Türk İş Dünyası - 2008

DÜNYA

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Yasama Yılı Açılış Toplantısı’na katıldı

Genç Gazeteciler

Haber Burada

Tarih

TBMM 27. Dönem 4. Yasama Yılı açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türk ekonomisi, yaşadığı bunca saldırının ve şokun ardından, kırılganlıklara karşı daha dayanıklı, krizlere karşı daha hazırlıklı bir yapıya kavuşmuştur. Gelişmiş ülkeler dâhil pek çok devlet, salgın döneminde sağlık hizmetlerinde başlayan sarsıntının, tüm ekonomilerine ve yönetim sistemlerine sirayet etmesine engel olamamıştır. Türkiye ise tüm bu alanlarda gösterdiği olumlu yönde bir ayrışmayla, bölgesinin ve dünyanın yükselen yıldızı konumuna gelmiştir” dedi.

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) 27. Dönem 4. Yasama Yılı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın genel kurulda yaptığı konuşma ile başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında şunları kaydetti:

“Doğu Akdeniz’deki gelişmeler, Türkiye’nin son birkaç asırda denizlerde verdiği en önemli mücadeledir. Bu yıl 482’nci yıl dönümüne ulaştığımız Preveze Deniz Zaferi’yle Akdeniz’de kurduğumuz hâkimiyet sayesinde, bölgeye asırlarca barış hâkim olmuştu. Yeniden diriliş destanımızın yazıldığı Çanakkale Harbi’nde karada olduğu gibi denizde de büyük zaferler kazanmıştık.

Barbaros Hayrettin Paşa’nın ve diğer kahramanların bıraktığı barış mirasına sahip çıkmak, bu ülkenin her evladının boynunun borcudur. Türkiye olarak, Akdeniz’de çatışma, gerilim, haksızlık, hukuksuzluk peşinde asla değiliz. Tek talebimiz, ülkemizin haklarına, hukukuna, çıkarlarına saygı gösterilmesidir.

“AKDENİZ’DEKİ ANLAŞMAZLIKLARIN HAKKANİYET TEMELİNDE ÇÖZÜLMESİ ÖNCELİKLİ TERCİHİMİZDİR”

Akdeniz’deki siyasi ve ekonomik potansiyelin paylaşımıyla ilgili anlaşmazlıkların hakkaniyet temelinde çözülmesi öncelikli tercihimizdir. Ancak, Yunanistan’ın ve Kıbrıs Rum Kesimi’nin 2003 yılından beri ortaya koydukları tavır, maalesef bu ilkenin çok uzağındadır.

Avrupa Birliği ise Yunanistan ve Kıbrıs Rum Kesimi’nin şımarıklıklarının esiri olarak, etkisiz, ufuksuz, sığ bir yapı hâline dönüşmüştür. Bölgemizde ortaya çıkmış olup da, Avrupa Birliği’nin inisiyatifi ve ağırlığı ile çözüme kavuşmuş tek bir sorun yoktur. Tam tersine, Birliğin müdahil olduğu her kriz, yeni boyutlar kazanarak büyümüştür.

Bu tablo karşısında Türkiye’nin önünde, kendi imkânları ve politikalarını kararlılıkla hayata geçirme dışında bir seçenek kalmamıştır.

Libya ile yaptığımız anlaşma, ülkemizi Akdeniz’den tamamen tasfiye girişimlerine verdiğimiz cevaplardan bir tanesidir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin haklarını korumak için başlattığımız çalışmaları, bu anlaşmayla çok daha geniş bir alana yayma imkânı bulduk.

“DİYALOG YÖNTEMİNİ KABUL ETMEK MECBURİYETİNDE KALDILAR”

Yıllardır bölgede ülkemizi yok sayarak, bizi sahillerimize hapsedecek haritalar ve taleplerle karşımıza çıkanlar, attığımız adımların ardından önce tehdit ve şantaj dilini denediler. Türkiye’nin, siyasi ve diplomatik gücü yanında, kahraman ordumuzun kara, deniz ve hava unsurları ve istihbaratıyla desteklediği kararlı duruşu karşısında ise diyalog yöntemini kabul etmek mecburiyetinde kaldılar.

Özellikle Almanya’nın yoğun çabalarıyla gelinen bu noktada, meseleyi görüşmeler vasıtasıyla çözmek de, gerilimi yeniden tırmandırmak da, hatta iş o raddeye gelirse çatışma çıkarmak da karşımızdakilerin tercihidir.

Biz diyalog kanallarını açık tutan kararlı duruşumuzu sonuna kadar koruyacağız. Çatışmaların arttığı bir dünyada barış için Türkiye kadar mücadele eden, Türkiye kadar fedakârlık yapan acaba kaç ülke vardır? Dünyanın en büyük ekonomisi olmadığımız hâlde, insani yardımlarda ilk sırada yer almamız bunun ispatı değil midir?

Sınırlarımızdaki güvenlik risklerine ve ekonomik yüküne rağmen, dünyanın en çok sığınmacıya ev sahipliği yapan ülkesi olmamız bunun ispatı değil midir? Birleşmiş Milletler’den İslam İşbirliği Teşkilatı’na kadar her platformda, gücümüzü ve inisiyatiflerimizi hep arabuluculuktan yana kullanmamız bunun ispatı değil midir? Bu gerçekler ışığında Avrupa Birliği ve komşularımız başta olmak üzere tüm ülkeleri, Türkiye’nin verdiği güvenlik ve barış mücadelesini desteklemeye, en azından bu mücadeleye saygı duymaya davet ediyoruz.

“KUDÜS MESELESİ BİZİM İÇİN SIRADAN BİR JEOPOLİTİK SORUN DEĞİLDİR”

Ülkemizin ve milletimizin hassasiyetle takip ettiği bir diğer kriz de, İsrail’in Filistinlilere yaptığı zulüm ve Kudüs’ün mahremiyetini hiçe sayan fütursuz uygulamalarıdır. Burada şu hususun altını özellikle çizmekte fayda görüyorum:

Kudüs meselesi bizim için sıradan bir jeopolitik sorun değildir. Her şeyden önce Kudüs’ün kalbi olan eski şehrin şu andaki fiziki görünümü, surlarıyla, çarşısıyla, pek çok binasıyla, Kanuni Sultan Süleyman tarafından inşa ettirilmiştir. Ecdadımız, asırlar boyunca bu şehri el üstünde tutup mamur ederek hürmetini göstermiştir.

Birinci Dünya Savaşı’nda, gözyaşları içinde terk etmek zorunda kaldığımız bu şehirde, hâlâ Osmanlının direniş izlerine rastlamak mümkündür. Yani Kudüs bizim şehrimizdir, bizden bir şehirdir. İlk kıblemiz Kudüs’teki El Aksa ve Kubbet’üs Sahra da inancımızın sembol mescitleridir. Ayrıca bu şehir, Hristiyanlığın ve Museviliğin kutsal mekânlarına da ev sahipliği yapıyor.

