DÜNYA
Cumhurbaşkanı Erdoğan,“Cumhuriyetimizin 100. kuruluş yıl dönümünü, hedeflerimize ulaşmış olarak, şanına layık kutlamalarla karşılayacağız”




Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM 27. Dönem 4. Yasama Yılı açılışında yaptığı konuşmada, “Bu yıl, Büyük Millet Meclisimizin dualarla, tekbirlerle, heyecanla, coşkuyla açılışının 100. yıl dönümüydü. Koronavirüs salgınının yayılma günlerine denk gelmesi sebebiyle, bu önemli yıl dönümünü, maalesef arzu ettiğimiz görkemde kutlayamadık. İnşallah Cumhuriyetimizin 100. kuruluş yıl dönümünü, hedeflerimize de ulaşmış olarak, şanına layık kutlamalarla karşılayacağız” dedi.PlayCurrent Time0:00/Duration Time0:00Loaded: 0%Progress: 0%0:00Fullscreen00:00Mute
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) 27. Dönem 4. Yasama Yılı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın genel kurulda yaptığı konuşma ile başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında şunları kaydetti:
“Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 27. Dönem 4. Yasama Yılı’nın ülkemize, milletimize, bu yüce kuruma, tüm milletvekillerimize hayırlı olmasını diliyorum.
Açılışından bugüne Büyük Millet Meclisimizin üyesi sıfatıyla ülkemize hizmet eden tüm milletvekillerimizi saygıyla yâd ediyorum. Bir asırdır bu çatı altında görev yapmış milletvekillerimizden dar-ı bekaya irtihal etmiş olanlara Allah’tan rahmet, hayatta bulunanlara sağlık ve afiyet diliyorum. Meclisimizin ilk Başkanı ve Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile ülkemizin gelişip kalkınmasında emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyorum.
Bin yıldır üzerinde yaşadığımız bu toprakların vatan hâline dönüştürülmesi için cansiperane mücadele veren aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmetle, minnetle, hürmetle anıyorum. Hâlen sınırlarımız içinde ve dışında bu mücadeleyi sürdüren güvenlik ve istihbarat güçlerimize başarılar temenni ediyor, Rabbim hepsini muhafaza etsin, muzaffer eylesin diyoruz.
“TARİHİMİZİ NE KADAR İYİ BİLİR VE SAHİP ÇIKARSAK, GELECEĞİMİZE O DERECE GÜVENLE BAKABİLİRİZ”
Bu mücadelenin kıyamete kadar süreceğini bilerek, daima hazırlıklı, daima güçlü, daima tedbirli olacağız. Cumhuriyetimizin 100’üncü senesi, İstanbul’un Fethi’nin 600’üncü senesi, Malazgirt Zaferi’nin 1.000’inci senesi gibi sembolik yıl dönümlerine, ecdadın maddi ve manevi mirasını yaşatmak için önem veriyoruz. Tarihimizi ne kadar iyi bilir, ona ne kadar iyi sahip çıkarsak, geleceğimize o derece güvenle bakabiliriz. Tüm adımlarımızı işte bu anlayışla atıyoruz.
Henüz birkaç asırlık geçmişe sahip toplulukların ve devletlerin kendilerine köklü tarihler uydurma gayretlerinin gerisinde, işte bu hakikat vardır. Türkiye, gerisinde, kesintisiz ve çok geniş bir coğrafyaya yayılmış 2 bin 200 yılı aşkın devlet geleneği olan dünyadaki nadir ülkelerden birisidir. Böyle bir ülke, kökü de, geleneği de, ahlakı da olmayan, gücünü sömürgecilikten ve açgözlülükten alan devletlerle aynı yöntemleri kullanamaz. Türkiye Büyük Millet Meclisimizin yasama alanında temsilcisi olduğu kadim ve asil duruş, evlatlarımıza bırakacağımız en kıymetli hazinedir. Ülkemizin terörle mücadelesinde ve uluslararası alanda haklarını koruma gayretlerinde net tutum sergileyen Meclisimizin tüm mensuplarına şükranlarımı sunuyorum.
“MECLİSİMİZ, MİLLETİMİZLE BİRLİKTE TÜM DOSTLARIMIZIN DA UMUT KAYNAĞI OLDUĞUNU GÖSTERMİŞTİR”
Aynı şekilde, Kıbrıs ve Azerbaycan Türklerinden, Balkanlar ve Kuzey Afrika’ya kadar her yerde kardeşlerimize samimi destek veren Meclisimiz, milletimizle birlikte tüm dostlarımızın da umut kaynağı olduğunu göstermiştir.
Bu yıl, Büyük Millet Meclisimizin dualarla, tekbirlerle, heyecanla, coşkuyla açılışının 100’üncü yıl dönümüydü. Koronavirüs salgınının yayılma günlerine denk gelmesi sebebiyle, bu önemli yıl dönümünü, maalesef arzu ettiğimiz görkemde kutlayamadık. İnşallah Cumhuriyetimizin 100’üncü kuruluş yıl dönümünü, hedeflerimize de ulaşmış olarak, şanına layık kutlamalarla karşılayacağız.
Bizim Meclisimiz herhangi bir Meclis değildir. Burası, ‘Hâkimiyet kayıtsız şartsız milletindir’ ilkesiyle, millî iradenin tecelligâhı olmuş yerdir. Burası, ‘Ya istiklal ya ölüm’ şiarıyla ülkemizin İstiklal Harbi’ni bizzat yönetmiş gazi bir Meclis’tir. Burası, ‘Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım’ meydan okuyuşuyla istiklaline ve istikbaline sahip çıkan bir milletin, evidir.
“ÜLKEMİZİN ELDE ETTİĞİ TÜM KAZANIMLARDA EN BÜYÜK PAY SAHİBİ MECLİSİMİZDİR”
