Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde düzenlenen TOKİ 100 Bin Sosyal Konut Kampanyası tanıtım törenine katıldı.
Programda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 100 Bin Sosyal Konut Kampanyası’na öncülük eden Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile finansmanına destek veren Hazine ve Maliye Bakanlığı’nı tebrik ederek, 17 yıldır sürdürdükleri şehircilik hamlesine yeni bir altın halka daha eklediklerini söyledi.
Bugüne kadar TOKİ vasıtasıyla yüzde 90’ı sosyal konut vasfında 857 bin konut, 24 bin derslik, 40 bin yatak kapasiteli hastane, bine yakın ticari işyeri, kamu kurumu hizmet binası, stadyum, çok sayıda sosyal ve kültürel tesis inşa ettiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, TOKİ tarafından 96 Millet Bahçesi’nin inşasının devam ettiğini kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yılın ilk aylarında 250 bin sosyal konut kampanyası çerçevesinde başlatılan ilk 50 binlik konut projesine vatandaşların büyük ilgi gösterdiğini, bunun üzerine hem sayıyı artırmaya hem de kampanyayı sürekli hâle getirmeye karar verdiklerini açıkladı.
Bugün de 2020 programı kapsamında, 81 vilayette 100 bin sosyal konutun daha inşa sürecini başlattıklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, yılbaşı itibariyle temeli atılacak konutların 1-1,5 yıl içinde tamamlanarak hak sahiplerine teslimini öngördüklerini ifade etti.
Vatandaşlara, yüzde 10 peşinatın ardından, kalan tutarın tamamı için aylık 894 liradan başlayan taksitler ve 240 aya varan vadelerle ev sahibi olma imkânı sağlayacaklarının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, böylelikle 100 bin dar gelirli ailenin, kira öder gibi konut sahibi olabilmelerini temin edeceklerini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 100 bin konutluk bu projenin toplam yatırım bedelinin yaklaşık 17 milyar 300 milyon lirayı bulduğunu ifade ederek, bu kampanyanın sadece ekonomik değil, kültürel bakımdan da önemli olduğunu, bu konut projelerinin geleneksel mahalle kültürünü yaşatacak şekilde tasarlanacağını kaydetti.
Yapılacak konutların bölgesel ve iklim şartlarına uygun mimari ve yapı özelliklerine sahip olacağına vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, her bölge için ayrı mimari projeler hazırlandığını, yapılarda iklim ve bölge şartlarına uygun malzemeler kullanılacağını belirtti.
“ÇARPIK KENTLEŞME ŞEHİRLERİMİZİN SADECE YAPISINI VE ESTETİĞİNİ DEĞİL, SOSYAL DOKUSUNU DA TAHRİP ETTİ”
Türkiye’deki ekonomik ve sosyal krizlerin, şehirleşmeyi de olumsuz etkilediğini, çarpık kentleşmeye neden olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Çeşitli nedenlerle kırsaldan göç eden vatandaşlarımız, genellikle denetimsizlik neticesinde şehirlerin etrafına, ‘gecekondu’ dediğimiz sağlıksız yerleşim yerleri kurmuşlardır. Popülist siyasetçilerin, özellikle seçim dönemlerinde göz yummasıyla, maalesef bu gecekonduların sayısı zamanla daha da artmıştır. Bir de buna on yıllar boyunca yoksulluğu çoğaltan, gelir adaletsizliğini derinleştiren, istikrarsızlık ve güvensizliği arttıran politikalar eklenince, sorun içinden çıkılmaz hâle gelmiştir. 1984’den itibaren ortaya çıkan bölücü terörle, çarpık kentleşme sadece belli şehirlerimizin sorunu olmaktan çıkıp diğer bölgelerimize de yayıldı. Çarpık kentleşme ve gecekondulaşmanın şehirlerimizin sadece yapısını, estetiğini, kültürünü değil, sosyal dokusunu da tahrip ettiğini gördük. Suç oranlarının artmasından uyuşturucu kullanımına, güvenlikten çeşitli sosyal problemlere kadar birçok sıkıntıyla yüzleşmek zorunda kaldık.”
