Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kırklareli mitinginde yaptığı konuşmada, “85 milyonun tamamı arasındaki komşuluk hukukunun, kardeşlik hakkının, vatandaşlık bağlarının zedelenmesine rıza göstermeyeceğiz. Türkiye Yüzyılı’nı sizlerle birlikte omuz omuza inşa edeceğiz. Büyük ve güçlü Türkiye’nin kapılarını sizlerle beraber aralayacağız” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Kırklareli mitingine katılarak bir konuşma yaptı.
Kırklareli Cumhuriyet Meydanı’ndaki mitingde eşi Emine Erdoğan ile beraber sahneye çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşları selamlarken, Cengiz Kurtoğlu’nun “Duyanlara Duymayanlara” şarkısına eşlik etti.
Trakya’daki uç beyi, sarsılmaz kale Kırklareli’ni, tüm ilçeleri ve köyleriyle hasretle selamladığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kırklareli’ni ve Kırklarelili vatandaşları çok özlediğini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kırklarelilerin kendilerini bağırlarına bastığını belirterek, “Bize yalnız olmadığımızı hissettirdiniz. Şu sevdanızla, aşkınızla bize cesaret verdiniz. Dayanışmanız, muhabbetiniz için her birinize teşekkür ediyorum” diye konuştu.
“KARDEŞLİĞİNİZE BÖYLE SARILDIĞINIZ MÜDDETÇE BİZİ KİMSE BÖLEMEZ”
Kırklareli kendileriyle olduğu müddetçe ülkenin sırtının yere gelmeyeceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Benim Kırklarelili kardeşlerim iradelerine böyle sahip çıktığı sürece dergi kapaklarından millete parmak sallayanların tehditleri sökmez. Sizler, kardeşliğinize işte böyle sarıldığınız müddetçe bizi kimse bölemez, ayıramaz. Biz bu CHP, PKK’ya, İP’e bunlara ülkemizi, vatanımızı böldürtmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, nice engellerin üstesinden böyle geldiklerini, nice saldırı ve ihaneti de böyle savuşturduklarını belirterek, 14 Mayıs’ta da aynısını başaracaklarını kaydetti.
Vatandaşlarla olan birlik ve beraberliklerine sıkı sıkıya sahip çıkacaklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizi Alevi, Sünni, Türk, Kürt, Roman diyerek ayırmak isteyenlere, bizi hayat tarzı korkuları üzerinden bölmeye çalışanlara müsaade etmeyeceğiz. Roman kardeşlerime ayrımcılık yapmak isteyenlere de asla fırsat vermeyeceğiz. Buradan çocukluk yıllarımı beraber geçirdiğim tüm Roman kardeşlerimi selamlıyorum. 85 milyonun tamamı arasındaki komşuluk hukukunun, kardeşlik hakkının, vatandaşlık bağlarının zedelenmesine rıza göstermeyeceğiz.”
“BÜYÜK VE GÜÇLÜ TÜRKİYE’NİN KAPILARINI SİZLERLE BERABER ARALAYACAĞIZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye Yüzyılı’nı vatandaşlarla birlikte omuz omuza inşa edeceklerini belirterek, “Büyük ve güçlü Türkiye’nin kapılarını sizlerle beraber aralayacağız. Ne diyorlar? Öcalan’ın cezaevinin kapısını kıracaklarmış. Ne diyorlar? Selo’yu cezaevinden çıkaracaklarmış. Bu Selo ne yaptı. Diyarbakır’da bizim Kürt kardeşlerimizi, 51 tane bunlar öldürdüler. Bunun için şu anda cezaevinde. Nerede? Edirne. Biraz sonra Edirne’ye gideceğim. Oradan da sesleneceğim” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, pazar günü gerçekleşecek 14 Mayıs seçimlerinin çok önemli olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti: “Sandıklara gidecek ve inşallah oyumuzu kullanacağız. Ama bundan önce hep beraber çok daha önemli bir şey yapacağız. Buraya gelmeyen eşinize, dostunuza, akrabanıza mutlaka ulaşacaksınız. Size Cumhurbaşkanı’mızın selamı var diyecek, hâlini hatırını soracak, 14 Mayıs’ın önemini anlatacaksınız. Biraz sonra sizlere izleteceğim videolardaki gerçekleri 21 yıldaki hizmetleri ve gelecek 5 seneye dair planlarımızı izah edeceğiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında, ilde kapısı çalınmadık, yüreğine dokunulmadık hiç kimseyi bırakmayacaklarını söyledi.
Kendisinin, Kırklareli’nin aynı zamanda kıdemli komşusu olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, her seçimde olduğu gibi 14 Mayıs’ta da seçimi önce milletin zihninde, kalbinde, gözünde kazanacaklarını, gerisinin zaten geleceğini ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “14 Mayıs’ta durmak yok yola devam, diyor muyuz? 14 Mayıs’ta doğru adımlarla yola devam, diyor muyuz? 14 Mayıs’ta Türkiye Yüzyılı için hemen şimdi, diyor muyuz? Bunun için 14 Mayıs’a kadar kapı kapı dolaşıyor muyuz?” sorusunu yönelttiği vatandaşlardan “Evet” cevabını aldı.