Burası, coğrafyamızdaki son sığınağımız Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni kuran Meclis’tir. Türkiye’nin çok partili siyasi hayata geçmesiyle başlayan demokratik dönüşümler de, hep Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından gerçekleştirilmiştir. Nice darbelere ve darbe girişimlerine, muhtıralara, vesayetin sinsi oyunlarına rağmen bu kutlu çatı, daima temsilcisi olduğu milletin onurunu korumuştur.
Elbette burada hatırlamak istemediğimiz kimi müessif hadiseler de yaşanmıştır. Ama bu durum, Meclisimizin temsil ettiği değerlerin yüceliğine halel getirmez. Özellikle 15 Temmuz gecesi bu Meclis’in ortaya koyduğu cesur ve kararlı duruş, dünya demokrasi tarihine geçmiştir. Türkiye’yi demokrasiye bedel ödemeden sahip olmuş bir ülke diye itham edenler, umarız 15 Temmuz gecesi bu bühtanlarından dolayı utanç duymuşlardır. Milletimizin yaşadığı veya savuşturduğu her sıkıntının ardından, millî iradenin tecelligâhı olan Meclisimiz üstlendiği sorumluluğun gereğini yerine getirmeyi bilmiştir. Ülkemizin elde ettiği tüm kazanımlarda en büyük pay sahibi Meclisimizdir. Sadece son 18 yılda bu çatı altında gerçekleştirilen reformlar, yapılan düzenlemeler, alınan kararlar, sergilenen takdire şayan tutumlar, özellikle hayranlık verici bir başarı hikâyesidir.
“TÜRKİYE’NİN 2023 HEDEFLERİNE ULAŞMA YOLCULUĞUNDA, MECLİSİMİZE DÜŞEN DAHA ÇOK GÖREVLER VAR”
İnşallah önümüzdeki dönemde Meclisimiz, çok daha büyük başarılarla tarih yazmayı sürdürecektir. Türkiye’nin 2023 hedeflerine ulaşma yolculuğunda, Meclisimize düşen daha çok görevler var. Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi, diğer kurumlarımız gibi Meclisimizin de kendi alanına yoğunlaşabilmesine imkân sağlamıştır. Elbette böylesine köklü yönetim sistemi değişikliklerinin ideal uygulama seviyesine gelmesi vakit alacaktır. Eski alışkanlıklarla yeni bir sistemi sürdürmenin zorluklarını her alanda yaşıyoruz. Ama her geçen gün yasama, yürütme ve yargının yeni sistem doğrultusunda kendini geliştirdiğini görüyoruz. Yeni reformlarla, hukuki ve icrai olarak tespit ettiğimiz aksaklıkları gideriyor, çıtayı sürekli yukarıya taşıyoruz. İnşallah Türkiye, bu konuda da dünyaya örnek olacak başarılara imza atacaktır.
Meclisimizin yeni yasama yılında, bu çerçevede çok önemli çalışmalar gerçekleştireceğine inanıyorum. Siyasi rekabet ile ülkeye ve millete hizmet yarışı arasındaki çizginin en iyi konduğu ve korunduğu yerin Meclisimiz olması gerektiğini düşünüyorum. Yeni dönemde Meclis çalışmalarına katkı verecek her partiden milletvekilimize şimdiden teşekkür ediyorum. Millet olarak son dönemde her yılımızı, geçmişte on yıllar boyunca yaşanan gelişmelere ve daha fazlasına şahit olduğumuz bir kesafette geçiyoruz.
“2. DÜNYA SAVAŞI SONRASINDA, GALİPLER TARAFINDAN KURULAN ULUSLARARASI DÜZEN, ARTIK HER ALANDA ÇATIRDIYOR”
Bu durumun iki önemli sebebi vardır. Birincisi, Türkiye’nin istikrarsızlıklar, çekişmeler, kavgalar, krizler sebebiyle uzunca bir süre ihmal ettiği demokratik ve ekonomik atılımları bu dönemde hayata geçirmiş olmasıdır. Tabii bu atılımların her biri, içeride ve dışarıda çıkarları zarar görenlerin çok büyük direnişleriyle, çok büyük saldırılarıyla karşılaştı. Milletimizin ve onun temsilcisi olan Meclisimizin desteğiyle, karşımıza çıkan engelleri birer birer aşarak, hamdolsun bugünlere geldik.
Gelişmelerin bu derece hızlanmasının ikinci sebebi, dünyanın geldiği yeni yol ayrımıdır. İkinci Dünya Savaşı sonrasında, galipler tarafından kurulan siyasi ve ekonomik uluslararası düzen, artık her alanda çatırdıyor. Salgın döneminde yaşananlar, bu yıkılışın çok daha açık şekilde görülmesini sağlamıştır.
Birleşmiş Milletler’den başlayarak, mevcut küresel düzenin tüm insanlığı kucaklayacak şekilde işleyişinden sorumlu kurumların hemen tamamı tıkanmıştır. Dünyanın karşılaştığı yeni sınamalar, yeni krizler, yeni ihtiyaçlar karşısında etkisiz kalan bu kurumlar, kırılganlığı daha da artırıyor. Gelişmiş denen ülkelerin, gerçek bir kriz durumunda kendi vatandaşlarına dahi hayırlarının dokunamadığı görülmüştür. Velhasıl, koskoca yerkürenin bir avuç muhterisin ipoteği altına alındığı bu çarpık düzenin aynı şekilde devam etme şansı kalmamıştır. Bir süredir her platformda dile getirdiğimiz’“Dünya 5’ten büyüktür’ tespiti, işte bu gerçeğin ifadesidir.
Ya mevcut kurumlar güvenliği, istikrarı ve refahı insanlığın tamamına yansıtacak şekilde yeniden yapılanacak, ya da bu ihtiyacı karşılayacak yeni kurumlar inşa edilecek. Biz, her şeye rağmen, mevcut kurumların hakkaniyete uygun şekilde yeniden yapılanmasıyla, bu ihtiyacın karşılanabileceğini düşünüyoruz. Küresel düzenin işleyişinin değişmesi gerektiği tespitimizi ilk söylediğimizde konuya mesafeli yaklaşanlar bulunuyordu. Salgın sürecinde ortaya çıkan tablonun ardından, bu kesimlerin de bize destek vermeye başladıklarını görüyoruz.