“BİZİM MİLLETİMİZ EN İYİSİNE, EN GÜZELİNE LAYIKTIR İNANCIYLA TEK TEK SORUNLARIN ÜZERİNE GİTTİK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1994 yılında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğunda gerçekten korkunç bir manzara ile karşı karşıya kaldığını, çarpık kentleşme ve gecekondulaşma sorununun İstanbul’da had safhada olduğunu hatırlatarak, “Ülkemize ve İstanbul’umuza yakışmayan bu tablo karşısında, başkaları gibi siyasi popülizme tevessül etmedik. Bizim milletimiz en iyisine, en sağlamına, en güzeline, en konforlusuna layıktır inancıyla tek tek sorunların üzerine gittik. Bir milyona yakın TOKİ vasıtasıyla yaptığımız konutlar bunun adımlarıydı” diye konuştu.
Çarpık kentleşme sorununa çözüm bulmak için çalıştıklarını, gecekonduları şehirle, gecekondu sakinlerini de devletle kucaklaştırmanın mücadelesini verdiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’da KİPTAŞ ile başlattıkları toplu konut hamlesini tüm Türkiye’ye yaygınlaştırma fırsatı bulduğunu, TOKİ projeleri sayesinde birçok yerleşim yerinin çevre düzenlemeleri ve sosyal donatılarıyla modern yerleşim yerlerine kavuştuğunu kaydetti.
TOKİ’nin projeleriyle şehirlerin çehresinin değiştiğini, gelişmeye başladığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bilhassa İstanbul, Ankara, Diyarbakır gibi büyük kentlerdeki gecekondu sorununun büyük oranda çözüme kavuşturulduğunu vurguladı.
Diyarbakır’da terör örgütünce tahrip edilen, tüneller açılarak bombalar yerleştirilen binaların hepsini yıkarak, TOKİ aracılığıyla o bölgede yaşayan vatandaşların insanca yaşama imkânı bulduğu konutlar inşa ettiklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunu yaparken orada Kürtler, filanca yerde Türkler yaşıyor demedik, buralarda benim vatandaşım yaşıyor dedik” ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, başlattıkları kentsel dönüşüm hamlesinin birileri tarafından sürekli engellendiğine değinerek, “Özellikle CHP ve güdümünde hareket eden kimi meslek odaları projelerimizi sabote etmek için olağanüstü çaba harcadılar. Kimi zaman medya aracılığıyla, kimi zaman mahkemeler yoluyla, bunlar fayda etmeyince da sokaklar kışkırtılarak mega projelerimiz durdurulmaya, akim bırakılmaya çalışıldı” değerlendirmesinde bulundu.
Geçmişte de vatanperver, milliyetperver bütün devlet adamlarının karşılarına hep başını CHP’nin çektiği zihniyetin dikildiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Marmaray, Avrasya Tüneli ve İstanbul Havalimanı gibi dev eserlere de CHP’nin karşı çıktığını, ancak tüm engellemelere rağmen bu eserlerin tamamlandığını anlattı.
“Millete faydası dokunacak tüm eserler daha fikir aşamasında CHP zihniyeti tarafından çeşitli bahanelerle öldürülmeye çalışılmıştır” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Arifiye’deki Tank Palet Fabrikası’nın işletme hakkının devrinin, daha önce de Kocaeli’ndeki SEKA fabrikasında yapılan işlemlerin aynı şekilde CHP tarafından yanlış şekilde kamuoyuna aksettirildiğini söyledi.
İstanbul Havalimanı’nın durdurulmak istendiğini, bunun için Gezi olayları dâhil her türlü provokasyonun denendiğini sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Almanlar Berlin’de havalimanı yapmak için 17 yıldır çalışıyorlar, 17 yıldır Berlin havalimanını bitiremediler. Şimdi Almanlar Alman Hükûmetine diyorlar ki; ‘Türk müteahhitlere verin, gelsinler bu havalimanını bitirsinler. Berlin Havalimanı’ndan daha büyüğünü yaptılar’ diyorlar. Evet, şu anda dünyanın ilk üçü içerisinde İstanbul Havalimanımız” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Atatürk Kültür Merkezi Projesi’nin de hızla devam ettiğini, Taksim’deki merkezin bir opera binası olarak hizmet vereceğini vurguladı.