Her zaman dile getirdiği “Kale içeriden fethedilir” sözüne işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu ne demek? Kaleyi içeriden kimler fetheder; bayanlar, kadınlar fetheder. Hanımlar, buna hazır mıyız? Gençler, buna hazır mıyız? Ana kademe, buna hazır mıyız? İşte onun için ben bu sefer Kırklareli’nden güzel bir haber bekliyorum. Allah hepinizden razı olsun” diye konuştu.
“TÜRKİYE’Yİ HER ALANDA BAŞARIDAN BAŞARIYA KOŞTURDUK “
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kırklareli’nin siyasi hayatında farklı bir yeri olduğuna değinerek, şöyle devam etti: “Okuduğumuz bir şiir yüzünden haksız bir şekilde cezalandırıldığımızda Kırklareli bizi Pınarhisar’da misafir etti. Biz o günleri, gazete manşetlerinden bizlere siyasi ömür biçildiği o kara günleri hiçbir zaman unutmadık. Milletimizin, bize yapılan adaletsizliğe karşı gösterdiği vicdanlı duruşu hiçbir zaman unutmadık. Yüz binlerin bizleri Pınarhisar Cezaevi’ne yolcu ederken o döktüğü gözyaşını hiçbir zaman unutmadık. Kırklareli’yle birlikte tüm Türkiye’nin bize nasıl sahip çıktığını, bizlere nasıl umut bağladığını hiçbir zaman unutmadık. Pınarhisar’da haksız bir şekilde tutulduğumuz o günleri her anıyla tefekkürle tezekkürle istişareyle geçen bir okul olarak gördük. Pınarhisar’ı bir zindan olarak değil Medrese-i Yusufiye olarak kabul ettik. Darbecilerin, milletimizle bağımızı koparmak için bizi attıkları o zindan, Allah’ın takdiriyle yeni bir dönemin başlangıcı, yeni bir yolculuğun ilk adımı oldu. Partimizin ufkunu burada çizdik. Türkiye’ye dair hayallerimizi Pınarhisar’da somutlaştırdık. Gelecek vizyonumuzu burada şekillendirdik.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Allah’ın yardımı, milletin desteğiyle 3 Kasım 2002 seçimlerinde Anadolu ihtilalini gerçekleştirdiklerini belirterek, “Ülkemizi 21 yılda tarihinin en büyük yatırımlarıyla buluşturduk. 81 vilayetimizin her birini eserlerimizle projelerimizle nakış nakış dokuduk. Milletimizin ayağına vurulan vesayet zincirlerini, kriz, kaos, darbe ve siyasi istikrarsızlık prangalarını tek tek parçaladık. Türkiye’yi sağlıktan ulaşıma, enerjiden eğitime, savunmadan turizme kadar her alanda başarıdan başarıya koşturduk” şeklinde konuştu.
“TAKOZ SİYASETİNE VE SABOTAJ SİYASETİNE TESLİM OLMADIK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşması esnasında, 21 yılda yaptıkları çalışmaları içeren videoyu vatandaşlarla birlikte izledi. Video sürerken, “Gördüğünüz gibi biz yaptıklarımızı söylüyoruz. Bay Bay Kemal ne söylüyor?” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, alandaki bir vatandaşın elindeki pankarta işaret ederek, “Bak kızım ne diyor, ‘Bir doğru 7 yanlışı götürür'” dedi.
Videonun ardından sözlerini sürdüren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Bunlar sadece özetin özeti olan yatırımlarımız. Elbette her insan gibi eksiklerimiz de olabilir. Bürokratik vesayetin takoz koyduğu, muhalefetin engel çıkardığı, marjinal örgütlerin sabote ettiği projelerimizi burada saymaya kalksak bitiremeyiz. Ama biz bu takoz siyasetine ve sabotaj siyasetine teslim olmadık. Bunlara rağmen ülkemiz ve milletimiz için en hayırlısı neyse onu yaptık. İnşallah bundan sonra da aynı şekilde yolumuza devam edeceğiz. Kiminle? Sizinle beraber. Aziz milletimize hizmetkâr olmak için daha fazla ter dökeceğiz. Hedeflerimize ulaşmak için daha çok koşturacağız. Bunu da Kırklareli’nin desteğiyle hep beraber başaracağız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Mayıs Pazar günü gerçekleştirilecek seçime 6 gün kaldığını hatırlatarak, “Öyleyse, kapı kapı dolaşıyor muyuz? Kırklareli’nden bu defa sandıkları patlatıyor muyuz?” sorusunu yönelttiği vatandaşlar, gençler ve partisinin ana kademesi, “Evet” cevabını verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Seçim dönemleri kimileri için bol keseden, boş vaat dağıtma günleridir. Bunların her seçim öncesi açtıkları bir vaat bohçası var. Doğruluğuna, yanlışlığına bakmadan buradan seçtikleri vaatleri, gittikleri yerlerde sağa sola savururlar. Çiftçiye ne dediler? Bedava traktör dediler. Şimdi soruyorum, çiftçi kardeşlerim size bedava traktörler geldi mi? Ne dediler, ‘Suyu, elektriği, ulaşımı ücretsiz yapacağız’ Oldu mu? İşte İstanbul yanı başınızda. Ben İstanbulluyum. İstanbul’un büyükşehir belediye başkanlığını yaptım. Ama bunlar ne suyu ucuz, ne otobüsleri bedava, böyle bir şey yapmadılar. Ama biz dönemimizde bunları yaptık. Akıllarına gelen her şeyi söylerler. Hele bay bay Kemal bu işin piridir. Yalanda onun üzerine yok. Seçim bittikten sonra ne yapıyorlar? Vaat bohçasının ağzını bağlayıp sandığa koyuyorlar. Bir dahaki seçime kadar da milletin yüzüne bile bakmazlar. Bu eski Türkiye’nin siyasetçi modelidir, eski Türkiye’nin siyaset tarzıdır. Biz 2002’de bu siyaset anlayışına son verdik. Seçim meydanlarında ne diyorsak, neyi vadediyorsak, göreve gelince onu tek tek hayata geçiririz.”