“MAZLUM FİLİSTİN HALKININ HAKLARINI DİLE GETİRMEYİ, ÜLKEMİZ VE MİLLETİMİZ ADINA BİR ŞEREF KABUL EDİYORUZ”

Kudüs’ün ve bölgenin binlerce yıllık sakinleri olan Filistin halkının topraklarının işgal edilmiş, hak ve hukuklarının çiğnenmiş olması da, bu meseleyle yakından ilgilenmemizi gerektiriyor. Asırlarca birlikte yaşadığımız mazlum Filistin halkının her platformda haklarını dile getirmeyi, ülkemiz ve milletimiz adına bir şeref kabul ediyoruz. Bu anlayışla, hem küresel vicdanın kanayan yarası Filistin davasının, hem de Kudüs davasının sonuna kadar takipçisi olacağız.

Türkiye’nin, Gezi Olayları’yla başlayan yoğun saldırı sürecinde en çok hedef alınan unsurlarından biri de -malum- ekonomidir. Son olarak, 2018 Ağustos’unda kur üzerinden ekonomimize kurulan tuzağı bir kez daha bozarak, 2019 yılında oldukça güçlü bir görünüme kavuşmuştuk.

Nitekim geçtiğimiz yıl cari işlemler dengesi 8,8 milyar dolar fazla verdi. Enflasyon yüzde 11,8’e geriledi. Bütçe açığının millî gelire oranı yüzde 3’ün altına indi. Yine 2019’da 181 milyar doları bulan ihracatımızla, dünyanın 50 ülkesi arasında ihracat büyümesi bakımından altıncı sırada yer aldık. Böylece dünya ihracatındaki payımızı da yüzde 1’e yaklaştırmış olduk.

“SALGIN SÜRECİNDE ÖNCELİĞİMİZ MİLLETİMİZİN SAĞLIĞINI KORUMAKTI”

Yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen, yıllık büyüme oranını yüzde 1’e yakın bir seviyede tuttuğumuz 2019 yılının ardından 2020’ye büyük umutlarla başladık. Bu yılın ilk çeyreğinde elde ettiğimiz yüzde 4,4 oranındaki büyüme oranı, hedeflerimize doğru kararlılıkla ilerlediğimizin işaretiydi.

Dünyanın tamamıyla birlikte ülkemizi de etkisi altına alan Koronavirüs salgınına, işte böyle bir iklimde yakalandık. Salgın sürecinde, elbette önceliğimiz milletimizin sağlığını korumaktı. Bunun yanında, açıkladığımız destek paketleriyle ekonomimizin salgından en az hasarla çıkmasını temin etmeye çalıştık. Bugüne kadar açıkladığımız desteklerin ve paketlerin toplam ekonomik büyüklüğü 495 milyar lirayı, yani millî gelirimizin yaklaşık yüzde 10’unu bulmuştur.

Sosyal koruma kalkanı çatısı altında milletimize ve ekonomimize 35 milyar lirayı aşkın karşılıksız ödeme yaptık. Bu kapsamda, kısa çalışma ödeneği yoluyla bugüne kadar 19 milyar liraya yakın kaynağı doğrudan çalışanlarımıza aktardık. İstihdamı korumak için devreye aldığımız nakdi ücret desteği için 4,5 milyar liraya yakın bir kaynak kullandık. İşsizlik ödeneğini de aktif şekilde değerlendirerek, 3,6 milyar liralık bir desteği halkımızın istifadesine sunduk.

Ertelediğimiz SGK ve BAĞ-KUR ödemeleri 40 milyar lirayı bulurken, vergi ödemeleri de 30 milyar liraya yaklaştı. Vergi indirimleri, mücbir sebep uygulamaları, Kredi Garanti Fonu limit artırımı gibi yöntemlerle, ekonomimize destek olduk. Kamu bankalarını teşvik ederek 267 milyar liranın üzerinde bir finansmanın ekonomimize aktarılmasını sağladık. Bireysel ihtiyaç desteği, esnaf desteği, işe devam desteği, kurumsal ve bireysel kredi ertelemesi gibi yöntemlerle, her kesimin finansman ihtiyacının giderilmesini temin ettik.

“ÜÇÜNCÜ ÇEYREKLE İLGİLİ GÖSTERGELER, EKONOMİNİN HIZLA TOPARLANDIĞINA İŞARET EDİYOR”

Yılın ikinci çeyreğinde yaşanan yüzde 9,9’luk eksi büyüme, elbette üzüntü vericidir. Ancak, genel tablo itibariyle bakıldığında Türkiye, OECD ve Avrupa Birliği ortalamalarının çok altında bir daralmayla bu süreci geride bırakmıştır.

Üçüncü çeyrekle ilgili tüm öncü göstergeler, hamdolsun, ekonominin hızla toparlandığına ve kayıpların kısa sürede telafi edileceğine işaret ediyor. Açıklanan her endeks ve veri bu tabloyu destekliyor ve ileriye taşıyor.

Salgının dünya ekonomisinde yol açtığı dış talep daralmasına rağmen, Eylül ihracatımız geçen yılın aynı ayına göre 4,8 artarak 16 milyar doları aşmıştır. Bunun Cumhuriyet tarihindeki en büyük Eylül ayı ihracat rakamı olduğunu da özellikle belirtmek istiyorum.

Amacımız, V tipi bir toparlanmayı sağlayıp, bu yılı artı büyümede kapatmaktır. Önümüzdeki yıl için belirlediğimiz büyüme oranı ise yüzde 5,8’dir. Esasen, biz daha büyük bir büyüme gerçekleşeceğine inanmamıza rağmen, beklentiyi ihtiyatlı bir düzeyde tutmayı tercih ettik. Türk ekonomisi, yaşadığı bunca saldırının ve şokun ardından, kırılganlıklara karşı daha dayanıklı, krizlere karşı daha hazırlıklı bir yapıya kavuşmuştur.

“TÜRKİYE, BÖLGESİNİN VE DÜNYANIN YÜKSELEN YILDIZI KONUMUNA GELMİŞTİR”

Gelişmiş ülkeler dâhil pek çok devlet, salgın döneminde sağlık hizmetlerinde başlayan sarsıntının, tüm ekonomilerine ve yönetim sistemlerine sirayet etmesine engel olamamıştır. Türkiye ise tüm bu alanlarda gösterdiği olumlu yönde bir ayrışmayla, bölgesinin ve dünyanın yükselen yıldızı konumuna gelmiştir.

OECD, Türk ekonomisini, dünyada salgından en az etkilenen 3’üncü ekonomi olarak göstermiştir. Bütçe açığındaki kısmi artış gibi olumsuzluk konusunda dahi, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerden daha iyi durumdayız.

Dünya Bankası’nın İş Yapma Kolaylığı Endeksi’nde 10 basamak birden yükselerek, 33’üncü sıraya çıkmamız, yapısal reformlarımızın başarısını gösteriyor.

“TÜRKİYE’Yİ HER ALANDA OLDUĞU GİBİ EKONOMİDE DE 2023 HEDEFLERİMİZE ULAŞTIRACAĞIZ”

Önümüzdeki üç yıllık dönemi kapsayan Yeni Ekonomi Programı’nı; yenilikçi, yüksek katma değerli, ihracat odaklı ve kapsayıcı bir kalkınma modeli üzerinde inşa ettik. İnşallah Türkiye’yi her alanda olduğu gibi ekonomide de 2023 hedeflerimize ulaştıracağız.

