaptığı “yardım ulaşmazsa 14 bin bebeğin ölebileceğine dair” vahim bir uyarısını hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türk dünyası olarak ateşkesin tesisi, insani yardımların kesintisiz sevkiyatı, Gazze’nin yeniden imarı ile adil ve kalıcı bir barış sürecinin başlatılması yönündeki çabalara katkılarımız önemlidir. Bölgemizdeki istikrar ve sükûnet arayışları çerçevesinde İsrail’in sınır tanımayan yayılmacılığına karşı durulması ve Filistin’in yanı sıra Lübnan ve Suriye’nin toprak bütünlüğünün desteklenmesi gerekiyor” dedi.
“SURİYE’NİN İSTİKRARA KAVUŞMASINA YÖNELİK YOĞUN ÇABALARIMIZ DEVAM EDİYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, güvenliğe yönelik sınamaların en önemlilerinden biri olan Rusya-Ukrayna Savaşı’nın küresel etkilerinin derinden hissedildiğine işaret ederek, “Taraflar 2022 yılından bu yana ilk kez geçtiğimiz günlerde yeniden İstanbul’da bir araya geldi. Kapsamlı ateşkese ve adil bir barışa ulaşılması yönünde her iki ülkeyle yoğun temaslarımızı sürdüreceğiz. Keza 14 yıl süren ihtilafın ardından Suriye’nin istikrara kavuşmasına yönelik yoğun çabalarımız devam ediyor. Bu fırsatın etkin ve doğru şekilde kullanılması sadece Suriye’de değil, bölge ve ötesinde istikrarın sağlanması açısından önemlidir” değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Dünyası Kültür Elçisi, Nobel Ödüllü bilim insanı Prof. Dr. Aziz Sancar’ın da aralarında olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Kendisine Bişkek Zirvesi’nde almış olduğumuz kararla, Türk dünyasında bilimsel çalışmalara üstün katkılarından dolayı Ali Şir Nevai Uluslararası Ödülü’nü birazdan takdim edeceğiz. İstikbalimizin teminatı olan gençlerimizin Sayın Sancar’ın izinden giderek bilimde, teknolojide, ilimde ve diğer alanlarda Türk milletine daha nice başarılar yaşatacaklarını düşünüyoruz” şeklinde konuştu.
Bugün imzalanacak Budapeşte Deklarasyonu’nun ve alacakları kararların Türk dünyası başta olmak üzere tüm dost ve kardeş ülkelere hayırlı olmasını temenni eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk dünyasının tam bir dayanışma, karşılıklı saygı ve kardeşlik içinde geleceğe hep beraber yürüyeceğine inandığını sözlerine ekledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Gayriresmî Zirvesi’ne katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı zirve için gittiği Varkert Bazar’da, Macaristan Başbakanı Viktor Orban karşıladı.
Macaristan Başbakanı Orban ile bir süre sohbet eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile bir araya geldi. Görüşmeye Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev de katıldı.
Liderler, görüşmenin ardından zirvenin gerçekleştirildiği salona geçti.
Liderlerin konuşmalarının ardından ödül törenine geçildi. TDT Gayriresmî Zirvesi kapsamında, Nobel Kimya Ödülü sahibi Prof. Dr. Aziz Sancar’a Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov tarafından “Ali Şir Nevai Uluslararası Ödülü” takdim edildi.
Takdim sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Macaristan Başbakanı Orban da platformda yer aldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Macaristan Başbakanı Orban, Türk dünyasında bilimsel çalışmalara üstün katkılarından dolayı ödül alan Sancar’ı tebrik etti.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.