Emeklilikte yaşı bekleyen 2 milyon 250 bin kişinin talebini karşıladıklarını, en düşük emekli maaşını 7 bin 500 liraya, emeklilerin bayram ikramiyelerini ise 2 bin liraya yükselttiklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cek-cak demedik. Yaptıklarımızı söylüyorum” ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, halka hitabında, milletin 60 yıllık hayali olan yerli otomobil Togg’u yollara uğurladıklarını hatırlattı.
“Bay bay Kemal ve ortaklarının, ‘Böyle bir gaz yok’ dedikleri Karadeniz doğal gazımızı getirdik. Şimdi evlere doğal gaz geldi mi?” diye soran Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece bununla kalmadıklarını, bu ay ki doğal gaz kullanımını ücretsiz yaptıklarını ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz ne dersek yaparız. Bizde yalan yok. Her şey doğruluk üzerine. Bir sene boyunca da mutfak ve ısınmada kullanılacak 25 metreküplük doğal gaz bedelini faturalardan düşeceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kırklareli, Edirne, Tekirdağ ve diğer şehirlerde söylediklerini Ankara’ya dönünce unutanlardan olmadıklarını dile getirerek, “Milletimizin kapısını tekrar çaldığımızda da önce karnemizi gösterdik, hesabımızı verdik, sonra da gelecek 5 yılda neler yapacağımızı anlattık. Şimdi isterseniz önümüzdeki 5 yılda Türkiye’yi ve milletimizi ne bekliyor? Şöyle bir bakalım” diye konuştu.
“2013’TE IMF’E BORCUMUZU BİTİRDİK”
Mitingde, Türkiye’de gelecek 5 yıllık süreçte yapılması planlanan projelerle ilgili video izlettirildi.
Video gösteriminin ardından konuşmasına devam eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunlar son 21 yılda yaptıklarımız, tabii üzerinde bina edeceklerimiz. Böyle bay bay Kemal gibi Londra’daki tefecilerden para dilenmeyeceğiz. Öyle bay bay Kemal gibi ülkemiz ekonomisini tekrar IMF komiserlerine teslim etmeyeceğiz. Kardeşlerim, şurayı iyi dinleyin. Davos’tayız. O zaman bebecan benim bakanım. Ve IMF başkanıyla görüşme yapıyoruz. IMF başkanına dedim ki, ‘Alacaklarınızı tahsil ediyor musunuz?’ Evet. Ve o zaman 23,5 milyar dolar borcumuz var IMF’e. Dedim, ‘Siz paranızı tahsil ediyorsanız Türkiye’nin başbakanı benim’ O zaman başbakanım. ‘Siz Türkiye’nin siyasi geleceğine müdahale edemezsiniz’ Tabii sustu. Bebecan da kızardı, bozardı. Çünkü bunların öyle irade koyma kabiliyeti yok. Bunlar zavallı. Ve sene 2013’e geldik, 2013’te IMF’e borcumuzu bitirdik” ifadelerini kullandı.
“TOPLUMUMUZUN REFAHINI ARTIRACAĞIZ “
IMF’ten 2013’ten sonra bir kuruş almadıklarının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Ama bay bay Kemal’in sözcüsü ve İP’in şu anda mensubu olan Merkez Bankası’nda bir ara sözde başkanlık yapmıştı. İkisi otel lobilerinde IMF ile görüştüler. Onlarla görüşerek bizim IMF’ye borçlanma tavsiyesi yaptılar. Bizim dedik, ‘Böyle bir düşüklüğümüz, böyle bir ihtiyacımız yok’ O gün bugün, 2013, 2023, 10 sene… Biz, Allah kuruşu IMF’den almadık. Ne oldu? Türkiye çöktü mü? Bay bay Kemal sen Londra’daki tefecilere git, avucunu yalayacaksın avucunu. Onlardan sana yar olmaz. Ama sen zaten seçim kazanamayacaksın ki. Sen ciddi manada zavallısın. Sana ne söylediler ki hemen aldandın, kalktın ‘3 milyar dolar Londra’daki tefecilerden para alacağım’ Bunlar esrarkeş, eroinkeş, bundan kazanım elde eden tefeciler. Bunun gibi bölücüler ve FETÖ’cülerle gizli gizli buluşup sözler vermeyecek, taviz vermeyecek, ülke ve millet düşmanlarıyla kol kola yürümeyeceğiz. Kendi kaynaklarımızı kullanacak kimseye boyun bükmeden, kimseye el açmadan, toplumumuzun refahını artıracağız.”