Çin’de başlayan ve kısa sürede dünyaya yayılan Kovid-19 hastalığının henüz kesin bir tedavisi bulanamamıştır. Aşı çalışmaları belirli bir seviyeye gelmiş olmakla birlikte, insanlığın tamamını kuşatacak altyapının kurulması için vakte ihtiyaç olduğu açıktır. Türkiye, diğer ülkelerdeki aşı çalışmalarını yakından takip etmenin yanında, kendi aşısını üretme konusunda da yoğun bir gayret içindedir.

Dünyadaki diğer ülkelerin salgınla mücadele yöntemlerine baktığımızda, Türkiye’nin, bunların çoğunun önünde olduğunu görüyoruz. Tabii bu olumlu tabloda, son 18 yılda sağlık alanında gerçekleştirdiğimiz büyük dönüşümün ve inşa ettiğimiz altyapının çok büyük katkısı vardır. Sadece salgının ülkemize sıçradığı Mart ayından bu yana hizmete açtığımız hastanelerin yatak kapasitesi 15 bini geçmiştir. İnşallah yarın Konya’da Şehir Hastanemizin resmî açılışını yaparak, sağlıktaki bu güzel tabloyu bir adım daha ileriye taşıyacağız.

Sağlık çalışanlarımızın sayısı da, 1 milyon 100 bin ile kamudaki en büyük istihdam oranına ulaşmıştır. Şayet Türkiye, sağlık sistemini ve kapasitesini bu denli geliştirmemiş olsaydı, Allah göstermesin, bu salgının altında kalabilirdi. Bu vesileyle, salgın sürecinde fedakârlıkla görev yapan sağlık çalışanlarımıza bir kez daha şükranlarımı sunuyorum. Yine bu süreçte ebediyete irtihal eden sağlık çalışanlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Devlet ve millet el ele vererek, inşallah bu musibetin de üstesinden geleceğiz.

“TÜRKİYE, SALGIN DÖNEMİNDE İÇERİDE VE DIŞARIDA ERDEMLİ BİR DURUŞ ORTAYA KOYMUŞTUR”

Salgınla mücadele ederken, kendi vatandaşlarımıza sunduğumuz hizmetleri kesintisiz sürdürmenin yanında, 153 farklı ülkenin ve sekiz uluslararası kuruluşun destek çağrısına Türkiye olarak biz cevap verdik. Ayrıca, dünyanın 141 farklı ülkesinde geçici süreyle bulunan 100 bini aşkın vatandaşımızı, kurduğumuz hava, kara ve deniz köprüleriyle ülkemize getirdik. Bunun yanında 67 farklı ülkeden 5 bin 500 yabancının da ülkelerine dönebilmelerini sağladık.

Gelişmiş ülkelerin dahi vatandaşlarını kendi hâllerine terk ettiği salgın döneminde, Türkiye içeride ve dışarıda gerçekten erdemli bir duruş ortaya koymuştur. Ne ülkemiz ne de dünya henüz salgının önüne tamamen geçebilmiş değildir. Ülkemizde vakitlice aldığımız tedbirler ve geliştirdiğimiz etkin tedavi protokolleri sayesinde, süreç kontrol altında tutulabilmiştir. Salgının doğal yolla veya ilaç tedavisiyle tehdit olmaktan çıkacağı güne kadar bu mücadeleyi kararlı bir şekilde sürdüreceğiz.

Hâlâ en büyük ve etkili salgınla mücadele tedbirimiz, ‘tamam’ diye ifade ettiğimiz temizlik, maske, mesafe unsurlarıdır. İnşallah bu virüsü hep birlikte yenecek, hep birlikte kol kola sağlıklı, huzurlu, müreffeh, esenlik dolu bir geleceğe yürümeyi sürdüreceğiz.

Bu duygularla bir kez daha Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 27. Dönem 4’üncü Yasama Yılı’nın ülkemize, milletimize, milletvekillerimize hayırlı olmasını diliyorum. Sizlere Meclis çalışmalarında kolaylıklar temenni ediyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, açılış oturumunun ardından Mecliste gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı.

İDAM CEZASI TARTIŞMALARI

İdam cezası tartışmalarına ilişkin soru üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Benim yaklaşımımı herhalde biliyorsunuz. Meclisten idamla ilgili karar çıktığında, bana gelmeyecek mi bu, bana geldiğinde ben bunu onaylarım. Meclis idamla ilgili olumlu bir karar verdiğinde onama makamı olarak ben bunu onaylarım” cevabını verdi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, Anayasa Mahkemesinin tüm unsurlarıyla yeniden masaya yatırılmasına ilişkin açıklaması hatırlatılarak, “Yüksek yargıyla ilgili sizin böyle bir düşünceniz var mı?” sorusunu Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu da yine parlamento çalışmasıdır. Parlamento, AYM’yle ilgili yeni bir yapılanmaya giderse, yeni bir adım atarsa seve seve ben de buna katılırım” şeklinde cevapladı.

Yeni yasama yılı açılışında HDP’nin, Genel Kurul Salonu’nda bulunmamasına ilişkin soru üzerine de Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Varlığıyla yokluğu arasında zaten herhangi bir fark yok. Çünkü onların her zaman yeri ya dağdır ya sokaklardır” dedi.

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın, uluslararası topluma Türkiye’nin, Azerbaycan-Ermenistan çatışmasına müdahil olmaması çağrısının hatırlatılması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz ne yapacağımızı Paşinyan’a soracak değiliz. Biz bunun kararını kendimiz verdik. Bugünkü Meclis konuşmamda da zaten bunları dinlediniz” ifadelerini kullandı.

KORONAVİRÜS SALGINI

Koronavirüs salgınına dair açıklanan vaka sayılarına yönelik tartışmanın hatırlatılması üzerine de Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bilim Kurulu dediniz. Buyurun Bilim Kurulu. Bilim Kurulu kimlerden oluşuyor? Bilim insanlarından. Bilim insanları da bununla ilgili her türlü düşüncelerini, çalışmalarını, araştırmalarını yapıyorlar ve Sağlık Bakanımızın başkanlığında yürütüp adımları atıyor. Ama tabii üzüntümüz var. Sayının buralara kadar çıkmaması en büyük beklentimizdi. Bir ara 14’e kadar düştü. ‘TAMAM’, (temizlik, maske, mesafe) buna bir uysak her şey değişecek. Temenni ederim ki uyarız, böylece bir an önce de koronavirüs belasından ülkemizi kurtarırız.”

TBMM 27. Dönem 4. Yasama Yılı Açış Konuşması – Tam Metin

DÜNYA

“21 yılda her alanda olduğu gibi tarım ve sulama alanında da tarihî nitelikte adımlar attık”

Genç Gazeteciler

Haber Burada

Tarih

Cumhurbaşkanı Erdoğan, DSİ tarafından tamamlanan 369 adet tesisin toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, “21 yılda her alanda olduğu gibi tarım ve sulama alanında da tarihî nitelikte adımlar attık. Suyu verimli kullanan, doğru yöneten ve su gibi aziz milletimizi suyla en iyi şekilde buluşturan politikalara, yatırımlara ağırlık verdik” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen, Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından tamamlanan 369 tesisin toplu açılış törenine katılarak bir konuşma yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geleneksel hâle gelen, Devlet Su İşleri’nce gerçekleştirilen yatırımların toplu açılış töreni vesilesiyle bir arada olunduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, açılış programıyla tek seferde toplam yatırım bedeli 53 milyar lirayı bulan projeleri resmen hizmete aldıklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, aralarında, baraj, içme suyu, sulama, toplulaştırma, atık su ve taşkın koruma tesislerinin yer aldığı 369 farklı tesisin, 66 ilde yaşayan vatandaşlarla birlikte tüm millete hayırlı olmasını diledi.