“YAKIN ZAMANDA İHALESİNİ YAPARAK, KANAL İSTANBUL’A BAŞLAYACAĞIZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP’nin şehir hastanelerine, kamuda başörtüsü düzenlemesine, meslek liselerinde katsayı zulmünün kaldırılmasına, 4+4+4 ile eğitimin özgürleşmesine, Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi ile demokrasinin güçlenmesine, terör örgütleri PKK ve FETÖ ile mücadeleye kadar birçok konuda engel çıkardığını anlatarak, tüm engellemelere rağmen çalışmaya devam ettiklerini, Türkiye’yi savunma sanayinde dışa bağımlılıktan kurtardıklarını ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Şimdi Kanal İstanbul’a da karşı çıktılar. Çıkmış belediye başkanları diyor ki; ‘Kanal İstanbul buraya uymaz’. Ya sen otur işine bak nasıl uyduğunu göreceksin. Bütün bunların çalışmalarını biz gayet iyi yaptık. Üniversiteleri çalıştırdık, kendi ekiplerimizi çalıştırdık ve inşallah en yakın zamanda ihalesini de yapmak suretiyle Kanal İstanbul’a da başlayacağız. Kanal İstanbul nedir biliyor musunuz? Boğazı çok ciddi bir felaketten koruma projesidir. Hatırlayın, daha önce bir Independenta olayı olmuştu Selimiye önünde ve aklımda kaldığı kadarıyla yedi ay o Romen tankeri orada yanmıştı. Ve zaman yalılara bindiren gemiler bunları da hatırlayın. Fakat şimdi burası yapıldığında bu işin sadece çevrecilik yönünden inşallah kurtuluşu değil, bunun yanında çok daha bir siyasi boyutu olacak ki, bunu şimdi kullanmıyorum vakti saati geldiğinde onu da kullanırız. O siyasi boyutuyla da inşallah bu Kanal İstanbul dünyada çok ciddi bir sükse yapacak.”
Kanal İstanbul’a karşı “istemezük” tavrının amacının Türkiye’yi büyütecek, stratejik bakımdan elini güçlendirecek bu projenin rafa kaldırılması olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dün olduğu gibi bugün de CHP’nin takoz siyasetine boyun eğmeyiz. CHP’nin kendi çapsızlığının, vizyonsuzluğunun bedelini milletimizin ve ülkemizin ödemesine kesinlikle rıza göstermeyiz” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her açıdan güvenli evleri, ekonomik gücü yerinde insanlarımız yanında 82 milyonun her bir ferdi içinde hayata geçirmekte kararlıyız. Vatandaşlarımızı aileleriyle huzur içinde mahalle kültürünü teneffüs ederek, insanlık onuruna uygun bir ortamda yaşayabilecekleri konutlara kavuşturmak için tüm imkânlarımızı seferber ediyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşması öncesinde Çevre ve Şehircilik bakanı Murat Kurum ile Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak arasında, 100 bin sosyal konut yapımına ilişkin protokol imzalandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Becirovic ile düzenlediği ortak basın toplantısında yaptığı açıklamada, “Bağımsızlığının ilanından bu yana Türkiye olarak Bosna Hersek’in her daim yanında olduk, olmaya da devam edeceğiz. Bosna Hersek’in toprak bütünlüğü ve egemenliğine yönelik güçlü desteğimizi de kararlılıkla sürdürmekteyiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Denis Becirovic, Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Ofisi’ndeki görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Becirovic’i İstanbul’da ağırlamaktan büyük memnuniyet duyduğunu kaydetti.
Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Becirovic ile çok verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Özel bir niteliğe sahip Türkiye-Bosna Hersek ilişkilerini ayrıntılı şekilde ele aldık. Balkanlar odağında bölgesel gelişmeler hakkında fikir alışverişinde bulunduk. Gazze’de yaşanan soykırım ve İsrail karşısında Birleşmiş Milletler nezdinde atılacak adımlar üzerinde durduk” dedi.