“MİLLETE HİZMET BİR GÖNÜL VE AŞK İŞİDİR AŞK”
Kırklareli halkının bu mücadelede kendilerini yalnız bırakmayacağına inandığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Kardeşlerim bunca altyapıyı, üstyapıyı, biz Londra tefecilerinden aldığımız parayla mı yaptık? Şurada işte yanı başınızda Çanakkale Köprüsü’nü biz onlardan aldığımız parayla mı yaptık? Şu anda Çanakkale Köprüsü bir abide değil mi? Nasıl yaptığımızı görüyorsunuz. Bay bay Kemal, Ziya Paşa çok güzel söylüyor tam da senin için, ‘Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri’ Millete hizmet bir gönül ve aşk işidir aşk. Bunun için de yürek gerekir yürek, bilek gerekir. Türkiye’ye sevdalanmak gerekir. Aşkı olmayandan, derdi olmayandan ufku, vizyonu, hedefi olmayandan ne bu ülkeye, ne bu millete, ne de Kırklareli’ne hayır gelir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Buradan şimdi Kırklareli’ne soruyorum, kumar mı, noter mi olduğuna daha kendilerinin bile karar veremediği bir masadan sizlere fayda gelir mi? Bürokratik ve siyasi hayatının hiçbir safhasında millete hayrı dokunmamış bir adaydan Kırklareli’ne hayır gelir mi? Her sabah cumhurbaşkanı yardımcısı sayısının artırıldığı, her gün birilerine koltuk vermek için yeni bakanlıkların kurulduğu bir yapı sizlere hizmet edebilir mi? Sabah akşam kavga eden, tartışan, didişen, hiçbir konuda anlaşamayan bir koalisyon, gençlerimizin sorunlarını çözebilir mi? Sandık başına gidecek her vatandaşımızdan önce tüm bu soruların cevabını aramasını istiyorum” ifadelerini kullandı.
Vaatlerinin gayet açık olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemizin demokrasi ve kalkınma hamlelerini nasıl biz gerçekleştirdiysek, bugün de milletimizin hangi meselesi varsa yine biz çözeriz. Kira meselesini de çarşı pazarda kimi ürünlerde ortaya çıkan aşırı fiyat artışlarını da hâl yoluna yine biz koyarız. Sözümüzü yerine getireceğimizin ispatı da şehirlerimize bugüne kadar kazandırdığımız hizmetlerdir” dedi.
“KIRKLARELİ’NE 30 MİLYAR LİRA KAMU YATIRIMI YAPTIK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kırklareli’ne yaptıkları yatırımlarla ilgili, “Bu kapsamda Kırklareli’ne bugüne kadar yaklaşık ne kadar yatırım yaptık biliyor musunuz? 30 milyar lira kamu yatırımı yaptık. Kırklareli, bay bay Kemal senin belediye başkanın acaba Kırklareli’nde ne yaptı? Yaptığı bir şey var mı? Şimdi gelirken yolların hâlini gördük, rezalet. İstanbul’un hâli ortada, rezalet. Ankara ortada, rezalet. İzmir ortada, rezalet. Şimdi ne yapıyor? Bol bol şehirleri dolaşıyor” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, Kırklareli’nde eğitimde 788 adet yeni derslik inşa ettiklerini, şehirlere üniversite kurduklarını, gençlik ve sporda 7 bin 580 kişi kapasiteli yükseköğrenim yurt binaları açtıklarını, 36 spor tesisi kurduklarını, ihtiyaç sahiplerine de yaklaşık 1,5 milyar lira tutarında destek sağladıklarını söyledi.
Yine 745 yataklı 8 hastaneyle birlikte 24 sağlık tesisinin yapımını tamamladıklarını, TOKİ vasıtasıyla bin 386 konutu tamamlayıp hak sahiplerine teslim ettiklerini, 846 konutun yapımına da devam ettiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şimdi de ‘İlk Evim’ projesi ile 148 yeni konut yapacaklarını, ‘İlk Arsam’ projesiyle de Kırklareli’ne altyapısı hazır 11 bin arsa vereceklerini kaydetti.
Kırklareli’nde yapılan millet bahçelerine ilişkin de bilgi veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Kırklareli Millet Bahçesinin yapımında sona geldik. Pınarhisar Millet Bahçesi’nin yapımı, Babaeski Millet Bahçesi’nin projelendirme çalışmaları devam ediyor. Ulaştırmada 77 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol mesafesini, 249 kilometreye çıkardık. Edirne-Kırklareli bölünmüş yolunun biten kesimlerini trafiğe açtık. Kalan kesimlerini önümüzdeki yıllarda inşallah tamamlıyoruz. İstanbul, Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ’ı birbirine hızlı trenle bağlayacak, hızlı tren projemizin yapımı etaplar halinde devam ediyor. Bu hat üzerinde Kırklareli’nde Babaeski, Lüleburgaz ve Büyükkarıştıran istasyonlarını kuracağız. Projenin tamamlanmasıyla Halkalı-Kapıkule arası yolcu seyahat süresi 4 saatten 1,5 saate düşecek.”