Açılışı yapılan eserler içinde özellikle üç tanesinin ön plana çıktığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Temelden yüksekliği 135 metre olan Mersin Pamukluk Barajı’yla toplam 282 milyon metreküp su toplanacak. Projemiz, Mersin’i uzun vadeli içme suyu ihtiyacını karşılama yanında yıllık 182 bin dekar suyla buluşturacak. Ayrıca üreteceği senelik 174 milyon kilovatsaat hidroelektrik enerjiyle ekonomiye 1 milyar 920 milyon lira katkı yapıyor. Bir diğer önemli projemiz 541 milyon lira yatırım tutarına ve 5 milyon metreküp su depolama kapasitesine sahip Antalya Kapıçay Barajı’dır. Hem yıllık 5 milyon kilovatsaat elektrik üretecek hem de 18 bin 700 dekar araziyi sulayacak bu tesisin ekonomiye katkısı 350 milyon lirayı buluyor. Toplam 457 milyon liralık yatırım rakamıyla hayata geçirdiğimiz Kocaeli İhsaniye Barajımız da ilçemize yıllık 16 milyon metreküp içme suyu temin edeceğiz. İnşallah birazdan bu üç barajımızın açılışını canlı bağlantıyla buradan gerçekleştireceğiz.”

“ESERLERİYLE, YATIRIMLARIYLA, PROJELERİYLE KONUŞAN BİR HÜKÛMETİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, projelerle toplam 1,1 milyar metreküp su toplanacağını, 66 milyon metreküp sağlıklı içme suyu ve kullanma suyu temin edileceğini dile getirdi.

Ülke genelinde 620 bin dekar araziyi suyla buluşturacaklarını, Türkiye’nin 66 ilindeki 113 bin dekar araziyi taşkınlardan koruyacaklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: “Türk ekonomisine yıllık bazda 5 milyar lira katkı yapacak 369 tesisimizin her birinin aziz milletimize hayırlı, uğurlu olmasını temenni ediyorum. Her zaman söylüyorum. Biz meydanlarda verdiği sözleri göreve gelince unutanlardan değiliz. Biz, seçim döneminde esip gürleyip sonra sesi soluğu çıkmayanlardan da değiliz. Bilakis biz, eserleriyle, yatırımlarıyla, projeleriyle konuşan bir hükûmetiz. Biz, Türkiye’nin 81 ili ve 922 ilçesinin tamamında ayak izi olan bir iktidarız. İşte bugün burada olduğu gibi, ülkemizin neresine giderseniz gidin orada hükümetimizin bir eserini, bir hizmetini, bir mührünü mutlaka görürsünüz. Bilhassa tarım, ormancılık ve su alanlarında ülkemizin çehresini değiştiren eserlere imza atmanın bahtiyarlığı içindeyiz. Mevcutla hiçbir zaman yetinmiyor, hizmet halkamızı sürekli büyütüyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yatırımların ülkeye kazandırılmasına öncülük eden Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ile ekibine, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’ne, yüklenici firmalara, çalışanlara teşekkür etti.

“TEMİZ SU KAYNAKLARI HIZLA AZALIYOR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyada miktar itibarıyla en fazla olan kaynağın su olduğunu anımsattı. Üzerinde yaşanılan yerkürenin yaklaşık üçte ikisinin suyla kaplı olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu suyun yüzde 97,5’luk kısmının deniz ve okyanuslardaki tarıma ve tüketime uygun olmayan tuzlu sulardan oluştuğunu ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeryüzündeki toplam tatlı su potansiyelinin ise sadece binde onundan istifade edilebildiğini vurgulayarak, şunları kaydetti: “Yani, göllerde, rezervuarlarda, derelerde bulunan su miktarı kelimenin tam anlamıyla denizde damla mesabesinde. Su meselesini en stratejik ve değerli kaynaklardan biri yapan hem de kıymetinin yeterince bilinmemesine yol açan temel faktör işte budur. Kendi ülkemiz dâhil dünyanın pek çok yerinde su adeta sınırsız bir kaynak olarak görülüyor. Bunun tamamen yanlış bir algı olduğunu buradan ifade etmek istiyorum. Suyla ilgili bilmemiz ve hiçbir zaman unutmamamız gereken ilk husus, su kaynaklarının sınırsız olmadığıdır. Su sadece sınırsız değil aynı zamanda giderek azalan bir kaynaktır. Hızlı tüketim ve kirliliğin etkisiyle birlikte kullanılabilir temiz su kaynakları maalesef hızla azalıyor.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, iklim değişikliğine bağlı olarak tüm dünyada afetlerin sıklığı ve şiddetinin de arttığına, son dönemlerde su baskınları, sel, fırtına, orman yangınları ve kuraklıkla daha sık karşılaşılmaya başlandığına dikkati çekti.

Özellikle Türkiye’nin de içinde yer aldığı Akdeniz çanağındaki ülkelerin, iklim değişikliğinin olumsuz yansımalarını daha fazla hissettiğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İki sene önce Marmaris’te ciğerlerimizi yakan orman yangınında 9 bin hektardan fazla alan zarar gördü. Geçen yıl Kastamonu ve Giresun’da can kaybına yol açan çok büyük sel felaketlerine maruz kaldık. Bundan 21 gün önce Ereğli’deki şiddetli fırtınada 12 denizcimiz kayboldu. Zonguldak’ta meydana gelen heyelanda yine canımız yandı. İçimizi acıtan bu örnekleri çoğaltmak mümkün” ifadelerini kullandı.

Tabiattaki düzenin her geçen gün bozulduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu bozulmanın temel sebebinin de insanın doğayı hoyratça kullanması olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha fazla konfor arayışı, daha çok tüketim hırsı, kaynakları sınırsızca sömürme ihtirasının çevrede olumsuz yaralar açtığını kaydetti.

“İKLİM DEĞİŞİKLİĞİYLE MÜCADELE ÇABALARINA AKTİF DESTEK VERİYORUZ”

Tüm insanlık olarak suyu, toprağı, havayı, yeşili, ormanı bir emanet değil de mülk gibi gören anlayışın sebep olduğu zararın bedelinin ödendiği değerlendirmesinde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Şayet bu konuda erken tedbir almazsak önümüze çıkacak faturanın daha da kabaracağı anlaşılıyor. Türkiye olarak bu anlayışla iklim değişikliğiyle mücadele çabalarına aktif destek veriyor, tüm süreçlerde öncü rol üstleniyoruz. Birleşmiş Milletler nezdinde bir marka hâline gelen ‘Sıfır Atık’ projemizle özellikle toprağın ve suyun en büyük düşmanı olan plastik atıklar sorununa kalıcı çözüm yolları bulmaya çalışıyoruz. İnşallah, 2053 yılı itibarıyla net sıfır emisyon hedefine ulaşıncaya kadar bu çabalarımızı artırarak sürdüreceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, su güvencesinin aynı zamanda gıda güvencesi anlamına geldiğini vurgulayarak, tarım ve gıdanın suya en fazla ihtiyaç duyulan alanlar olduğunu belirtti. Bunların, suyu en çok kullanan, suyun vazgeçilmez olduğu iki sektör olduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Ülkemizin gıda güvenliğini garanti altına almanın yolu, su kaynaklarımızı etkin, verimli ve tasarruflu bir şekilde kullanmaktan geçiyor. Bu bizim için tercihten öte zorunluluktur. Çünkü biz, yaygın kanaatin aksine su zengini bir ülke değiliz. Türkiye, kişi başına düşen yıllık 1,3 metreküp kullanılabilir su miktarıyla, su stresi çeken ülkeler grubundadır.

