Cumhurbaşkanı Erdoğan Gaziantep’teki Deprem Konutları Kura ve Anahtar Teslim Töreni’nde yaptığı konuşmada, “En son hak sahibi vatandaşımız da evine yerleşinceye kadar bize durmak, dinlenmek yok. El ele, gönül gönüle vererek bu sınamanın da üstesinden geleceğiz. Görüyoruz ki Türkiye, asrın birlikteliğini sergileyerek asrın felaketinin yaralarını süratle sarıyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gaziantep’teki Deprem Konutları Kura ve Anahtar Teslim Töreni’ne canlı bağlantı ile katılarak bir konuşma yaptı.
Olumsuz hava şartları nedeniyle İslahiye’deki töreni canlı bağlantıyla yapmak mecburiyetinde kaldıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk fırsatta bu aksaklığı telafi edeceklerini söyledi.
Gaziantep’teki Şehir Hastanesinin hayırlı olması temennisinde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, buradan hizmet alacak vatandaşlara acil şifalar diledi.
Depremin hemen ardından 21 Şubat’ta İslahiye’ye geldiklerini, bu ziyarette 6 Şubat depremlerinin ilçede yol açtığı yıkımı bizzat yerinde gördüklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremden en olumsuz etkilenen diğer yerlerle birlikte İslahiye’nin de yeniden inşası için çalışmalara başladıklarını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen yıl 31 Mart’ta Gaziantep-Kilis afet konutlarının temelini attıklarını, ardından Nurdağı ilçesinde 22 Nisan’da inşası tamamlanan köy evlerini hak sahiplerine teslim etmenin sevincini yaşadıklarını söyledi.
“DEPREM BÖLGESİNİN İMARI VE İHYASI İÇİN ARALIKSIZ ÇALIŞIYORUZ”
Seçim gündeminin deprem gündeminin önüne geçmesine asla izin vermediklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gaziantepli, İslahiyeli ve Nurdağlıların kendilerinin gayretlerini, samimi çabalarını yakından gördüklerini ifade etti.
Depremin ardından bir sene geçse de toprağa verilen her bir canın acısını yüreklerinde ilk günkü tazelikle hissettiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gaziantep ve ilçelerinde vefat eden 3 bin 904 vatandaşla tüm deprem şehitlerini rahmetle andı.
“Gideni geri getirmek mümkün değil fakat yıkılanın yerine yenisini koymak, depremin yol açtığı maddi zararları telafi etmek bizlerin elindedir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu anlayışla deprem bölgesinin imarı ve ihyası için aralıksız çalıştıklarını vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremde Gaziantep’te yıkılan bina sayısının 4 bin 126 olduğunu hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yıkık ve acil yıkılacak 6 bin 114 bina enkazının tamamını kaldırdık. Ağır hasarlı 14 bin 319 binadan 11 bin 554’ünün enkaz kaldırma işlemi de bitti. Kira yardımı ve diğer destek ödemeleriyle Gaziantep’e toplam 4,8 milyar liralık kaynak aktardık. Gaziantep’te kurulan ve dağıtılan çadır sayısı 54 bin 554’tür. Şehrimizdeki 20 yerde kurulan 8 bin 660 konteynerde 26 bin kişi kalıyor. Kırsalda kurulan konteyner sayısı ise 10 bin 674, buralarda barınan kişi sayısı 32 bin 454’tür.”
Konuşmasına son bir yılda neler yapıldığını anlatan bir videonun ardından devam eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gaziantep’te 17 bin 425 konut, 1673 iş yeri, 839 ahır olmak üzere 19 bin 927 hak sahibi bulunduğunu söyledi.
“BİR YILDA ÇOK CİDDİ MESAFE KATETTİK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugünkü törenimizle 10 bin 90’ı il ve ilçe merkezlerinde, 608’i kırsalda olmak üzere 10 bin 698 konutumuzun kurasını çekiyoruz. Yuvalarına kavuşan tüm vatandaşlarıma yeni evlerinin hayırlı, bereketli, huzurlu olmasını temenni ediyorum. Gaziantep’te yaklaşık 14 bin konutumuzun yapımı hızla sürüyor. Bunları da söz verdiğimiz şekilde tamamlayarak, hak sahibi kardeşlerime peyderpey teslim edeceğiz” diye konuştu.