“ÇİFTÇİLERİMİZE YAKLAŞIK 4 MİLYAR LİRA TUTARINDA TARIMSAL DESTEK VERDİK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarım ve ormanda 3 baraj, 1 içme suyu tesisi, 10 sulama tesisi, 74 taşkın koruma tesisi, 4 gölet, 4 atıksu arıtma tesisi inşa ettiklerini belirterek, “Biz yaptık, bay bay Kemal değil, onun belediyesi değil. Tamamladığımız sulama projeleriyle ilimizde yaklaşık 200 bin dekar zirai araziyi sulamaya açtık. Çiftçilerimize yaklaşık 4 milyar lira tutarında tarımsal destek verdik. Şehrimizde iki yeni organize sanayi bölgesi, bir teknokent, 6 araştırma, geliştirme ve tasarım merkezi kurduk. Enerjide 106 bin abonesi olan şehrimizin yüzde 72’sine doğal gaz verdik. İnşallah 14 Mayıs’tan sonra tüm hizmetlerimize yenilerini ekleyeceğiz” diye konuştu.
Kendileri eser ve hizmet siyaseti yaparken karşılarına çıkanların kim olduğunu göstermek istediğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, alandakilere video izletti.
14 Mayıs seçimlerinde karşısına çıkanların sırtını PKK ve YPG terör örgütlerine dayadıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kürtlerin istismar edildiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İşte kendi seçmenlerine ‘tıpış tıpış oy vereceksiniz’ dedikleri aday bu. İşte gençlerimize güya ‘umut’ diye pazarladıkları aday ve yandaşları bunlar. İnşallah 14 Mayıs’ta Kırklareli, bunlara unutamayacakları bir ders verecek” şeklinde konuştu.
“Kandil’dekiler bayraksız, kitapsız, ezansız ama karşımda bayrağıyla duranlar var. Öyle haykıralım ki Kandil de duysun, bay bay Kemal de duysun. Öbür tarafta Edirne’deki de duysun” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, alandakilere “Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız” sözlerini tekrarlattı.
Dünkü İstanbul mitingini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını, “Dün İstanbul’u gördünüz değil mi? Nasıldı İstanbul? 1 milyon 700 bin kişi. İnşallah Kırklareli de şimdi bunun dersini 14 Mayıs’ta verecek. Ben size inanıyorum. Size güveniyorum. Kırklareli bu defa sandıklardan farklı çıkacak” sözleriyle tamamladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü Anma Programı’nda yaptığı konuşmada, “Bu destan kökü bu topraklarda olan cesur insanların ruhuyla birlikte vatanını da satan mankurtlara galip gelişidir. Bu destan milletçe bir ve beraber olduğumuzda ne denli iri, diri, güçlü ve yenilmez olduğumuzun en son örneğidir” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM’de “Zaferin Adı Türkiye” temasıyla düzenlenen 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü Anma Programı’na katılarak bir konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz destanının 9. yıl dönümünde Gazi Meclis’te olmaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirtti.
Ateşten gömlek giydikleri o imtihan gecesinde olduğu gibi yine güçlü bir şekilde omuz omuza vermiş, birbirlerine sıkıca kenetlenmiş durumda olduklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, seyrettikleri videoda o meşum geceyi bir kez daha hatırladıklarını, acıyla, hüzünle öfkeyle birlikte dayanışmayı cesareti ve direnişi de tekrar gözlerinin önünden geçirdiklerini ifade etti.
İstiklal ve istikbale sahip çıkan, bu uğurda canlarını feda eden aziz şehitlerin ruhları için Fatiha Suresi okuduklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Rabbim dualarımızı, kahraman şehitlerimizin ruhlarına nail eylesin. 15 Temmuz gecesi cesur ve vakur bir tavırla hainlere karşı duran, gövdesini siper edip o hayâsız akını durduran, baş verip ama işgalcilere baş eğmeyen tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Yine o gece canlarını ortaya koyarak vatanına, devletine, ezanına bayrağına sahip çıkan tüm gazilerimize teşekkürlerimi sunuyorum. Darbe girişiminin ilk anlarından itibaren sokakları, caddeleri, meydanları dolduran, havalimanlarına akın eden, geleceğine ve iradesine sahip çıkan; zilleti esaret, şehadeti nimet bilen tüm vatandaşlarıma aynı şekilde şükran duygularımı ifade ediyorum. O gece eli yüreğinde bizler için dua eden, nerede olursa olsun tepkisini güçlü bir şekilde ortaya koyan yurt dışındaki 7 milyon vatandaşımıza, gönül coğrafyamızın dört bir tarafında bize destek olan, Türkiye ve Türk milleti için kaygılanan dost ve kardeşlerimize de minnettarlığımı iletiyorum.”
“TÜRKİYE’NİN TÜRKİYE’DEN BÜYÜK OLDUĞU HAKİKATİ, 15 TEMMUZ GECESİ BİR KEZ DAHA ANLAŞILMIŞTIR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, o gece İstanbul’da okunan ezanların, Bursa’da yükselen salaların, Üsküp’te, Bakü’de Kahire’de yankılandığını dile getirdi.