Zaten sınırlı olan su kaynaklarımızı Irak ve Suriye gibi komşularımızla da paylaşmak mecburiyetinde kalıyoruz. Suyumuzu komşularımızla paylaşırken, adaleti ve hakkaniyeti gözetmenin gayretindeyiz. Ülkemizin bu konuda ne kadar dengeli, ne kadar sorumlu ve ne kadar fedakâr davrandığı herkes tarafından çok iyi biliniyor.”

Türkiye’nin yıl içinde aldığı yağış miktarına ilişkin bilgi veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yıllık ortalama 574 milimetre yağış miktarıyla dünya ortalamasının altında yağış almamıza rağmen, bu konuda gereken hassasiyeti sergiliyoruz. Burada şu gerçeğin altını tekrar çizmek istiyorum. Türkiye’nin boşa harcanacak bir damla dahi suyu yoktur. Hele hele su kaynaklarımızı kirletmek, ihanete eş değer bir gaflet hâlidir” diye konuştu.

“SUYUMUZU VERİMLİ KULLANMALI VE KAYNAKLARIMIZI DOĞRU YÖNETMELİYİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, su kaynaklarının doğru kullanılması ile ilgili şunları kaydetti: “Nerede olursa olsun suyumuzu tükenme sınırına gelmeden korumalı, verimli kullanmalı ve kaynaklarımızı doğru yönetmeliyiz. İstifademize sunulmuş su kaynaklarında bizimle birlikte gelecek nesillerin de hakkının olduğunu aklımızdan çıkarmamalıyız. İşte, evde, bahçede, tarlada ve günlük hayatımızda alacağımız çok basit tedbirlerle su israfının önüne kolayca geçebiliriz.

Suyumuzun, yani geleceğimizin parmaklarımızın arasından akıp gitmesine hiçbir vatandaşımızın izin vermeyeceğine inanıyorum. Buradan 85 milyonun her ferdini ‘Bir damla da sen ol’ parolasıyla yürüttüğümüz su verimliliği seferberliğimize destek olmaya çağırıyoruz. Yaz, kış demeden hayatının her safhasında suyu tasarruflu kullanan, suyun kıymetini bilen tüm vatandaşlarıma şimdiden teşekkür ediyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hz. Mevlana’nın bundan 7,5 asır önce söylediği “Akıl, sonradan ah çekmek için değil, düşünüp tedbir almak içindir” sözlerini anımsatarak, “Geleceği görüp tedbir almak, akıllı, vizyoner, basiret ve feraset sahibi insanların alametifarikasıdır. Bunun için atalarımız, ‘sen işini kış tut, bahar çıkarsa bahtına’ demişlerdir” ifadelerini kullandı.

“HER ALANDA OLDUĞU GİBİ TARIM VE SULAMA ALANINDA DA TARİHÎ NİTELİKTE ADIMLAR ATTIK”

Kendilerinin de bu tavsiyeleri rehber edinerek 21 yılda her alanda olduğu gibi tarım ve sulama alanında da tarihî nitelikte adımlar attıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, suyu verimli kullanan, doğru yöneten ve milleti suyla en iyi şekilde buluşturan politikalara, yatırımlara ağırlık verdiklerini bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Özetin özeti mahiyetinde bazı rakamları paylaşmak istiyorum. Sadece su alanında açtığımız tesis sayısı 10 bin 86’yı geçti. Güncel rakamla bir trilyon 260 milyar liralık yatırım gerçekleştirdik. Cumhuriyet tarihinde yapılanın iki katından fazla depolama tesisi yaptık. Toplam bin 240 tesisimizde 50 milyar metreküp suyumuzu depoladık. Böylece depolanan su miktarını 183 milyar metreküpe çıkardık. Yaklaşık 23 milyon dekar alanı sulamaya açarak, sulanan tarım alanını 71 milyon dekara ulaştırdık. Ayrıca, bin 733 adet sulama tesisini tamamlayarak bereketli Anadolu topraklarını modern sulama sistemlerine kavuşturduk. Sulamaya açılan alanlardan yılda 173 milyar lira zirai gelir artışı sağladık. En önemli başlıklardan biri olan arazi toplulaştırmasında 342 adet projeyle 68 milyon dekar arazide toplulaştırma çalışması gerçekleştirdik.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yerli ve temiz enerji kaynağı olan hidroelektrik projeleriyle 625 hidroelektrik santralini hizmete aldıklarını belirterek, böylelikle 45 milyar kilovatsaatlik üretim kapasitesini, yaklaşık 112 milyar kilovatsaate çıkardıklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehirlerin içme suyu sıkıntısı yaşamaması için 81 İl İçme Suyu Eylem Planı hazırladıklarını kaydederek, planla illerin 2040, 2050 ve hatta 2071 yıllarına kadarki içme suyu ihtiyaçlarını projelendirdiklerini bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 81 ilin tamamının memba kalitesinde suya ulaşması için son 21 yılda 316 adet içme suyu ve 24 adet atık su tesisini hizmete sunduklarını, bu tesisler sayesinde vatandaşlara yıllık 3,1 milyar metreküp içme ve kullanma suyu temin ettiklerini anlattı.

“RÜZGÂR VE GÜNEŞ ENERJİSİNDEN AZAMİ DERECEDE İSTİFADE EDECEĞİZ”

En değerli kaynak olan yer altı sularının korunması amacıyla 127 yer altı depolamasını ve suni besleme tesisini tamamladıklarını, hizmete verdikleri 5 bin 679 yeni taşkın koruma tesisiyle insanların can ve mal emniyetini sağlama aldıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Daha bunun gibi nice eseri, yatırımı, projeyi, tesisi ülkemize kazandırarak su kaynaklarımızı en verimli şekilde değerlendirmeye çalıştık. Olağanüstü gayretlerimiz neticesinde, ‘Su akar, Türk bakar’ sözü tarihe karışmış, bunun yerini ‘Su akar, Türk yapar’ sözü almıştır. Önümüzdeki dönemde su kaynaklarımız başta olmak üzere Rabbimizin ülkemize bahşettiği imkânlardan en doğru, en hakkaniyetli, en verimli şekilde istifade etmeyi sürdüreceğiz. Ne israf edeceğiz ne heba edeceğiz ne de zenginliklerimizin elimizden kayıp gitmesine seyirci kalacağız.

Türkiye’nin kaynaklarını, Türk milletinin emrine verme gayretlerimizin çevreci maskesi takan marjinaller tarafından engellenmesine müsaade etmeyeceğiz. Herkes bilmelidir ki, başka ülkelere hak olan Türkiye’ye lüks değildir. Yer altı ve yer üstü zenginliklerimizi elbette sorumlu bir anlayışla ama mutlaka ekonomiye kazandırmamız gerekiyor. Bunun için madenimiz varsa ortaya çıkaracağız, petrolümüz, doğal gazımız varsa keşfedeceğiz, su kaynaklarımız varsa bunları farklı alanlarda değerlendireceğiz. Rüzgâr ve güneş enerjisinden azami derecede istifade edeceğiz. Türkiye Yüzyılı’nın inşası mücadelemizde ne gerekiyorsa onu yapacak, tam bağımsız Türkiye hayalimize gölge düşürmeyeceğiz.”