“DÜNYANIN, HERKESE YETECEK KAYNAKLARININ ADALETLİ ŞEKİLDE DAĞILIMINA İHTİYACI VARDIR”
Burada bir kez daha tekrarlamak istiyorum. Dünyanın, doğusu ve batısıyla, kuzeyi ve güneyiyle her köşesinin güvenliğe ihtiyacı vardır. Dünyanın, nerede yaşarsa yaşasın tüm insanların huzuruna ihtiyacı vardır. Dünyanın, herkese yetecek kaynaklarının adaletli şekilde dağılımına ihtiyacı vardır. Dünyanın, Rabbimizin bize emaneti olan havasının, suyunun, ağacının, tüm güzelliklerinin korunmaya ihtiyacı vardır. Bunları sağlayacak bir küresel yönetim düzeni kurmamız şarttır.
Aksi takdirde dünyanın dört bir yanında, ucu gelişmiş ülkelere de dokunacak şekilde, çatışmaların, acıların, zulümlerin, yağmaların yeniden başlaması kaçınılmaz hâle gelecektir. Türkiye olarak, insanlığı işte böyle bir tehditten kurtaracak çözümleri gündeme getirmenin, tartışmanın ve inşallah neticeye ulaştırmanın gayreti içindeyiz. Bu çerçevede Meclisimizin de üzerine düşenleri bihakkın yerine getirdiğini görmekten memnuniyet duyuyoruz.
“AZERBAYCANLI KARDEŞLERİMİZİN İŞGAL ALTINDAKİ TOPRAKLARINI KURTARMA VE VATANLARINI KORUMA MÜCADELELERİNDE YANLARINDAYIZ”
Ülke olarak, küresel krizlerin en çok yaşandığı coğrafyanın tam merkezinde yer alıyoruz. Balkanlarda, yaklaşık 30 yıl önce yaşanan trajik katliamların ve çatışmaların izleri hâlâ tazedir. Bölgenin kalıcı barışa ve huzura kavuşamadığı da ortadadır. Karadeniz’de, Kırım’ın işgali ile başlayan kriz, her an yeniden tırmanma potansiyeline sahiptir. Kafkasya, her karış toprağıyla yeni çatışma potansiyelini bünyesinde barındıran bir kriz alanı olma vasfını sürdürüyor. Nitekim Dağlık Karabağ’ı işgal eden Ermenilerin Azerbaycan’a saldırısıyla başlayan çatışmalar, bunun en somut örneğidir. Burada bir kez daha, Azerbaycanlı kardeşlerimizin işgal altındaki topraklarını kurtarma ve vatanlarını koruma mücadelelerinde yanlarında olduğumuzu belirtmek istiyorum. Özellikle Minsk Üçlüsü denilen Amerika, Rusya, Fransa ve bunların hâlâ 30 yıla yakın zamandır bu sorunu ihmal ettikleri için bugünlere yansıyan bu olumsuz gelişmeler karşısında ateşkeş arayışında olmaları her şeyden önce kabul edilebilir bir şey değildir. Ha bir şey mi istediniz, o zaman işgalcilerin bu topraklardan çıkmaları gerekir ki burada bir çözüme ulaşılsın. 1 milyon kilometrekarelik alandan ayrılmış olan Azeri kardeşlerimiz şu anda topraklarına dönecekleri günü bekliyor. Onun hazırlığı içerisindeler. Buna kimse yanaşmıyor. Önce bir defa bunu masaya koyun. Bunların biz Sayın Putin ile görüştük, Sayın Macron’la da görüştük ama hep oturdular konuştular, netice yok. İşte şimdi netice zamanı. Azeri kardeşlerimiz de kendi göbeklerini kesmenin adımını attılar. Ermenilerin, kadim Azerbaycan toprağı Karabağ’ı işgaline ve gerçekleştirdikleri sivil katliamlarına karşı kör, sağır, dilsiz kalanların, bugün sergiledikleri tavır da ikiyüzlülüktür. İşgalcilere sessiz kalıp vatanlarını savunanları ve onların yanında yer alanları suçlayanların sözünün bizim nezdimizde kıymeti yoktur. Türkiye olarak, kendimizi ‘iki devlet tek millet’ olarak gördüğümüz Azerbaycanlı kardeşlerimize tüm imkânlarımızla ve tüm kalbimizle destek vermeyi sürdüreceğiz.
Karabağ’ın işgal edildiği dönemde, rahmetli Abdürrahim Karakoç’un şu dizelerinde dile getirdiği hissiyatı, bugün adeta canlı olarak yaşıyoruz: ‘Böyle geldi, böyle gitmez bu oyun/Zalimleri iflah etmez bu oyun/Umdukları gibi bitmez bu oyun/Mazlumların ekmeği, tuzu bizdedir/Sizdeki yaranın özü bizdedir.’ Evet… Zalimleri iflah etmeyen bu alçak oyun, inşallah bozuluyor.
“BÖLGEDE KALICI BARIŞIN YOLU, ERMENİLERİN İŞGAL ETTİKLERİ HER KARIŞ AZERBAYCAN TOPRAĞINDAN GERİ ÇEKİLMELERİNDEN GEÇİYOR”
Bu bölgede kalıcı barışın yolu, Ermenilerin işgal ettikleri her karış Azerbaycan toprağından geri çekilmelerinden geçiyor. Ermenistan yönetimini, her şeyi bir kenara bırakıp ısrarla Türkiye’ye iftira atma gayreti de kurtaramayacak. Bu haydut devlete destek verenleri, kendilerine insanlığın ortak vicdanı önünde hesap sorulacağı konusunda ikaz ediyorum. Rabbim Azerbaycanlı kardeşlerimizin yar ve yardımcısı olsun. Bu mücadelede şehit düşenlere Allah’tan rahmet, yaralılara Allah’tan şifa diliyorum.