En son hak sahibi vatandaş evine yerleşinceye kadar durup dinlenmeyeceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “El ele gönül gönüle vererek bu sınamanın da üstesinden geleceğiz. Görüyoruz ki Türkiye, asrın birlikteliğini sergileyerek asrın felaketinin yaralarını süratle sarıyor. Elbette zaman zaman gecikmeler, sıkıntılar, problemler ortaya çıkabiliyor. Toplam 11 ilimizi ve 14 milyon vatandaşımızı doğrudan etkileyen böylesi bir afetin altından kalkmak öyle her babayiğidin harcı değildir. Dünyada Avrupa’sı ve Amerika’sı dahil hiçbir ülke böyle ağır bir yükün altından bizim gibi dirayetle kalkamaz. Nitekim geçtiğimiz senelerde orman yangını ve sel felaketi yaşayan kimi Batılı devletler hala bu sorunlarla boğuşuyor, Türkiye ise en zor olanı alnının akıyla geride bırakmıştır. Milletimizin sabrı, metaneti, vakarı, gayreti ve yakın dayanışmasıyla sadece 1 yılda çok ciddi mesafe katettik.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremin ardından arama kurtarma faaliyetlerinden barınma ihtiyaçlarının karşılanmasına, enkazın kaldırılmasından yeni yerleşim yerlerinin planlanmasına kadar birçok kritik eşiği başarıyla atlattıklarını belirtti.
Ekonomiye maliyeti 104 milyar doları bulan bir felaket yaşansa da hasarın ve faturanın büyüklüğü karşısında asla yılgınlığa kapılmadıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir taraftan deprem bölgesinin yeniden imarı için mesai harcarken diğer taraftan da yatırımların aksamasına müsaade etmediklerini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, nice çalışmayı, desteği ve yardımı, devletin, belediyelerin, sivil toplum kuruluşlarının vasıtasıyla depremzedelere ulaştırdıklarını dile getirerek, şu değerlendirmelerde bulundu: “Şüphesiz eksiklerimiz olmuştur. Hiç arzu etmesek de kimi yerlerde gecikmeler yaşanmış olabilir. Ama deprem bölgesi için nasıl samimiyetle çalıştığımıza, depremzede kardeşlerimize el uzatmak için nasıl çabaladığımıza 85 milyon şahittir. Bundan sonra daha hızlı yol alacağımıza inanıyorum. Farklı proje ve çalışmalarla bu süreci kolaylaştırmanın ve hızlandırmanın gayretindeyiz. Yerinde dönüşüm projemiz bunlardan biridir. Ülkemiz genelinde yerinde dönüşüm için başvuru sayısı 255 bini aştı. Gaziantep’te bu sayı 1068’dir. Bu projemizde konutlar ve köy evleri için 750 bin lira hibe, 750 bin lira çok uygun şartlarda kredi veriyoruz. Ahırlı köy evleri için hibe miktarı 750 bin lira, kredi tutarı ise 1 milyon liradır. Krediler iki yıl ödemesiz olmak üzere 10 yıl vadeli ve faizsizdir. Depremden etkilenen şehirlerimizin meydanlarını, ana caddelerini de biz yapıyoruz. Deprem bölgesindeki içme suyu, atık su, kanalizasyon, arıtma tesisi gibi altyapı projeleri için yerel yönetimlere 56 milyar liralık hibe desteği sağlıyoruz. Şu an projelendirme çalışmaları sürüyor, yazın altyapı çalışmalarına başlayacağız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, altyapıdan üst yapıya, konuttan köy evine, iş yerlerinden, sosyal donatılara, her alanda büyük bir gayret ve özveriyle çalışarak afet bölgesini en kısa sürede ayağa kaldıracaklarını vurgulayarak, şöyle konuştu: “Sizlerden özellikle gönlünüzü ferah tutmaya devam etmenizi rica ediyorum. Türkiye, kerim vasfıyla bilinen çok güçlü bir devlettir. Tarihte daha önce defalarca olduğu gibi deprem imtihanını da başarıyla vereceğimizden asla şüphe duymuyoruz. Bu süreçte çözümün parçası olmak yerine sorundan nemalananları milletimizin vicdanına havale ediyoruz. Biz bunlara aldırmıyor, kulak asmıyor, vaktimizi ve enerjimizi çalmalarına izin vermiyoruz. Onlar ne yaparsa yapsın, biz sizin için depremzede tüm kardeşlerimiz için canla başla çalışmayı sürdürüyoruz. Bu duygularla kurayla yuvalarına kavuşan vatandaşlarımızı bir kez daha tebrik ediyorum. Önümüzdeki 31 Mart seçimlerinin tüm ilçeleriyle Gaziantep’e hayırlı olmasını temenni ediyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasının ardından hak sahiplerine deprem konutları teslim edildi.