“İŞSİZLİK ORANINDA KASIM 2012’DEN BERİ EN DÜŞÜK SEVİYEYİ YAKALAMIŞ OLDUK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugüne kadar hamaset değil, hep iş, hizmet ve eser ürettiklerini belirterek, günü kurtarmaya çalışmak yerine 10 yıllık, 20 yıllık, çeyrek ve yarım asırlık projelerle geleceğe mührü vurmaya odaklandıkları dile getirdi.

Bunun neticelerini de ekonomiden tarıma, turizmden çevreye, istihdamdan ihracata her alanda gördüklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: “Türkiye İstatistik Kurumu tarafından bugün açıklanan ekim ayına ilişkin iş gücü istatistikleri doğru yolda olduğumuzun işaretidir. Buna göre, işsizlik oranı ekim ayında bir önceki aya göre, yarım puan azalışla yüzde 8,5’e düştü. İstihdam edilenlerin sayısı ise aynı dönemde bir önceki aya kıyasla 246 bin kişi artarak 31 milyon 835 bin kişiye ulaştı. Bu rakamlarla işsizlik oranında Kasım 2012’den beri en düşük seviyeyi yakalamış olduk. Büyüme ve ihracatta zaten çok iyi bir yerdeyiz.

Enflasyonun ateşi de düşmeye başladı. Aldığımız tedbirlerin pozitif etkileri piyasada daha fazla hissediliyor. Önümüzdeki aylardan itibaren daha iyi oranlarla karşılaşacağız. Rabbim yolumuzu, bahtımızı açık etsin diyorum. Bu düşüncelerle açılışını gerçekleştireceğimiz 369 tesisin hayırlı olmasını diliyorum. Sayın Bakanımız ve önceki bakanlarımız da dâhil olmak üzere bu tesislerin yapımında emeği geçen herkese, ülkem ve milletim adına teşekkürlerimi sunuyorum. Rabbim Türkiye’ye daha nice eserler kazandırmayı bizlere nasip eylesin diyor, sizleri sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından canlı bağlantı ile Mersin Pamukluk Barajı, Antalya Kapıçay Barajı ve Kocaeli İhsaniye Barajı’nın açılışını yaptı.

OKUMAYA DEVAM ET

DÜNYA

Yeni Nesil Modern Tiny House | Setencioğlu

Setencioğlu Tiny House Türkiye

Genç Gazeteciler

Haber Burada

Tarih

Doğayla İç İçe, Evinizin Konforunda, Özgürlüğün Keyfini Yaşayın. | Setencioğlu Tiny House

İletişim | +90 0 532 4026422

OKUMAYA DEVAM ET

DÜNYA

Dünden Bugüne Yarından Geleceğe Serdar İZOL

Genç Gazeteciler

Haber Burada

Tarih

“İyi ki Varsın” yazı dizimizde bilişim, teknoloji, turizm, enerji, moda, sanat ve sivil toplumun lider insanlarını kaleme almıştım. Bu yazı dizimde ,,İş yaşamı başta olmak üzere siyasi kariyerinde,sayısız başarılara imza atmış AK PARTİ Hilvan Belediye Başkan Aday adayı Serdar İZOL’ e yer vereceğiz.

Serdar İZOL Kimdir ‘ kısaca sizi tanımak istiyoruz .
23 Ağustos 1976 tarihinde Hilvan’ da dünyaya geldim. Öğrenim yıllarımın büyük bir bölümü Şanlıurfa’ da tamamladıktan hemen sonra İnönü Üniversitesi İktisadi ve idari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümünden Mezun oldum. Yöremizin GAP Bölgesi arazisinde bulunmasının avantajları ile Çiftçilik ve Tüccarlık işi ile uğraş verdim. Siyasi Arena da 2002 yılında AK PARTİ ile başlayan ve icazet ettiğimiz görevimize halen devam etmekte olup Evli ve 2 çocuk Babasıyım.

AK Parti’nin Şanlıurfa Hilvan Belediye Başakan Aday Adayısınız ..Hilvan Belediye Başkanlığı’nı neden istediğinizle başlayalım.
Coğrafi yapısı,el sanatları,gastronomi kültürü,ve düz bir ova şeklinde verimli arazileri ile 5’i merkez olmak üzere toplam 70 mahallesi bulunan , Göbekli Tepe’ye giden tarih yolculuğunun başlangıç noktası olarak kabul edilen Nevala Çore yerleşkesi ile doğup büyüdüğüm topraklar Hilvan dan bahsetmeden geçmek olmaz diyerek sözlerine başlayan Serdar İZOL;

Ben hemşerilerime dedim ki, ben Şanlıurfa ‘ da 2014 yılından bu güne değin Adalet VE Kalkınma Partisi bünyesinde Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyeliği, Plan Bütçe Komisyon Başkanlığı ,İmar Komisyon Üyeliği ve daimi Meclis üyeliği görevlerinde bulundum .Sonra Sırası ile 2014-2023 tarihlerinde Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyeliği,Meclis II. Başkan Vekilliği ve İmar Komisyon Başkanlığı ve kuruluşundan bu güne değin Sandık Başkanlığı ,Bölge Başkanlığı gibi görevlerde de yer aldım .
Neden AK PARTİ Adayı Olmak İstediniz ?
Siyasal partiler, demokratik sistemlerdeki kurumsal siyasetin en önemli unsurları arasında gösterilir. Daha açık ifade etmek gerekirse içerisinde bulunduğumuz dönemde demokrasi, partiler demokrasisi görünümündedir. Milli irade nosyonu temelinde yasama ve yürütme erklerinde görev üstlenecek temsilcilere yönelik seçim süreçlerinde siyasal partilerin taşıdığı mahiyet tartışmasızdır. İşte bu nedenle “Milli İrade” nin tecelli etmesi gibi Adalet ve Kalkınma Partisinde yıllarca yerimi aldım görev verilirse bunu Başkanlık görevimle taçlandırmak isterim.
Hilvan Belediye Başkanlığına adayım. Kendi mensubu olduğum partiye de dedim ki “Yerel seçimlerde Şanlıurfa İli Hilvan İlçesinden Belediye Başkanlığı adayı olarak bizi gösterirseniz biz bölge halkımıza Hilvan’a hizmet etmeye hazır olduğumuzu duyurduk, ilan ettik, sözümüzü beyan ettik.”
AK Parti’den aday adayı olduk, bu bir taleptir, sözünü söyleme sanatının gereğini yerine getirmektir ve iddianın ifadesidir. Diyor.