Pakistan’dan Endonezya’ya, Bosna’dan Somali’ye binlerce kilometre ötede ellerin Türkiye için, Türkiye’nin selameti, kurtuluşu için semaya kalktığını, duaların Türkiye için edildiğini, Kur’anların Türkiye için okunduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: “Dost ve kardeşlerimiz, dualarıyla direnişlerimize, gözyaşlarıyla zaferimize ortak oldular. Ufku ve vicdanı dünyanın dört bir yanına uzanan bu mübarek toprakların ışığı, yeryüzünün farklı köşelerini de aydınlattı. O gece millet olmanın şuuruna bir kez daha erdik. O gece ümmet olmanın ne manaya geldiğini bir kez daha gördük. O gece cihanşümul kardeşliğimizin sırrına bir kez daha vakıf olduk. Türkiye’nin Türkiye’den büyük olduğu hakikati, 15 Temmuz gecesi bir kez daha hem de çok güçlü bir şekilde anlaşılmıştır. Asırlardır şehit kanlarıyla sulanan bu topraklar, tarihe yön veren destanların yazıldığı topraklardır. Engin birikimiyle, müstesna seciyesiyle, taşıdığı güçlü imanla bu millet, tam bin yıldır mazlumlara umut, düşmanlara korku veren bir millettir. İşte o millet Çanakkale ve Millî Mücadele’den sonra 15 Temmuz gecesi canıyla, kanıyla, bütün varlığıyla kıyamete kadar iftiharla anılacak şanlı bir destan yazmıştır.”
Bu destanın, çıplak ellerin tanklara, uçaklara, bombalara karşı zaferi olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu destan kökü bu topraklarda olan cesur insanların, ruhuyla birlikte vatanını da satan mankurtlara galip gelişidir. Bu destan milletçe bir ve beraber olduğumuzda ne denli iri, diri, güçlü ve yenilmez olduğumuzun en son örneğidir. Son nefesini 10 bin kilometre ötede vatansız olarak verdikten sonra tam da cibilliyetine yakışır şekilde bir çukura atılan FETÖ elebaşının kurduğu tuzak, 15 Temmuz gecesi milletimizin dik duruşuyla, cesur duruşuyla, kahramanca direnişiyle darmadağın olmuştur. FETÖ’cülerin ülkemizi sürüklemek istediği kirli bataklık, o gece sabaha kadar verilen kararlı mücadeleyle ebediyen kurutulmuştur. Milletimiz, göğsünü kurşunlara siper ederek sadece hain darbeyi boşa çıkarmakla kalmamış, aynı zamanda bir işgal girişimini de püskürtmüştür” diye konuştu.
“O GECE AKI DA KARASI DA GEÇİTTE BELLİ OLMUŞTUR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “15 Temmuz gecesi, hem devlet hem de millet olarak alnımızın akıyla verdiğimiz zorlu sınav, tarihimizin en kritik dönemeçlerinden biri oldu” ifadesini kullandı.
O gece uğranılan büyük ihanetin tarihte eşinin benzerinin olmadığına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “15 Temmuz milletimiz için bir turnusol kâğıdı vazifesi gördü. Atalarımızın sözüyle ifade edersek, o gece akı da karası da geçitte belli olmuştur. Bir yanda milletimiz tanklara, uçaklara, mermilere karşı kahramanca direnirken, diğer yanda birileri ‘geç bile kalınmıştı’ diyordu. Şehitlerimiz, gazilerimiz, bu milletin öz evlatları, asker üniforması giymiş teröristlere geçit vermezken kimileri bu kutlu direnişe ‘tiyatro’ diyor, ‘oyun’ diyor, ‘senaryo’ diyor; ahlaksızca ‘kontrollü darbe’ iftirası atıyordu. Birileri de güvenli evlerde, önlerine koyulan keyif kahvelerini yudumlayarak bekle gör stratejisi izliyordu. Bunları ve çok daha fazlasını o gece hep beraber yaşadık. Üstat Necip Fazıl’ın ‘Oluklar çift; birinden nur akar, birinden kir’ mısralarında anlamını bulan o derin tenakuza birlikte şahitlik ettik. Meydanlara koşanlar ile bankamatiklere koşanları, çıplak elleriyle darbeye direnenler ile darbecileri elleri patlayıncaya kadar alkışlayanları, gün vatana sahip çıkma günüdür diye öne atılanlar ile pusuya yatıp kimin kazanacağının hesabını yapanları gördük, yaşadık, bizzat tecrübe ettik. Şundan kimsenin şüphesi olmasın. Tüm bunlar, milletimizin hafızasında silinmemek üzere yerlerini almıştır. Darbeye alkış tutanlar, 15 Temmuz’da yazılan şanlı destana gölge düşürmeye çalışanlar, milletin zaferine çamur atanlar ve gidişata göre pozisyon alanlar emin olun daima utançla anılacaklardır. O gece burada bu yüce çatı altında millî iradeye sahip çıkanların isimleri de aynı şekilde milletimizin kalbine altın harflerle nakşedilmiştir.”
“EZELİ VE EBEDİ KARDEŞLİĞİMİZE GÜVENİYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk milletinin sokakta kahramanca istiklalini savunurken milletvekillerinin de Meclis’te demokrasiye, milletin muazzez iradesine canları pahasına sahip çıktığını söyledi.