“HEM BOSNA HERSEK’İN HEM DE BÖLGENİN BARIŞ VE İSTİKRARINA KATKI SAĞLIYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bağımsızlığının ilanından bu yana Türkiye olarak Bosna Hersek’in her daim yanında olduklarını ve olmaya devam edeceklerini belirterek, “Bosna Hersek’in toprak bütünlüğü ve egemenliğine yönelik güçlü desteğimizi de kararlılıkla sürdürmekteyiz. Barışı Uygulama Konseyi Yönlendirme Kurulu üyeliğimiz ve EUFOR-Althea Harekatı’ndaki mevcudiyetimizle hem Bosna Hersek’in hem de bölgenin barış ve istikrarına katkı sağlıyoruz” diye konuştu.
Bosna Hersek’te tüm kesimlerin katılımıyla, geniş tabanlı bir toplumsal uzlaşının ve barış içinde bir arada yaşama anlayışının hâkim kılınmasının önemi ve değerinin açık olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Geçmiş tecrübeler ışığında Bosna Hersek’te yaşanabilecek herhangi bir menfi gelişmenin tüm Balkanlar’ın istikrarına tehdit oluşturacağı gerçeğini unutmamamız gerekiyor. Dost ve kardeş Bosna Hersek’e yaklaşımımızın temelinde tarihi ve kültürel bağlarımızın yanı sıra bu anlayış yatmaktadır” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu çerçevede Bosna Hersek’te 6 Ekim’de düzenlenecek yerel seçimlerin huzur içinde tamamlanarak hayırlara vesile olmasını diledi.
“ASKERÎ VE GÜVENLİK ALANLARINDAKİ İŞ BİRLİĞİ DE GÜNDEMİMİZDE YER ALDI”
Görüşmelerinde, Bosna Hersek ile ikili ilişkilerini derinleştirmek amacıyla atılacak adımlar üzerinde de durduklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “İkili ticaret hacminin bu senenin sonunda 1 milyar dolara ulaşacağını tahmin ediyoruz. Tabii bu rakamı yeterli bulmuyoruz. Bu minvalde karşılıklı ticareti artırma noktasında yapılabilecekler hakkında fikir teatisinde bulunduk. Saraybosna-Belgrad Otoyolu’nun yapımına ilişkin çalışmaları da bu kapsamda ele aldık. Projenin bir an evvel tamamlanmasına dair temennimi Sayın Başkan ile paylaştım. Enerji ve altyapı başta olmak üzere Bosna Hersek’in kalkınmasına yönelik projelere destek vermeye devam edeceğimizi de bu vesileyle kıymetli kardeşime aktardım.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yılın yedi ayında Bosna Hersek’i ziyaret eden turistler arasında Türk vatandaşlarının, komşu ülkeleri de geride bırakıp ilk sırada yer almasının sevindirici olduğunu vurgulayarak, “Ülkelerimiz arasında kimlikle seyahati mümkün kılacak anlaşmayı yakın zamanda imzalayarak, halklarımız arasındaki beşerî münasebetleri daha da geliştirmeyi hedefliyoruz. Askerî ve güvenlik alanlarındaki iş birliği de gündemimizde yer aldı. Özellikle savunma sanayisine yönelik iş birliğimizi nasıl ve ne denli geliştireceğimizi değerli kardeşimle ele aldık. FETÖ ile ortak mücadele bağlamındaki beklentilerimiz üzerinde durduk” diye konuştu.
“GAZZE’DE YAŞANANLARIN FAİLLERİ ULUSLARARASI HUKUK KARŞISINDA HESAP VERECEK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda, 11 Temmuz 1995 Srebrenitsa Soykırımını Uluslararası Düşünme ve Anma Günü ilan edildiğini, Türkiye’nin alınan bu kararı eş sunucu olarak desteklediğini söyledi.