Yörede Sığınmacıların Konuşlandırması Hakkındaki Görüşlerinizi almak İsteriz?
Zorunlu olarak ülkemizde misafir olan, Suriyeli göçmenlerin de Şanlurfa ve Hilvan içerisindeki yerleşim konumlanmalarını gözden geçireceğiz. Yani gettolaşma odaklı ve toplumu rahatsız eden tarzın yerine siyasal irade ve kamu yönetimi ile iş birliği içinde Şanlıurfa’lıların rahatsız olmayacağı bir noktaya getirmeliyiz.
Önceliğimiz Suriye’de bir an evvel savaşın bitmesi Suriyelilerin memleketlerine dönmeleri, 12 yıldır misafirperverlik yapan aziz Şanlıurfa halkına ; kahraman milletimize teşekkür edip, bu geriye doğru göçün hızlanmasını sağlayacak politikalar üretmek adına, partimizin alacağı kararların her daim yanında olduğumuzu ifade ediyorum .

Filistin Meselesi Hakkındaki Düşüncelerinizi Almak İsteriz ,
Filistin meselesi hakkında konuşmanın zor olduğunu söyleyerek yaşananları hem bir Müslüman hem de insani duyarlılıkla takip ettiğini ifade etti. Gültekin, “Ne gecemiz ne gündüzümüz kaldı. Sürekli gözümüz Filistin’de, gözümüz Gazze’de, gözümüz Mescid-i Aksa’da. Olup bitenleri dikkatle takip etmeye çalışıyoruz” diyor ve ekliyor.
İsrail ordusunun Gazze Şeridi’ne saldırıları artarak sürüyor. Susuz, elektriksiz ve yakıtsız kalan Filistinliler, her gün tonlarca bombaya maruz kalıyor. Hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısı on binleri geçti…
Ne yapacak bu insanlar? Böyle bir içinden çıkılmazlık var. Çıkılmazlık hissiyatının kolaylıkla çözülebileceğini düşünmüyorum. Sorunlar çözülmeden zaten bu hissiyat da çözülmez.” Diyor.

Hilvan için Neler Yapabileceğinizi Anlatmak İstermisiniz?
Hilvan Benim için öncelikle doğup büyüdüğün topraklar ,benim için kutsiyeti de ayrı bir kavram . Yöremizde en önemli öncelikli konuların başında Tarımsal Sulama ve İçme Suyu Projeleri yer almaktadır. Halen Bölge halkımız, oturdukları binalarının altında hayvanlarını besliyorlar. Yani Ahırları var. Bunların Şehir dışarısına alınarak Kooperatifleşme yoluna gideceğiz. Yani bir şeklide islah yöntemi ile hem halkımıza ekonomik alanda destek hem de yöremiz halkına iş istihdam yolunu açacağız. Bölge halkımız Yurt genelinde çalışma ortamları yaratarak ,İç Anadolu ve Karadeniz Bölgesi gibi yörelere çalışmak için geçici işçi konumunda göç etmektedir. Bu göçün önüne geçmek istiyoruz.
Arazilerimiz sulama alanları açısından yetersiz bırakıldı. Fırat nehri ilçemize sadece 18 km uzaklıkta . Biz bu sorunu çözmek adına burada olmaya devam edeceğiz

Serdar İzol sözlerinin sonunda şu ifadelere yer veriyor.
Her bir dakika, her bir saat bizim için, insanlık için, dünya için iyi, doğru ve yararlı işler yapma, üretme, yenilikler bulma fırsatıdır. İnsanlık için ter döken hem kendi geleceğini hem insanlığın geleceğini aydınlatır.
Diyor ki Hz. Mevlana
Yarın yaparım, yarın yaparım deme! Bugün de dünün yarınıydı, ne yapabildin?

Levent KANDEMİR

OKUMAYA DEVAM ET

YENİ NESİL MEDYA | TÜRKİYE

TAKVİM

Ekim 2020
P S Ç P C C P
 1234
567891011
12131415161718
19202122232425
262728293031  

HER ŞEY GÜÇLÜ TÜRKİYE İÇİN

TOGG | Türkiye’nin Otomobili

TANAP Avrupa Bağlantısı Açılış Töreni #TANAPtamam

GENÇ GAZETECİLER BURADA

REKLAMLAR

TÜRK AKIM PROJESİ AÇILIŞ TÖRENİ

TÜRKİYE YÜZYILI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çanakkale 1915 Köprüsü Kule Tamamlama Töreni

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fatih sondaj gemisini #MilliEnerjideYeniMüjde

ENERJİ PETROL MEDYA GRUP – YENİ NESİL MEDYA | TÜRKİYE

DÜNYA4 saat önce

“21 yılda her alanda olduğu gibi tarım ve sulama alanında da tarihî nitelikte adımlar attık”

DÜNYA11 saat önce

Yeni Nesil Modern Tiny House | Setencioğlu

DÜNYA1 gün önce

Dünden Bugüne Yarından Geleceğe Serdar İZOL

DÜNYA2 gün önce

“İsrail yönetimi, Gazze’de tüm insanlığın yüzünü kızartacak canilikte zulüm ve katliamlara imza atıyor”

DÜNYA2 gün önce

“Gazze’deki gazeteci ölümlerine ses çıkarmayanların, yarın başka bir konuda söz söyleme hakları olamaz”

DÜNYA4 gün önce

“Ege’yi barış ve iş birliği denizi hâline getirelim istiyoruz”

DÜNYA4 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile görüştü

DÜNYA4 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan Cumhurbaşkanı Sakelaropulu ile bir araya geldi

GENÇLER4 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Yunanistan’da

DÜNYA4 gün önce

“Kentsel dönüşüm konusu Türkiye için tartışmasız bir beka meselesidir”

DÜNYA6 gün önce

“İsrail’in işlediği suçlar yanına kâr kalmamalıdır”

DÜNYA6 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Katar Emiri Şeyh Temim ile bir araya geldi

DÜNYA6 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Katar’da

DÜNYA1 hafta önce

“Gazze Filistinlilerindir, ebediyen öyle kalacaktır”

DÜNYA1 hafta önce

Mobil Evler – Modern Tekerlekli Tiny House | Setencioğlu

DÜNYA1 hafta önce

İyi ki Varsın Erkan Pehlivan

DÜNYA1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşik Arap Emirlikleri Devlet Başkanı Al Nahyan ile görüştü

DÜNYA1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Japonya Başbakanı Fumio ile görüştü

Business1 hafta önce

“2053 yılı itibarıyla net sıfır emisyon hedefini gerçekleştirmeyi öngörüyoruz”

DÜNYA1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İtalya Başbakanı Meloni ile görüştü

DÜNYA1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İskoçya Başbakanı Yusuf ile görüştü

DÜNYA1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özbekistan Cumhurbaşkanı Mirziyoyev ile bir araya geldi

DÜNYA1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dünya İklim Eylemi Zirvesi’ne katıldı

DÜNYA1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Birleşik Arap Emirlikleri’nde

DÜNYA2 hafta önce

“Ekonomimizi enflasyon belasından kurtaracak programları uyguluyoruz”

DÜNYA2 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Maldivler Cumhurbaşkanı Muizzu ile görüştü

DÜNYA2 hafta önce

Emine Erdoğan, Maldivler Cumhurbaşkanı Muizzu’nun eşi Sajidha Mohamed ile bir araya geldi

DÜNYA2 hafta önce

“İLK DURAK RAMİ KÜTÜPHANESİ”

DÜNYA2 hafta önce

Tiny House | Tiny House Fiyatları | Tekerlekli Ev | Mobil Ev

DÜNYA2 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Lübnan Başbakanı Mikati ile görüştü

DÜNYA2 hafta önce

“Kadına yönelik şiddetle mücadeleyi temel politikamız hâline getirdik”

DÜNYA2 hafta önce

“Türkiye’nin ekonomik ve siyasi şartları ne olursa olsun, eğitim-öğretimin ikinci plana itilmesine müsaade etmedik”

DÜNYA2 hafta önce

“Ekim ayı itibarıyla son 12 aylık ihracatımız 254,8 milyar doları buldu”

DÜNYA2 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aybüke; Öğretmen Oldum Ben!” filminin galasına katıldı

DÜNYA2 hafta önce

Birleşik Arap Emirlikleri Milli Günü Ankara’da Kutlandı

DÜNYA2 hafta önce

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, AJET Lansman Töreni’ne katıldı.