Kriz haritasına, biraz daha güneye inerek bakmaya devam ettiğimizde, karşımıza körfez bölgesi çıkıyor. İran-Irak Savaşından Kuveyt’in işgaline, Yemen’deki çatışmalardan Katar’a yönelik tehditlere kadar pek çok sorunla boğuşan körfez bölgesi hâlen kaynamaya devam ediyor. Bu vesileyle, önceki gün hayatını kaybeden, bölgenin aklıselim ve sağduyu sahibi yöneticilerinden biri olarak gördüğümüz Kuveyt Emiri El-Ahmet El-Cabir El-Sabah’a Allah’tan rahmet diliyorum. Merhum El-Sabah’ın aksine, kimi bölge ülkelerinin yöneticilerinin kendilerini inkâr edercesine yürüttükleri, akılla, mantıkla, insafla, vicdanla uyuşmayan politikalar, krizi daha da derinleştiriyor. Bu ülkelerin bir kısmı, gerçekleri dile getirdiğimiz, mazlumun ve hakkaniyetin yanında yer aldığımız için bizi hedef alıyor. Unutulmamalıdır ki, söz konusu ülkeler dün yoktu, yarın da muhtemelen olmayacaklar; ama biz Allah’ın izniyle bu coğrafyada ilelebet bayrağımızı dalgalandırmayı sürdüreceğiz. Irak’ta, Körfez Savaşı’ndan beri süren istikrarsızlıklar, en çok ülkemize zarar vermiştir. Bölücü terör örgütü, yıllarca Irak’ın sınırımıza yakın bölgelerini üs olarak kullanıp ülkemizde kanlı eylemler yapmıştır.
Son dönemde, terör tehdidini kaynağında kurutma stratejimiz çerçevesinde, Irak sınırındaki örgüt yuvalarını birer birer ortadan kaldırıyoruz. Kuzey Irak Bölgesel Yönetiminin de rahatsız olduğu bu fitne çukurlarını tamamen bitirene kadar operasyonlarımız sürecek. Bağdat yönetiminin, Türkmen kardeşlerimizin de haklarını gözetecek şekilde, bir an önce ülkede siyasi birliği ve toprak bütünlüğünü sağlaması en büyük temennimizdir.
“TÜRKİYE’NİN 40 YILLIK TERÖRLE MÜCADELESİNDE SURİYE, HER ZAMAN KRİTİK BİR KONUMDA YER ALMIŞTIR”
Bölgemizde 10’uncu yılına ulaşın Suriye krizi, hiç şüphesiz coğrafyamızın en trajik, en kanlı, en acı meselesidir. Üstelik bu meselenin her boyutu, bizi çok yakından ilgilendiriyor. Öncelikle, bu ülkeyle 911 kilometrelik bir sınıra sahibiz. Sınırın her iki yanında yaşayan halklar binlerce yıllık bir ortak geçmişi paylaşıyor. Bu köklü geçmişin beraberinde getirdiği çok geniş ve derin insani, kültürel, sosyal ve hatta ekonomik ilişkiler vardır.
Türkiye’nin 40 yıllık terörle mücadelesinde de Suriye, her zaman kritik bir konumda yer almıştır. Üstelik ülkenin istikrarsızlaştığı son 10 yılda, burada en etkili terör örgütleri DEAŞ ve PKK-YPG olmuş ve bunu hâlâ dirayetle sürdürmeye devam ediyorlar. Suriye’deki zülüm ve savaştan kaçan 4 milyona yakın insanı şehirlerimizde biz misafir ediyoruz. Aynı şekilde Suriye içindeki 4 milyon mazlumun ihtiyaçlarını da yine biz karşılıyoruz. Dünyada, Suriye meselesine her boyutuyla müdahil olma hakkına sahip bir ülke varsa, o da Türkiye’dir. Her kim ‘Türkiye’nin Suriye’de ne işi var’ diyorsa, ya bölgeyi ve tarihini bilmiyordur, ya da kafasında başka hesaplar yapıyordur. Türkiye, Suriye’de, ülkenin siyasi birliği ve toprak bütünlüğü temelinde bir çözüm bulunana kadar, sınırlarını güvenlik altına almak için her yolu ve yöntemi kullanmayı sürdürecektir. Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı Harekâtlarımızı bu amaçla gerçekleştirdik. İdlib’te de bu amaçla bulunuyoruz. Sınırlarımızı terör örgütlerine ve onları maşa olarak kullananlara teslim etmedik, etmeyeceğiz.
Güvenli hâle getirdiğimiz bölgeler dışında kalıp da, hâlen ülkemize ve kardeşlerimize yönelik saldırıların kaynağı durumundaki her yerde, son teröristi de imha edene kadar harekâtlarımızı sürdüreceğiz. Lafa gelince hümanizmi, insan haklarını, ötekine saygıyı dillerinden düşürmeyenlerin sırtlarını döndükleri, ülkelerine sokmamak için her yolu denedikleri mazlumlara sahip çıkmayı biz sürdüreceğiz.
“SURİYE’DEKİ KRİZE SİYASİ ÇÖZÜM BULUNMASI İÇİN YÜRÜTÜLEN ÇABALARIN EN ETKİN DESTEKÇİSİ TÜRKİYE’DİR”
Avrupa Parlamentosu’nda, Avrupa’daki 100 binin üzerindeki kayıp mülteci çocuk konusunu gündeme getiren, yine ülkemizden bir milletvekilimiz olmuştur. Suriyeli sığınmacıların iaşe, ibate ve barınması için ülkemize 3 milyar Avro+3 milyar Avro sözü veren, sonra da kırk dereden su getirerek bunun çoğunun üzerine yatan yine Avrupa Birliği olmuştur. Bir de doğru konuşmayalım mı, dürüst değiller. Biz onlara her şeyi rakamlarıyla sunduk. İspat mı istiyorsunuz, buyrun yaptığımız yatırımları gelin yerinde görün. Ama işlerine gelmiyor. Kendi güvenlik ve refah kaygılarıyla insanlığın asgari şartlarını dahi bir kenara bırakanlardan ülkemizin gösterdiği erdemli tavrı anlamalarını beklemiyoruz.
Bugüne kadar 411 bin Suriyelinin gönüllü ve güvenli bir şekilde evlerine dönmesi, ülkemizin doğru olanı yaptığını gösteriyor. Suriye’deki krize siyasi çözüm bulunması için uluslararası platformlarda yürütülen çabaların da en etkin destekçisi Türkiye’dir. İnşallah o gün gelene kadar, hem sınırlarımızı korumayı, hem mazlumlara sahip çıkmayı sürdüreceğiz.”
TBMM 27. Dönem 4. Yasama Yılı Açış Konuşması – Tam Metin