“Gazi Meclis’in şanına yaraşır bir şekilde tıpkı Millî Mücadele günlerinde olduğu gibi milletin emanetine gölge düşürmediniz. Siyasi parti ayırmaksızın o gece milletin istiklal ve istikbal mücadelesine destek olan tüm milletvekillerimize şahsım, milletim adına teşekkür ediyor, Cenabı Allah hepinizden razı olsun, diyorum” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Şunu da çok açık ve net ifade etmek durumundayım; şehitlerimizin fedakârlıkları asla boşa gitmedi ve gitmeyecek. Gazilerimizin mücadeleleri asla boşa gitmedi ve gitmeyecek. Adım adım inşa ettiğimiz Terörsüz Türkiye inşallah onların eseri olacaktır. Ülkemiz yarım asırlık terör boyunduruğundan kurtuldukça her alanda şahlanışa geçecek; ekonomide, savunmada, kalkınmada, güvenlikte, iç ve dış politikada yepyeni bir dönem başlayacak. Terörsüz Türkiye, terörsüz bölgeye giden sürecin kilidini açacak. Türkiye Yüzyılı’nın inşası daha da hızlanacak. Çok kutuplu dünyada Türkiye’miz yeni bir kutup başı olarak inşallah hak ettiği yeri alacaktır. Bundan asla ve asla şüphe duymuyoruz. Çünkü biz milletimize güveniyoruz. Ezeli ve ebedi kardeşliğimize güveniyoruz. Demokrasimizin sorun çözme kapasitesine sonuna kadar güveniyoruz. TBMM’nin tıpkı 15 Temmuz gecesi olduğu gibi tüm farklılıkları bir yana bırakıp dayanışma içinde ülkemizin terörden kurtulma mücadelesine de güçlü destek vereceğine yürekten inanıyorum.”
15 Temmuz şehitleriyle birlikte tüm şehitleri yâd eden ve gazilere hayırlı ömür temennisinde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İstiklaline aşık, böyle asil, aziz ve cesur bir millete hizmetkarlık yapmayı bizlere nasip eden Rabbime sonsuz hamdediyorum” dedi.
Törenin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, Meclis Başkanvekili Celal Adan, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi üyeleri, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici ve eski Başbakan Tansu Çiller ile bir süre sohbet etti.
FETÖ; dini istismar ederek İslam diniyle alakası olmayan yeni bir siyasi, ekonomik ve toplumsal düzen kurmayı amaçlayan yasadışı bir yapılanmadır. Baskı, şantaj, tehdit, suikast, kumpas, casusluk, kara para aklama, yargı gücünü çıkarı için kullanma gibi pek çok suç teşkil eden faaliyet yürüten FETÖ, 15 Temmuz hain darbe girişiminde daha da ileri giderek milletimizin egemenlik haklarına, demokrasimize ve Türkiye Cumhuriyeti’nin değerlerine doğrudan ve açıktan bir saldırı gerçekleştirmiştir.
15 TEMMUZ
15 Temmuz, milletimizin kararlılığıyla yazılan onurlu bir direnişin ve ölümsüz bir zaferin adıdır. Ve o zaferin adı, hiç şüphesiz Türkiye’dir. Cesaret timsali yürekler o gece, tanklara karşı dimdik durmuş, kurşunlara yürümüş, bölünmez bir bütün olarak karanlığa geçit vermemiştir.
Canı pahasına istiklâlini savunan bu yüce duruş, vatan toprağına imanla kazınmış bir iradenin ifadesidir.
Bu büyük birlik ve beraberliğin ilelebet sürmesini diliyor, aziz şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi minnetle anıyoruz.
GENÇ GAZETECİLER TÜRKİYE
“Bir FETÖ’cü nasıl anlaşılır? “
Yalan söylemekte, Kumpas kurmakta, Dikizlemekte, Devlet imkanlarını örgüt için kullanmakta, Kamu ve insanların malına konmakta, adam öldürmekte uzmandır bunlar! merhamet ve vicdanları yoktur Makam mevki ve para için her şeyi yaparlar Hak yediler Soru çaldılar, insanlara kumpas kurdular, özellerini teşhir ettiler, o görüntülerle tüm istediklerini aldılar. İşyerlerine Kamu kurumlarına sitelere evlere kameralar kurdular hem insanları izlediler hem dinlediler insanların özel hayatlarına girdiler evlerine gizli kameralar kurdular bu yolla insanları ,şirketleri ,tehdit ettiler .her türlü yolsuzluğu yaptılar Bunlar ne kadar insanlık suçu varsa işledi hala işlemeye devam ediyorlar 40 yıl boyunca sinsi sinsi örgütlendiler. Suçsuz insanları kumpas kurup hapse attırdılar merhametsizler Türkiye’nin ve şirketlerin sırlarını sattılar Casusluk yaptılar. Devleti ele geçirmek için her şeyi yaptılar. Kaç masum insanın yuvasını yıktılar kim bilir? Nice esnafı iflas ettirdiler kurdukları kumpaslarla Mallarını ele geçirdiler Paravan holding ler kurdular insanların Mallarına el kondular. Karşı çıkanı da ölüme yolladılar… Vicdandan yoksun, gaddar, zalim merhamet yoksunudur bunlar Her türlü iftirayı atabilecek, her yalanı söyleyebilecek kadar zalimdirler. FETÖ terör örgütü kadar zalim, başka bir çete ne duyduk ne gördük! “FETÖ’ye bağlı Takım elbiseli Ticari teröristler”
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, “Zaferin Adı Türkiye” temalı “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” Treni’nin 68 gün boyunca 90 bin kilometre yol kat edeceğini ve 100 binden fazla yolcuyu taşıyacağını bildirdi. Bakan Uraloğlu, “Bu tren, sadece yolcu taşımayacak; aynı zamanda birliği, dirliği, vatan sevgisini ve millet iradesini taşıyacak. Trenlerimizde gösterilecek videolar ve asılacak afişler, bu büyük zaferi ve alınacak dersleri nesilden nesle aktaracak.” dedi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, “Zaferin Adı Türkiye” temalı “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” Treni’nin uğurlama töreninde konuştu. Bakan Uraloğlu, milletin tarihine altın harflerle kazınmış bir destanı, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nü anmak ve bu şuuru gelecek nesillere taşımak için bir araya geldiklerini kaydetti.