DÜNYA2 hafta önce

Size Soruyoruz | Webx Grup Bilişim Teknolojileri Tic. Ltd. Şti.

DÜNYA3 hafta önce

Marka patent çeteleri | Türk halkı Bıktı bu Kumpasçı Fetoculardan

DÜNYA3 hafta önce

Türk Hava Yolları, Detroit Uçuşlarına Başladı

DÜNYA3 hafta önce

Tiny House – Tiny House Türkiye Tekerlekli Küçük Ev Üreticisi

DÜNYA4 sene önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti mesajı

DÜNYA4 sene önce

Metin Aslım : İş ve Cemiyet Hayatının Sevilen Siması

DÜNYA4 sene önce

İyi ki varsın Emel USLU ATİK ;

DÜNYA4 sene önce

İyi ki varsın Aysu YAVUZ

İYİ Kİ VARSIN3 sene önce

İyi ki varsın Nurten ÖZTÜRK

DÜNYA4 sene önce

İyi ki varsın ZEHRA KARAKAŞ BEGEN

DÜNYA4 sene önce

İyi ki varsın Nuray ÖZÇELİK;

DÜNYA4 sene önce

İyi ki varsın Beril ÇAVUŞOĞLU

DÜNYA4 sene önce

İyi ki varsın Hüseyin ÇEŞMECİOĞLU :

DÜNYA1 sene önce

Ankara-Yerköy-Kayseri Hızlı Tren Hattı temeli atıldı

DÜNYA3 sene önce

İyi ki varsın Nalan Gazezoğlu

DÜNYA3 sene önce

Sektöre Yön verenler ; Eda DEMİRHAN

GÜNCEL3 sene önce

Sektöre Yön Verenler Berfu GÜVEN

DÜNYA3 sene önce

İyi ki varsın Gül ALCANSOY;

DÜNYA3 sene önce

İyi ki varsın Prof. Dr. Başak SOLMAZ

DÜNYA4 sene önce

İyi ki varsın AYSUN ŞAHANOĞLU KABA ;

DÜNYA1 sene önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AB Konseyi Başkanı Michel ile görüştü

DÜNYA3 sene önce

İyi ki varsın Nazlıhan ALKAN

DÜNYA4 sene önce

İyi ki varsın Yusuf Burak ASLANPINAR;

İYİ Kİ VARSIN3 sene önce

İyi ki varsın Semra Aman Akyürek

DÜNYA3 sene önce

İyi ki varsın Hande ORTAY

DÜNYA4 sene önce

İyi ki varsın Hüseyin ÇALIŞKAN

ENERJİ3 sene önce

Tekfen Holding “Kadınlarla Güçlendirilmiş Yönetim Kurulu” ödülünü üçüncü kez aldı!

Enerji petrol Medya Ceo -Mehmet Ali Setencioğlu ,
MAVİ YOLCULUK4 sene önce

TEKNE KİRALAMA | İZMİR ÇEŞME ALAÇATI

DÜNYA4 sene önce

İyi ki varsın Doç. Dr. Esin Yalçınkaya

GÜNCEL3 sene önce

Başarımız, Başarınız olacak HANTEK KALIP

DÜNYA3 sene önce

İyi ki varsın Semra İĞTAÇ

ENERJİ2 sene önce

İyi ki Varsın Mehmet Gültekin

DÜNYA3 sene önce

Sektöre Yön Verenler Esra KANDEMİR

DÜNYA3 sene önce

Türkiye’nin En Etkin 50 CFO’su belli oldu

DÜNYA1 sene önce

İyi ki varsın Özgür AKIN

DÜNYA4 sene önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ile ortak basın toplantısı düzenledi

DÜNYA3 sene önce

İyi ki varsın Sadık KUTANOĞLU

DÜNYA2 sene önce

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Turizm Yatırım Forumu’na katıldı

DÜNYA1 sene önce

İyi ki varsın Ebru Milat Sezgin

DÜNYA9 ay önce

İyi ki varsın, Haşim İzol

DÜNYA4 sene önce

İyi ki varsın Sibel Şeref KANCAOĞLU ;

DÜNYA4 sene önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kyoto’da Ara Güler Fotoğraf Sergisi’ni açtı

DÜNYA4 sene önce

MAN TÜRKİYE’den Ankara’ya dev yatırım

DÜNYA3 sene önce

Sektöre yön verenler, Ahmet ÇALLI

DÜNYA2 sene önce

“Türkiye, son 19 yılda, diğer pek çok alan gibi savunma sanayiinde de âdeta bir devrim gerçekleştirmiştir”

GÜNCEL2 sene önce

HATAY’ ın Güçlü Kadınları

DÜNYA2 sene önce

ELMADAĞ MOBİLYACILAR İHTİSAS OSB’NİN TEMELİ ATILDI

DÜNYA3 sene önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye Genç İş Adamları heyetini kabulünde açıklamalarda bulundu

DÜNYA3 sene önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “OECD İstanbul Merkezi Açılış Töreni”ne Video Mesaj Gönderdi

DÜNYA3 sene önce

Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülleri sahiplerini buldu

DÜNYA3 sene önce

Dev yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan, ETİ Maden Lityum Üretim Tesisi Açılış Töreni’nde konuştu

DÜNYA3 sene önce

Dev Yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sarıkamış-Karakurt-Horasan yolu açılış töreninde konuştu

DÜNYA3 sene önce

Dev Yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan milli helikopter motoru teslim töreninde önemli açıklamalar

DÜNYA4 sene önce

“EVLATLARIMIZA MİRAS KALACAK BİR GÖNÜL KÖPRÜSÜ KURDUĞUMUZA İNANIYORUM”

DÜNYA4 sene önce

“G-20 platformu, küresel meselelerin çözümünde daha etkin ve güçlü bir mecra olmalı”

DÜNYA4 sene önce

“TÜRKİYE VE JAPONYA’NIN DOSTLUĞU; KÖKLÜ, DERİN VE SAMİMİ”

DÜNYA4 sene önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kyoto’da Ara Güler Fotoğraf Sergisi’ni açtı

DÜNYA4 sene önce

“TÜRKİYE İLE JAPONYA ARASINDAKİ İŞ BİRLİĞİNİN DEĞERİ DAHA DA YÜKSELMİŞTİR”

DÜNYA4 sene önce

“TÜRKİYE İLE JAPONYA ARASINDAKİ DOSTLUK VE YAKIN İŞ BİRLİĞİ TAKDİRLE KARŞILANIYOR”

YENİ NESİL MEDYA | TÜRKİYE

REKLAMLAR
REKLAMLAR

GENÇ İŞ DÜNYASI