ŞAHİNBEY MİLLET CAMİİ VE KÜLLİYESİ AÇILIŞ PROGRAMI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gaziantep’te Şahinbey Millet Camisi ve Külliyesi’nin açılış törenine de katıldı. Eserin kazandırılmasında emeği geçen herkese şükranlarını sunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şahinbey’in 1 milyon 300 bine ulaşan nüfusuyla Gaziantep’in gözbebeği ilçelerinden olduğunu, nüfus çoğalıp, ilçe büyüdükçe ibadethane ihtiyacının arttığını dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, aynı anda 17 bin kişinin ibadet edebileceği Şahinbey Millet Camisi ile bu ihtiyacın karşılanmış olacağına işaret ederek, caminin dış bahçesiyle ibadet eden sayısının 34 bine kadar ulaşmasının takdire şayan olduğunu ifade etti.
Eserin Gaziantep’e çok büyük değer katacağının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Zarif dokusuna Kur’an-ı Kerim ayetleri ve lafzatullah nakşedilen camimiz, külliyesiyle birlikte 24 saat şehrin manevi hayatına ışık tutacaktır. Şahinbey Millet Camisi ve Külliyesi sadece bir ibadethane olarak tasarlanmadı. Burası aynı zamanda kütüphanesi, kitap kafesi, çocuk alanları, kursları ve diğer sosyal donatılarıyla bir yaşam alanı olarak planlandı.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, camilerin sadece günde 5 kez namaz kılınan yerler olarak görülmemesi gerektiğini vurgulayarak, “Camilerimiz, tevhidin olduğu kadar vahdetin, birlik ve beraberliğin, müminler arasındaki ebedi ve ezeli kardeşliğin sembolüdür. Camiler, minberi, mihrabı ve kürsüsüyle ilim ve ahlak, marifet ve hikmet derslerinin verildiği ilim merkezleridir” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Namazlarımızı kılıp gittiğimiz mekanların ötesinde, buraları merkez edinerek her alanda kendimizi geliştirmenin yollarını aramalıyız. Evlerimizin neşesi, gözümüzün nuru olan çocuklarımızı ellerinden sevgiyle tutup, camilerimize daha sık getirmeliyiz. Hanım kardeşlerimizin buralardan daha fazla, daha yoğun faydalanmasını sağlamalıyız. İstikbalimizin güvencesi olan gençlerimizin camilerle irtibatlarının mutlaka kuvvetli olmasını temin etmeliyiz. Kur’an-ı Kerim ziyafetleri, söyleşiler, sohbetler, mevlidi şerifler ve benzeri etkinliklerle bu güzel eserin hakkını vermenin yollarını aramalıyız. Çocuklarımızı, kendisine, ailesine, vatanına, milletine, devletine ve insanlığa faydalı kuşaklar olarak yetiştirmek ancak bu şekilde mümkündür. Diğer türlü nesillerimizin içki, kumar, uyuşturucu, fuhşiyat, terör, şiddet gibi belaların pençesine düşmesinin önüne geçemeyiz. Bu ulvi gaye doğrultusunda çalışan, koşturan, pek çok hadsizliğe rağmen nesillerimize sahip çıkan kuruluşlarımıza, vakıflarımıza, derneklerimize ve belediyelerimize gönülden teşekkür ediyorum. Rabb’im, bizi sevgisiz, susuz, havasız, vatansız, aynı zamanda mabetsiz, minaresiz, ezansız bırakmasın diyorum.”
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın yaptığı duanın ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şahinbey Millet Camisi ve Külliyesi’nin açılış kurdelesini kesti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tüm ümmete inşallah hayırlı olsun. Ve burası aynı zamanda ismiyle müsemma sadece ülkemizin değil, tüm İslam dünyasının bir çekim alanı olsun” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Gayriresmî Zirvesi vesilesiyle bulunduğu Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de, Macaristan Başbakanı Viktor Orban ile bir araya geldi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı Gayriresmî Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, “Geçmişte Kıbrıs’ta, Karabağ’da, Bosna’da ve bugün de Gazze’de yaşanan trajediler bizlere sınırlarımızın ötesini de düşünmemiz gerektiğini hatırlatıyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Gayriresmî Zirvesi’nde bir konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında, zirve vesilesiyle derin dostluk ilişkilerine sahip olunan Macaristan’ı ziyaret etmekten memnuniyet duyduğunu söyledi.
Macaristan Başbakanı Victor Orban’a nazik ev sahipliğinden dolayı teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, TDT’nin dönem başkanlığını üstlenen Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov’a başarılarının devamını diledi.