SİZİN İÇİN SEÇTİKLERİMİZ
-
ULAŞTIRMA VE ALTYAPI BAKANLIĞI: TREN BİLETİ SATIŞ SİSTEMİ YENİLENDİ
-
İŞ DÜNYASI | YILDA 5 BİN ADET İNSAN VE YANGIN ASANSÖRÜ ÜRETECEK
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bilecik’te gençlerle bir araya geldi
-
“20 yıldır sadece eser ve hizmet siyaseti yaptık”
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bilecik’te toplu açılış törenine katıldı
-
“Türkiye’yi bölgesinin üretim ve ticaret merkezi hâline getirdik”
DÜNYA
ULAŞTIRMA VE ALTYAPI BAKANLIĞI: TREN BİLETİ SATIŞ SİSTEMİ YENİLENDİ


Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, TCDD Taşımacılık Genel Müdürlüğü tarafından işletilen yüksek hızlı, anahat ve konvansiyonel trenlere bilet satışının yapıldığı bilet satış sisteminin yenilendiğini duyurdu.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, demiryollarının bilişim teknolojilerini kullanan ilk devlet kurumlarından bir tanesi olduğunun altı çizilerek, yenilenen bilet satış sisteminin yaklaşık 10 yıldır kullanıldığını ve sürekli güncellemeler yapıldığı belirtildi. Açıklamada, “YHT, anahat ve bölgesel trenlerde günde yaklaşık 70 bin yolcuya bilet satışı yapıyoruz. Bu nedenle bilet satışı yapılan kanalların çeşitlendirilmesi ve hızlandırılması amacıyla bilişim dünyasındaki gelişmeler yakından takip ediyoruz” denildi.
Bilişim sektöründe yaşanan gelişmelerin yolcu taşımacılığına da uyarlanması, bu sayede vatandaşlara daha hızlı, kapsamlı ve kolaylaştırıcı hizmet verilmesi için yeni bir platform oluşturulması için çalışmalar yapıldığı vurgulanan açıklamada, yeni platformun sadece bilet satışında kolaylık sağlamayacağı, kapasite yönetimine akıllı çözümler üreteceği, yolcu taşımacılığına yardımcı hizmetlerin de verilmesini sağlayacağı kaydedildi.
Yeni oluşturulan platformda vatandaşların gidecekleri yerde araç kiralama, otel rezervasyonları gibi ek hizmetleri de satın alabilmeleri için çalışmaların devam ettiği belirtilen açıklamada, yeni platformun 21 Ocak tarihi itibarıyla devreye alındığı, https://bilet.tcdd.gov.tr/ internet sitesi ile İOS ve Android mobil uygulamalara sahip olduğu ve uygulamaların bu platformlara ait mağazalardan ücretsiz olarak indirilerek kullanılabileceği bildirildi.
YENİ PLATFORM ENGELLİ DOSTU
TCDD Taşımacılık tarafından işletilen tüm trenlerde engelli vatandaşlarımızın seyahatlerinin her aşamasında destekleyici uygulamaları hayata geçirdiği aktarılan açıklamada, eski uygulamada olduğu gibi “yeni platformun” da hem görme hem de hareket kısıtlı vatandaşlar için yüzde 100 kullanım kolaylığı sağladığına vurgu yapıldı.