15 Temmuz 2016 gecesinin, bu toprakların gördüğü en karanlık gecelerden biri olduğunu ifade eden Bakan Uraloğlu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Hain FETÖ mensupları, bu aziz milletin iradesine, bağımsızlığına ve geleceğine kastettiler. Tanklarla, uçaklarla, helikopterlerle, milletin silahını millete doğrulttular. Millet Meclisi’mizi bombaladılar, sokaklarda masum canlara kıydılar. Ama unuttukları bir şey vardı: Bu millet, söz konusu vatan olduğunda, canını bir an bile düşünmeden feda eder! O gece, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın, ‘Milletimizi meydanlara davet ediyorum!’ çağrısıyla, milyonlar sokağa döküldü. Kadın, erkek, genç, yaşlı demeden, ellerinde bayrakları, yüreklerinde imanları, tek bir ses oldular: Ya istiklal ya ölüm!”
“Bu Millet, Tankların Gücüne Değil, İmanının Gücüne İnandı”
TÜRKSAT’ta Ahmet Özsoy ve Ali Karslı gibi kahramanların, hainlerin yayınları kesme girişimini canları pahasına engellediğini dile getiren Bakan Uraloğlu, “Cumhurbaşkanımızın sesi milletimize ulaştı, milletimiz iradesine sahip çıktı. Sayın Cumhurbaşkanımızın o tarihi gecede söylediği gibi: ‘Bu millet, tankların gücüne değil, imanının gücüne inandı!’ İşte o iman, o kararlılık, 40 yıllık hain planları bir gecede yerle bir etti. 15 Temmuz, milletimizin yeniden diriliş destanıdır. Bu destan, ‘Zaferin adı Türkiye’ diye yazılmıştır!” dedi.
68 Gün Boyunca 90 Bin Kilometre Yol Kat Edecek
Bu destanı yaşatmak, o geceki ruhu yeniden hissettirmek için, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ve TCDD Taşımacılık Genel Müdürlüğü eliyle giydirilen 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Treni’ni uğurladıklarını belirten Bakan Uraloğlu, trenin 68 gün boyunca, Ankara-İstanbul, Ankara-Konya, Ankara-Eskişehir, Konya-İstanbul, Eskişehir-İstanbul ve Ankara-Karaman hatlarında, tam 90 bin kilometre yol kat edeceğini söyledi. Uraloğlu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“100 binden fazla yolcuyu taşıyarak, geçtiği her istasyonda, her şehirde, her yürekte 15 Temmuz’un ruhunu yeniden canlandıracak. Bu tren, sadece yolcu taşımayacak; aynı zamanda birliği, dirliği, vatan sevgisini ve millet iradesini taşıyacak.”
Güzergâhında; Ankara, Eskişehir, Konya, Karaman, Bilecik, İzmit ve İstanbul’da milyonlarca vatandaşın, trenin üzerindeki mesajlarla o kahramanlık destanını bir kez daha yâd edeceğini dile getiren Bakan Uraloğlu, “Trenlerimizde gösterilecek videolar ve asılacak afişler, bu büyük zaferi ve alınacak dersleri nesilden nesle aktaracak.” açıklamasında bulundu.
“Milletimizin Yolunu Açmanın Gururunu Yaşıyoruz”
15 Temmuz’un, ikinci Kurtuluş Savaşı olduğunu söyleyen Bakan Uraloğlu, o gece, milletin bir kahramanlık destanı yazarak; 251 vatan evladının şehadet şerbeti içtiğini 2 bin 740 gazinin ise bu büyük zaferin simgesi olduğunu kaydett. Bakan Uraloğlu, “Onlar, bu vatanın istiklalini, çocuklarımızın geleceğini, milletimizin onurunu korudu. Bizler de demiryollarımızın 168 yıllık köklü mirasıyla bu aziz vatanın her karışına hizmet etmenin, milletimizin yolunu açmanın gururunu yaşıyoruz.” ifadelerini kullandı.
15 Temmuz’un adsız kahramanlarını, vatan için can veren tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anan ve gazilere şükranlarını sunan Uraloğlu, “Cenab-ı Allah bu millete bir daha böyle acılar yaşatmasın. Birliğimiz, dirliğimiz, kardeşliğimiz daim olsun. ‘Zaferin Adı Türkiye!’ diyerek, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Trenimizin yolunun açık olmasını diliyor, tüm yolcularımıza hayırlı yolculuklar diliyorum. Yolumuz ve bahtımız açık olsun.” dedi.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.