TDT’nin ilk defa bir zirveyi gözlemci ülkede tertiplediğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu durumun Macaristan’a verilen önemin en açık göstergesi olduğuna değindi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Devletleri olarak tarihin ve medeniyetin kesişim noktasında Doğu’nun bilgeliği ile Batı’nın dinamizmini birleştiren köklü bir mirasın taşıyıcıları olduklarını vurgulayarak, şöyle devam etti: “Teşkilatımızın Doğu ile Batı’yı buluşturan bu stratejik bağlantının asli mimarlarından biri olacağına yürekten inanıyorum. Temsilcilik ofisiyle Kuraklık Önleme Enstitüsü’ne ev sahipliği yapan Macaristan’ın teşkilatımız ile Avrupa kuruluşları arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesine katkı sağlayan rolüne büyük önem atfediyoruz. Macaristan temsilcilik ofisimizin İcra İhraç Direktörlüğü’ne de Macaristan’ın İstanbul eski başkonsolosu Balazs Hendrich’in atanmasının ofisin etkinliğini artıracağı kanaatindeyiz. Bu vesileyle Macaristan’ın kültürel iş birliğimizin nişanesi TÜRKSOY’a gözlemci üye olarak katılımını teşvik ettiğimizi ifade etmek istiyorum. Teşkilat olarak nice zorluğun, ön yargının, engelin üstesinden geldik. Geriye doğru baktığımızda bugün parmakla gösterilen bir seviyedeyiz. Elbette önümüzde daha gidilecek çok mesafe var ama siz kardeşlerimle hedefe varacağımızdan hiçbir şüphe duymuyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, idare, personel ve bütçe başlıklarında sekretaryanın ilave imkânlarla donatılmasının teşkilatı çok daha etkin hâle getireceğine işaret ederek, ilk aşamada sekretaryanın bütçesinin iki katına çıkarılmasının faydalı ve gerekli olduğu kanaatini taşıdıklarını söyledi.
“21 MART’IN TDT NEVRUZ ANMA VE KUTLAMA GÜNÜ OLARAK İLAN EDİLMESİNDEN MEMNUNİYET DUYACAĞIZ”
Nevruz Bayramı’nın bin yılı aşan ortak kültür ve tarihin, kader ve gönül birliğinin en önemli kültürel mirası olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “21 Mart’ın bundan böyle Türk Devletleri Teşkilatı Nevruz Anma ve Kutlama Günü olarak ilan edilmesinden memnuniyet duyacağız. Keza Semerkant’ta bu yıl düzenlenecek olan UNESCO 43. Genel Konferansı’nda 15 Aralık Günü’nün Dünya Türk Dili Günü olarak ilan edilmesinin çok anlamlı olacağını düşünüyoruz. Bu doğrultuda yürütülen çalışmaların konferans tarihine kadar neticelenmesini temenni ediyorum. Özbek kardeşlerimize başarıyla icra edeceklerine samimiyetle inandığım genel konferansta şimdiden üstün muvaffakiyetler diliyorum. Bu vesileyle Özbekistan’ın Türk Kültür ve Miras Vakfına üye olarak kabul edilmesinden büyük memnuniyet duyuyoruz. Doğu ile Batı arasında güvenli ve kesintisiz ulaşım hakkını teşkil eden Orta Koridor stratejik bir güzergâh olarak öne çıkıyor. Orta Koridor’un başarısı için teşkilat bünyesinde iş birliğine büyük önem veriyor, üye devletlerin desteğini bekliyoruz. Geçmişte Kıbrıs’ta, Karabağ’da, Bosna’da ve bugün de Gazze’de yaşanan trajediler bizlere sınırlarımızın ötesini de düşünmemiz gerektiğini hatırlatıyor. Sesimizi duyuracağımız her vesile insanlığın ihtiyaç duyduğu adil düzen, hakça paylaşım ve hukuk temelli sistem arayışlarına cevap verecektir. Kardeşlik hukukumuzun gereği olarak birbirimizi kollarken, aramızdaki dayanışmayı çok daha görünür kılmamız gerekiyor.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, aile meclisinin, Türk dünyasının ayrılmaz parçası olan Kıbrıs Türk halkıyla dayanışmayı artırmasının önemine değindi.