DÜNYA
İŞ DÜNYASI | YILDA 5 BİN ADET İNSAN VE YANGIN ASANSÖRÜ ÜRETECEK




Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, 2022’de Türk Patent ve Marka Kurumu’na 9 bin 9 patent, 5 bin 502 faydalı model, 197 bin 235 marka ve 78 bin 268 tasarım olmak üzere toplam 290 bin 14 yerli sınai mülkiyet başvurusunun yapıldığını söyledi.
Varank, bir dizi programlara katılmak üzere geldiği Konya’da, Organize Sanayi Bölgesi’ndeki Emlak Konut Asansör (EKA) Fabrikası’nda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ile incelemelerde bulundu.
Açılış töreni öncesi Bakanlar Varank ve Kurum, fabrikadaki üretim hatlarını gezdi, kaynak işlemi yaptı.
Varank, açılış töreninde, son 20 yılda Türkiye’de önemli kalkınma hamlelerini hayata geçirdiklerini söyledi.
Enerjide, ulaştırmada, sanayide, sağlıkta, imarda ve daha birçok alanda önemli projelerin ortaya koyulduğuna dikkati çeken Varank, bu yatırımların Türk inşaat sektörünü de ileriye taşıdığını ve insan kaynağı yetkinliğinin arttığını anlattı.
Varank, firmaların dünya çapında işler yapan küresel şirketlere dönüştüğünü vurgulayarak, “Türk firmaları 2002 yılında yurt dışında 4,4 milyar dolar değerinde proje üstlenirken, bu rakam 2021 yılında 30 milyar doların üstüne çıktı. Tabii inşaat sektöründe yaşanan büyümenin, diğer pek çok sektörde de olumlu yansımaları var.” diye konuştu.
“ÜLKEMİZDE ŞU ANDA AKTİF 800 BİN CİVARINDA ASANSÖR BULUNUYOR”
Asansör sektörünün de ivme kazandığına dikkati çeken Varank, şöyle konuştu:
“3 binin üzerinde firmanın 32 bin çalışanıyla faaliyet gösterdiği sektörün yıllık cirosu şu anda yaklaşık 3 milyar dolar civarında. Sektör ihracatta da başarılı bir grafik ortaya koyuyor. 2019’da 230 milyon dolarlık asansör ve asansör aksamı ihraç ettik. 2020 yılında 250 milyon dolara yükseldi. 2021 yılında ise bir önceki yıla göre yüzde 20 artarak 300 milyon dolara ulaştı. Ülkemizde şu anda aktif 800 bin civarında asansör bulunuyor. Türkiye asansör pazarı, dünyanın en büyük pazarlarından bir tanesi. Hem yurt içinde hem de yurt dışında asansör sektörünün büyümesine yönelik önemli bir potansiyel var.”
EMLAK KONUT ASANSÖR, YILDA 5 BİN İNSAN VE YANGIN ASANSÖRÜ ÜRETECEK
Varank, sektördeki yerli üreticilerin yurt içinde önemli başarı yakaladığına değinerek, şöyle devam etti:
“Pazar payları fena değil. İşte bu firmalardan bir tanesi de Emlak Konut GYO iştiraki olan Emlak Konut Asansör. Şu anda 17 bin metrekaresi kapalı olmak üzere 70 bin metrekarelik alanda faaliyet gösteren Emlak Konut Asansör, yüzde 75 gibi yüksek yerlilik oranına sahip. Üretim tesisi dijital üretime uyumlu. Çatısında kurulu güneş panelleri ile elektrik tüketiminin tamamını kendi imkanları ile yenilenebilir enerjiden karşılıyor. Yılda 5 bin insan ve yangın asansörü, 500 yürüyen merdiven ve yürüyen yol üretim kapasitesine sahip. 6,2 milyonluk cirosunu 2023 yılında 42 milyon dolara çıkarmayı hedefliyor. İstihdamı her geçen yıl artıyor. 47 istihdamla başladıkları süreçte şu anda sayı 147’ye ulaştı. 2023 yılsonu hedefi ise 310. İhracat noktasında da inşallah bu sene sonunu 20 milyon dolarlık bir rakamla sonlandıracak. İşletmenin en dikkatimi çeken yanlarından bir tanesi toplam cirosunun yüzde 6’sını Ar-Ge’ye ayırması.”
“85 ARAŞTIRMA PROJESİNE YAKLAŞIK 100 MİLYON LİRA HİBE DESTEĞİ SAĞLADIK”
Milli teknoloji hamlesi rehberliğinde, sektörlerin yerli ve milliliğini artırmak için kapsamlı destek programları ihdas ettiklerine dikkati çeken Varank, “Asansör sektörü de desteklediğimiz sektörlerden biri. TÜBİTAK’la şu ana kadar; emniyetli şaft sistemlerinden akıllı asansör sistemlerine, ev tipi yeni nesil asansör sistemlerinden yeni nesil asansör motorlarının geliştirilmesine kadar birçok projeyi destekledik. Sanayiye yönelik 85 araştırma projesine yaklaşık 100 milyon lira hibe desteği sağladık. KOSGEB’le son 3 yılda 281 işletmeye 18 milyon liranın üzerinde kaynak aktardık. Yine 6 farklı firmanın Ar-Ge ve Tasarım Merkezini destekliyoruz.” diye konuştu.
Varank, Emlak Konut Asansör Ar-Ge Merkezi’nin de Bakanlığın destekleri ile kurulduğunu ifade ederek, bu Ar-Ge merkezinde 8 projenin yürütüldüğünü aktardı.
“YERLİ PATENT BAŞVURULARI, YABANCI PATENT BAŞVURULARINI GEÇTİ”
Türk sanayisinde araştırma ve geliştirme kültürü kazandıkça sınai mülkiyet alanında da yeni rekorların geldiğini anlatan Varank, şunları kaydetti:
“Şimdi buradan ilk kez 2022 sınai mülkiyet verilerini açıklıyorum. Türk Patent ve Marka Kurumuna 9 bin 9 patent, 5 bin 502 faydalı model, 197 bin 235 marka ve 78 bin 268 tasarım olmak üzere toplam 290 bin 14 yerli sınai mülkiyet başvurusu yapıldı. Bu başvurulara baktığımızda bir önceki yıla göre, yerli patent başvurularında yüzde 7, yerli faydalı model başvurularında yüzde 25, yerli marka başvurularında yüzde 12 ve yerli tasarım başvurularında yüzde 32’lik artış gerçekleştiğini görüyoruz. Türkiye’de şu anda inovasyon anlamında büyük ivme yakaladık ve bu ivme son sürat devam ediyor. 1994 yılından bu yana, ilk kez TÜRKPATENT’e yapılan yerli patent başvuruları, yabancı patent başvurularını geçti.”
PATENT TESCİL SAYISI SON 20 YILDA 46 KAT ARTTI
Varank, patent tescil sayısının 2021’e göre yüzde 2 oranında artarak 3 bin 407’ye yükseldiğinin altını çizerek, “Türkiye’nin patent tescil sayısı son 20 yılda 46 kat artmış oldu. Geçen yıl yapılan 291 ve bu yılın Ocak ayında yapılan 32 coğrafi işaret tesciliyle toplam tescilli coğrafi işaret sayısı da 1313’e ulaştı. Sınai mülkiyet alanında yaşanan artışlar gelecek adına ümit veriyor ancak biz bu sayıları ülkemizin potansiyelini göz önüne aldığımızda yeterli bulmuyoruz. Bu manada yerli ve milli işletmelerimizin ar-ge ve yenilik kapasitesine yönelik atılımlarını kapsamlı desteklerle destekliyoruz.” ifadelerini kullandı.
“GÜNEY MARMARA HİDROJEN VADİSİ PROJESİ DESTEKLENMEYE HAK KAZANDI”
Avrupa Birliği’nin hibe destekleri programlarına değinen Varank, şunları kaydetti:
“Avrupa Birliği’nin çok farklı hibe destekleri var. İşte bunların bir tanesinde çok önemli bir başarı yakaladık. Türkiye koordinasyonunda 10’u Türk, 13 ortağın yürüteceği ve 7,5 milyon avrosu AB hibesi olmak üzere toplam 36 milyon avroluk Güney Marmara Hidrojen Vadisi Projesi desteklenmeye hak kazandı. Projeyle birlikte minimum 500 ton hidrojen ve Türkiye’nin ithalatına bağımlı olduğu metanol ve amonyak gibi hidrojen türevleri üretebileceğiz. Ayrıca bor mineralinin hidrojen depolamadaki avantajları Balıkesir’de kurulacak Sodyum Bor Hidrür Tesisi ile geliştirilmiş olacak. Çok önemli bir proje.”