Bu temelde Türkiye’nin 11 Temmuz’u “Srebrenitsa Soykırımını Düşünme ve Anma Uluslararası Günü” olarak kabul ettiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bosna Hersek’in ilk Cumhurbaşkanı merhum Aliya İzzetbegoviç’in ‘Unutulan soykırım tekrarlanır’ sözünden ilhamla, soykırımın gelecek nesillere anlatılmasına yönelik gayretlerimizi sürdüreceğiz. 1990’lı yıllarda Bosna Hersek’te dünyanın gözleri önünde gerçekleştirilen katliamın bir benzerini maalesef bugün Gazze’de ve işgal altındaki Filistin topraklarında yaşıyoruz. Srebrenitsa Soykırımı’nın failleri uluslararası mahkemelerde nasıl hüküm giydilerse, Gazze’de yaşananların failleri de uluslararası hukuk karşısında hesap vereceklerdir. 41 bini aşkın Gazzeli kardeşlerimizle birlikte İsrail işgal güçleri tarafından öldürülen Ayşenur Ezgi Eygi evladımızın da hesabını adalet önünde mutlaka verecektir, hesabını da mutlaka soracağız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Becirovic’e ziyaretleri için teşekkür ederek, kardeş Bosna Hersek halkına selam gönderdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantının ardından heyeti yolcu ettikten sonra basın mensuplarına kandil simidi ikram ederek, Mevlit kandillerini kutladı.
BOSNA HERSEK DEVLET BAŞKANLIĞI KONSEYİ BAŞKANI BECİROVİC: “TİCARİ İLİŞKİLERİMİZİN DAHA DA ARTACAĞINI DÜŞÜNÜYORUZ”
Gazze’deki soykırım ve orada yaşananları, çocuklara ve kadınlara yapılanlarla ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan ile konuştuklarını aktaran Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Becirovic, “Gazze (soykırımı) aslında bu dünyanın en büyük ayıbıdır” dedi. Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Becirovic, Gazze’de bir an önce sivillerin öldürülmesinin durdurulması ve bir an önce barış ve hak sağlanması gerektiğini vurguladı.
İki dost ülkenin iyi ilişkilerine işaret eden Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Becirovic, “İkili ilişkilerin, iktisadi ve turizm, eğitim, sağlık ve diğer alanlarda gelişebileceğini düşünüyorum. Önümüzdeki dönemlerde daha da ilişkilerimizi güçlendireceğimizi düşünüyorum ve Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bir kez daha samimiyete bize yardım ettikleri için teşekkür etmek istiyorum” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Bosna Hersek’e verdiği destek için teşekkür eden Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Becirovic, “Bildiğiniz gibi Sayın Erdoğan dünya çapında bir lider ve o bizim Bosna Hersek’imizin de büyük bir dostu olarak bilinmekte” dedi.
İki ülkenin güçlü tarihî, kültürel ve ekonomik ilişkilerinin olduğunu belirten Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Becirovic, bunun iki ülkeyi daha da güçlü hâle getirdiğini söyledi.
Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Becirovic, Türkiye-Bosna Hersek arasındaki ticari ilişkilerin daha da güçlenmesini dileyerek, “İki ülke ticaret hacmi, zamanında 100 milyon avrodan bugün 1 milyar dolara gelmiştir ve önümüzdeki yıllarda bu ticari ilişkilerimizin daha da artacağını düşünüyoruz” ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Ukrayna’nın başkenti Kiev’de, bu yıl 4’üncüsü, “çocuk güvenliği” başlığıyla düzenlenen, Lider Eşleri Zirvesi’ne video mesaj gönderdi.
Video mesajında bu seneki zirvenin ana temasının “çocuk güvenliği” olduğuna işaret eden Emine Erdoğan, “Ne acı ki bugün yaşadığımız dünyada, çocukların yaşam hakkını korumak, güvenli ve huzurlu bir ortamda büyümelerini sağlamak küresel bir sınava dönüşmüş durumda. Hâlbuki insanlığın geleceği çocukla filizlenir” dedi.