Türk dünyasının doğru bildiği yoldan şaşmadan, gönülden bağlı olduğu Kıbrıs Türkleri’nin hak, özgürlük ve adalet mücadelesine çok daha fazla omuz vermesini beklediklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu minvalde Aksakallar Konseyi’mizin mayıs ayı başında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde gerçekleştirdiği toplantıyı çok anlamlı bulduğumu ifade etmek istiyorum. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bulunmadığı bir Türk dünyası aile fotoğrafının her zaman eksik kalacağını düşünüyoruz. Bu nedenle bugün zirvemizde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Türk Akademisi’ne gözlemci üyeliğine ilişkin aldığımız kararı çok önemli bir ilave adım olarak görüyoruz. İnşallah uzak olmayan bir gelecekte Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni teşkilatımıza tam üye olarak kabul edeceğimiz günleri hep birlikte görmeyi ümit ediyorum” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk dünyası için stratejik öneme haiz Kafkaslar’da yaşanan gelişmeleri yakından takip ettiklerini vurgulayarak, “Can Azerbaycan’ın Ermenistan ile barış anlaşması üzerinde mutabık kalmasından memnunuz. İki ülke arasında kalıcı barış tesis edilebildiği takdirde bu durum şüphesiz Türk dünyamız için birçok fırsatı da beraberinde getirecektir. Bu noktada muzaffer Cumhurbaşkanı, aziz kardeşim Aliyev’in bölgeye barışı getirecek lider olarak tarihe geçeceğinden eminim” diye konuştu.
“Modern zamanların en şiddetli insani felaketinin yaşandığı Gazze’de sivil halk adeta cehennemi yaşıyor” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler’in dün yaptığı “yardım ulaşmazsa 14 bin bebeğin ölebileceğine dair” vahim bir uyarısını hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türk dünyası olarak ateşkesin tesisi, insani yardımların kesintisiz sevkiyatı, Gazze’nin yeniden imarı ile adil ve kalıcı bir barış sürecinin başlatılması yönündeki çabalara katkılarımız önemlidir. Bölgemizdeki istikrar ve sükûnet arayışları çerçevesinde İsrail’in sınır tanımayan yayılmacılığına karşı durulması ve Filistin’in yanı sıra Lübnan ve Suriye’nin toprak bütünlüğünün desteklenmesi gerekiyor” dedi.
“SURİYE’NİN İSTİKRARA KAVUŞMASINA YÖNELİK YOĞUN ÇABALARIMIZ DEVAM EDİYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, güvenliğe yönelik sınamaların en önemlilerinden biri olan Rusya-Ukrayna Savaşı’nın küresel etkilerinin derinden hissedildiğine işaret ederek, “Taraflar 2022 yılından bu yana ilk kez geçtiğimiz günlerde yeniden İstanbul’da bir araya geldi. Kapsamlı ateşkese ve adil bir barışa ulaşılması yönünde her iki ülkeyle yoğun temaslarımızı sürdüreceğiz. Keza 14 yıl süren ihtilafın ardından Suriye’nin istikrara kavuşmasına yönelik yoğun çabalarımız devam ediyor. Bu fırsatın etkin ve doğru şekilde kullanılması sadece Suriye’de değil, bölge ve ötesinde istikrarın sağlanması açısından önemlidir” değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Dünyası Kültür Elçisi, Nobel Ödüllü bilim insanı Prof. Dr. Aziz Sancar’ın da aralarında olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Kendisine Bişkek Zirvesi’nde almış olduğumuz kararla, Türk dünyasında bilimsel çalışmalara üstün katkılarından dolayı Ali Şir Nevai Uluslararası Ödülü’nü birazdan takdim edeceğiz. İstikbalimizin teminatı olan gençlerimizin Sayın Sancar’ın izinden giderek bilimde, teknolojide, ilimde ve diğer alanlarda Türk milletine daha nice başarılar yaşatacaklarını düşünüyoruz” şeklinde konuştu.
Bugün imzalanacak Budapeşte Deklarasyonu’nun ve alacakları kararların Türk dünyası başta olmak üzere tüm dost ve kardeş ülkelere hayırlı olmasını temenni eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk dünyasının tam bir dayanışma, karşılıklı saygı ve kardeşlik içinde geleceğe hep beraber yürüyeceğine inandığını sözlerine ekledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Gayriresmî Zirvesi’ne katılmak üzere gittiği Macaristan’ın başkenti Budapeşte’ye ulaştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, Macaristan İnşaat ve Ulaştırma Bakanı Janos Lazar, Protokol Genel Müdürü Anett Varga, Macaristan’ın Ankara Büyükelçisi Viktor Matis, Türkiye’nin Budapeşte Büyükelçisi Gülşen Karanis Ekşioğlu ve eşi Ekrem Ekşioğlu ile büyükelçilik personeli karşıladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Macaristan ziyaretinde eşi Emine Erdoğan eşlik ediyor.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.