DÜNYA
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bilecik’te gençlerle bir araya geldi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bilecik Vezirhan’da düzenlenen, “Kökümüz Mazide, Gözümüz Atide” programı kapsamında gençlerle bir araya geldi.





TAKVİM
TOGG | Türkiye’nin Otomobili
TANAP Avrupa Bağlantısı Açılış Töreni #TANAPtamam
TÜRK AKIM PROJESİ AÇILIŞ TÖRENİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çanakkale 1915 Köprüsü Kule Tamamlama Töreni
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fatih sondaj gemisini #MilliEnerjideYeniMüjde
ENERJİ PETROL MEDYA GRUP – YENİ NESİL MEDYA | TÜRKİYE

ULAŞTIRMA VE ALTYAPI BAKANLIĞI: TREN BİLETİ SATIŞ SİSTEMİ YENİLENDİ

İŞ DÜNYASI | YILDA 5 BİN ADET İNSAN VE YANGIN ASANSÖRÜ ÜRETECEK

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bilecik’te gençlerle bir araya geldi

“20 yıldır sadece eser ve hizmet siyaseti yaptık”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bilecik’te toplu açılış törenine katıldı

“Türkiye’yi bölgesinin üretim ve ticaret merkezi hâline getirdik”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bilecik’te Ertuğrul Gazi Türbesi’ni ziyaret etti

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kültür ve Turizm Bakanlığı Özel Ödülleri Töreni’ne katıldı

Dev yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kâğıthane-İstanbul Havalimanı metro hattının açılışını yaptı

“Türkiye; artık ekonomik büyümesiyle, diplomatik hamleleriyle kendinden söz ettiriyor”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bursa’da toplu açılış törenine katıldı

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Ankara-Sivas hattı aydınlık geleceğin en önemli nişanelerinden

“Vatan toprağını eserlerimizle ilmek ilmek dokuyoruz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muğla’da toplu açılış törenine katıldı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rami Kütüphanesi Açılış Töreni’ne katıldı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Çalışanların ve emeklilerin ücretlerinde enflasyon sebebiyle oluşan refah kaybını telafi ediyoruz”

“İhracatta Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdık”

“Savunma sanayiinde büyük bir zihniyet devrimi gerçekleştirdik”

“Sanayiden tarıma, bilimden spora, istihdamdan konuta her alanda gençlerimizin yanındayız”

Cumhurbaşkanı Erdoğan Antalya’da Köy Konutları Anahtar Teslim Töreninde konuştu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Antalya’da toplu açılış törenine katıldı

Türkiye Varlık Fonu A.Ş. Yönetim Kurulu, Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplandı

Cumhurbaşkanı Erdoğan,“Toprağımıza sahip çıkmanın, onu işleyen çiftçilerimize destek olmanın gayreti içindeyiz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, restorasyonu tamamlanan Yeni Camii’nin açılışını gerçekleştirdi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi’nde düzenlenen Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’na katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “7. Anadolu Medya Ödülleri” programına katıldı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Krizleri fırsata dönüştürerek tarihimizin en yüksek büyüme oranlarına ve ihracat rakamlarına eriştik”

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, yeni yıla Ankara’da zorlu koşullarda çalışan kuryelerle birlikte girdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “2023’te milletimizin her bir ferdine ve tüm insanlığa barış, huzur, refah ve esenlik dolu bir yıl diliyorum”

Dev yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1 Milyon İstihdam Projesi Kamuoyu Bilgilendirme Programı’na katıldı

OGM, İLK T70 YANGIN SÖNDÜRME HELİKOPTERİNİ TESLİM ALDI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, MHP Genel Başkanı Bahçeli’yi kabul etti

Emine Erdoğan, Çocuk Hastanesi Çocuk Hematolojisi ve Onkolojisi Servisi’nde tedavi gören çocukları ziyaret etti

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Emeklilik hakkının kullanılması hususunda herhangi bir yaş sınırı uygulanmayacaktır”

“Bilim ve teknolojiyi Türkiye’nin hedeflerine ulaşmasında en önemli araç, en etkili imkân olarak görüyoruz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Politika Kurulu başkanvekilleriyle bir araya geldi