“Çocuklar bugünkü nüfusumuzun üçte birini, geleceğimizin ise tamamını oluşturur” sözünün bu gerçeği güzel bir şekilde ifade ettiğini belirten Emine Erdoğan, şöyle devam etti: “Bir toplumun ruhunu yansıtan şeyin çocuklara davranışında gizli olduğunu söyleyen Nelson Mandela da bu gerçeği vurgular. Ben bu cümleyi insanlık adına yeniden kurmak istiyorum ve diyorum ki insanlık olarak ruhumuzun yansımasını görmek istiyorsak dünya çocuklarının mevcut durumuna bakmalıyız. Bebeklerin nüfusa bile kaydedilmeden kefene sarılması, çocuk ölümlerinin savaş zayiatı sayılması, bugünkü insanlığın ruhunun ne denli karanlıkta olduğunu ortaya koyuyor.”
“TÜM ÇATIŞMA BÖLGELERİNİN ÇOCUKLARINA İNSAN ONURUNA YAKIŞIR BİR GELECEK BORÇLUYUZ”
Emine Erdoğan, Ukrayna’daki ve Suriye’deki çocukların yaraları sarılamamışken, Gazze’de eşi benzeri görülmemiş bir vahşete tanıklık edildiğini vurgulayarak, şunları kaydetti: “Her 10 dakikada bir çocuğun öldürüldüğü, yaşayan 10 çocuktan 9’unun ise açlık ve susuzluktan ölüm ile karşı karşıya kaldığı bir çatışma bölgesi düşünün. Savaş ortasındaki bir çocuğun ‘çok yoruldum, ölüp dinlenmek istiyorum’ dediği, ölmeyi yaşamaya tercih ettiği bir dünyayı nasıl içimize sindirebiliriz. Ukrayna’nın, Suriye’nin, Gazze’nin ve diğer tüm çatışma bölgelerinin çocuklarına savaşmak veya ölmek haricinde insan onuruna yakışır bir gelecek borçluyuz. Bu bilinçle bir araya gelmiş olan bizler, herkes için adil ve yaşanabilir bir dünya hayaline inanıyoruz.”
Böyle bir yeryüzünü çocuklar aşkına kurmaya yönelik atılan her adımın çok değerli olduğuna dikkati çeken Emine Erdoğan, “Evlatlarımızın, savaşın karanlık gölgesiyle dünyalarından eksilen her rengi yeniden yerine koyma sorumluluğunu yüreğimizde hissediyoruz” dedi.
Bu bakış açısıyla Olena Zelenska’nın özellikle Ukraynalı çocukları korumaya yönelik çalışmalarını kıymetli bulduğunu belirten Emine Erdoğan, “2022 yılında, savaş mağduru Ukraynalı çocukları Türkiye’de misafir etme girişimi de bunlardan bir tanesi. Bugün hâlâ bin 500’e yakın Ukraynalı çocuk ve refakatçisine ülkemizde ev sahipliği yapıyoruz” bilgisini verdi.
“SAVAŞIN ADİL VE KALICI BİR BARIŞLA BİR AN ÖNCE SONA ERMESİNİ YÜREKTEN DİLİYORUM”
Emine Erdoğan, vatanını savunan Ukrayna halkıyla dayanışma içinde olduklarını bir kez daha vurgulayarak, “Savaşın adil ve kalıcı bir barışla bir an önce sona ermesini yürekten diliyorum” dedi.
Çocukları koruma amacıyla düzenlenen zirvenin hayırlara vesile olması temennisinde bulunan Emine Erdoğan, “Dünyanın dört bir yanında yaşanan silahlı çatışmalarda hayatını kaybedenleri rahmetle yâd ediyorum. Başta değerli dostum Sayın Zelenska olmak üzere, tüm katılımcıları saygı, sevgi ve muhabbetle selamlıyorum” ifadelerini kullandı.
LİDER EŞLERİ ZİRVESİ
Zirve, Olena Zelenska tarafından 2021’de insani sorunların çözümüne yardımcı olacak uluslararası bir diyalog platformu oluşturmak ve insanların refahı için ortak projeler uygulamak amacıyla başlatıldı.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.