Dev yatırımlar “Yerli doğal gazımızı 2023’te milletimizin hizmetine sunmak için gece gündüz çalışıyoruz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Erzurum’da toplu açılış törenine katıldı

Emine Erdoğan, “Uluslararası 3. Sıfır Atık Zirvesi ve Ödül Töreni”ne katıldı

“Türkiye’yi güvenlikle birlikte özgürlükler ve adalette de dünyada ilk sıralara çıkarana kadar çabalarımıza devam edeceğiz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti mesajı

Metin Aslım : İş ve Cemiyet Hayatının Sevilen Siması

İyi ki varsın ZEHRA KARAKAŞ BEGEN

İyi ki varsın Aysu YAVUZ

İyi ki varsın Emel USLU ATİK ;

İyi ki varsın Nurten ÖZTÜRK

İyi ki varsın Nuray ÖZÇELİK;

Ankara-Yerköy-Kayseri Hızlı Tren Hattı temeli atıldı

İyi ki varsın Hüseyin ÇEŞMECİOĞLU :

İyi ki varsın Nalan Gazezoğlu

Sektöre Yön verenler ; Eda DEMİRHAN

İyi ki varsın Gül ALCANSOY;

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AB Konseyi Başkanı Michel ile görüştü

İyi ki varsın Beril ÇAVUŞOĞLU

İyi ki varsın AYSUN ŞAHANOĞLU KABA ;

Sektöre Yön Verenler Berfu GÜVEN

TEKNE KİRALAMA | İZMİR ÇEŞME ALAÇATI

İyi ki varsın Semra Aman Akyürek

İyi ki varsın Yusuf Burak ASLANPINAR;

Tekfen Holding “Kadınlarla Güçlendirilmiş Yönetim Kurulu” ödülünü üçüncü kez aldı!

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ile ortak basın toplantısı düzenledi

Başarımız, Başarınız olacak HANTEK KALIP

İyi ki varsın Prof. Dr. Başak SOLMAZ

Türkiye’nin En Etkin 50 CFO’su belli oldu

İyi ki varsın Doç. Dr. Esin Yalçınkaya

İyi ki varsın Semra İĞTAÇ

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Turizm Yatırım Forumu’na katıldı

Yatlar Burada | Türkiye

İyi ki varsın Nazlıhan ALKAN

MAN TÜRKİYE’den Ankara’ya dev yatırım

Sektöre Yön Verenler Esra KANDEMİR

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kyoto’da Ara Güler Fotoğraf Sergisi’ni açtı

İyi ki varsın Sibel Şeref KANCAOĞLU ;

Çeşme İzmir | Kiralık Tekneler

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TÜGVA 5. Olağan Genel Kurulu ve 6. Gençlik Buluşması’na katıldı

Sektöre yön verenler, Ahmet ÇALLI

Sektöre Yön verenler ; Mehmet TAŞ

Çeşme Kiralık Tekne

Topluma sürdürülebilir değer katan, itibarlı şirketler grubu KALE GRUP

İyi ki varsın İnci Recepoğulları

“Türkiye, son 19 yılda, diğer pek çok alan gibi savunma sanayiinde de âdeta bir devrim gerçekleştirmiştir”

HATAY’ ın Güçlü Kadınları

ELMADAĞ MOBİLYACILAR İHTİSAS OSB’NİN TEMELİ ATILDI

Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye Genç İş Adamları heyetini kabulünde açıklamalarda bulundu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “OECD İstanbul Merkezi Açılış Töreni”ne Video Mesaj Gönderdi

Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülleri sahiplerini buldu

Dev yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan, ETİ Maden Lityum Üretim Tesisi Açılış Töreni’nde konuştu

Dev Yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sarıkamış-Karakurt-Horasan yolu açılış töreninde konuştu

Dev Yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan milli helikopter motoru teslim töreninde önemli açıklamalar

“EVLATLARIMIZA MİRAS KALACAK BİR GÖNÜL KÖPRÜSÜ KURDUĞUMUZA İNANIYORUM”

“G-20 platformu, küresel meselelerin çözümünde daha etkin ve güçlü bir mecra olmalı”

“TÜRKİYE VE JAPONYA’NIN DOSTLUĞU; KÖKLÜ, DERİN VE SAMİMİ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kyoto’da Ara Güler Fotoğraf Sergisi’ni açtı

“TÜRKİYE İLE JAPONYA ARASINDAKİ İŞ BİRLİĞİNİN DEĞERİ DAHA DA YÜKSELMİŞTİR”

“TÜRKİYE İLE JAPONYA ARASINDAKİ DOSTLUK VE YAKIN İŞ BİRLİĞİ TAKDİRLE KARŞILANIYOR”
www.teknetuccari.com
GENÇ İŞ DÜNYASI
-
DÜNYA2 hafta önce
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Ankara-Sivas hattı aydınlık geleceğin en önemli nişanelerinden
-
DÜNYA3 hafta önce
“İhracatta Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdık”
-
DÜNYA3 hafta önce
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Çalışanların ve emeklilerin ücretlerinde enflasyon sebebiyle oluşan refah kaybını telafi ediyoruz”
-
DÜNYA3 hafta önce
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Antalya’da toplu açılış törenine katıldı
-
DÜNYA3 hafta önce
“Savunma sanayiinde büyük bir zihniyet devrimi gerçekleştirdik”
-
DÜNYA2 hafta önce
“Vatan toprağını eserlerimizle ilmek ilmek dokuyoruz”
-
DÜNYA3 hafta önce
Türkiye Varlık Fonu A.Ş. Yönetim Kurulu, Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplandı
-
DÜNYA3 hafta önce
Cumhurbaşkanı Erdoğan Antalya’da Köy Konutları Anahtar Teslim Töreninde konuştu